IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 05 Şubat 2020, 22:01   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Gazup Bir Şair / Abdülhak Hamit Tarhan




Gazup Bir Şair / Abdülhak Hamit Tarhan


Seneler var ki yazmadım bir şey
Hâdisat işlemekte peyderpey,
Yeter insan kanıyla yazmak için!
Yiyecek sanki bir köpek na'şı,
Olmuşum bir behimeden vahşi,
Müteaddi kudurmak, azmak için!
Sanmayın yer altında bir bodrum
Açmışım da gökyüzünde bir uçurum
Ki derunumda ben varım ancak
Anlayan var mı kimse hâtırda
Ben eminim ki devri hâzırda
Yazdığım şeyler anlaşılmayacak
Bulmuşum tesliyet bu vadide
Ne saadet ki hali piride
Şâribül leyli ve'n nehârım ben
Bugün oldumsa bir cihan dide
Değilim şimdilik hazan dide
Karlar altında nevbaharım ben
Volkan ağzında her biten çiçeğim
Yıldırım yağdırır ateş böceğim
Eyledim lalezar bir ağılı
Hani ya nerde böyle şeyhuhet
Ya şebabetde var mı deymumet
Dağlıyım ben fakat yanar dağlı
Görmeyenler yüzümle gözlerimi
Okuyorken benim bu sözlerimi
Ne kadar genç imiş yazan derler
Anlayanlarsa manevi yetimi
Halka ilan için hüviyetimi
Okut Allah için ezan derler
Zannederler ki biz yok olmadayız
Belki biz yok değil çok olmadayız
Hâzırız çünkü arzı ifsada
Onda sulhu sükunu ihlale
Hakkı iptale, halkı izlale
Adli imhaya, zulmü icada
Yeter artık yeter tefahürler
Hod be hod ettiğim tezahürler
İstikânet tarikidir eslem
Nefsi hodbini kahru kal' ettim
O şeyhi sahtekarı hal' ettim
Ani vahidde göçtü bir alem
Taht-gâhım bugün bu peygule.
Hakk'a şükreylemekse üşgule.
Münzevî, hem de hâne ber-dûşum.
Gazabım geçti; sâkinim şimdi.
-Yok canım, ben latîfe ettimdi.
Mest idim önce, şimdi bîhûşum!


SÖZLÜK

Hâdisat : (Hâdise. C.) Yeni olan şeyler. Hâdiseler.
Pey-der-pey : Farsça , Birbiri ardınca. Yavaş yavaş, azar azar.
Na'ş : Kefene sarılıp tabuta konmuş ölü. Cansız vücud.
Behim : (Behime) Dört ayaklı hayvan.
Müteaddi : (Udvan. dan) Başkasının hakkına tecavüz eden, saldıran, sataşan.
Gr: Lâzım fiilinin mukabili. Fiil eseri fâilden mef'ul denilen diğer bir isme geçerse o halde fiil müteaddi olur. Geçişli fiil. (Anlatmak, düşündürmek gibi)
Derun : Farsça, İç taraf. Dâhil. Kalb.
Tesliyet : Avutma, teselli verme.
Pirî : İhtiyarlık. Kocamışlık.
Şarib-ül Leyli Ve-n Nehar : Gece gündüz içki içen. Devamlı sarhoş.
Dide : Göz, ayn, çeşm. Görmek. Gözcü. Göz bebeği. Göz ucu.
Nevbahar : Farsça, İlkbahar.
Lalezar : Farsça, Lâle bahçesi. Lâlelik.
Ağılı : İçinde ağı bulunan, zehirli.
Şeyhuhet : (Şihet-Şeyhuhiyet) İhtiyarlık, yaşlılık.
Şebabet: (Şebabiyet) Gençlik, tazelik. Yiğitlik. Civanlık.
Deymumet : Daimlik, devam, dâimiyet.
Hüviyet : Kimlik
İfsad : Bozmak. Azdırmak. Fesada uğratmak. Fitne salmak. Karıştırmak.
Sulh : Barış. Uyuşma. Muharebeyi terk için anlaşma. Rahatlık.
İzlal (Zıll. dan) Gölge yapmak. Gölge koymak. Gölgelendirmek.
İzlal (Züll. den) Alçaltmak. Haysiyetsiz ve hakir etmek.
Adlî : Adâlete mensup, adâletle alâkalı, ilgili. Sultan II. Bayezid'in şiirlerinde kullandığı mahlası.
İmha : Bozmak, yok etmek, mahvetmek. Yıkmak. Zâil etmek.
Tefahur : (Tefahür) Farsça, Hirlenmek. İftihar etmek. Kendini iyi görüp, kusurdan gaflet etmek. Övünme.
Hod-be-hod : Farsça, Kendi başına, kendi kendine.
Tezahür : Meydana çıkma, belirme, görünme. Gösteriş. Birbirini korumak, birbirine arka olmak. Arkalaşmak; yâni birbirine yardım etmek.
İstikâne : (İstikânet) Alçaklık etmek. Zillet ve meskenet göstermek. Tevazu göstermek.
Târik : Terkeden, vazgeçen, bırakan.
Tarîk :Yol. Tarz, usûl. Vâsıta. Meslek. Bir maksada nâil olmak için icrâsı lâzım olan husus veya bu hususların hey'et-i mecmuası.
Eslem : Daha sağlam, en selâmetli, en sâlim.
Hodbin : Farsça, Başkasına hak tanımayıp, kendi lezzet ve menfaatını tâkib eden. Bencil. Enaniyetli. Kibirli.
Kahr : Ezme. Mahvetme. Fazlaca üzüntü. Keder içine işleme.
Kal' : Bir şeyi kökünden çekip koparmak.
Hal' : Kaldırma. Kal' etme. Hükümdarı tahttan indirmek. Azletmek. Bir şeyi izâle edip ayırmak ve terketmek.
Vâhid : Bir, tek, biricik. Eşi, benzeri, cüz'ü, parçası olmayan Allah (C.C.) Ferid.
Vahîd : Yalnız, tek. Hz. Peygamber'in de (A.S.M.) bir ismidir. Benzeri bulunmayan, hiçbir mahlukla müsavi olmayan ve tek olan (meâlindedir).
Tahtgâh: Başşehir, başkent. Taht yeri.
Peygule: Köşe, bucak.
Üşgule: Uğraşılacak iş. Meşguliyet.
Münzevî: Yalnız başına çekilip kimse ile görüşmeyen. Yalnızlık içinde ibadet eden.
Hâne Ber-dûş: Evi omuzunda. Avare. Serseri.
Mest: Sarhoş. Kendinden geçercesine haz duymak mânasında "mest olmak" şeklinde kullanılır.
Bî-hûş: Şaşkın, sersem, aklı başında olmayan, deli.)




-Alıntı-

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
gazup bir şair / abdülhak hamit tarhan


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Abdülhak Hamit Tarhan-Elveda Diyemedik Şiiri Fragile Şairler ve Şiirleri 0 05 Şubat 2020 21:55
Abdülhak Hamit Tarhan Makber Şiiri ve İlginç Hikayesi Fragile Dünya Edebiyatları 0 05 Şubat 2020 21:45
Abdülhak Hamit Tarhan (1852-1937) Düş Klasik Edebiyat 0 13 Ağustos 2011 00:14