Çevrimdışı

Nickolas Nickli Üyeden Alıntı Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

İnsanoğlu bilmediklerinin düşmanıdır. Dolayısıyla herşeye açıklama zorunluluğu hisseden biri için, henüz algılama kapasitesine ulaşamadığı ihtimalini göz ardı ederek bu tür yorumlar yapması doğal. Ama bir o kadar da gülünç. Çünkü söylenenler kesin yargı ile ifade edilmekte. Materyalizm ise bir yönden Din 'in emrettiklerine karşı sığınmak isteyen kişilerin kendilerine edindiği bir şemsiye gibidir (Bana göre). Çünkü MU kıtası bulguları (İnsanlığın ilk indiği yer olarak biliniyor); insanlığın bir biyolojik kazadan değil, aslen dünyaya özel bir amaç ile indirildiğini doğrulamakta... İnsan neye inanıp, neyi inkar edeceğini iyi seçmeli. Fakat bilindik birşey var ki; Materyalizm in ardına sığındığı teoriler git gide eskimekte... Buna rağmen Din ile ilgili tüm bulgular gelişmekte...

Peygamber efendimize saygınız gurur verici lakin Marx da küçümsenecek bir irade değildir. Özellikle Das Capital adlı ünlü eserinde ekonominin 100 yıllık gidişatını çözümseyebilmiş, öngörebilmiş biridir.

Marx söz konusu cümleleri kurarken açıklanamayan soruların din çukuruna atılmasına ve araştırılmamasına isyan etmiştir. Yani "yaratılışı" kanıtlayan bulgular da Marx'ın teorilerini destekler niteliktedir. Yaşadığı dönem boyunca yoğun baskı görmesinin temel nedeni bugün dahi tam anlaşılamamış oluşudur.

Benzeri bir örneğe Nietzsche'nin yaşamında da rastlayabilirsiniz, sunduğu "üst insan" modeli ile islam dininin "iyi kul" kavramları arasında tek bir fark dahi bulamazsınız. Sadece Nietzsche bu erdeme insanlık için, var olanlar için ulaşılmasını ister, Tanrı ve dinleri ise kendisi için ister görünür lakin faydasını yine insanlık görecektir. Ortak payda da budur zaten, iyi insan, dinamik insan olabilmektir.

Dinlerin ve kurallarının temel amacını kavrayabilen her insan bu ayrıntıyı fark edebilir.

__________________
Avukatlık ve Hukuki Danışmanlık: [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] - [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

 

DizZy Nickli Üyeden Alıntı Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Peygamber efendimize saygınız gurur verici lakin Marx da küçümsenecek bir irade değildir. Özellikle Das Capital adlı ünlü eserinde ekonominin 100 yıllık gidişatını çözümseyebilmiş, öngörebilmiş biridir. Marx söz konusu cümleleri kurarken açıklanamayan soruların din çukuruna atılmasına ve araştırılmamasına isyan etmiştir. Yani "yaratılışı" kanıtlayan bulgular da Marx'ın teorilerini destekler niteliktedir. Yaşadığı dönem boyunca yoğun baskı görmesinin temel nedeni bugün dahi tam anlaşılamamış oluşudur. Benzeri bir örneğe Nietzsche'nin yaşamında da rastlayabilirsiniz, sunduğu "üst insan" modeli ile islam dininin "iyi kul" kavramları arasında tek bir fark dahi bulamazsınız. Sadece Nietzsche bu erdeme insanlık için, var olanlar için ulaşılmasını ister, Tanrı ve dinleri ise kendisi için ister görünür lakin faydasını yine insanlık görecektir. Ortak payda da budur zaten, iyi insan, dinamik insan olabilmektir. Dinlerin ve kurallarının temel amacını kavrayabilen her insan bu ayrıntıyı fark edebilir.

Öncelikle söylediklerim konu başlığına ithafen Karl Marx 'ın dine söylediği bir sözle ilgiliydi. Ayrıca dikkat ederseniz söylediğim cümlelerin ana temasından şu çıkmakta...

Konu sahibinin savunduğu görüş:

Konu Sahibi: "Yav benim bacağım ağrıyor... Ne önerirsin?"

Eczacı Çırağı: "Evet, efendim ben Etol fortu öneririrm. Çok güçlü bir ağrı kesicidir. Vücudunuzda ki hangi türlü ağrı olursa olsun yarım saate kalmaz keser. Kesinlikle tavsiye ederim!"

Benim savunduğum görüş:

Ben: "Efendim, bacağım çok ağrıyor..."

Prof. Doktor: "Bacak ağrısı genelde damar tıkanıklığına işarettir. Git şu testleri yaptır gel..."

Ben: "Ama efendim en azından şu süre zarfında bana ağrı kesici verseniz?"

Prof. Doktor: "Hayır! Ağrı vücudun alarm mekanizmasıdır. Bu süre zarfında tüm ağrılarını bildirmelisin. Aksi taktirde gereksiz ve bilinçsiz yere aldığın ağrı kesiciler; vücüdundaki tüm ağrıları öldürür ve dolayısıyla bir hastalığının belirtisi olduğunda iş işten geçtikten sonra bir daha onun dönüşü olmaz..."

----

Tartıştığımız üslup kesinlikle bu. Konunun yine din ile alakası olduğunu söylemeden edemeyeceğim. ve Evet! Burada Din ile ilgili olan Eczane Çırağı Karl Marx! ve buradaki Doktor kuşkusuz ki "Efendimiz (s.a.v)". Tabi o doktordan farkı herhangi bir teste ihtiyaç yok. Çünkü klavuzu kainatın ve kurtuluşun rehberi olan "Kur'an-ı Kerim" 'dir.

Karl bilimsel bir çok konuda başarı göstermiş olabilir. Fakat konu din olduğunda bilgilerine başvuracağım kişi kesinlikle olamaz! Bunu da ifade etmek için Peygamber Efendimiz (s.a.v) ile Karl arasındaki farkı açıkça dile getirdim. ve yine evet! Kesinlikle küçümsedim! ve yine evet! Arada bir fark var... Ama siz de bu farkın yönünün mesafesini ve boyutunu küçümsediniz...

Saygılarımla