| |
|
07 Haziran 2010, 17:32
| #1 | |
| Çevrimdışı  IF Ticaret Sayısı: (0) | Daha yeni yeni fark ediyorum Daha yeni yeni fark ediyorum. Hayatım boyunca “korku“nun beni alt etmemesine izin vermek üzere bir karar almışım. kararlılığım iradem özgürlük isteğim güçlü yönlerim macera severliğim ideallerim inatçılığım tüm bunlar ve fazlası aslında kendimi ifade etme içimdeki çocukla tanışma ve doğada yalnız kalma korkularımı perdelemeye çalıştığım “maço” yanımdı. Yakın zamana kadar bunların hiçbirinin kendimle yakınlaşmama yardımcı olmadığının farkında değildim. Hatta ve hatta bunları “ta kendim” olarak görüyordum. Korkularımdan kaçıyordum. Korkularımdan korkuyordum. Ve bu kaçış beni kendi güçsüz yönümden, kırılganlığımdan ve derinliğimden uzaklaştırıyordu. Ki bu uzaklık kendini ilişkilerimde de gösteriyordu. İçimdeki en derin korkularla temas halinde değildim: Kaybetmekten korkuyordum. Kaybedilmekten korkuyordum. Aşktan korkuyordum. Hem bağlanmaktan korkuyordum, hem de özgür kalmaktan. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu değil mi Yani bir tarafım “ti amo” derken, bir tarafım “no me ames” diyordu. Fakat ben farkında değildim. Ben de “tüm korkularımın yerine başka bir şey koyabilmek üzerine” kurulu bir yaşam seçtim. Kimseyle yakınlık kurmamak, kimsenin “gerçek yakın“ına inmemek, kimseye “kırılganlığımı tüm çıplaklığımla” sergilememek için adeta çırpınıyordum. elde ettim, yönlendirdim, memnun ettim, onay verdim, takdir ettim, Şimdi görüyorum ki bunların hepsini içimdeki korkuları ve boşluğu hissetmemek için yaptım. İçimdeki yaralı çocukla tanışmak ürkütücüydü. Yirmisekiz yılın yara beresi vardı üzerinde. Tek değişmeyen tarafı gözleriydi çocuğun. Tüm ruh hali gözlerine saklanmıştı. baskı ve beklentilerimden doğan korkularım vardı, reddedilme ve terkedileme korkularım vardı, yeterli alana sahip olamama, özgürlüğümün elinden alınması korkum vardı, yanlış anlaşılma — ya da daha kötüsü — önemsenmeme korkum vardı, Örneğin hemen herkesin yaşadığı en temel korkuyu “ayrılık korkusu“nu kendi açımdan incelersem: Beni seven insanın asla ama asla beni terketmeyeceğini bilmek için içimde büyük bir açlık olduğunu görüyordum. Fakat bilmiyordum ki aşk garantiye alınamaz. Aşk ne denli rastlantısal, ne denli kırılgan, ne denli kaotik ise o kadar büyülü ve güzeldir. Eğer aşkın sınırlarını çizerseniz aşk ölür. Sadece aşk değil, hiçbir ilişki sınırlandırılamaz. Sınırların var olması ilişkilerin doğasında yoktur ve eğer bir ilişki kalıplaştırılırsa bütün çekiciliğini kaybeder. “arzu” yok olur, “istek” yok olur, “aşk” yok olur. İşin paradoksal kısmı biraz da bu — hep sevdiğimiz garantide, elimizin altında olsun isteriz. Fakat böyle olunca da durumdan sıkılırız. Geçmiş kendini tekrarlar durur ve geleceğe geçmiş karar verir. Arada “şimdi”yi kaybedersiniz. Farkında değildim ki, korkudan kaçmak için koşu bandının üzerinde koşuyorum. Performans üzerine kurulu bir tüketim programı uyguluyor, yaptığım her şeyde en iyi olmaya çalışıyordum. Böyle yaşamak “hayatım”dır, “hayatın ta kendisi”dir diyordum. Ta ki bir yol ayrımı ve bir yol birleşimine gelene dek. Bu kadar derin izin üzerine bir de “yakınlaşma korku”m var — onu atlamak olmaz. Bilinçaltımda çok derinlerde olan bir korku. Ve bu korkuyla yüzleşmemek için türlü bahaneler yaratıyordum. Her geçmiş deneyimin, hayatıma girecek yeni bir insanı yakınıma sokma fobimi kat be kat güçlendiriyordu. Şimdi farkındayım ki bu yaklaşım bilinçsiz ve kindar bir yaklaşım. Şimdi farkındayım ki bağımlılıklarım içimdeki çocuğun derinlerde barındırdığı o müthiş korku ile arama biraz mesafe koymaya çabalayan “koruyucu bir kabuk”tan başka bir şey değil. Yeri gelmişken içimdeki Don Kişot da bir yere kaçmadı. Atım Rosinante ve ben doludizgin devam ediyoruz yolumuza. Bu blogda eski tadında yazılar bulmaya devam edeceksiniz. Lakin hayat büyülü bir Tango. Ve müsaadenizle ben bir süreliğine yaşamaya gidiyorum Alıntı.. | |
| |  |
| IRCForumlari.NET Reklamlar |
   |
 |
| Etiketler |
| daha, ediyorum, fark, yeni |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
| Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
| yeni fark ediyorum | Sır | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 16 Şubat 2011 11:45 |
Normal
