IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 27 Mayıs 2008, 11:02   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yürekten [ç]aLıntı..




insan hayatı tekrardan iberet sanırım. eski yazılarıma baktım, bir yazı dikkatimi çekti. Hani insanlar genelde bir şeyler kötüye gidince suçu hep aşka atarlar ya, ben de öyle yapmışım zamanında. Şimdi aşka dair düşüncelerimin o yazımdaki gibi olduğunu fark ettim. Bir adım ilerlememişim.. Aynen aşağıdaki gibi;


Sevdiğini kendi haline bırak, dönerse senindir. Dönmez ise, zaten hiç senin olmamıştır..

Sevgiliye söylenen sevda sözleri, ’seni seviyorum’ ile başlayan, ’sensiz bir hayat düşünemiyorum’ a kadar devam eden, en afilli sözler.

Zihni bu kocaman sözlerin nasıl kendini tükettiğini düşünürken, kalbinin sol tarafında ki acıyı daha bir hissetmeye başladı. Sonra o ilk günü hatırladı, ansızın. Açıklamıştı. Hiç engelsiz, segiliye sevgisini ‘belki bir karşılığı vardır’ umuduyla.. Heyecanlıydı, daha önce yaşamamıştı bunu. Daha önce sevmemişti kimseyi bu kadar, hep başkaları sevmişti onu. Ukalaydı, koşmazdı başka bedenlerin peşinden. ‘Kaçan kovalanır’ idi onun için..

Belirince sevgilinin bedeni karşısında, içinden bir alev yükselirdi önce, bütün bedenini saran. Güneş daha bir ısıtıyordu, dünya bir an da daha güzel bir yer oluyordu, bütün çirkinlikleri yok sayarcasına..

Sevmek, delicesine sevmek. Ve sevmenin getirdiği korku, kaybetme korkusu olsa gerek.. Sahi, yaşayabilir miydi, ‘O’ olmadan..

Bu düşüncelerle araladı gözlerini. Her zaman olduğu gibi yine mutfağa girdi, ilk önce. Her sabah yaptığı gibi sevdiği kahvesine uzandı elleri. Sahi, o kahveden hoşlanmıyordu. ‘Fazla kahve tüketme canım’ ‘Tamam sevgilim, sadece sınav dönemi’

Düşünceler, bir karabasan gibi bütün zihnini ele geçiren. Kahve içmekten vazgeçti.

Yatak odasına tekrar yöneldi. Yatağının yanında, bitirilmesi gereken ödevler, okunması gereken kitaplar,bir bilgisayar, dün geceden kalan yarısına kadar kahve dolu bir fincan ve sevgiliye yazılmış sevda sözleri. Bir gece vakti, hayal edip bedenini zihninde.. Onlarcası arasından biri gözüne çarptı,

Elimden tutmasan da/tutamasan da
Her gece seni yüreğinden öpeceğim

Sevgiliye yazılmış bütün sevda sözleri karşısında beliriverdi. Yazmayı çok severdi, termodinamik ders notları arasından birer birer çıkardı, bütün yazdıklarını. Onları özenle çıkarıyordu, ders notları arasından. Tıpkı sevgilinin bedenine dokunur gibi, her dokunuşu beraberinde onu incitme endişesi getiridi. Tuttuğu kağıt değildi, sevgilinin eliydi. O kağıtlarda sevgili vardı, cunku…

Bir an yakmayı düşündü hepsini, yaşanmayı beklenip yaşanamayan, yaşanamayacak olan günlere inat. Sahi, yakabilir miydi, alevle birlikte onu da zihninde yakıp atabilir miydi. Kalanın sadece kül olduğu bir sevda. Kül açıtmazdı, belki. Küllenen sevdalar..

Nefret ederdi, fahişe aşklardan..

Aşk dedikleri şey belki de bu idi..

Aşk belki de koca bir yalandı..

‘Sensiz bir hayat düşünemiyorum’ ’Fazla kahve tüketme canım’

aLıntı..

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 27 Mayıs 2008, 11:49   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Yürekten [ç]aLıntı..




Nefret ederdi, fahişe aşklardan..

Aşk dedikleri şey belki de bu idi..

Aşk belki de koca bir yalandı..



Yüreginize sagLık..

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 29 Mayıs 2008, 23:21   #3
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Yürekten [ç]aLıntı..




Hoşgeldiniz..

Hepinize birden hayatımın şu üç satırlık hikayesinde ne kadar yer ayırdım, ayırabildim mi bilmeden, taş atıp kolum mu yorulmuş sanki biriktire biriktire önemsemeden, gecenin bu saati olmuş nerden çıktınız düşünmeden hem de..

Ne iyi ettiniz..
Sanki hepinizi birden kaldıracak gücüm varmış gibi, sanki karşıma dikilip hesap sorar gibi, gibileri fazla münasebetsizlikler gibi..

Kara kışa direnen bahardan korkmuyormuş anladım..

“..korkusuzluğunuzdan korkmuş
korkular edinmişseniz...”

Hoşgeldiniz..

Sen mesela.. Niye geldin hayatıma? Çağırdım mı seni, yahut bekledim mi? Neden sürekli ezdin beni kendi bilmişliklerinle? Sana hiç ihtiyacım olmadı ki benim, süründüm yeri gelince evet ama başım dikti farkında mısın? Hazır korkulardan bahsediyorken, en büyük korkum sensin sevgili “pişmanlık”.. Gurur duyabilirsin kendinle, hadi böbürlen alıştım artık.. Kendini ne sandığın hakkında inan hiçbir fikrim yok. Sensiz de olmasa da, her yeni hatanın ardından hayatımın bir köşesinde pusu kursan da, canın cehenneme ne yalan söyleyim..



“..öfkesizliğinizden çekmiş, tövbeler beğenmişseniz..”

Hoşgeldiniz...

Peki sen; sürekli bende bir genel hal edasının ya da ne bileyim hüzünlü yazıların kaynağı? Hergün mütemadiyen giyilen elbise gibisin benim için. Çok sıkıldım senden! 7-24 üzerimde olmak senin için bir zorunluluk olsa gerek ama düş yakamdan! Yani diyorum ki aslında ben, ne halim varsa gördüm diye bu kadar da üstüne gidilmezki insanın, sevmiyorum seni, sevemiyorum! Bir mutsuzluğa öfkelenmek yersiz gibi görünse de ordan bakıldığında, kin kusmak ya da kamyon dolusu sitemler savurmak en sevdiğim şeymiş meğer; şekil A’da görüldüğü üzere.. Tuhafsın, hadsizsin, yersizsin, kötü bir alışkanlık gibisin bir de tövbe edemediğim.. Çıksana hayatımdan..


“..dostum zaman silmiş, benim gözümden akan yaşları,
vakitsiz düştüğüm o erken aşkları..”

Yani sanki içimde kocaman bir akarsu mevcutmuş gibi, neredeyse kana dönüşecek şeklinizden usandım demenin de bi adabı olmalı ki, anlasın da dursun diye göz sellerim.. Yağma yok kanayacak diyorsanız da, benim vaktim yok! Zaman herşeyin göstergesi, ilacı, bazen de saçmalığı olsa da; bak eski performansıma hep sadık kalışım ürkütmesin sizleri, böyleyim ben.. Kendinden kurtulamıyor insan, yine de.. Ahdım var, kurutacağım bir gün, sizi de kendimi de..


Neler var daha da, çok misafirperver olmadığımdan, ya da olamadığımdan, görmediğim görmek istemediğimden belki de, kaçtığım ama inkar edemediğimden de olabilir, belki bir itiraf nereye çekersen gidecek, gitmeyecek, kadın onurunun hovardalığa da adapla yaklaşırmış yalanından yola çıkarak;

“..canım çekmiyor artık o eski suçları..”

derim,

ve

giderim..


Neyse tatsızlığa luzum yok, hoşgeldiniz...

Kendimi kaybetmişliğimden istifade ediniz...


alıntı..



 
Alıntı ile Cevapla

Alt 30 Mayıs 2008, 22:05   #4
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Yürekten [ç]aLıntı..




Dün Gece ßunu ßi Kez Daha anladım..

Şimdi yazacağım her şey aslın da dün gece senin için beynime ,şimdide okuman için buraya yazıyorum.

Öyle kötü bir geceydi ki binlerce kez niye Allah’ım niye dedim ya.inan ilk defa hem nefes alıp hem de alamadığımı hissettim “nasıl olur” deme oldu işte..



Bütün gece bugüne kadar düşünmediğim kadar çok düşündüm seni Allah’ım bu nasıl bişidir dedim ya ne işim var burada benim 3 yıldır yaşadığım her noktasında emeğimin olduğu ev bile bu kadar yabancı gelmemişti . inan öle inandırdım ki kendimi senin olacağıma saçımın tek bir teline dokunduramıyorum, kimse dokunmasın istiyorum senden başka kimse dokunmasın… ne olur akın sende buna daha fazla izin verme…


O kadar yalnız hissediyorum ki kendimi inan dün gece ağlarken bile hiç utanmadım çünkü öle yalnızdım ki onu gördüğünde benim utanacağım kimsem yoktu.. olan da zaten uzaktaydı..aslında yalnızlığı seviyorum ama senin verdiğin yalnızlık en acısı oluyor boğazıma bişi düğümleniyor yutkunamıyorum nefes alamıyorum kalbim sıkışıyor bulunduğum yerde yığılıp kalacakmışım da bir daha kalkamayacakmışım gibi geliyor yanımda olsan üzülme elbet geçecek dercesine bakarsın gözlerime işte o an bütün çaresizliğim yok olur ama; yoksun işte …


Ellerin ellerimden uzak olduğu için kendimi öyle çaresiz hissediyorum ki, patlar gibi oluyorum ama olsun diyorum bazen de sende bende hernekadar uzaklarda olsak da yüreğinin benimle olduğunu biliyorum. Ömrümün sonuna kadar seninle olacağımı yarınların ikimiz için olduğunu bilmek bile yetiyor yaşadığım yalnızlığı yıkmaya.
senin olduğumu bilmek güç veriyor bana Her zorluğa katlanabilecek gücü sen veriyorsun bana. ..sana ulaşacaksam eğer hiç şikayet etmeyeceğim bundan sonra Böyle aşk olsunda varsın zor olsun...

aLıntı..


Konu OutLaw tarafından (30 Mayıs 2008 Saat 22:06 ) değiştirilmiştir. Sebep: ...
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 01 Haziran 2008, 13:32   #5
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Yürekten [ç]aLıntı..




O bana benim ona baktığım gözle bakmıyo..

İngilizce dersinde yanımda bir kız oturuyordu onun için 'benim en iyi arkadaşım'
diyordum... ben onun ipek gibi saçlarınına bakıp onun benim
olmasını istiyordum... ama o bana benim ona baktığım gözle bakmıyordu bunu
biliyordum, dersten sonra kalktı ve geçen gün sınıfta olmadığı için
günün notlarını istedi ona notları verirken bana teşekkür etti ve yanağımdan
öptü. Onu sadece arkadaş olarak istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok
seviyordum ama söyleyemiyordum nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum...

11. Sınıf

Telefonum çaldı, arayan oydu ve ağlıyordu bana aşkın nasıl kalbini kırdığını
anlattı, beni evine çağırdı, yalnız kalmak istemediğini söyledi,bende
tabiki gittim, koltuğa, onun yanına oturdum, güzel gözlerine bakmaya başladım ve
onun benim olmasını diledim, 2 saat sonra Drew Barrymore'un bir filmi başladı ve
onu izledik filmi izledikten sonra uyumaya karar verdi, bana herşey için
teşekkür etti ve yanağımdan öptü. Onu sadece arkadaş olarak
istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum
nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum...

Son Sınıf

Mezuniyet balosundan birgün önce yanıma geldi ve 'çıktığım çocuk hasta ve
partiye gelemicek' dedi, benimde çıktığım biri yoktu ve 7.sınıfta
birbirimize söz vermiştik eğer çıktığımız biri olmazsa partilere birlikte
gidicektik, 'en iyi arkadaş' olarak. Ve partiye birlikte gittik,o akşam çok
güzeldi, her şey yolunda gitti, partiden sonra onu evine kapısının önüne kadar
bıraktım, kapının önünde ona baktım o da bana o güzel gözleriyle gülümseyerek
baktı. Onun benim olmasını istiyordum...ama o bana benim ona baktığım gözle
bakmıyordu bunu biliyordum, bana 'hayatımın en güzel zamanını
geçirdiğini' söyledi ve yanağımdan öptü. Onu sadece arkadaş olarak istemediğimi
bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum nedenini bilmiyorum
ama çok utanıyordum...
Günler, haftalar, aylar geçti ve mezuniyet günü geldi çattı... Sürekli onu
izledim onun mükkemmel vücudunu seyrettim. Diplomasını almak için sahenye
çıkarken sanki havada süzülen bir melek gibiydi.Onun benim olmasını
istiyordum... ama o bana benim ona baktığım gözle bakmıyordu bunu
biliyordum.Herkes evine gitmeden önce yanıma geldi ve ağlayarak bana sarıldı
sonra başını omzuma koydu ve 'sen benim en iyi arkadaşımsın, teşekkürler' deyip
yanağımdan öptü. Onu sadece arkadaş olarak istemediğimi bilmesini istiyordum,
onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum

Aradan yıllar geçti...

Bir kilisedeyim ve o kızın nikahını izliyorum...evet artık evleniyordu,onun
'evet, kabul ediyorum' demesini,yeni hayatına girmesini izledim,başka bir adamla
evli olarak. Onun benim olmasını istiyordum...ama o bana benim ona baktığım
gözle bakmıyordu bunu biliyordum. Yeni hayatına girmeden önce yanıma geldi ve
'nikahıma geldin teşekkürler' deyip yanağımdan öptü. Onu sadece arkadaş olarak
istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum
nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum...

Yıllar çok çabuk geçti...

Şu an benim bir zamanlar en iyi arkadaşım olan kızın tabutuna bakıyorum,
eşyaları toplanırken lise yıllarında yazdığı günlüğü ortaya çıktı...
Hemen günlüğünü aldım ve günlükte okuduğum satırlar şöyleydi... 'Onun gözlerine
bakarak onun benim olmasını diledim... ama o bana benim ona
baktığım gözle bakmıyordu bunu biliyordum. Onu sadece arkadaş olarak
istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum
nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum.Keşke bana beni sevdiğini söyleseydi.


aLıntı..

 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
calinti, çalıntı, yurekten, yürekten


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Kimi Yürekten Sevdiysem* Vesaire Şairler ve Şiirleri 0 05 Aralık 2014 11:59
O yürekten hiç gitmeyin. Luthien Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 21 Eylül 2011 16:14
Yürekten Ağlayan Bir Kadın Olgunlaşıyor! Düş Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 03 Ağustos 2011 00:36
Yürekten İnanmalısın Afrodit Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 21 Şubat 2011 16:07