IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 23 Kasım 2010, 04:49   #1
Dilara
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Kaybolmuş sevginde benim de kaybolmuş sevgim var...






Sana dokununca kirletilmiş ve tutsak alınmış bir toprağa dokunur gibi oluyorum. Can çekişen ve soğuyan bir tarihe dokunur gibi... Bedenin ıssız ve kaygan. Terk edilmişsin çaresizsin ama yine de elini uzatmıyorsun kimseye kimseden yardım istemiyorsun. İçine benliğine kolay kolay girilemez artık senin. Kapıların kapalı. Biri muhtaç olsa barınacak yer bulamaz sende... Sen sende sığıntısın kimi saklayabilirsin ki derinliklerinde... İşgalcilere hemen hiç direnmeden teslim olmuşkorkak basiretsiz silik halklar gibisin. Kukla devletler gibi... Dışarıda sürüp giden hayatı nasıl etkileyebilirsin ki artık... İçindeki zayıflık hiç karşı koymadan dışarıdaki kötülüklerin zorbalık ve çelişkilerin biçimini almış. Birazcık soluklanmak için kendinden değil içindeki işgalciden izin alıyorsun artık... Bir dostun sana haksızlık ettiğinde üzülecek yerde garip bir rahatlık duyuyorsun. Çünkü sana haksızlık etmeyip sevgini isteyince ne yapacağını bilemiyordun. Hem sen kendine sığıntısın onu konuk edemezsin ki işgal edilmiş benliğine...

Sen işgal edilmiş ve teslim olduğun için mahcup bir kinle sömürü yasalarının sürmesini istiyorsun... Bedenleri ve ruhları tüketen geleneklerin öldürücü tabularınyasakların gücü eksilmesin istiyorsun bu yüzden...Sürsün ki kimse kendisiyle baş başa kalmasın istiyorsun. Daha da hızlı dönsün çarklar... Her şey hızla tükensin; tükensin ki yüzleşmeye vaktin olmasın içindeki teslimiyetle utançla... Kimse kimseye bu yenilgiyi hatırlatmasın...Cehennemde yaşasan da cehennemden söz etmek yasak olsun; bir hayalet gibi sürdürsen de varlığını kimse söz etmesin istiyorsun hayaletlerin varlığından...Bir zamanlar içini ısıtan sevgin şimdi yolları karla kaplı unutulmuş kaybolmuş dağ köyleri gibi uzakta... İçine aldığın direnmeden teslim olduğun işgalci güçlerin kötülüklerin yolları ise alabildiğine açık verimligün ortasında... Tutsaklığınla yabancılığınla korkaklığınla her an her dakika berabersin... İçinden makine tıkırtıları geliyor... Paraları ve eşyaları sayan aletlerin tıkırtıları... Her şeyi ölçüp toplayan göstergelerin her an çalmaya hazır alarmların sinyallerin dijital sesleri geliyor... Duyuyorum: içine biri yaklaştığında ilk bulduğu mağaraya gizli bir köşeye sığınmak için koşuşan engellenmiş kaçakların ürkek bastırılmış çığlıkları geliyor içinden.

Mağaralarına saklanmadan önce içindeki her biri başka başka zamanlara ait başka başka insanların açtığı farklı derinlikteki yaralarını hep aynı kaba ve duygusuz bir örtüyle örtmeye çalışıyorlar sinsi bir telaşla... Yaraların bu örtünün altında soluksuz kalıyor boğuluyor kokuşuyor... Uğradığın haksızlıklar seni sen yapan acılar şimdi içindeki kötülüğün ayakları altında...Yaralarım başka insanların yaralarıyla tanıştırmadığın kardeş kılmadığın için merhametin iyiliğinpaylaşımın olacakken nefretin acımasızlığın oluyorlar... Yaralarını aynı kaba ve duygusuz örtünün altında sakladığın için seni özgürleştirmiyor tam aksine seni tutsak alan içindeki kötülüğü kışkırtıyorlar...İçindeki göstergelerin aletlerin tıkırtısı yaralarının iniltilerini çoktandır boğuyor... Yine de bir türlü unutamıyorsun kendini. Bir türlü bildiklerini silemiyorsun zihninden... Bildiklerin unutamadıkların hissettiklerin için mutsuz olduğunu sanıyorsun...

Mutsuz olmamak için de basit zevklere alıştırıyorsun kendini kolay etkilenmek yönlendirilmek hazır ve egemen mutlulukların içinde sana acı veren her şeyikendinle beraber yok etmek istiyorsun ama yine de kendini unutamıyorsun. Bu yüzden seni tutsak alan işgalcilere zorbalığa kötülük güçlerine ve onlara direnmeden teslim olan korkaklığına değil duygularına bildiklerine seni sana hatırlatan belleğine lanet ediyor derin bir öfke duyuyorsun...Oysa içindeki sevgineo yolları karla kaplanmış o uzak dağ köyleri gibi kaybolmuş sevgine onlar olmadan ulaşamazsın... Sana asla rakip olmadan ve gözlerimin en çıplak haliyle yüreğine dokunuyorum... Çünkü seni anlatırken kendimi hatırladım. Senin esaretin yenilgin kaçışların benimkilere ışık tuttu. Seni gözlerken kendime yakalandım...

Hem ben sana nasıl rakip olabilirim ki...

Çünkü o yolları karla kaplı dağ köyüne o kaybolmuş sevgine doğru beraber yolculuğa çıkacağız...

Yol arkadaşları birbirine rakip olamaz çünkü biliyorum senin yollarını kaybettiğin sevginde bana ait birçok anlam ve cesaret saklı...

Hissediyorum...

Kaybolmuş sevginde benim de kaybolmuş sevgim var...

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları tatlim sohbet Mobil Chat
Cevapla

Etiketler
de


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Kaybolmuş Cennet Efsanesi Desmont Tarih 0 05 Şubat 2015 19:14
Redd /Ormanda Kaybolmuş Bir Yaprak. Düş R, S, Ş, T 0 25 Eylül 2014 22:47
Sevgim Mp3 IrCbaStarD mIRC Scripting Hazır Kodlar 10 09 Ağustos 2007 06:32
Tanrı Kaybolmuş esrarlitolga Fıkra 0 07 Temmuz 2007 17:14