IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

28Beğeni(ler)

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme: Değerlendirme: Toplam 1 oy almıştır,  ortalama Değerlendirmesi 5,00 puandır. Stil
Alt 25 Kasım 2010, 03:48   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Kahraman Tazeoğlu Şiirleri...+ Kahraman Tazeoğlu - Resimli Şiirleri





Nefes Kesen Sessizliğine Sitem Ektim...
Hayal ile gerçeğin ayırdına varamayan bir şizofrenin akıl açlığındayım.
Ve senin açlığındayım nicedir.
Canımın istek kip'lerine sağırlaştırıyorum kendimi.
Zamanın hiçbir karesine denk düşmüyor adımlarımız.
Ve hayatın hiçbir coğrafyasında biz'e yer yok biliyorum.
Sonbahar'la soludum yine bir ayrılığı.
Sekmedi vakti, dakik bir uğultuyla geldi yine.
Halbuki ben, ezber bozup düş yazmıştım.
Olmadı.
Sayıltılar sayıyorum sondan geriye.
Kurup duruyorum vakti,
Gelmeyeceksin.
Eğreti bir yalnızlıktan aleni yoksunluğa dön-üşüyorum.
Susma hakkının terke dönüşen gölgesinde;
Nabız sayımlarına yetişemiyorum hayatın.
Önceleri ilk'leri yaşardım ya seninle.
Şimdi di-li sürçmüş zamanın akrebinden zehirler akıtıyorum.
Pişmanlığın zemherir soğuğuyla, utancın sıcağı arasında yaş-arıyor gözlerim.
Hangi dilde daha büyüktür hataların açtığı güven oyukları.
Düşünüyorum;
Aleyhime şahlanıyor tüm cevaplar.
Susabiliyorum bi tek.
Senin gibi.
Kronolojik sıralasam sendeki yersizliğimi,
Küresel soğuyacak bakışlarındaki anlam biliyorum.
Sesine uyku kaçmış karanlığını yırt,
Ve tek bi cümle derip, çat bana.
-Ma ek sus'una.
El verme vedalar'a...
Gel....


Konu Sevda tarafından (04 Ağustos 2011 Saat 03:57 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 25 Kasım 2010, 03:53   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kahraman Tazeoğlu Şiirleri...




'' bAŞKa '' Kitabın almanı tavsiye ederim.
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Konu Sevda tarafından (04 Ağustos 2011 Saat 04:03 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 25 Kasım 2010, 04:14   #3
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Gidiyorum Yusra!...





Gidiyorum Yusra!...

Ardımda yıkık bir d/evrimin mecalsiz döngüsü...
Ellerim kan ter ve de hınç
Hüznün duvarına bi vursam
Kemikleri sızlar acının
Topuklarım inat giyili
Gözlerim isyan!
Karşı koymaz cümle âlem
Varmam hiçbir sevaba
Doğranırken harf harf günaha...
Duy beni Yusra!
İç çalkantılı bir sancının dışa taşmasıdır bu...
Uzak dur!
Sıçramasın bağrına
Boynumda ağır bir vebal-i Aşk
Parça tesirli...
Dağılır şakağında sevdanın
Suretinde helezonik bir g/iz
Çözümü sahipsiz ve kimsesiz...
Gidiyorum Yusra!
Sahi ne çok benziyorsun İslambol'a
Kaç kez kuşattım suskunluğunu
Fethedemedim ruhunu
Kapında çocukça bir "ayrılık" b/ağladım
Ondandır;
Tarihin alnına bir dipnot bile olamayışım
Kılınmaz belki Ayasofya'da nikâhım
Bir Üsküdarım bile yok gerdanına takacağım
Burçlarına yüreğim diktim
Varsın delik deşik olayım...
Bak,Fatih'in değilim Yusra!
Layık olamadım sevdana
Boğazına takılmasın gidişim
Uyan/ma gözlerimden bir daha
Söz biledim kılıcımı
Seni rüyalarıma savuracağım...
Gidiyorum Yusra!
Daha büyümemişken tomurcuk kadar aşka
Filizlenmem sana bir daha
Her metrekarende çürüdü hücrelerim
İliklerime kadar kurudum toprağında
Eli boş kaldı ülfetim
Ne de susuz külfetin!...
Gidiyorum Yusra!
Yalpalansın keder
Büklümler çizsin bulanık tablosuna
Hıçkırıklar takılsın ciğerlerine
Yırtılsın yatağı
Akmasın sevdaya
Solumasın hiçbir adı
Yalnızlığı erimesin
Saçaklarında buz tutsun ölüm
Bitsin artık biçemsiz oyun
Kaldıramıyorum bu sahneyi
İnsin acının perdesi...!
Gidiyorum Yusra!
Tuz buz olsun gece...
Koynumda kaynar hiddettim
Âmade selam durur sermest sokaklar
Ayaklarıma kapanır meczup caddeler
Lâkin sözüm devrik...
Kaldırımlara yenik
Bir b/akış esirgense nolur
Sessizce geç
K/aldırma!
Gidiyorum Yusra!
Dokunma bana...!
Salarım kendimi boşluğa
Son arzum sana:
Sıfırından bir ızdırabım var
Versem alırmısın,
Eteğine tutuştursam ya da
Beyninde çıldırır mısın...?
Gidiyorum Yusra!
Yüreğim sana emanet...
Unutma ki
Ç/ağlayanınım!
Oyduğum çukurlara beton et
Vasiyetimdir:
Kalemim kırılmasın!
N'olur beni intihar et!....



Zeyda...
Bir Gidişin Öyküsü...


Düşerken Yusuf’leyin hayallerim kör bir kuyuya
Züleyha masalları uçuşuyor mavi göklerinde senin.
Kaybolup gidiyor çok uzaklarda
Dokunmak istediğin yıldızlar; fezanın boşluğunda
Oysa biliyorsun ki Zeyda;
Değersen kaybolacak efsunu sevdaların.
Şehri esir alan suskun vaveyla
Dövüyor yamaçlarını öldüresiye hüznümün
Avuçlarımda yüreğim,
Ölesiye kan revan şimdi
Ve ölesiye can çekişte rüyalarım…
Kentin ezgisini çalan o saba makamı
Ayrılığın ayak sesleri, Zeyda
Öyle durup bakma gözlerime bir lahza
Görme bu kadar çok kırılıp döküldüğümü
İnce bir kristal gibi toz olup dağıldığımı…
Yoksa gönlüme biriken yokluğunun yası
Dolup gözlerimden taşacak bir Nil nehri gibi
Aşikâr olacak sakladığım deruni ıstıraplarım
Bilme bu kadar duçar olduğumu hazana…
Mademki gidiyorsun
Gözlerinin rengi solgun sepya
Çarpmadan gözbebeklerimin ta içine
Git Zeyda
Âleme belli olmadan perişanlığım
Git benden uzaklara
Batmadan daha fazla acıya…
Çiy tanesi değil yaprağında gördüğün
Ağlayan bir gülün gözyaşı, Zeyda
Kanayan bir günün can kırığı…
Son perde inen
İşte isyan
Yok, çaresi artık
Görünen serde nisyan…
Mavilerin solduğu vakit
Münzevi şarkıların soylu yalnızlığında
Tek başına inzivaya çekilip
Gelmiştir zamanı gitmenin
Yitip giden İstanbul’un hatıralarından
Geride bağrı yanık türküler bırakarak
Ağlayarak, kanayarak ve kavrularak
Bu sevdanın narında
Yitip gidişimizin en derin ayrılığı
Zehir olacak büyüyen bebeklerin dillerinde
Çamura batacak saçlarıma değdiğin yed-i Beyza
Ve içime kanayacak şairlerin bütün şiirleri
Sen bilmeyeceksin, Zeyda
Ben bilmeyeceğim
Bütün bu olup olanları
Sadece yaşayacağız öylesine
Ve öylesine savrulacağız
Hayatın herhangi bir köşesinin
Hiçbir şey yaşanmışlığına
Tükeneceğiz hiç kimsesizliğimizin tenhasında…
Olmayacak belki hatırımızda
Ne vapurun acı sesi
Ne de çığlığı martıların
Zeyda ama
Ama Zeyda
Kalacak olansa vehmimizde
Bir ayrılık
Bir yüzük
Ve bir söz nadan
‘Hoşça kal ey yaralı sevda’
Bir veda
Hoşça kal Zeyda…
Hoşça kal…

Arif Onur SOLAK


Konu Sevda tarafından (04 Ağustos 2011 Saat 04:00 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 27 Kasım 2010, 13:00   #4
Çevrimdışı
Ruj
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kahraman Tazeoğlu Şiirleri...




Binmediğim hiç bir otobüs
Beklemediğim hiç bir durak kalmadı bu şehirde
Gittikçe azalıyor hayat
Neyi erken yaşadıysam
Hep ona geç kalıyorum
Sana göçüyorum her sonbahar
Yolların çıkmıyor aşkıma
Unuttuğun yağmurların adı saklımda
Seni içimden terk ediyorum

Susmaktan yoruldum
Kuşlar ve şarkılar bu şehri terk edeli beri
Efkar demliyorum gözlerimde
yaşlarımı, yanağıma varmadan öldürüyorum
Tam sancağımdan yaralıyorum kendimi
Alnını yüreğime dayadığın güne bakıp
Seni içimden terkediyorum

Ne unutacak kadar nefret ettin
Ne hatırlayacak kadar sevdin
Yıkık bir duvar kadar bile pişman değilsin biliyorum
Beni hep bulmamak için aradın
Yanılgımdın
Yandığımdın
Yangındın

Sensizliğe yenilmek
Sana yenilmekten zor olsada
Ardımda bir sürü "belki"ler bırakarak
Seni içimden terk ediyorum

Şimdi
İçimde öldürecek bir anı bile bulamayan
İki yarım kaldık
Tamamlayamadık bizi
Elinden tutamadık yanlızlığımın
Saçlarımıda uzaklarına gömdün

İçimin mavisi senin okyanusundandı
Al! geri veriyorum.
Kilitleri hep yanlış kapılara vurdun
Devrilmiş vagonlara dönerken gözlerim
Sana bensizliği terkediyorum

"Yârime uzanmayan bütün dallarım kırılsın" demiştin
Aşk içinde doğmuşsa nereye kaçabilirdi?

Ne tuaf değil mi?
İçimi acıtanda sendin
Acımı dindirecek olanda
"Ya öldür beni"dedim
Ya da git benden
İçi bulanık bir sevdanın ucunda
Seni kaybettim
Aldırmadın aldırmalarıma
Bir gecede yakıp yârini
Şafaklara sattın ihanetini
Küllerime basanlar bile utandı yaptığından
İşte soluk bir ömrün son nefesi

Benden
İçimden
Terkediyorum


Kahraman Tazeoğlu


Konu Sevda tarafından (04 Ağustos 2011 Saat 04:01 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 12 Ocak 2011, 10:05   #5
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kahraman Tazeoğlu Şiirleri...




[DM]xg7f0q[/DM]
Düştüm Usta... Kaldır Beni...
"Aramızda sırlı ayna
Bir yanı asi bir yanı narin
Uçsuz ve bucaksız…"
Bak aynaya
Ve çöz sırrımı usta…
Aşk bana kaç gömlek dardı ki
Ömrümün nefesini bu kadar sıktı…
Yandım usta
Yandım, yangınlar arasında gidip gelmekten.
İhalesi bana kalmış bir ayrılığın failiyim.
İç kanamalı hüzünler
Tutukladılar beni ıslak bir şiirde…
Hesabı namıma kesilmiş bir gidişin
Vebali ne ağırmış böyle usta!
Bu kadar mı yüktüm yaşanmışlıklara?
Bu kadar kötü müydüm yani?
Ne büyük bir günahım öyle ki
Sıratın ipine bile tutunamıyorum…
Kurtar beni bu ezildiğim enkazdan.
Bari sen tut elimi usta
Böyle değildi okuduğum masallar
En fazla sevdalılar ölürdü.
Yanardı en fazla mecnunlar,
Bir çöl yalnızlığında…
Ama bu sürünmekte ne böyle usta!
Bir acizin son duasındayım…
Sevgisizliğim olmaya direnen
Hiçbir dildarın
Böylesine el açmamıştım insafına.
Tutkulu bir hayatı düşlerimle arzularken
Ölmeyi hiç bu kadar çok istemedim usta.
/Çok birikti yağmurum
Sağnak sağnak düştüğümde yüreğine
Kızma bana…/
Erkek işi değilse ağlamak
Niye böylesine giryanım?
Şimdi dökülsem boğazına Dersaadet’in
Taşar mı Haliç’ten çaresizliğim usta?
Dillenmemiş bir bakakalmışlığın kurak yamacından
Dile gelir mi suskunluğum?
Oysa ben değildim
İstanbul’un yakasına ayrılıktan bir gül takan.
Sırılsıklam bir yalnızlıkla
Kaleminin en sert yanından
Bir şiir dokusan diyorum usta
Bir şiir…
Yoksa inan, kaldırılır gibi değil.
Öyle bir gidişi vardı ki
Dünyanın bütün dillerinde
Bir hıncı boşaltırcasına edilmiş
Bir kamyon dolusu küfür gibi…
Anla be usta!
Düşeş sancıların kanamalarından
Bitap düştü yüreğim
Çok yorgunum.
En asi yanınla tut beni de
Kaldır usta…
Kaldır ki
Bir daha kalkmak
Düşmesin nasibime…
Dayandım yüreğine senin
Anla beni…
Anla/t halimi…
Tut yüreğimden usta
Yüreğimi tut....

Kahraman Tazeoğlu


Konu Sevda tarafından (04 Ağustos 2011 Saat 04:05 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 30 Ocak 2011, 08:03   #6
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kahraman Tazeoğlu Şiirleri...




Neden yoksun...

Bir yıldız sağanağı ve bir yanım veda.
Bir ateşin içinden gülümseyebiliyorum sana.
Çünkü sende öğrendiğim aşk bende bir sadakat.
Tanıdığım bir şey bu.
Bulutlar ulvi bir el tarafından ağlayabiliyorsa beni de ağlat demeliyim.
Her an birden bire bir sadakat ile gelecekmişsin gibi.
Yüzümde ki hazana bak.
Sonbaharın son gününde doğmuşum gibi.
Neden yoksun?
Neden parmaklarınla kavisler çizmiyorsun artık?
Saçların nerede?
Bilmiyor musun artık bütün eşyalar benimle alay eder oldu.
Bütün sevdiklerimi başucumda görme isteğim bile suç.
Yoksun ve perdeleri siyaha soyunan bir gün ile karşılıyorum yok oluşunu.
Şehrin ilk simidini ben yedim.
Bütün karlar suskunluğumun ve sensizliğimin üzerine beyaz yalnızlıklar örtüyor.
İlk çayını ben içtim bu şehrin. Sen yoksun…

Yitik bir şehrin korkularını emziren bütün gecelerini
buğulu bir camdan seyrediyorum.
Sonun nerede olduğunu bilmeden
ve zahir bir hayata feryatlar bırakarak
aşikar cümlelerle sinsi ızdırapların ardına adını kazıyorum.
Bu yüzden anımsadığım zühre
ve bu yüzden adına zahir cümleler bırakmam.
Bir adın kaldı dayanabildiğim hüzünlerden.
Kimi zaman “gidenler unutmaz geride kalanları”
beni avutan.
Kimi zaman “evet son kez git ve bir daha dönme”
kalbimi yıkan.

Dokunduğun yürek aynı.
Mağrur bakışlarınla izliyorsun bu şehri.
Yüreğinde yas diye tasvir ettiğin
ayrılıkların bir gün nefesini senden alacağını hiç düşünmedin.
Adımlarını ne de çabuk sıklaştırdın gitmek için
ve neden acele ettin haykırışlarını çığlıklarına adamak için.
Gözlerim kan dolu izliyorum seni.
Bir yerlerde hala varsın biliyorum.

Sen yoksan bu şehri ölümler kuşatır
ve bazen bekleyenler değişir adını haykırmak için.
Sonra adın mor mürekkeplerle kazınır vaktin darağacına.
Ama her şeyden önce yalnızızdır bilirsin.
Gitsen de yalnızız ve kalsan da yalnızız.
Bu şehir özlediğim bir çift göz için ayakta sanki.
Sanki müptelası olduğum puslu bir gökyüzünde melek saçların.
Sanki bir uçurum düşüyor avuçlarımdan. Kaç bahar oldu söyler misin?
Bir sığınma duygusu ile sana topladığım güller gideli kaç bahar oldu?

“Ebediyen ölmeyecek ruhumun bir şehri var sende.”

Kahraman Tazeoglu


Konu Sevda tarafından (17 Ocak 2012 Saat 06:40 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 04 Şubat 2011, 15:34   #7
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kahraman Tazeoğlu Şiirleri...





Sus Ve Git...
Anlasana yar, duysana
Duyamadıklarını, anlayamadıklarını sussana
Sus ve git!
Hayatımın basit kurallarından biriydin sadece
Kuralsız yaşarken hayatıma kural koymayı öğreten
Hangi ayrılık bi parçasını bizde bıraktı da,
Bizden kalan ne varsa aldı da gitti
Yolun başında bulduklarımızı da yitirdik yar
Ne yitirdiğimizi bulmaya çalışırken
Oysa kaybettiğimiz kendimizden başka bişey değildi
Kaybettin beni sevgili
Bul beni kendinde, kendini bulduğun bende
Bul sevgili
Ne ben sığdım sana, ne sen kışı çevirebildin yaza bende
Bütün mevsimler ihanet varlığına
İhanetler tükendi, tükenen bizdik
Biz tedirgin düşlerimizle, gecede birkaç kendini tekrar eden cümleden ibaret
Cümleler, kanayan avuçlarımızdan düşe kalka tırmanmaya çalışan kendi içinde anlaşılmaz hisler..
Gece biz, mevsimler biz, tedirgin biz, ihanet bütün benliğiyle sen
Düş düşlerimden sevgili
Kendinden düş, bildiğin bütün düşlerden düş, düş sevgili...
İhanet
Kendini anlamsız kılan bu kalabalığın arasında, kendine anlam verebilen Tek insandın
Varlığıyla bana anlam kazandıran insan
Sus ve git sevgili
Sevdanın hası suskun olanıdır
Sus ve git..
Anlasana yar
Yazdığım her aşkın satır aralarında
Bildiğim bütün kelimelerden bir şiir biriktiriyorum senin için
Anlasana yar
Bildiğim bütün şiirler satır aralarına sığıyor gözlerinin
Ne yazabilecek aşk kalıyor
Ne senin için bir şiir biriktirecek satır araları
Susuyorum öylece
Yaz diyorum kendime, sus ve yaz
Nefesimde, ellerimde ellerini yazıyorum
Ellerim yanıyor
Sus diyorum kendime, bunca konuşan varken sen sus
Ey yar, sevdanın hası suskun olanıdır
Sus sevgili!...
Uzak kaldığım gülüşlerine nehirler seviyorum en mavisinden
Hüzünlü bir bulut gelip konuyor saçlarına
Yalnızlıktan gözlerim eriyor gözlerinde
Gözlerimi gözlerine adıyorum
Gözlerin bir nehir, gözlerin hüzün mavisi yar
Ne yol biter, ne yolcu ölür
Yol değil mi bizi yolcu yapan?
Biz değil miyiz yolu yol yapan?..
Sen değil miydin düşlerime girip, her geldiğinde yeni bir düş yaratan?
Ben değil miydim seni düşlerime alıp bir düşten öteye götürmeyen?
Mavi bir düşten ötesi mi olur, mavi bir düş
Her suskunluğun gidişe sebepti yar
Her gidişin yeni bir başlangıca
Ne yeni başlangıç kaldı hayatımızda
Ne yeni başlangıca adım atacak güç
Bulmuşken seni düştüm düşlerimden
İhanet ettin yar, anlamsız kıldın kendini
Ben kendim kaldım senin anlamsızlığına rağmen
Sus ve git, git sevgili...
Bağışla beni sevgili
Gidişin değil kalışın acıtıyor içimi
Sus ve git yar!...

Kahraman Tazeoğlu


Konu Sevda tarafından (04 Ağustos 2011 Saat 04:09 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 24 Şubat 2011, 23:34   #8
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kahraman Tazeoğlu Şiirleri...




Siz Bayım Evet Siz Benimsiniz.!
Siz ki kendinize yer aradınız bende
Oysa hiç bilmediniz aslında ne kadar benim olduğunuzu
Gitmiştiniz !

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Hem de adam akıllı…
Geride bıraktıklarınız mühim değildi
Geride kalanlar ünlemsizdi
Sahi bayım kaç aşk sonra vurgun yemişti elleriniz?
Ben ki size çatlak bir göz bebeği sunuyorum
Sızar mısınız telaşsızlığıma?
Tutar mısınız titrek şarkılardan ruhuma?
Siz ki bayım demir teller örmüştünüz aynalarınıza
Bir baksanız ne çok şey göreceksiniz
Sizden arta kalan bende çoğalan bir düş / görecektiniz
Gittiniz....

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Hem de bütün uçurtmalarımın ipini kopartarak
Gittiniz bayım.
Nefesim tükendi
Siz rüyalarımdaydınız
Bir avuç küllü leblebinin hayrına kalmıştı ömrüm
Benim değildiniz
Ki hiç tutmamıştınız parmaklarımdan
Utanıyorum sizden
Sizim demeye
Benim olun demeye çekiniyordu dilim

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bayım size aşığım!
Gelmeseniz de ünleminiz hep benim için konulacak kuytularınıza.(!)


Bir annenin masalına yakışacak kadar saftınız
Ve en çok sizi dua’larımda sağ çıkardım
Bayım…
Burada aklım kumkuma kuşu
Sizdeyken uykusuzluk hali

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Siz bayım…
Evet siz…
Benimsiniz(!)
Sonsuzluk sizin göz çeperinizde
Ve ben de
Size ait koca bir cennet
Açmaz mısınız?
Adımın ilk düğümlenen hecesini
Alır mısınız avuçlarınıza?

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Ve bayım siz sanırım hiç ben kadar sevemeyeceksiniz...
Evet bayım size ciddi bir aşk sunumu yapıyorum
Belli ki zor olacak size sizi anlatmak
Beklide hiç anlatamamak…
Siz ki bayım kendiniz çok gördünüz bana.
Ben ki sizi canımın diğer tarafı yapmaya hazırdım
Gittiniz bayım!

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bir kez olsun yaslansaydınız ellerime
Gitmek sıfatını yitirecekti.
Bir tutuna bilseydiniz saçlarıma
Düşmezdiniz en uzağıma.İlk’leri sizde tatmıştım
Tadıyordum…-ki kilometreler vardı aramızda…
Bayım gitmek için hala savaşta mısınız?
Kamburu kalkmadı mı hala günlerinizin?
Gelmediniz bayım!

Tozlu raflardan kitapları
Sisli kentimden adınızı silemediniz

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Gelmediniz bayım!

Gelemeyenimdiniz!

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Ve benim kadar sevemediniz hiçbir şeyi?
Sahi bayım iki yakası bir araya gelmiş miydi ellerinizin?
İliklenmiş miydi sevinçlerinizin düğmeleri?
İki ayrı kol düğmesi...İki ayrı yaşam…
İşte bayım!Her şey bu kadar basitti.
Ve adına aşk diyebilecek kadar ahmaktım.
Ama gittiniz bayım!
Bütün sahiciliğimi alarak gittiniz
Hakkınız vardı bu-ki aşk sizdiniz!

Size bir gerçeği sır gibi saklayarak söylüyorum
Bayım…Sizi seviyorum!
Biliyorum bayım bu öykü yazıldıkça silinecek
Bilindikçe anlamsızlaşacak
Ve hiç kimse kendini aramayacak bu kırık aşk öyküsünde

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Size bayım Her susuşum size.
Ceplerimdeki tüm yokluğu boşaltmıştım sizdeyken
Sizdeyken uçurumların bile miladı dolmuştu
Şimdi bayım!Ellerinizi çekin yüzümden Güneş alsın kâfi gözlerimi.
Bir yalnızlık sissiz esmerleşecekse
Bırakın kararsın bütün fotoğraflar.
Nasılsa iziniz sinmeyecek parmak izlerime…

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Ve sanırım bayım siz hiç âşık olmadınız?
Ve ben bayım evet ben
Sizi her halinizle SEVİYORUM!


Kahraman Tazeoğlu


Konu Sevda tarafından (04 Ağustos 2011 Saat 04:11 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 19 Temmuz 2011, 03:48   #9
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kahraman Tazeoğlu Şiirleri...




Şehr-i İstanbul

Bana kalk gidelim deme bu şehirden
Ben sevgimi yüreğine kazımışım bu şehrin


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Ayrılık bana komaz
Hani duymasam
Martı çığlığını ezan sesini


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Hani görmesem
Kız kulesini çırpınan denizini
Belki terk etmek kolay olurdu bu şehri


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Bana kalk gidelim deme bu şehirden
Kolay mıdır yardan ayrılmak...


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Bu şehir minarelerini dikmiş yüreğime
Kolay mı sanırsın yıkmak
Gel vazgeç koparma gülü dalından
Koma beni yurtsuzlar yurduna


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Bana kalk gidelim deme bu şehirden
Bir yaz daha göreyim ölmeden
Bir çay daha içeyim Büyükada da
İlk baharında aşık olayım
Son baharında yalnız kalayım
Bir şiir daha yazayım n'olur
Bana kalk gidelim deme bu şehirden
Bırak da kara topragının tadına varayım...


Kahraman TAZEOĞLU


Konu Sevda tarafından (04 Ağustos 2011 Saat 04:13 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 20 Temmuz 2011, 02:47   #10
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kahraman Tazeoğlu Şiirleri...





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Söyleyemediklerimi Sen Anla!..

Büyük Kederleri Unutturacak
Büyük Mutluluklar Bulmalı
Derin ve Keskin Acılar Yaşamakta Olan İnsanlar İçin İmkansızdır
Taşınması Zor Acıları yaşamış İnsanlar
Bazen Büyük Bir Mutluluk İhtimali Kapılarını Çalsada
O kapıyı Açacak Gücü Ve Cesareti Kendilerinde Bulamazlar
Hatta Sessizce Durup Kapılarını Çalan
Bu Beklenmedik Yolcu Gitsin Diye Beklerler
Kederli İnsanları Yeniden Hayata Döndürüp
Yüzlerini Gülümsetecek Tılsım Küçük Ani ve Kısa Sevinçlerde Gizlidir YAR...
İnsan Belki Bir Kere Kendini Ve Kimliğini Öldürebilirdi Ama
Bunu İkinci Kere Yapmak İmkansız Gelirdi
Sen Bir Kez Sendeki Seni Öldürdün
Ona Sadece Hayatından Küçük Dakikaları Ayırdın
Ben Sendeki Senin Kapısını Çalan Beklenmedik Yolcuydum
Sen Gitmemi Bekliyorsun
Dokunmanın Korkunç Hazzını Keşfedip
Dokunamamanın Korkunç Hazzını Duymak İçin
Duymak Gibi Bişey Bu
Sendeki Anlatma İsteğiyle
Saklama Arzusunu Bir arada Görmek
Oysa Biz Zamanın İzini Kaybetmiş
Zamandan Kopmamış Olanların
Asla Anlayamayacağı Bir Zamansızlıkta Karşılaşmamışmıydık
Uğultulu Sesler Arasında
Birbirimizin Sesini Duyup Dinlemeyi Öğrenmemişmiydik
Hayat...
Her Eksilttiğinin Yerine Bişey Veren
Ya da Her Verdiğinin Karşılığında Bişey Eksilten
Bi Oyun Değilmiydi
Eksilttiklerimizin Karşılığında Bu Paylaşımı Bulmuşken
Bize Sunulan Bu Paylaşım Karşılığında Eksilen Neydi
Zamandan Kopmamış Olanların Yaşayacağı Korku Niye
Senin Duyumsadığın Duyguları Duyumsamamdan mı Korkuyorsun
Ben Bu Paylaşıma Bir Kimlik Aramıyorum Sevgili!!!
Zamandan Kopmamış Olanların Ad Koyma Çabası İçinde Değilim Ben
Zamansızlıkta Bulduğum Bu Sevginin
Zamanın İçinde Kaybolmasına İzin Vermemek İçin Bütün Çabam YAR!!!
Bu Çabayı Kimseler Anlamaz Bilirim
Ama Sendeki Sen Anlar
Senin Verdiğin Kimlikten Fazlasını Yaşamıyorum
Bir Ses Duyumu Kelimelerce Kelimelerce Olsada
Örselenmiş İlişkilerde Unuttuğumuz
Fotokopiyle Çoğaltılmış Sevgilerin Yaşandığı Şu Anlarda
Hep Özel Kalacak Bir Tat Yaşadığımız
Kaçmaya Çalıştınmı Yakalandığında
Kaçtığında Sahip Olduklarını Bile Kaybedersin Unutma!!
Ben Belki Kaçmayı Beceremedim Ve Yakalandım
Belki de...
Vazgeçmekte Geç Kaldım
Bilki Kazanma Şansım Hiç Yok
Sevdiğim...

Kahraman Tazeoğlu



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Konu Sevda tarafından (04 Ağustos 2011 Saat 04:16 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
kahraman, tazeoğlu, videolar, Şiirleri


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Git – Kahraman TAZEOĞLU Vesaire Şairler ve Şiirleri 0 01 Aralık 2014 15:16
Kahraman Tazeoğlu - Düş'tüm AngeL Şairler ve Şiirleri 0 03 Ekim 2014 12:15
Kahraman Tazeoğlu Resimli Sözleri Violent Resimli Sözler 0 30 Aralık 2013 19:24
Söz - Kahraman Tazeoğlu xena Ne Okumalıyım? 0 02 Ocak 2013 20:40
Kahraman Tazeoğlu Frozen Aşk ve Sevgi Köşesi 0 11 Şubat 2011 19:26