IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 12 Nisan 2011, 09:24   #1
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Ağlıyor mu.?




Duru bir sudan daha derindi ayna.
Binlerce demir parçasının ateşte eritilip bir bütün demir parçası elde edildiği gibi
onu da kim bilir kaç kum tanesinden elde etmişler, içine kim bilir
daha neler katmışlardı.

İlk halini hatırlıyor, kendini göremiyordu...
Yeni doğmuş bir çocuk gibi şuursuzdu.


Bir yanı siyah giyindiği gün içi gibi her yeri ışıldıyordu.
Hele altın rengindeki çerçeveye sahip olduğu gün tacını giymiş kral gibi
gülümsüyordu.

Beyaz bir duvara asıldı.
Artık sırtını dayadığı duvara bir çivi ile bağlanarak onunla dost olmuştu.

Yaşamın bir penceresi olmuştu. Her şeyi olduğu gibi gerçek, tarafsız ve
yorumsuz yansıtan bir pencere.

Ağlayanla ağlıyor, gülenle gülüyordu.
Görmek istediği gibi bakanlar oluyordu aynaya.
Onlara görmek istediklerini göstermenin, içinde açtığı yarayı anlayabilmek
çok zordu.

Maskeli yüzlerin maskesiyle karşılaşmak, yüreklerindeki acımasızlığın riyanın
vefasızlığın yüzlerine akseden yönleriyle karşılaşmak kolay değildi.

Özellikle geceleri, son ışık da terk edip gittiğinde, ayna sessiz sessiz ağlıyordu.
Bazen kendi gözyaşlarını siliyor, bazen de yakalanıyordu.
Neyse ki sıcaklık farkından oluştuğunu düşünerek siliyorlardı
üstündeki damla damla yaşları.
Oysa ayna ağlıyordu.

Kimi zaman yalnız başına kaldığında, bir gün dilinin çözülüp kendisine bakanlarla
konuşacaklarını karşısında birine söyler gibi kendi kendine konuşuyordu:

"Siz insanlar ne tuhafsınız.
Olduğunuz başka, olmak istediğiniz başka.
Aradığınız başka, bulduğunuzu sandığınız daha başka.
Dört bucakta aradığınız huzurun yanı başınızda olduğunu inatla
görmek istemeyen garip varlıklar.

Bir gün ellerinizi şakaklarına dayayıp karşıma geçseniz...
Düşünseniz...
Kendi gözlerinizin içine baksanız derin derin.
Her şeyin çaresini bulacaksınız.
Huzurun, başarının, dostluğun, sadakatin, samimiyetin ta kendisini...

Sorun da içinizde, çözüm de...
Maskeyi yırtmanın yolu da bu...

Bir kalem alıp elinize kendinizi çizseniz yüzünüzü nasıl çizersiniz.
Masum çocukluğunuzun kaybolan hüznüyle mi?

Ya benim halim?...
Sizi her saniye görmek istediğiniz şekille resmetmek zorundayım.
En zoru da; olmak istediğinizi anlamakta çekiyorum.

Nelerinizi görmüyorum ki...
Benden ayrı olduğunuzda yaptıklarınızı bile okuyorum yüzlerinizde.

Bazen uyarmak istediğim oluyor sizi, olduğunuz gibi gösteriyorum.
"Şimdi kötü görünüyorum" diyorsunuz.
Yine de kötü olduğunuzu kabullenmiyorsunuz.
Sizin üzdüklerinizi unutup, sizi üzmekten korkarak eski halime çekiniyorum.

Az da olsa gözlerinizin içinin güldüğü oluyor.
Bazen ilahi bir lütuf gibi samimice gözlerinizin yaşardığında sizi,
ne çok seviyorum.

Gerçek hayatta yaptıklarınızı romanlarda, hikayelerde, filmlerde bir başkasının
yaptığını gördüğünüzde; sanki onları siz yapmamışçasına mağdur olandan yana
olup sizi temsil edene kızıyorsunuz.
Ne büyük çelişki?.

Ben aynalığımdan utanıyorum.
Ama siz...

Kendinize böyle yabancı olmasanız...
Biraz olsun ruhunuzu dinleseniz karşımda.
Kendinizi sorgulasanız...

İçinizden birinin dediği gibi Suçlarınız yüzünüzde görünseydi
biz aynaları satın almazdınız'
Yüzünüzde maske var.
Yaşlanınca maskeyi bir parça çıkarıyorsunuz.
Bu kez de, aynalar yalan söylüyor diye yalancılıkla suçluyorsunuz.

Görmeyi bilseniz, görmek isteseniz, her biriniz bir ayna.
Ama siyah gözlüklerle gizliyorsunuz gözlerinizi.
Cenazelerde ağlamadığınız bilinmesin, dışarıda nereye baktığınız
fark edilmesin diye.

Merhametin yokluğu, kıskançlığın hakimiyeti belli olmasın diye.

Yalan söyleyen dudaklarınızı boyalarla kapatıyor, kirlenen yüzünüzü
fondötenlerle kremlerle örtüyorsunuz.

İmrenilecek halinizde yok değil.
Siz, yanlışlarınızı bana göre çok kısa hayatınızda kolayca taşırken,
ben doğruluğu sonsuza yakın taşımak zorundayım.

Fanilik bazen, ne güzel diyorum.

Bir tırtılın kelebeğe dönüştükten sonraki ömrü, gül bahçesinde de geçse
en fazla bir gün..
Sizlerin de atmış, yetmiş, nihayet yüz yıl...
Bu süreler içinde yer, içer çoğalır; dilediğiniz gibi yaşarsınız.
Her gün üzerime konan karasinekler bile 3 gün yaşar.

Oysa ben büyüyemem, çoğalamam.
Sekiz bin yıl önce
Çatalhöyük'te var olan en eski atam bile sizin elinizde.
Rahat bırakmamışsınız...

Sizin toprak olma hakkınız var.
Biz aynaların kuma dönüşme hakkımız yok nedense?"

Ayna böyle söylüyor, kırılgan bir yürekle hayata tutunmaya çalışan insanlar
gibi, beyaz duvara ufacık bir çiviyle tutunuyordu.

Duvar bir gün "yeter" dedi.
Çivinin prangasını çözdü.
Ayna yere düştü.
Kırıldı.

Şimdi ayna bir köşede özellikle geceleri, son ışık da terk edip gittiğinde,
sessiz sessiz ağlıyor.
Her şeye rağmen kendi doğrularıyla var olmanın mutluluk gözyaşları bir
yandan; eğilenlerin, bükülenlerin açması haline
yönelik hüzün bulutları diğer yandan.
Sahi sizin de aynanız var mı?
Aynanız ağlıyor mu?



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

__________________
Eğer "dokuz" CanLı oLsaydın biLe En fazLa "sekiz" kez kaçabiLirdin öLümden..
BiLki "
yedi" düveLe suLtan oLsan dahi Yerin "aLtı" mekan oLacak sana
En fazLa "beş" metre kumaş götürebileceksin Kapatacaksın "dört" açsanda gözünü..
Bu dünya "
üç" günLük dünya , AzraiLin yanında "iki" kat oLup yaLvarsanda nafiLe
ELbet "
bir" gün öLeceksin İşte o gün herşey "sıfır"dan başLayacak..!
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
ağlıyor, mu


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Kan Ağlıyor aLya Esrarengiz Olaylar 1 23 Temmuz 2014 18:03
Kadınlar 16 Ay Ağlıyor Afrodit Kadın Sağlığı 7 07 Aralık 2011 22:48
Ankara Ağlıyor Satuk Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 27 Nisan 2010 02:21
Bu Kız Neden Ağlıyor? Luis IF Ekstra 5 19 Nisan 2010 10:51