IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

32Beğeni(ler)

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 21 Mart 2012, 17:11   #1
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


.. saatleri geri alıyorum..birazdan yeniden sevişmeye başlayacak gözlerimiz..dudaklarımıza tasdikli imzalar atacağız..rüzgar okşayacak tenini..söylemeyi unuttum rüzgar gerçekte benim ellerim..

yaşlandı yaş(lar) ım
saçlarına ak düşmüş bir gülüşü öptüm boynundan
doğdum ve doğurdum
al üstümden yorganını gece
üşüdüğüm zamanlarda susuyordum

açıldı kahkaha
tene düştü kalbi çarpan dokunuş
soyundu huzur içine aldı özlemleri
nasibim olsun bu son vuru(lu) ş

..gökyüzüne düştüm..çıplaklığımı örttü mavi..mavilerin içine gir sevgilim aşk'ı üşütmeden sevişelim..acıtma yüreğimi..farkında olmadan irkilelim ve sevinelim..
uykusu kaçan bir gecenin bedenine dokundu sevi
usulca soydu üzerinde ağırlık yapan kaygıları
okşadı ve titretti yüreği aydınlatan mumun alevini
parmaklarını doladı saçlarına
karanlığa yapıştı ıslak kavuşmaların sesi
aşk'ın dudakları kulağın altında

alev aldı özlemler
yakalandı hüzün tutuştu utancın çırası çıkarken doruklara
sarıldı dil yarası



.. devam et konuşmaya..kelimelerini yutup cümleler doğurmak için yaklaştım nefesine..kabul ediyorum bendeki bu delilik hayatın içinden akan tescilli acılardan içti ve öyle sarıldı umudun bacaklarına..gülüşlerinde Akdeniz'in sıcaklığı var yasla dudaklarını Ege'nin kıyılarına...

beni benden alıyor yüzündeki şehvet
sende kalmaya geldim
perdeleri artık ört..

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 21 Mart 2012, 17:15   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 22 Mart 2012, 00:23   #3
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


“..denize sarıldığımda hissettim dalgaların ellerini belimde..bir kumsalda yaşayan çakıl taşları gibi kalabalık özlemlerim..onları denizde kaydırmayın ıslatırım sizi...”

orta şekerli bir şiir nasıl da keyif verdi akşamıma
şarap tadında mısralarla karşılıyorum geceyi
düşüm..! kim olduğunu bilmeden sayıklıyorum ismini
duy sesimi ve yaklaş
ateşimde ısıttığım kelimeleri fısıldayacağım kulağına
gözlerim ellerinin pusulası olacak
kaçırma soluksuz akan bengisuyumu
yetişemediğin her dakika pişmanlığın olacak

düşüm..! Tenimde saklı bir kent var
keşfe çıkmazsan bu senin kaybın olacak


“..çıplak ayaklarımla koştum kuru yosunların üzerinden sahil boyu..yetişememe korkusu bir kramp gibi indi bileğime..biraz telaş biraz da beklemektir yaşam..! yüreğim bana biraz zaman ver az dinlenip coşacağım...”

sırrımı saklıyor hala yağmurkuşu
ıslanıp çır(ıl) çıplak kaldığında yüreğim konuşmaya başlayacak
düşüm..! Ruhların buluşması da sevişmektir ten tene
varlığını hissettiğim an tutku bedeninden akacak

(k) aldır beni sonbahar hüznünden
annemin yalnızlığını da tüketti sessizliğim
dudaklarım öpmeye meyilli
zaten konuşmayacağız ki ıslatacağız kavuşmaları
düşüm..! Bende ki bu cömertlik gidenlerin yitirdiği

“..gecenin sihirli elleri açtı penceremi...rüzgar sormadan dokundu yüzüme yüzümde unuttuğum bir şeyler var..kabullenmesi zor ayrılıkları çıkarttım üzerimden..rüzgar yanıma uzandı..hadi aç kollarını uyumalıyım göğsünde...”

hangi limanda demir attıysa gözü kara şarkılar
halatları çözülsün notaların istiflemeye geliyorum
düşüm..! Melodisi esrik bir çılgınlık var bende
kapılarını aç sınırlarını zorlamaya geliyorum..

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 22 Mart 2012, 21:41   #4
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


erkeğin aradığı kadın olmak istedin
uzattın saçlarını geceler boyu
düşlerin uykularına sığmadı
sabaha nöbetçi
geceye isyankar oldun
koynuna aldığın karanlık ısıtmadı kollarını
aynadaki yüz sana mı aitti..?

temizledin ihanetlerle kirlenmiş olan yüreğini
sevişmek
sahnesi olmayan bir oyun
kırbaçsız bir sahipti yumuk ellerinde
ellerini suskunluğunla yıkadın
gözlerinin ıslaklığı yağmurdan mıydı..?


biriktirdin özlemlerini ayrılıklara inat
gezinirken rüyalarının sahilinde
kırık cam parçaları kesti ayaklarını
sadece bedenden akmadı kan
yüreğin sızladı
kilitledin dudaklarını iki yüzlü öpüşlere
suskunluğun ümitsizliğinden miydi..?

soyundun yağmurlarda gündüz vakti
eline el değdi sarıldın
ve terkedildin uçurum kıyılarında
şarkını çaldılar ihpar etmedin
çocukluğundu isyanlarını bastıran
bekledin
beklediğinin kim olduğunu bilmeden
acıların büyüttüğü yürek yoksa senin miydi..?


yalnızlığına kustun bütün gözyaşlarını
çirkefliğin biri beş paraydı
beş kuruşa sattın umutlarını
devirdin
bütün kadehleri devirdin bar köşelerinde
özlediğin gelmedi yıkıldın
uzun ve kıllı kollar taşıdı vücudunu
vücudunu temiz tutmak için savaştın
haykırışlara gizlediğin savunmasız çocukluğun muydu..?

erkeğin aradığı kadın olmak istedin
bastırdın arzularını yağmurlu günlerde
utanılacak hiçbir şey kalmamıştı
soyundun
çıplaklığını gösterdin gün batımı kızıllığında
saçların dağınık ve uzundu
beline kadar indi yılların birikmişliği
göğsünde büyüttüğün masumiyeti denize bağışladın
seviştin rüzgarla kimse görmeden
doğurduğun yalnızlık rüzgarın oğlu muydu..?

erkeğin aradığı kadın olabilirdin belki de
ama erkek neyi aradığını bilemedi
erkeğin aradığı kadın
erkeğin düşlerinde kaldı

...ama sen hiç yılmadın
erkeğin aradığı kadın olmak istedin sadece..

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 24 Mart 2012, 22:50   #5
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Çırılçıplak soyunduğum harflerin/üst üste getirdiği/bir ayrılıktayım ve farkındayım/üşüyor sözlerim sensiz/sar bikere cümlemi
Ateşim var öp beni...Yani sen gibi

Yani sen…
Sevişen acıların uygunsuz yakalanışı kalbime
Sar…
Yaram berem kan ağlar…

Yani sen…
İklimlerden sonbahar
Avluda saklambaç mevsimini geçtim yar

Onyedinci sayfanın içine katlanmış bir aşka
Sarı yapraklarımı döküyorsam
Ellerim dikiş izlerinden tanıyorsa hayatın takma kollarından kaçışlarımı
Birikmiş özlemlerim vuruyorsa yüzüme
Kıstığım bir yerde yeniden başlıyorsa seslenmeler
Anlattım işte
git demeni bekliyor acılarımın çapraz dikiş yerleri
Ama önce
“gelmeni”

ıslatılmış bir düşün ağzı sulanıyor bu yalvarışa

Yalıtılmış gözlerimde
ne bir bulut
ne bir yağmur var
Kapatıp/Açtığım
Beklediğim zamanlar
Sadece sen…
Yani sen…
Birde Ayrı kalmalar
ay(ı) rılmalar
(kimse bilmiyor gittiğini aslında benim kadar)

Burnu beş karış havada bir tahammülsün
İlik yerleri genişlemiş düğmeler açılırken
Daha kolay soyunur ayrılıklar
Bu kadar…

Ah bi değse tenin ayakuçlarıma
Göçte bi yalnızlık var
Bende olmayanı istiyorum
Alkışları yükseliyor vedalarımın
.
.
Senden bir eksik
Benden bir fazla
Bu kadar

Yani sen

Ayrılık gibi
Vedalar gibi
Sonbahar gibi
En çok sevdiğim gibi
Aynı anı yaşamak gibi
Gitmekle kalmak gibi
.
Hepsi kitaplarda var
Bende olmayanı istiyorum
Yani sende var
.
Anlattım işte
git demeni bekliyor acılarımın çapraz dikiş yerleri
Ama önce
“gelmeni”
bu kadar


Çırılçıplak soyunduğum harflerin/üst üste getirdiği/bir ayrılıktayım ve farkındayım/üşüyor sözlerim sensiz/sar bikere cümlemi
Ateşim var öp beni...Yani sen gibi...


Derya Uludağ

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 25 Mart 2012, 20:17   #6
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Bir hikayemiz var mı ?
(bence var../ yoksa bu hasret neden tüter..? ..)

imgelerin izdüşümünde dansa kaldır beni
uyuklayan bedenimi uyandır
yüreğimi uçuklatan satırlarına sarıldım
hadi beni yeniden kandır

hala çocuğum sevdalarda
yalpalayarak yürürsem yüreğinde
ayağım takılıp da düştüğümde adını sayıklarsam
mimiklerim çıldırırsa seni görünce
beni bağışla
her şeyin sebebi hasretindendir

hangi geceydi
her gece miydi susuzluğum sarılmalara..?
gökten üç elme düştüğünde
biri de bana değmiş miydi..?
kaç yaşında fark ettim
unuttum
hatırladım kadın olduğumu..?
hangi şarkı kesti göbek bağımı
bağladı beni hayata..?
beni bu soruların cevaplarından tutar mısın..?

gecenin bilmem kaçı
aklımın kaçışı
sorgu sual dinlemiyor saatler
önce hangimizin yüreğinde yıldız kaydı..?

tuttuğum dileklerde unuttum kayıplarımı
kime baksam üzgün
ağlamaklı
yaralı
haydi gel
şu uzaklığın kopçasını tek bir hareketle çıkart üzerimden
şehveti bir bıçak gibi sapladım bedenime
göğüslerim değil
yüreğim dirileşiyor
sana öyle bakma demiştim
beynim tahrik oluyor

zaten kandıramadım geceyi
gündüzün koynuna girmek için hızla geçiyor
gecelelerde benim gibi sevgilim
sabırsız
isyankar
laf dinlemez
işin ucunda sevda olunca
saatleri bile saymıyor..

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 26 Mart 2012, 20:59   #7
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.




Mesela seninle biz aşk olsak;

Günışığı senin henüz afyonu patlamamış yanardağlarının
O ateşli eteklerinde haylazca gezinirken
“Lav!” diye haykırırdı Tanrı
Irz namus tertemiz uyanırdık yeni sabaha
Günahlarımızın kullanım süreleri tükendiğinden
Yırtarak en iç organımızın ambalajını
Tazelerdik birbirimizin vücutlarını bir bakıma
O an derisi güneşte karartılmış başka bir şehirde alırdık soluğu
Ben ciğerlerimizin alkolle mesh edildiği o eylül gecesinden
Ufak tıbbi müdahalelerle kurtarılmış damarlarımızı
Jiletler tarafından düzenlenen intihar saldırılarında muhafaza ederken
Nabza göre şerbet dağıtırdın sen kadınlığının avlusunda
Öfkeli kan grupları sloganlarıyla göğüslerini inletirken
Çığlıklarımın tüm çıplaklığıyla yaptığım o yardım anonsları
Ayıplanırdı Et ve Balık Kurumu’nun olağandışı toplantılarında
“Erken Boşalma” referandumlarını dahi kaybetmene rağmen
Devlet inatla göz yumardı Sen menşeli arsızlıklara
Hatta memur statüsündeki bazı meleklerin
Senin işlediğin suçları yazmayı reddetmeleri sonucunda
Anadilindeki bütün fail-i meçhul eylemler benim üzerime kalırdı!

Çünkü biz estetik bir cinayetin tek ipucuna mandalla tutturulmuş
iki kirli çamaşırdık!

Mesela seninle biz savaş olsak;

Kendine dokunmanın büyülü coğrafyasında
Hiçbir ulusun kimliğine bürünemezdi meme uçların
Dik başlı kavgacı ve öldürmeye bir hayli hevesli…
Uçsuz bucaksız vahalarda fellik fellik çöl arayan yalnızlığına
Kum saatlerinde fazlaca vakit tanısam da ben
O düşmanca güzelliğin gururunu asla çiğnetmezdi
“Akacak zaman damarda durmaz!” diyen çocukluğumla
Sana 80’lerin sonlarından vurdulu kırdılı oyunlar getirirken
Bir hayli gösterişli törenlerle açtığın Güney Cephesi’ni
Var gücünle korurdun sen o sıra
Kasıklarının bozkırında şaha kalkan süvari birliklerimden
Hele ki benim tenine duyduğum vatanseverliği
Yedi cihana korku salan meşhur kelime ordularımla
Asırlardır harpten harbe sürüklemem yüzünden
Saçların ellerime karşı daha da bir asabileşirdi
Kendini anlamanın us’lu coğrafyasında
Bakışlarımızın gözetiminde ateşkes imzalardık mecburen
Keza sen namlunu Azrail’in alnına dayadığında
Silah seslerinin bile nefesi kesilirdi!

Çünkü biz iki kurşunun kentin ortalık yerinde
sevişme ihtimaliydik!

Mesela şimdi seninle biz ihanet olsak;

-ki yalanlarımızın anatomisini beraber çözmeye kalksak
İstanbul da kulak kabartırdı bu büyük insanlık olayına
Canı burnuna gelen şehrimin
Gökte arayıp yerde yerin dibinde bulduğu
Hani rujlarını dalgalara bakarak süren o aşüfte yakamozları
Öpüşlerimizle damıtabilmek için
Tekrar karışırdık Marmara’nın tuzluluk oranına
En çok da rüzgârı mahrem sayan malum dalgakıran şarkı sözlerimızı
Mırıldanır dururdu Boğaz’ıma düğümlenen suskunluklar
Fersah fersah keşfettiğimiz o kayıp ütopyalar
Koca bir tarihsel yanlışlığı yüklerken şairliğimin sırtına
Sen masalların rahmini kanırtarak derin meselelere inerdin
Benimse o esnada müthiş gerçeklikler düşerdi aklıma
Ve denizin kenar mahallelerinde şuh kahkahalar atan Allahsız balıklar
“Bu martıların da dini imanı yok!” benzeri cümlelerle etrafta bağrışırlardı
Tüm köşelerimi tutardın böyle zamanlarda
Hadi derdin -Silahlan kurşunlan!
-Yeter lan! Yeter toplan artık içimin dağınıklığından!
Ben sözümün eri olurdum hep senin esmer sokaklarında
Sen yüksek kaldırıma döktüğün amniyon sıvılarını
Bıyıkları yeni terlemiş kopillerden canın pahasına savunurken
Cüretinle bir anıt gibi boy gösterirdin er meydanlarında
Zaten mesken bildiğin topraklarımı aldatıp da
Başka bedenlerin ruhlararası otobanında seyahat edersen
Yüreğindeki trafiğin akışını sağlayan ışıklar da bir bir kapanırdı!

Çünkü biz iki renk körünün yeşil ile kırmızıya
orta yol bulma çabasıydık!

Mesela şimdi seninle biz hiç olsak hiç;

Darmadağın ağızlarımızı bir nehrin altdudağına yaslayarak
Şakayla karışık takılırken suyun mahcup tavırlarına
Akıp gitse ölüm bacaklarımızın arasından…

Lakin biz bir daha asla sensizlikle sınanmasak..

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 27 Mart 2012, 20:18   #8
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Derin bir soluk aldı şehir; vakit gelmişti. Ölüme beş kala yalana dört nala gitmeliydi. Siyah atların sırtında hızını ayarlayamamış sevişmeler davet edilmemişti cenazeye. Oysa fesleğen kokusunu bir tek onlar unutmamıştı…


Bir kadının sigara tutuşuna âşık olan erkekler tanıdım
Ki adları ayyaş bir tenin gölgeliğiydi
Sessiz film oynarken ağlayan erkekler tanıdım
Ki boyları derin bir uçurum rengiydi
Serseri bir zamanın ziyaretçisi kafiye takıntıları vardı sonra
Sonrası iyilik güzellikti…
Sanrılı odalarda soğuk sevişmeler büyürdü
Göğüs altında saklanan mektuplar yalnızlık kokardı
Gün geçtikçe sarardı soluklar
Ve gece töre cinayetlerine kurban verirdi karanlığını
Oysa hatırı sayılır bir kadındı şehir arsızlık imtihanında
Arz-ı endam ederdi mengene bakışlı saat yosması


Bir kadının sigara tutuşuna âşık olan erkekler tanıdım
Ki adları tutkulu bir ihanetin yeminiydi
Sessiz film oynarken ağlayan erkekler tanıdım
Ki boyları ahşap bir yalnızlığın bedeliydi
Gösteri sonrası makyajını silerken eşcinsel falcı Tarot kartları yepyeni yollar çizerdi keten atlaslara
Divan örtülerinin düzen tutmayan kenarına iliştirilirdi Çocuk özlemi
Oysa hazır değildi yıllar evlat edinmeye sarı gözlü esmer çocukları-
Ki onlar hayatın üvey yalanları -


Bir kadının sigara tutuşuna sadece şairler âşık olurdu
Ve şair bir adam her daim zencefil kokulu sade kahve telvesiydi
Şehir en çok bu yüzden intihar etti….....


Gereksiz bir kavganın sonunda duvardaki gölgelerin alnını öpecek kadar sağır hayata; kimsenin anlamaya meyil vermeyeceği kadar karışık bir tamlama…
Ruh hastasıyım kabul ediyorum dedi kadın. Oysa saniyeler önce dingin bir hayatı olduğunu ilan ediyordu şehrin köpek suratlı ağır abilerine. Selamını aldım diye başladı adam sesinin şiddetini ayarlayamadığı konuşmasına. Noktaya varana dek çok badire atlatacaktı cümleleri; biliyordu. Umursamadı. Gerçi ne vakit umursamıştı ki bir kadının uzun boyunu. Evet dedi kadın kısa bir iç çekiş arasında. Evet dedi adam. Yaklaşıyordu gece sevişmenin kıyısına. Bu kadar kolaydı işte bazıları için bir kadının içine akmak. Bu kadar zamansızdı bazı kadınlar için bir adamı tüm çıplaklığı ile kabul etmek. Oysa büyük sözler verilirdi başka kıtalarda aşk için. Ve aşk her daim sevişmenin ön koşulu kabul edilirdi.


Bunları yazmak istedim sana sıhhatsiz satırlarımda. Biraz eylül güneşinin şeytan tırnaklarına yararından, biraz tarçın kokulu reçel kaynatmanın öneminden söz edecektim. Yazacak gücüm olursa eski giysilerden ikinci el hayatlar kurmayı da anlatacaktım. Hesaplamıştım yani; satır satır ezberlemiştim gülüşünü. Ama ani bir yağmur yağdı şehre. Eylül saçlarını savura savura gitti. Ben en çok ekimi severim gerçi. Doğum günümü çok az insan hatırladı. Doğum günümü hatırlayan çok az insana minnet duydum. Yaşlanınca böyle oluyormuş zahir insan hatırlanmak istiyormuş.


Gülme; yaşlanıyorum işte. Saçlarımda beyaz teller gününü gün ediyor. Vazgeçmedim ama ben tehlikeli bir renk kıvamında yürümekten.
Dağınıklığını toparlayamadım odamın. Cam kenarına yerleştirdim fesleğenleri. Kimse bilmez ne kadar severim ben ıhlamur kokusunu. Bir sen belki? Sahi …
Kış yaklaşıyor; yalnızlık mevsimi değildir kış. Hep buna inandım bilirsin. Ama ben ne zaman sahiden yalnız oldum ki? Korktum yalnızlığımla yüzleşmekten… Aynada gördüğüm sureti affetmek çok zamanımı aldı. Tehirli bir zehirim belki de şehrin en taşlıklı geçidinde.

Basit kafiyeler bunlar; bin üç kişilik tenzih listesi yazmalıyım. Ardından kuru temizlemeciye göndermeliyim yakaları düzene iliklenmeyen gömleklerimi. Ruhun çamurlu seslerini temizleyecek bir şarkı sipariş etmeliyim bir de. Yüksek ökçeli ayakkabılar almalıyım cazibeli ayrılıklar için.

Biraz uyumalıyım; mutlaka güneşin doğuşunu izlemeliyim.Fotoğraf çekmeyi özledim. Ah ben bu imgeyi ne kadar çok kullandım susuşlarımda. Siyah beyaz kareler insana yalan söylemez sandım. Garip değil mi yalana meyilli gözlerin doğru heceler peşinde koşması?Vatansız bir sanrı gibi adımlıyorum adımın alnıma düşürdüğü yazgıyı. Karanlıktan korkuyorum artık. Kendimden korkmayı öğrensem iyi mi olurdu?
Sorular itina ile kaldırıldıkları sandıklardan çıkıyor bir bir.
Naftalin kokusu alerji yapıyor avuçlarımda.
Seni özlüyorum. Hepsi bu…

Bir şarkının hayatın akışını bozacağına inanıyorum…
Hiç dinlemiyorum ağır aksak kadınlık durumlarını.
Biraz cinai bir kokusu var saçlarımın.
Bunun için özür diliyorum çocukluğumdan.
Geç kalıyorum tüm görüşmelere.
Özgeçmişime işliyorum yaralarımın dökümünü.
Bileşik fiiller her durumda bitişik mi yazılır sorusuna yanıt veriyorum üşenmeden.
Seni özlüyorum. Hepsi bu…

Anlamak zor belki cümlelerimden.
Yetenek istiyor işte erkeklik.
Ağzı bozuk kadınlığım da buradayım dediğine göre vakti geldi son cümlenin…
Hepsi bu…

MÜGE SENÖZ

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 29 Mart 2012, 21:07   #9
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri




Emanet sevinçlerini sarıp sarmalayıp koyuldun yola...Sımsıkı sarıldığım umutları da sığdırdın kucağına...Yolun açık olsun dünüme mührünü, bugünüme hüznümü, geleceğe gönlümü katan adam...

Kırık dökük sesini toparla artık. Gözyaşların yüreğime damlıyor. Dağlanıyorum acınla...Hep gülüşler asılıydı doyamadağım yüzünde. Lütfen izin ver, anılarıma saklayacağım, hatta baş köşesine oturtacağım bu günden kalan gülüşün olsun. Yakışmıyor sana hüzün...

Toparlan artık kış günlerimin kardeleni...Bizimki bile bile ladesti. Unuttun mu, ayışığının denizleri yıkadığı gecelerde söyledik biz aşka şarkılarımızı....Aldırmadı mı? Yapma bitanem, o bize aldırmasaydı şimdi elimizde ne kalacaktı. Bak sımsıkı sarıldığımız yaşanmışlığımız var. Eksik mi diyorsun, yarım diye mi söyleniyorsun? Belki de böyle olduğu için hep vazgeçilmez olacak aşk adına yaşadıklarımız...Hem belki kavuşmalar öldürürdü narin aşk güvercinini. Bırak özgürce kanatlansın, mavinin en koyu tonlarında pembe umutlarına kanat çırpsın...Sen yarımsın, ben yarımım, aşk yarım kalmış çok mu?


Tensiz sevişmeleri bilir misin bitanem? Yüreklerin sevişmesi tenden daha tutkuludur. Hatırla, dokunmadığımız bedenlerimizin yaktığı ateşleri...Hatırla o ateşlerle kavrulan gecelerimizi...O tensiz sevişmeler değil miydi şehvet giyinmiş aşka hazırlayan bizi? Korkma bensizlikten canımın yongası. Sensiz de sevişirim ben seninle...Gözlerinden içtiğim adı olmayan kelimeler kazılı benliğimde...Büyütürüm bir bebeği büyütür gibi özenle. Sevişirim sensiz, senli kelimelerim, senli gecelerimle...

Ah be hayatımın anlamı adam...Dilim dönmüyor yokluğuna dair hislerime...Kelimeler nasıl da yetersiz...Aradım taradım, tüm sözlüklere baktım. Sensizliği anlatan o keskin kelimeyi bulamamışlar aşkım. Onu hissedebilen bir tek benim. Ne yazık ki ben de o kelimeyi bulmakta işte böylesine yeteneksizim...Çaresizim harflerin ses vermediği duygulara karşı...

Sadece izdüşümlerini anlatabilirim sensizliğin. Sanki bir kerpetenle tırnaklarımı teker teker söküyorlar seni silebilmek adına geleceğimden. Ama onlar bilemezler ki geçmişime diktiğin yüzyıllık çınar ağaçlarını. Tıpkı o ağaçlar gibi büyüyeceksin geleceğimde...Varsın olmasın elin elimde, varsın değmesin gözün gözüme. Sen kazılısın bende...

Bir kendine geliş borçlu bu gün bana. Bilmem ki tek bir kadeh şarap içmeden yaşadığım bu sarhoşluktan ayılır mı bu kadın? Ki ben şişelerce şarabın sarhoş edemediği ne geceler eklemişim yaşanmışlık haneme. Kim yükledi bedenime içinde alkol olmayan sarhoşlukların serseriliğini...Naralar atmak istiyorum, “hey insanlar silkinin yüreğimin yarısı kopuyor benden, bana ne sizin saçma sapan sevinçlerinizden, bana ne sizi boş yere üzen kederlerden” diye haykırmak istiyorum. Çıkmıyor sesim, tıpkı kabuslardaki sessizlik gibi bir şey bu yaşadığım. Sessiz, sadece kendi duyduğum çığlıklar atıyorum...

Ama bak yine ıslak yüreğim. Haklısın erkeğim. Sana nasıl ağlama diyebilirim. Ben karşında birbiri ardına dizerken gözyaşlarımı, nasıl saklarsın sen umutsuzluklarını...Bilirim kıyamazsın. Kıyamadığımız nelerden vazgeçtik bu güne kadar bir düşünsene. Kaç vazgeçiş yükledik geçmişimize.

Ağla aşkımıza vedalar yazgılı adamım...Ağla. Ağla ki ben de kırayım zincirlerimi. Gün bugündür. Vedamıza hediye edelim gözyaşlarımızı. Denedim, olmadı. Güçlü kadın elbisesi bedenime uymadı. Ki ne zor zamanları atlatmıştım ben bu elbiseyle. Bu ayrılığa o bile dayanmadı.... Yazgının çizgisine uzat adımlarını. Adamım, zaman ayrılık zamanı...



Funda BİLGİLİ

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 01 Nisan 2012, 01:47   #10
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Siyah Düşlerin Mavi Sevişmeleri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



selamıma düşerse aşk,
ellerinden öperim
mümkünse kavgasız zamanların,
incelikli sabahlarında görüşelim

zaten susmayacaktım
sadece avutacaktım vedaları
bir kadeh şarap içer misiniz..?
Ardından, uyuturuz bütün sefil aldanışları

tutkunun doruklarında bekliyorum
müsaitseniz,
beraber kandıralım isimsiz dokunuşları

beni beklerken buldular kaçıp giden sevdaları
iyi niyetime gelmiş,
artık tutuklamıyorum duasız sürüklenen kayıpları

utancımı bağışlayın,
korkularımdan temizleyemedim fütursuz soyunmaları
sakıncası yoksa yardımınızı isteyeceğim,
o narin ellerinizle üzerimden çıkartır mısınız,
işe yaramayan yılışık avuntuları..?

gözlerimden öpmeyin, ayrılık getirir
batıl bir inanç doğru ama,
siz dudaklarınızı dudaklarımda gezdirin

hayır, üşümüyorum
dirileşen, biriken özlemlerimin teni
ışıkları yakmayın ne olur,
nefesiniz gözlerimin rehberi
..artık her şeyi öğrendiniz
isterseniz şimdi beni,
sev(mey) ebilirsiniz....

biliyorum, beni sevmek istiyorsunuz
ama önce bir itirafım olacak;

düşlerime tecavüz ettiler,
bakire değil gülümseyişlerim

..artık her şeyi öğrendiniz
isterseniz şimdi beni,
sev(mey)ebilirsiniz....

 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
düşlerin, mavi, sevişmeleri, siyah


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
2012 Giovanni Versace Şık Modelleri +Tasarımları(Beyaz mavi ve siyah Abiye elbiseler) Sevda Moda Trendleri 0 20 Ocak 2012 04:15
Mavi'nin yerini siyah aldı! Düş Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 15 Kasım 2011 14:41
Mavi-siyah Satuk Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 01 Mart 2010 17:58