IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  odeaweb

>
+
Etiketlenen Kullanıcılar

 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 02 Ekim 2025, 23:54   #1
Çevrimdışı
~ TeFeCi’nin KıZı ~
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman — 20. Bölüm: Zaferin Ardından Gelen Huzur




[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]



Zaferin ardından gelen huzur, Süleyman ve ekibi için kısa ama kıymetliydi. Savaşın kaosu geride kalmış, düşman geri çekilmiş, Süleyman’ın stratejisi ve cesareti sayesinde üstünlük sağlanmıştı. Yskaza kabilesinin sinyalleri hâlâ uzaklarda fısıldıyor, ama tehdit gölgesi biraz olsun geri çekilmişti. Süleyman’ın gücü, bu zaferle pekişmiş; mührü içindeki kudreti ve çevresindekilerin kararlılığıyla birleşmişti.

Melike, karnındaki çocuğuna bakıyor, kucağındaki yeni doğan kızlarının varlığını hissediyordu. Savaşın ortasında bile yaşamın küçük mucizeleri onlara umut veriyordu. Ancak Mahir’in yokluğu, kalplerinde derin bir boşluk bırakmıştı. Müslüman olup şehit düşen bu dostları için yas vardı; onları anmak, hatıralarını yaşatmak gerekiyordu. Mahir, yeşil kani gölgesinde, cin geleneklerine uygun bir törenle gömülmüş, sessiz bir saygı ve hüzünle uğurlanmıştı.

Evde kısa bir rahatlama olsa da, sessiz bir gerilim hâlâ vardı. Süleyman berzah âlemine geçerek Padişah Mürre ile görüştü. Mürre’nin yüzünde yaklaşan tehlikenin ve yeni savaşların sinyalleri vardı. Mahir’in kaybı, diğer kabilelerin planlarını hızlandırmış, yeşilin gölgesinde başka tuzaklar kurmalarına sebep olmuştu.

Savaşın ortasında ortaya çıkan Cabir, Müslüman bir cin olarak kendi isteğiyle Süleyman’a katılmak istedi. Onun sadakati ve gücü, evin güvenliğini artıracak ve Süleyman’ın mührüne ek bir destek sağlayacaktı. Ancak Cabir’in gelişi de beraberinde dikkat ve strateji gerektiren anlar getiriyordu; çünkü savaş bitmiş olsa da, tehdit tamamen ortadan kalkmamıştı.

Süleyman, zaferin ve kaybın ağırlığını omuzlarında hissediyor, evdeki düzeni ve yakın çevresini korumak için yeni stratejiler planlıyordu. Evdeki huzur kısa sürse de, Mahir’in fedakarlığının anısı, Melike’nin ve Sabur’un varlığı, yaklaşan fırtınaya karşı onları hazırlıklı kılıyordu.

Savaş sonrası sessiz bir gerilim sona ermişti. Zafer kazanılmıştı ama yeşilin gölgesinde pusuda bekleyen tehditler ve düşmanlar hâlâ vardı. Süleyman Müslüman olan cin ordusuna baktı ve dedi ki:
“Ne kadar pusuda beklerlerse beklesinler, gölgeler sinsin… Biz burada duruyoruz, dimdik ve hazır. Işığı söndürmeye gelmedik; biz onu yaktık ve koruyacağız.

__________________
''Zamanın Eli Değdi Bize
Artık Aynı Değiliz
İkimiz de''


Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.
 
Alıntı ile Cevapla

 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman — 17. Bölüm: Süleyman’a Mahir’in Sessiz Sadakati Tanem Tanem 0 02 Ekim 2025 23:11
Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman — 14. Bölüm: Pusudaki Ateş Tanem Tanem 0 02 Ekim 2025 22:16
Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman – 7. Bölüm: Bağımsız Sınav Tanem Tanem 0 01 Ekim 2025 19:37
Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman – 6. Bölüm: Yeni Yol Arkadaşları Tanem Tanem 0 01 Ekim 2025 19:18
Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman – 3. Bölüm: Kardeşin İzinde Tanem Tanem 0 01 Ekim 2025 18:45