IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 13 Nisan 2009, 20:58   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Enderun Mektebi




Enderun Mektebi

Enderun Mektebi II. Murad tarafından kurulmuş-(Terbiyeden-Yoksunum)-tur. Saray hizmetinde çalı-(Terbiyeden-Yoksunum)-şacak görevlileri yetiştirmek maksadıyla kurulan bu okul, eğitim sistemi yönüyle ken-(Terbiyeden-Yoksunum)-dinden önce kurulmuş bü-(Terbiyeden-Yoksunum)-tün okullardan farklılık arzeder.

Bir saray mektebi olan Enderun, Fatih Sultan Mehmed döneminde hakiki şahsiyetine kavuşarak, dev-(Terbiyeden-Yoksunum)-şirme mektebi hüviyetinden, mülki ve idâri kadronun eğitimine de yönelmiştir. En-(Terbiyeden-Yoksunum)-derun'un gelişmesi II. Beyazid, Yavuz Sultan Selim, Ka-(Terbiyeden-Yoksunum)-nuni Sultan Süleyman gibi pâdişâhlar zamanında da sürmüştür.

Enderun Mektebi'ne Devşirme Kanunu ile öğ-(Terbiyeden-Yoksunum)-renci alınır, usülsüz çocuk kabul edilmezdi. Devşirme işinde her türlü yolsuzluğu önlemek üzere yine aynı ka-(Terbiyeden-Yoksunum)-nunla alınan bir hayli ted-(Terbiyeden-Yoksunum)-birler zinciri de bulunmakta-(Terbiyeden-Yoksunum)-dır.

Enderun Mektebi, Os-(Terbiyeden-Yoksunum)-manlı Devleti'nde 17. ve 18. yüzyıllarda baş gösteren as-(Terbiyeden-Yoksunum)-keri ve siyâsi çözülmeden etkilenmiştir. Artık diplo-(Terbiyeden-Yoksunum)-matik görüşmeler, savunma için silahlı mücadelenin ya-(Terbiyeden-Yoksunum)-nında önem kazanmaya baş-(Terbiyeden-Yoksunum)-lamıştır. Bu durum askeri ve siyâsi mektep olan En-(Terbiyeden-Yoksunum)-derun Mektebi üzerinde ida-(Terbiyeden-Yoksunum)-re etme tarzı bakımından önemli değişiklikler getir-(Terbiyeden-Yoksunum)-miştir.

İlk esaslı değişiklik II. Mahmud zamanında olmuş, Enderun birçok değişiklik-(Terbiyeden-Yoksunum)-lere uğramış, 1850'de de Maarif Nezâreti Enderun'u ibtidâisiyle birlikte rüşdiye derecesinde bir mektep ha-(Terbiyeden-Yoksunum)-line getirmiştir.

Yeniçeri ocağının kaldı-(Terbiyeden-Yoksunum)-rılmasından sonra ordu için bu mektepten çok sayıda subay alınmış, bu da mekte-(Terbiyeden-Yoksunum)-bin düzenini bozmuş, bilhas-(Terbiyeden-Yoksunum)-sa Tanzimat'tan sonra, bura-(Terbiyeden-Yoksunum)-da yetişenlerin devlet hiz-(Terbiyeden-Yoksunum)-metlerinde eskisi gibi başa-(Terbiyeden-Yoksunum)-rılı olmamaları yüzünden za-(Terbiyeden-Yoksunum)-ten önemini kaybetmişti.

1 Temmuz 1909'da En-(Terbiyeden-Yoksunum)-derun Mektebi lağvedilmiştir. 1923'den sonra ise Topkapı Sarayı müze ve kütüp-(Terbiyeden-Yoksunum)-hane haline getirilerek, bu müessesenin de beş asırlık târihi rolüne nihayet veril-(Terbiyeden-Yoksunum)-miştir.

EĞİTİM TARZI
Devşirmeler kültürleştirme ve disiplinleştirme di-(Terbiyeden-Yoksunum)-ye iki aşamaya tâbi tutulur-(Terbiyeden-Yoksunum)-lardı. Kültürleştirme prensi-(Terbiyeden-Yoksunum)-bi doğrultusunda, Osmanlı kültür ve geleneğine uyum sağlama mes'elesi halledildi-(Terbiyeden-Yoksunum)-ği gibi, devşirmeler toplu-(Terbiyeden-Yoksunum)-mun karakteristik kültürel hayat tarzını, kültürel görev-(Terbiyeden-Yoksunum)-lerin sorumluluğunu ve bun-(Terbiyeden-Yoksunum)-ları yerine getirme yollarını öğreniyordu. Diğer taraftan Türk kültürüne tamamıyle yabancı ailelerden gelen bu devşirme çocukların, Türk ve Müslüman âdetlerine gö-(Terbiyeden-Yoksunum)-re yetiştirilmesi gerekmek-(Terbiyeden-Yoksunum)-teydi, işte disiplinleştirme kavramı ile yapılmaya çalı-(Terbiyeden-Yoksunum)-şılan faaliyetler buna yöne-(Terbiyeden-Yoksunum)-likti. Son derece sert ve di-(Terbiyeden-Yoksunum)-siplin sağlama hususunda kabiliyetli olan Ak Ağalar bu hususta vazifeliydiler.

Osmanlı Devleti'nin di-(Terbiyeden-Yoksunum)-ğer okullarında olduğu gibi Enderun Mektebin'de de Kabiliyetleri yöneltme ve destekleme hususunda aza-(Terbiyeden-Yoksunum)-mi özen gösteriliyordu. Bü-(Terbiyeden-Yoksunum)-tün hizmetlerde yükselebil-(Terbiyeden-Yoksunum)-mek, önemli ölçüde kabili-(Terbiyeden-Yoksunum)-yete dayanıyor, öğretimin başından sonuna kadar ilgi ve kabiliyete öncelik tanını-(Terbiyeden-Yoksunum)-yordu, öğrenciler, kabiliyetlerine uygun çeşitli öğrenim kanallarından birinde yetişdi. Öğrenimin her kademe-(Terbiyeden-Yoksunum)-sinde geçerli olan bir husus vardı; o da belirli birkaç mecburi ders dışında bütün derslerin kabiliyete uygun-(Terbiyeden-Yoksunum)-luğuna göre ve seçmeli olu-(Terbiyeden-Yoksunum)-şuydu. Bu durum talebele-(Terbiyeden-Yoksunum)-ri gayretli çalışmaya sevketmek için en iyi yoldu.

Kabiliyetler için sönüp silinip gitme, âtıl kalma di-(Terbiyeden-Yoksunum)-ye birşey sözkonusu değildi. Onlar heryerde tesbit edilir, kendilerine terfi imkânı sağ-(Terbiyeden-Yoksunum)-lanırdı. Kimse anadan doğ-(Terbiyeden-Yoksunum)-ma imtiyazlı değildi ve işe yaramayan, vasıfsız bir a-dam yerinde saymağa mahkûmdu.


EĞİTİMİN VASITALARI

a) Ceza ve Mükâfat: Osmanlı Devleti'nde, özel-(Terbiyeden-Yoksunum)-likle eğitim ve öğretim ku-(Terbiyeden-Yoksunum)-rumlarında sıkı bir disiplin tavizsiz olarak uygulanmış, ceza ve mükâfatların sınırla-(Terbiyeden-Yoksunum)-rı da açıkça belirtilmiştir.

Cezalandırma konusun-(Terbiyeden-Yoksunum)-da aşırılığa gidilmez, fakat kusur ve eksiklikler karşı-(Terbiyeden-Yoksunum)-sında da sessiz kalınmaz, hoşgörü gösterilmezdi. Çe-(Terbiyeden-Yoksunum)-şitli konularda yasaklar koyma, tehdit, dayak, azar-(Terbiyeden-Yoksunum)-lama ve gerekli görüldüğün-(Terbiyeden-Yoksunum)-de mektepten uzaklaştırma gibi cezalar verilirdi. Dayak suça göre ve seviyeli olur, bunu yaparken talebenin haysiyetini rencide etme-(Terbiyeden-Yoksunum)-meğe dikkat edilirdi. Mev-(Terbiyeden-Yoksunum)-ki arttıkça doğru orantılı olarak artan cezalar, sevi-(Terbiyeden-Yoksunum)-yeye göreydi.

İyi davranışların ve okul başarılarının mükâfatlandırılmasına da özel bir önem verilirdi. Arapça, Kuran tilâveti, Hüsn-ü Hat, Musiki gibi konularda gös-(Terbiyeden-Yoksunum)-terilen seçkinlik ve başarı-(Terbiyeden-Yoksunum)-lar; binicilik, silah kullan-(Terbiyeden-Yoksunum)-ma, cirit ve diğer yarışma-(Terbiyeden-Yoksunum)-larda gösterilen üstünlükler bizzat hükümdarca hem söz ve hem de nesnel değerler-(Terbiyeden-Yoksunum)-le mükâfatlandırılırdı. Çeşit-(Terbiyeden-Yoksunum)-li değerlerde elbiseler, para ödülleri, silahlar, binek hay-(Terbiyeden-Yoksunum)-vanları bu meyanda sayıla-(Terbiyeden-Yoksunum)-bilir. Daha büyük ve önem-(Terbiyeden-Yoksunum)-li görevlere getirilme, maaş artırma gibi mükâafatlar da vardır. Enderun Mektebin-(Terbiyeden-Yoksunum)-de ilk mükâfatlar, sınıftan sınıfa terfi şeklindeydi.

Enderun Mektebinde mükâfatlandırma sistemi bü-(Terbiyeden-Yoksunum)-yük önem taşımaktadır. Yükselen kimse mükemmel hayat şartlarına sahip olur ve geliri arttırılırdı.

Saray görevlilerini yetiştirmek üzere kuru-(Terbiyeden-Yoksunum)-lan Enderun Mektebi, öğrencilerini devşirme usulü ile tesbit ederdi. Aynı zamanda bir saray okulu olan bu müessese de şehzadeler ve diğer ekabirin çocukları da eğitilirdi. Kabiliyetli dev-(Terbiyeden-Yoksunum)-şirme çocukları ile şeh-(Terbiyeden-Yoksunum)-zadeler aynı okulda öğ-(Terbiyeden-Yoksunum)-renim görürlerdi.


b) Çıkmalar:

Hazırlık mekteplerin-(Terbiyeden-Yoksunum)-den Enderun Mektebine ve-(Terbiyeden-Yoksunum)-ya Sipahi Bölüklerine ge-(Terbiyeden-Yoksunum)-çebilmek için bir takım ku-(Terbiyeden-Yoksunum)-rallara mutlaka uyulurdu. Bunların başında Çıkma Kanunu geliyordu. Bu kanunun uygulanması, mek-(Terbiyeden-Yoksunum)-tepten mezun olma gibi bir durumdu, Genellikle ye-(Terbiyeden-Yoksunum)-di senede bir uygulanırdı. Padişah tahta çıktığında da çıkmalar olurdu. Çalışma ve kabiliyetleri iyi olanlar ye-(Terbiyeden-Yoksunum)-di-sekiz yılda öğrenimlerini tamamlar, yetişmemiş olanlar ise ondört yıl kadar öğrenimlerine devam eder-(Terbiyeden-Yoksunum)-lerdi.

Hazırlık Sarayı'ndan iyi yetişenler, terbiye ve ahlâk-(Terbiyeden-Yoksunum)-ları iyi olanlar Saraya alınır, daha yüksek öğretim veren Enderun sınıflarına kabul edilirlerdi. Oralarda da başa-(Terbiyeden-Yoksunum)-rı gösterenler terfi ederek sırasıyla bütün makamlara yükselirlerdi. İçlerinde Bey-(Terbiyeden-Yoksunum)-lerbeyi, Serhad Kumandanı, Vali ve Elçi olanlar olduğu gibi Vezir olanlar, hatta Seraskerliğe ve Sadrazamlı-(Terbiyeden-Yoksunum)-ğa kadar yükselenlerde vardı.

Hazırlık Sarayında, derslerine az çalışmış ve ka-(Terbiyeden-Yoksunum)-biliyeti kıt olanlar Saraya alınmaz, Sipahi Bölüklerine sevk edilirler, buranın okumuş-yazmış zümresini teşkil ederlerdi. Yeniçeri Teşkilâtı içinde gelişerek terfi edebi-(Terbiyeden-Yoksunum)-lirler ve kumanda heyetine bile girebilirlerdi.

Terfi sistemi son derece âdilâne uygulanırdı. Çıkma-(Terbiyeden-Yoksunum)-lar zamanlı ve düzenli yapı-(Terbiyeden-Yoksunum)-lırdı. Haksızlık ve aksaklığa yer verilmez, saray içinde açılan yerlere dışarıdan hiç kimsenin alınmamasına dik-(Terbiyeden-Yoksunum)-kat edilirdi.

Kanuni Sultan Süley-(Terbiyeden-Yoksunum)-man zamanında çıkma Ka-(Terbiyeden-Yoksunum)-nunuyla Saray Mekteplerinden yetişen gençlerin terfi usulleri sağlam esaslara bağ-(Terbiyeden-Yoksunum)-lanmıştı. Bu kanunun ciddi bir şekilde uygulanması sa-(Terbiyeden-Yoksunum)-yılan onbini bulan bütün sa-(Terbiyeden-Yoksunum)-ray memurlarıyla müstah-(Terbiyeden-Yoksunum)-demlerinin haklarını koru-(Terbiyeden-Yoksunum)-yordu. Bu durum da bir memnuniyet ve göreve bağ-(Terbiyeden-Yoksunum)-lılık sağlıyordu.

Çıkmaların en önemlisi cülus çıkması veya umumi çıkma denilen büyük çıkma olup padişahların cülusları üzerine yapılırdı.

Osmanlı İmparatorlu-(Terbiyeden-Yoksunum)-ğunda devlet görevleri ve halk hizmetleri İçin Çıkma Kanunu ile uygulanan bu sistem memlekete büyük faydalar sağlamıştır. Bu ka-(Terbiyeden-Yoksunum)-nunu en iyi takdir eden ve işlettiren Kanuni Sultan Sü-(Terbiyeden-Yoksunum)-leyman olmuştur. Bununla birlikte devletin diğer nizam ve usulleri gibi Çıkma Kanunuda zamanla sarsılmış-(Terbiyeden-Yoksunum)-tır.


EĞİTİMİNŞEKLİ

a) Seçkinler Eğitimi: Büyük İmparatorluklar, bü-(Terbiyeden-Yoksunum)-yük devletler genişleyen devlet çarkını işletecek seçkin elemanların yetiş-(Terbiyeden-Yoksunum)-tirilmesini hedeflemişlerdir. Bu istikametle Batı'daki Prenslerin Eğitimine karşı Osmanlılarda Enderun Mektebinin varlığını görü-(Terbiyeden-Yoksunum)-yoruz. Her ikisinde de, sıkı bir eleyicilik söz konusudur. Aynı zamanda yetişen elitler ya da seçkinler, kendi ailelerine olan bağım-(Terbiyeden-Yoksunum)-lılıklarını da büyük ölçüde kaybederler.

Saray mekteplerinden yetişenler büyük bir çoğun-(Terbiyeden-Yoksunum)-lukla devletin en büyük makamlarına kadar yükseliyorlardı. Şairler, edipler, tarih-(Terbiyeden-Yoksunum)-çiler, musiki ve güzel yazı meraklıları ve üstâdları olan sanatkârların hemen hepsi Saray Mektepleriyle bunla-(Terbiyeden-Yoksunum)-rın devamı olan Enderun'-(Terbiyeden-Yoksunum)-dan yetişiyordu.

Enderun-i Hümâyun kuruluşundan itibaren aşağı-yukarı devletin bütün büyük siyasi ve askeri memurlarını yetiştirmiştir. Bu memurla-(Terbiyeden-Yoksunum)-rın orada aldıkları terbiye-(Terbiyeden-Yoksunum)-nin mükemmel bulunması, Devletin o zamanlarda eğitime verdiği büyük önemi göstermektedir. Enderun-i Hümâyunun ileri gelenleri-(Terbiyeden-Yoksunum)-nin hepsi Osmanlı Devletine olan sadâkat ve hamiyyetleriyle her sınıfa yükselebil-(Terbiyeden-Yoksunum)-mişlerdir.

M. Baudler, bu mektepdeki seçkinler eğitimini çok iyi bir şekilde değerlendir-(Terbiyeden-Yoksunum)-dikten sonra şöyle demekte-(Terbiyeden-Yoksunum)-dir:

Türk Milletinin başarı-(Terbiyeden-Yoksunum)-larına şaşmamak lâzım. Çünkü onlar elit kadroları nasıl yetiştireceklerini, gençleri nasıl disipline ede-(Terbiyeden-Yoksunum)-ceklerini biliyorlar. Yine onları mükemmel insan hâline getirirken, kabiliyetlerine göre taltif etmesini de bili-(Terbiyeden-Yoksunum)-yorlar.

Enderun Mektebi'nde başarılı olanlar, son derece adilane uygula-(Terbiyeden-Yoksunum)-nan terfi sayesinde yük-(Terbiyeden-Yoksunum)-selebilirlerdi. Beylerbeyi, vezir, hatta sadrazam pek çoktur. Seviyeli bir eğitim veren bu mektep, tarihden silinmiştir ama, eğitim sistemi açısından halen birçok Batı oku-(Terbiyeden-Yoksunum)-lunda yasamaktadır.


b) İdarecilik Eğitimi:

Osmanlı İmparatorlu-(Terbiyeden-Yoksunum)-ğunda, idare teşkilatını ve faaliyetlerini düzenleyen ka-(Terbiyeden-Yoksunum)-ideler Fatih Sultan Mehmed'in Kanunnâmeleriyle esas şeklini almıştır. Onun za-(Terbiyeden-Yoksunum)-manında bir taraftan ordu ıslah edilmiş, diğer taraftan da askeri, mali ve sivil idare için yüksek seciyeli idareci-(Terbiyeden-Yoksunum)-ler yetiştirilmiştir.

Devlet idaresi Hüküm-(Terbiyeden-Yoksunum)-darın mutlak kudretine da-(Terbiyeden-Yoksunum)-yanıyordu. Ancak Fatih Ka-(Terbiyeden-Yoksunum)-nunnâmesi bu yetkileri bir yerde engelliyordu. Fatih, Kanunnâmesiyle kendisinin ve kendinden sonra gelecek-(Terbiyeden-Yoksunum)-lerin yetkilerini kontrol al-(Terbiyeden-Yoksunum)-tına alıyordu.

Osmanlılarda veraset usulüyle makamların el de-(Terbiyeden-Yoksunum)-ğiştirmesine engel olunmak-(Terbiyeden-Yoksunum)-ta, bu da yerli teb'ayı hü-(Terbiyeden-Yoksunum)-kümetten uzak tutarak ger-(Terbiyeden-Yoksunum)-çekleştirmekteydi. Bu du-(Terbiyeden-Yoksunum)-rum Türk idarecileri tarafın-(Terbiyeden-Yoksunum)-dan getirilmiş bir savunma tertibatıydı.

Türk Padişahlarının Sa-(Terbiyeden-Yoksunum)-ray eğitim sistemiyle yetiş-(Terbiyeden-Yoksunum)-tirmek istedikleri idari me-(Terbiyeden-Yoksunum)-mur, mücadeleci devlet adamı ve sâdık bir müslüman tipindeydi. Bunlar ay-(Terbiyeden-Yoksunum)-nı zamanda ilim adamı ve iyi bir hatip, kibar ve iyi ahlâklı olmak zorundadır. Bu amaçla Enderun Mekte-(Terbiyeden-Yoksunum)-bi Öğrencisi Saraya kabul edildiği günden ayrıldığı gü-(Terbiyeden-Yoksunum)-ne kadar Müslümanlık ile Türk örf ve âdetlerini mükemmel bir şekilde öğrenme durumundadır.

Osmanlı Devleti idareci-(Terbiyeden-Yoksunum)-liğin önemini kavramış ve ona gereken değeri vermiş-(Terbiyeden-Yoksunum)-tir. Gençleri kabiliyetlerine göre sınıflandırmış ve onla-(Terbiyeden-Yoksunum)-ra idarede şans tanımıştır.

Enderun Mektebinin ilk ders cetveli Kur'ân-ı Kerim, İlm-i hâl, Tecvid, Akâid ve amelen bilinmesi gereken dini meselelerden ibaret ol-(Terbiyeden-Yoksunum)-mak üzere tertip edilmişti. Sultan Murat II zamanında yine tefsir, hadis, fıkıh, feraiz, şiir ve inşa, musiki, he-(Terbiyeden-Yoksunum)-yet, hendese, coğrafya, ilm-i kelâm, mantık, meani, bedi, beyan, hikmet de ilave olun-(Terbiyeden-Yoksunum)-du. Bu dersleri okutmak içın çeşitli İslâm ülkelerin-(Terbiyeden-Yoksunum)-den de bilginler getirildi. 3. sınıfın ilk sınıfında (1. ko-(Terbiyeden-Yoksunum)-ğuştaki adı Seferli'dir) ta-(Terbiyeden-Yoksunum)-lebelere tablzenlik, sarık sarma usulü, berberlik, ikin-(Terbiyeden-Yoksunum)-ci sınıftakilere (kilerli) pa-(Terbiyeden-Yoksunum)-dişahın şahsına mahsus yiyecek-içecek şeyleri hazırla-(Terbiyeden-Yoksunum)-mak, üçüncü sınıftakilere de (hazineli) gene padişahın gi-(Terbiyeden-Yoksunum)-yecek şeyleri ile saray mef-(Terbiyeden-Yoksunum)-ruşatını tanzim etmek gibi sanatlar öğretilirdi. Talebe-(Terbiyeden-Yoksunum)-ye, bunlara ilâveten keman-keşlik, cündilik, tüfekendazlık gibi silahşorluk fenni, ata binme de tâlim ettirilir-(Terbiyeden-Yoksunum)-di. Üç koğuştaki şâkirdana (talebelere) o vaktin usulün-(Terbiyeden-Yoksunum)-ce Ağa unvanıyla hitap edilirdi.

Mektep talebesine kuş-(Terbiyeden-Yoksunum)-luk, ikindi ve yatsı vakit-(Terbiyeden-Yoksunum)-leri olmak üzere günde 3 de-(Terbiyeden-Yoksunum)-fa yemek verilir, taharet ve nefâzetlerine son derece itinâ gösterilirdi. Padişahlara hizmet edecekleri için mua-(Terbiyeden-Yoksunum)-şeret âdabı meselesine de özellikle dikkat edilirdi. Yere tükürmek, öksürürken men-(Terbiyeden-Yoksunum)-dilini ağzına getirmemek, le-(Terbiyeden-Yoksunum)-keli elbise giymek gibi şey-(Terbiyeden-Yoksunum)-ler haklarında cezayı gerek-(Terbiyeden-Yoksunum)-tiren durumlardı.

Enderun Mektebi tale-(Terbiyeden-Yoksunum)-beleri yaz-kış, akşam na-(Terbiyeden-Yoksunum)-mazlarından bir saat önce abdestlerini alırlar, güneş batıncaya kadar Kur'ân okurlardı. Akşam namazını kıldıktan sonra yatsıya ka-(Terbiyeden-Yoksunum)-dar dinlenirler, yatsı ezanı okunur okunmaz ikişer iki-(Terbiyeden-Yoksunum)-şer dizilir, Hünkâr meclisi-(Terbiyeden-Yoksunum)-ne gelirlerdi. Burada her oda kendisine ayrılmış yerde namazı kıldıktan sonra imamla birlikte kalkarlar, Hünkâra dua ederlerdi. Son-(Terbiyeden-Yoksunum)-ra herkes odasına çekilirken, ayak üzeri padişah selâmetliği için ve geçmiş padi-(Terbiyeden-Yoksunum)-şahlar ruhları için üç ihlas, bir fatiha okurlardı.
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Sabahları güneş doğma-(Terbiyeden-Yoksunum)-dan önce kalkarlar, sabah namazına kadar Kur'ân okurlar, namazı kıldıktan sonra Kur'ân'dan okuyacak-(Terbiyeden-Yoksunum)-ları yeni dersleri alırlardı. Enderunlular bu dersleri de saraya gelen hocalardan alır-(Terbiyeden-Yoksunum)-lardı.

Bu işi bitirdikten sonra o gün hünkâra ait ne va-(Terbiyeden-Yoksunum)-zife varsa görürler ve bun-(Terbiyeden-Yoksunum)-larda bitince ya yazı meşkederler, yahut başka ilim ve marifet tahsisiyle meş-(Terbiyeden-Yoksunum)-gul olurlardı.

Bu saray okulları ge-(Terbiyeden-Yoksunum)-nellikle devleti yöneten yüksek dereceli sivil kadroyu yetiştirmekle birlikte işle eğitimi kaynaştıran eğitim yöntemleri bakımından da önemlidirler.

Sarayın mimarını, nak-(Terbiyeden-Yoksunum)-kaşını, ressamını, hattatını, kâtibini, imamını, müezzini-(Terbiyeden-Yoksunum)-ni, müverrihini, şairini, âli-(Terbiyeden-Yoksunum)-mini, silahşorunu, hârendesini, sazendesini, nüktedâtını Enderun yetiştirmiştir. Hatta çok defa Türk dev-(Terbiyeden-Yoksunum)-letinin seraskerini, kazaske-(Terbiyeden-Yoksunum)-rini, sadrazamını, kaptan-ı deryasını, valilerini, elçile-(Terbiyeden-Yoksunum)-rini Enderun verirdi.

Enderun'dan çıkanlar arasında en dindar müslümanlar, en kuvvetli hafızlar, en kuvvetli müezzinler, en hassas şairler ve edipler, en cesur askerler ve kuman-(Terbiyeden-Yoksunum)-danlar, en mahir sanatkâr-(Terbiyeden-Yoksunum)-lar, mimarlar, ressamlar ve nakkaşlar, en yüksek musişinaslar ve hattatlar, en değerli âlimler ve müverrih-(Terbiyeden-Yoksunum)-ler yetişmiştir. Bu meyanda diyebiliriz ki Enderunlular Türk kültürüne, Türk hü-(Terbiyeden-Yoksunum)-kümetine büyük hizmetler etmişlerdir.

Yazar : Cemil Örnekli
KAYNAKLAR:
1- Enderun Mektebi, Yrd. Doç. Dr. Ülker Akkutay S.25-163.
2- Osmanlı Tarih Deyimle-(Terbiyeden-Yoksunum)-ri ve Terimleri Sözlüğü, M. Zeki Pekalın Cilt I s.537-540.
3- Türk Maarif Tarihi, Osman Ergin Cilt 1 s.13-24.
4- Meydan Lorcusse, Enderun Maddesi Cilt 15S.193.
5- XV-XVI. Asırlarda Osmanlı Medreseleri, C. Baltacı.
6- Os-(Terbiyeden-Yoksunum)-manlı Devletinin Saray Teşkilâ-(Terbiyeden-Yoksunum)-tı, İ.H.Uzunçarşılı.
7- Tarih-i A-tâ,A.A.TayyarzâdeCilt1-5.
8- The Palace Schoot of Muhammad the Cangueror, B.Miller.
9- TheGoverment ofthe Ottoman Empirein the timeof SuleimantheMagnificent, A.E. Lybyer.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet odaları Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
enderun, mektebi


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Enderun Zen Tarih 0 20 Mayıs 2014 19:20
Enderun Mektebi’nde Odalar Zen Tarih 0 17 Mayıs 2014 16:18
Enderun Mektebi Zen Tarih 0 17 Mayıs 2014 16:16
Sıbyan Mektebi Nedir? Osmanlı'da Sıbyan Mektebi ve Diğer İsimleri Zen Tarih 0 12 Mayıs 2014 22:41
Enderun Violent Tarih 0 18 Mart 2014 21:40