IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 24 Temmuz 2011, 16:46   #1
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Siyasi Tarihimizdeki Yeminler





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Siyasi tarihimizdeki yeminler
150 yılda her bir yemini, bir öncekine göre daha uzun ve kapsamlı tutmuşuz!

Ömer Aymalı / Dünya Bülteni- Tarih Servisi
TBMM’nin açılışına günler kala bazı milletvekillerinin yemin törenine katılmayacağı, katılsalar bile ettikleri yeminin içeriğine sadık kalmayacaklarını ifade etmeleri hem şimdiki yeminin içeriğini hem de daha önceki milletvekili yeminlerinin içeriğini gündeme getirdi.
Öncelikle şunu ifade etmek gerekir ki tarihin her döneminde belli bir göreve gelen kişiler devletin başı olan krala, padişaha ya da modern dönemlerde devletin sahibi olan millete görevlerini layıkıyla yapacaklarına dair kutsal değerleri üzerine yemin etmişlerdir.
Türkiye tarihindeki milletvekillerinin yeminlerine baktığımızda bunun ilk örneğini I.Meşrutiyetin ilanı (1876 ) ile yani anayasal monarşiye geçilmesi ile beraber kurulan Meclisi Mebusan’da ve Meclisi Ayan’da görmekteyiz. Meclisi Mebusan’a seçilen vekiller göreve başlamadan önce Kuranı Kerime el basarak ‘Pâdişâhıma, vatanıma ve Kànûn–i Esâsî hükümlerine, bana verilmiş olan vazifeye hürmet gösterip, aksine hareket etmekten sakınacağıma” şeklinde yemin ederlerdi. Bu yeminde öne çıkan değerlerler padişah, vatan ve Kanuni Esasi idi.
II.Meşrutiyet meclisinde de milletvekilleri aynı yemini ederken 1909 yılında Kanuni Esasi’nin 3.maddesinde yapılan değişiklik ile göreve gelecek Osmanlı padişahlarının da mecliste, vekillerin huzurunda “Şer’i Şerif ve Kanunu Esasi ahkâmına riayet ve vatan ve millete sadakat edeceğine” dair yemin etmeleri zorunlu hale getirilmiştir. I.Meşrutiyet meclisinin kapatılması gibi bir durumun tekrar yaşanmaması için padişahında anayasaya bağlılığı teminat altına alınmaya çalışılmıştır.
Cumhuriyet döneminde ise milletvekillerinin nasıl yemin edeceği 1924 anayasasında yer almıştır. Göreve başlayacak vekiller Mecliste “Namusum üzerine söz veririm ki:
Vatanın ve milletin mutluluğuna, esenliğine, milletin kayıtsız şartsız egemenliğine aykırı bir amaç gütmeyeceğim ve Cumhuriyet esaslarına bağlılıktan ayrılmayacağım.” şeklinde yemin ederler ve görevlerine başlarlardı. Bu yemin metninde Cumhuriyete bağlılık vurgusu ön plana çıkmıştı.
Bu yemin şekli 1961 yılına kadar devam etmiş yeni anayasanın yürürlüğe girmesi ile yemin metni de değişmiştir. Seçilen milletvekilleri “Devletin bağımsızlığını, vatanın ve milletin bütünlüğünü koruyacağıma; milletin kayıtsız şartsız egemenliğine, demokratik ve lâik cumhuriyet ilkelerine bağlı kalacağıma ve halkın mutluluğu için çalışacağıma namusum üzerine söz veririm.” şeklinde yemin ederlerdi. Bu yemin metninde ise görüldüğü üzere cumhuriyet yönetiminin laiklik özelliği vurgulanmıştır. Demokrat Parti dönemini sona erdiren askeri darbenin en önemli iddialarından biri Demokrat Parti’nin laiklik karşıtı hareket ettiğiydi. Bu durum anayasadaki yemin metnin de bu şekilde kendisini göstermiştir.
Günümüzde yürürlükte olan 1982 anayasasında milletvekillerinin yemini oldukça geniş tutulmuş bir anlamda anayasanın kısa bir özeti şekline getirilmiştir. Metnin uzunluğundan da kaynaklanan sebeplerle milletvekillerinin çoğu yemin metnini okurken yavaş okuyarak hata yapmamaya çalışırlar ancak çoğu vekil bunu başaramaz. Anayasanın 81.maddesinde geçen yemin şu şekildedir: “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve lâik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma; büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine andiçerim.”
Bu yemin metininde ise millet egemenliği, laiklik gibi kavramların yanına Atatürk ilkeleri ve inkılapları eklenmiştir.1982 Anayasasının genelinde ve yemin metnindeki vurgu da daha çok Atatürk ilke ve inkılapları olmuştur. 1980 öncesi farklı düşünceler arasındaki çarpışmanın ve fikir ayrılıklarının ilke ve inkılaplara bağlı kalınarak ortadan kaldırılabileceği anlayışı ağır basmış devlet yönetiminde buna dikkat edilmesi gerektiği milletvekillerine ilk oturumda hatırlatılmak istenmiştir.
Meşrutiyet döneminden günümüze uzanan milletvekili yeminlerinin değişimi böyle. Ancak yemin metinlerine dikkat edilirse şu görülecektir. Her yemin metni bir öncekine göre daha uzun ve kapsamlıdır. Demokrasi açısından yemin metinlerini incelemek ve üzerinde tartışmakta fayda var.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
siyasi, tarihimizdeki, yeminler


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Siyasi Baskı Zen Tarih 0 27 Mayıs 2014 17:26
Tarihimizdeki Ilk Devalüasyon Zen Tarih 0 26 Mayıs 2014 19:22
Ne yeminler bozdum ben cruel Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 30 Ekim 2010 01:13
Kişiye özel yeminler colletrall Komedi ve Mizah 3 15 Aralık 2007 04:54
Ne Yeminler Bozdum Hasan Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 06 Haziran 2006 19:17