IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

DİLİMİZİ KORUYALIM Kİ BENLİĞİMİZ KAYBOLMASIN ...!

Üçüncü bin yılın başlarında dünya[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] çok hızlı bir değişme ve gelişmeyi yaşıyor. Dünya[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] âdeta bir milletler mücadelesine sahne olmaktadır. Bu mücadelede kimi milletler bir araya gelerek[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ortak kültürel değerler esasına dayalı birlikler oluşturuyorlar: Avrupa Birliği[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Bağımsız Devletler Topluluğu[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Amerika Birleşik Devletleri gibi. Bu birliklerin en tipik örneği[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Avrupa Birliği’dir. Başlangıçta bir ekonomik dayanışma şeklinde ortaya çıkan bu topluluk[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] zaman içinde tek paranın kullanımı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] sınırların kaldırılması ve daha birçok kültürel ortaklığı hedefleyen bir istikamette yol almaktadır.

Muhtemeldir ki bu tür birlikler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bir zaman sonra[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ortak bir dile doğru da adımlar atacaklardır. Gelişmiş ülkeler için dilleri[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] hem bir iletişim aracı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] hem ürettikleri malları pazarlamak için bir ticarî araç hem de kendi dillerini zorunlu olarak öğretmek suretiyle elde ettikleri zahmetsiz bir gelir kapısıdır. Modern sömürgeciliğin en güçlü araçlarından birisinin dil olduğu artık çok iyi bilinmektedir.

Türkiye[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] 1980'li yılların sonlarından başlayarak serbest pazar ekonomisinin en acımasız biçimini yaşamaktadır. Bu noktada bizi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ekonomik alandaki sıkıntılardan ziyade[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bu sıkıntıların kültürel sahayı nasıl etkilediği ilgilendirmektedir. Ülkemizde[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] gelir dağılımının bozulmasından kaynaklanan ekonomik dengesizlikler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] toplumu ve kültür hayatımızı da karmakarışık hâle getirmiştir. Türkiye[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kültürün yok sayıldığı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] hayatın yalnızca maddî yönünü ön plâna çıkartan bir ülke görüntüsüne sokulmuştur. Şehirdeki aydınından kırsal kesimdeki çobanına kadar herkes belli konularla meşgul edilmektedir: Ekonomi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] siyaset[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] din[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] spor ve magazin. Uzman olan veya olmayan herkes bu konularda konuşmaktadır. Bu keşmekeşte[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bireylerin ruhî durumları[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] sosyal ve kültürel değerler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] eğitim[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] sağlık[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] vatandaşlık bilinci[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] millî şuur[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] millî benlik gibi hayatî önem arz eden konular[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] çoğu zaman[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] gündeme dahi gelmemektedir.

Biz[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bu yazımızda kültürel değerlerimizin en başta gelenlerinden dilimize ferdî ve millî açılardan bakacağız. Konuyu hakkıyla ortaya koyabilmek için[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] her şeyden önce[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dil kavramından ne anlaşılması gerektiğini açıklamamız gerekmektedir.

Dilin işlevi nedir?

Dil ve konuşabilme yeteneği[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] insanoğluna yaratılışıyla birlikte bağışlanmış ve onu diğer canlılar üzerinde üstün kılmış en önemli özelliklerinden birisidir. İnsan adı verilen bu canlı türünün en üstün özelliği düşünebilmesi ve muhakeme edebilmesidir. Dil-düşünce ilişkisi ise[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yüzyıllardan beri araştırılan bir konudur. Kimi dilbilimcilere göre[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] düşüncenin evidir. Diğer bir söyleyişle[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] düşünce ancak dille oluşur ve yine dil sayesinde dış dünyaya aktarılır. Çok yeni sayılabilecek bir bakış açısına göre ise[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] adlandırma ve kavramlar olmadan düşünce üretilemez. Öyle anlaşılıyor ki insanı insan yapan bu iki temel özelliği[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] birbiriyle yakından ilgilidir.

Dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bireye düşünce üretebilme[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] düşüncelerini dışa vurma[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bilgi edinme[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] geçmişini hatırlama[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] gününü yaşama[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] geleceğine yön verme[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kişiliğini kazanma[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] hayatını sürdürme gibi daha pek çok açıdan yardımcı olmaktadır. Bu yönüyle dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] daha çok bireyseldir. Çünkü[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kişiliğimiz biraz da dilimizle kazanılır ve kişiliğimiz aslında dilimizde gizlidir. Dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ferdî ve millî kişilik ve kimliğimizi bünyesinde barındırır. Dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] hayatın her safhasını kapsayan[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] her an onun içinde yaşadığımız genişçe bir dünyadır. Kısacası[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] aslında hayatın kendisidir.

İnsanoğlu[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] toplu hâlde yaşamaya mecbur ve muhtaç olan bir canlı türüdür. Hiçbir insan tek başına yaşayamaz. İnsanların bir arada yaşayabilmeleri için[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] aralarında birtakım ortak özelliklerin bulunması gerekir. İnsanları bir araya getirip aralarında ortak duygusal bağlar kuran vasıtalardan birisi de dildir. Dilin insanlar arasında iletişimi sağlaması[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] onun çok küçük bir yönünü ifade etmektedir. Dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] asla mekanik değil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] duygusal bir iletişim aracıdır. Dilin asıl işlevi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] insanlar arasında doğal[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] duygusal ve ruhsal bağlar kurmasıdır.

Böylelikle diller[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] insan topluluklarını birbirlerine yaklaştırarak “millet” adı verilen sosyal kurumun oluşmasına zemin hazırlarlar. Bu yönüyle dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] milleti oluşturan bireyler arasında tam bir birleştirici unsur görevini üstlenir. Onları duygu[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] düşünce[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] hayal ve en önemlisi dış dünyayı algılama açısından birbirine yaklaştırır. Dil sayesinde ortak duygu[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] düşünce ve ideallere sahip olan bireyler arasında[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] aynı zamanda ortak bir şuur da oluşur. Bu şuur ferdî şuurun çok ötesinde millî bir şuurdur. Millî şuur ise[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bir milleti ayakta tutan[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] geçmişini hatırlatan[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] değerlerini bugüne taşıyan[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bugününü en güzel şekilde yaşatan ve bütün bunları kapsayacak şekilde geleceğe yön veren hareketlerin bütünüdür.

Türkçe[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Türk milletinin dilidir.

Dilin bireye ikinci katkısı ise[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] onu dünya üzerinde tek başına yaşayan bir varlık olmaktan kurtarıp kendisiyle birçok açıdan benzeşen insanlarla bir arada yaşatma imkânı sağlamasıdır. Millî zevk[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] millî hareket tarzı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] millî bakış açısı ancak ve ancak dilin bu birleştirici[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kaynaştırıcı etkisiyle elde edilebilir. Dilini bilmediğimiz insanlarla herhangi bir yöntemle anlaşmamız mümkündür. Bu anlaşma çoğu zaman mekanik bir iletişimden öteye gidemeyecektir. Çünkü[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] diller[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] asıl işlevini bireyler arasında duygusal bağlar[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] duygusal iletişimler kurarak ortaya koymaktadır.

Günümüzde dillerin işlevi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] eskisinden daha belirgin bir durumdadır. Diller[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yukarıdan beri sıraladığımız gibi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] şahsî ve millî açılardan her geçen gün daha büyük önem arz etmektedir. Şimdilerde bir insanın hangi millete mensup olduğu noktasında konuştuğu ana dili belirleyici unsurların başında gelmektedir. Eskiden bir insanın hangi milletten olduğunu anlamak için[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] öncelikle dış görünüşüne[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kılık kıyafetine bakılırdı. Hızla küreselleşen ve kaynaşan dünyada artık bu ölçüler yeterli olmamaktadır. Herhangi bir millete mensup olma konusunda[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] konuşulan ana dili belirleyici olabilmektedir. Konuya kendi penceremizden bakacak olursak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Türk milletine mensup olmanın gereklerinden birisi de[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] hiç şüphesiz[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Türkçe konuşmaktır. Türkçe konuşan insanlar[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Türk milletinin fertleridir. Türkçe ise[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Türk milletinin dilidir.

Dilde Özleştirme

1930’lu yılların başında dilimizdeki yabancı kelimelere Türkçe karşılıklar bulma konusunda yoğun çalışmalar yapıldığı bilinmektedir. O yıllarda dilimize çok sayıda yeni kavram ve kelime kazandırılmış[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dildeki bu olağan dışı yabancılaşmanın önüne geçilmeye çalışılmıştır. Ne var ki özellikle Atatürk’ün ölümünden sonra[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bu aşırı Türkçeleştirme hareketi çığırından çıkmış ve amacından sapmıştır. Türkçe kelimelere dahi yeni karşılıklar bulma gibi garip durumlara düşülmüştür. Başlangıçta iyi niyetli ve yararlı bir girişim olarak ortaya çıkan bu hareket zaman içinde[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] asıl çizgisinin dışına çıkartılarak yabancı dil denildiğinde[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yalnızca Arapça ve Farsçanın kastedildiği bir noktaya çekilmiştir. Bu olumsuz durumu zamanında gören Atatürk ve o dönemin aydınları önlem alma yoluna gitmişlerdir.

Aşırı özleştirme hareketi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] çok sayıda bilimsel yanlışlığı da beraberinde getirmiştir. Her şeyden önce bu hareketin dayandığı bir felsefe yoktur. Amacı ve kapsamı açık değildir. Dil gibi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ciddî ve ilmî bir konu[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bilim alanından çıkartılarak siyasete ve başka emellere alet edilmiştir. Bilim adamlarından çok[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] açıkgöz fırsatçılar ortalığı doldurmuştur. Bu konudaki en büyük hatalardan birisi de kelimelerin arka plânı düşünülmeden hareket edilmesidir. Kelimeler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] âdeta birer tuğla gibi düşünülmüş ve eskisini alıp yenisini koymakla her şeyin hallolacağı vehmedilmiştir. Hâlbuki her bir kelimenin arka plânı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] etki alanı ve kavram genişliği vardır. Bir kelimenin izdüşümü kendisiyle sınırlı değildir. Bir kelimeyi değiştirmek demek[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] aynı zamanda o kavramla ilgili çok sayıda kullanımı bir anda yok saymak demektir. Özleştirmeciler bu gerçeği gözden kaçırmışlardır.

Aşırı özleştirmecilerin gözden kaçırdıkları gerçeklerden birisi de bu konuda halkın kabulünü ve kelimelerin yeni hayata uyum sağlama sürelerini hiçe saymalarıdır. Bu konuda tam anlamıyla “Ben yaptım[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] oldu” anlayışı esas alınmıştır. Kelime ve kavramların tarihî derinliği[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bağlantıları[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Türkiye ile Türkçe konuşan diğer soydaşlarımızın irtibatları hiçbir şekilde dikkate alınmamıştır. Sözde Türkçeleştirme akımı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] gereğinden çok hızlı ve zorlamalarla sürdürülmüştür. Bu ise[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] başarısızlığı beraberinde getirmiştir.

Türkçeye zarar vermeye başlayan bu hareket[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] 1980’li yılların başında durdurulmuştur. Aşırı özleştirme hareketinin başarısızlığı gözler önüne serilmiştir. Kanaatimizce[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dil tartışmaları bir taraftan dilimize katkılar sağlarken[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] diğer yandan da dilimize ve dilcilere karşı bir güven bunalımı oluşturmuştur. Bu açıdan bakıldığında[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] artık günümüzde eski-yeni kelime konusu büyük oranda kapanmıştır. Türkçe konuşan insanlar[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kelimelerden ziyade[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] anlam ve düşünce üzerinde yoğunlaşmaya başlamıştır. Dilimize zarar veren bu kötü gidiş[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bir şekilde durdurulduktan sonra[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilimiz tekrar eski itibarını elde etme yoluna girecektir.

Türkçede yabancılaşma

21. yüzyıla girmek üzereyken yabancı bir dil bilmenin gereği ve önemi her geçen gün daha da iyi anlaşılmaktadır. Öğrenilen her yabancı dilin[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yeni ufuklar açtığı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] genel kültür ve kişiliğimize katkıda bulunduğu bir gerçektir. “İletişim”in her türlü yeniliğin önüne geçtiği bir çağda[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] hiç kimse yabancı dilleri öğrenmenin yararını ve gereğini inkâr edemez. Üstelik[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Türkiye gibi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kıtalar arası bağlantıları sağlayan bir ülke için bu durum[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] çok daha önemlidir.

Ülkelerin kalkınmasında ve gelişmesinde bilimsel araştırmaların ve milletler arası ilişkilerin yeri çok büyüktür. Bu tür ilişkilerin kurulmasında yabancı diller[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yardımcı bir araçtır. Ülkemizde son elli yıllık süreçte yabancı diller[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] araç olmaktan çıkmış / çıkarılmış[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] amaç konumuna getirilmiştir. Yabancı dil(ler)’in işlevi saptırılmıştır.

1950’lerden itibaren dilimize[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] İngilizce kelimeler ve kalıp ifadeler girmeye başlamıştır. Bu tek taraflı etkileme[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] günümüze kadar artarak sürmüştür. Bugün ise[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] İngilizce kelimeler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilimiz üzerine âdeta bir sağanak gibi yağmaktadır. Gelinen nokta epeyce vahimdir. Artık[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] önlem alma zamanı gelmiş ve geçmektedir. Bu durumu somut olarak ortaya koyabilmek için[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] uzun uzun örneklere gerek yoktur. Sokak ve caddelerdeki iş yeri adlarına bir göz atmak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] televizyon kanallarının adlarına bakmak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kendisini aydın ve sanatçı varsayan yabancı hayranı tiplerin her akşam televizyonlardaki konuşmalarını dinlemek yeterlidir.

Dilde yabancılaşmanın sebeplerine indiğimizde[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] karşımıza çok farklı sonuçlar çıkmaktadır. Her şeyden önce etkilendiğimiz yabancı dilleri[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yaşadığımız coğrafya[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] devletler arası ilişkiler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] din ve medeniyet bağları[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ticaret[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] tarihî şartlar belirlemektedir. Bunlara başka sebepler de eklemek mümkündür.

Kanaatimizce ülkemizde son yıllarda yoğun bir biçimde yaşanan dilde yabancılaşma konusunda yukarıda saydığımız doğal sebeplerden ziyade[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] aydınlarımızın tavrı belirleyici olmuştur. Kimi aydınlar[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bilgili ve kültürlü olduklarını gösterebilmek için[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] düşüncelerini eksik anlatma pahasına dillerine kıymışlardır. Olur olmaz yerde uysa da uymasa da yabancı kelimelerle konuşmak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] aydınca caka satmanın en kolay yolu hâline gelmiştir.

Yabancılara karşı olan bu ilgimiz[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] güçlü olduğumuz dönemlerde bize pek fazla zararlı olmamıştır. Ne zaman ki zayıf duruma düşmüşüz işte o zaman sıkıntılar baş göstermiştir. Bütün Türk tarihi boyunca[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] topyekün zayıf düştüğümüz en önemli dönem 19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarıdır. Söz konusu dönemlerde[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bütün düşmanlarımız işbirliği yaparak üzerimize gelmişlerdir. Bu saldırı bir yandan topla tüfekle olurken diğer yandan da kültürel bombardımana tabî tutulmuşuzdur.

Bu toplu saldırının gerçek adı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bizi özümüzden koparma operasyonudur. Tanzimattan beri süregelen dönemde kendi değerlerimizi yıpratma yönünde çok büyük gayretler gösterilmiştir. Atatürk’ün gençliğe hitabesinde açıkça belirttiği gibi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] iç ve dış düşmanlarımız el ele vererek özümüzü kurutma işine kalkışmışlardır. Bunun sonucu olarak da özellikle[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] şehirlerde ve aydınlar arasında kendinden uzaklaşma[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] her alanda yabancılaşma ortaya çıkmıştır. Kendisine yabancılaşan belli kesimlerin dilleri de doğal olarak yabancılaşma ve yozlaşma hastalığına yakalanmıştır.

Daha dil alanına gelmeden hayat tarzımızdaki bu yabancılaşma[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ülkemizde çok değişik yöntem ve yollarla uygulanmaktadır. Bunların başında gelişmiş ülkelerin klâ* sömürgeci metotları gelmektedir. Yabancı dille eğitim bu klâ* yöntemin en güçlü silahıdır. Bunun üzerinde çok fazla durmaya gerek yoktur. Ülkemizin manzarası bu durumun en güzel örneğidir.

Türkiye Türkçesindeki Batı kökenli kelimelerin sayısı inanılmaz derecede yüksektir. Bu açıdan kelime örneklerinden ziyade[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] daha tehlikeli olan kelime gruplarının boyutlarını anlamak bakımından son zamanlarda moda olan bazı kullanımları göstermemiz yerinde olacaktır. Türk dilinin genel yapısındaki tamlayan -tamlanan dizilişini alt üst eden ve Batı dillerinin kalıplarına uyan kalıpları ve cümleleri şöyle örneklendirebiliriz:

Salon Uğur Stüdyo Pazar[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dokunmatik sistem[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Cafe Ankara[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Ali’s Bar[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Ahmet’s leder[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Belma Coiffeur[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Otel The Marmara...

Bu tür örneklerle ilgili olarak daha önce Ankara’daki iş yeri isimleri üzerine yaptığımız araştırma sonuçlarına bakılabilir.[1]

Yine[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Batı dillerinden Türkiye Türkçesine giren bazı hazır söz kalıplarıyla bazı cümle şekillerini de bu örnekler arasında değerlendirebiliriz:

“ –Kendine iyi bak!”

“ -Korkarım[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] hayır!”

“ -Üzgünüm.”

“-Kaç gibi gelirsin?”

“ -Çay almaz mıydınız?”

“Umarız[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] programımızı beğenmişsinizdir.”

“Umarım[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bütün bu anlatılanlar doğru değildir.”...

Öte yandan Türk dilinin genel yapısı içinde[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] etken çatılı yüklemlerden oluşan cümleler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Batı dillerinin etkisiyle çok defa edilgen yapıda kurulmakta ve “tarafından” kelimesiyle ifade edilmektedir:

“Düzenlenen törenle hayırsever bir vatandaş tarafından yaptırılan okulun temeli Millî Eğitim Bakanı tarafından atıldı.”

“Önümüzdeki günlerde ÖYS sınav sonuçları ÖSYM Başkanlığı tarafından açıklanacak.

Ayrıca[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yine Batı dillerinin etkisiyle[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] özellikle son yıllarda “almak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yapmak” gibi fiillerin çok defa gereksiz olarak yardımcı fiil şeklinde kullanıldıklarına da şahit olmaktayız:

“banyo almak” (yıkanmak)

“taksi almak” (taksi çağırmak)

“bekleme yapmak” (beklemek)

“film yapmak” (film çevirmek) gibi.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Türkçenin bugünkü durumu

Türkçenin bugünkü durumunu bütün açıklığıyla ortaya koyabilmek için[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] biraz gerilere dönmekte fayda görmekteyiz. Türkiye Türkçesinin oluşumu Tanzimat dönemine kadar uzanmaktadır. Tanzimat döneminde dildeki mevcut Arapça ve Farsça unsurlara ek olarak bir de Batı dillerinin[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] özellikle Fransızcanın[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] etkileri sezilmeye başlanır. Tanzimat döneminde kısmî olarak yaşanan sade Türkçe akımından sonra[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Servet-i fünûn ve Fecr-i âti dönemlerinde dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] çok daha yoğun bir şekilde yabancı dillerin etkisinde kalır.

Türkçenin geçirdiği bu ağır ve bunalımlı dönemlerden sonra[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] nihayet 1911’den itibaren Ömer Seyfeddin ve Ziya Gökalp’in ilkeleriyle Türkiye Türkçesinin temelleri atılmış olur. Millî Edebiyat ve onu takip eden Cumhuriyet döneminde[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Türkiye Türkçesinin oldukça güzel bir şekilde kullanıldığını görüyoruz.

Bugün için[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kamu oyu nazarında dilimiz ne durumdadır? Diğer bir söyleyişle dilimiz açısından yaşanan gerçekler nelerdir? Her şeyden önce belirtmemiz ve kabul etmemiz gerekir ki dil konusu ülkenin gündeminde[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] halkımızın ve pek çok aydınımızın düşünce dünyasında yoktur. Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ülkenin gündemi çoğunlukla yapaydır ve halktan[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ülke gerçeklerinden kopuktur. Kısacası[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilimiz pek çok insanımız için yalnızca gündelik anlaşma aracıdır.

Kimi aydınlarımıza göre[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] zaten Türkçeyle bilim yapılamaz. Bu aydınlarımızın bir kısmı çözümü[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] modern Batı dillerinin öğrenilmesinde görmektedir. Bunlar[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] açıkça söylemeseler de Türkçenin ancak bakkaldan alış veriş yaparken kullanılabileceği gibi bir kanaat içindedirler. Türkçeyle bilim yapılamayacağını savunan ve sayıları pek fazla olmayan diğer bir kitle ise[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilimizin kurtuluşunu Osmanlı Türkçesindeki zenginliği yeniden yakalamakla eşdeğer görmektedirler.

Türk kamu oyunu bilgilendiren ve yönlendiren en önemli unsurlardan olan basın yayın araçlarının pek çoğunda ise[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Türkçeyi kullanma noktasında bir duyarlık söz konusu değildir. Sokak Türkçesi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] argo ifadeler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bozuk bölge ağızları ile sosyetik söyleyiş bozuklukları televizyon ve radyoları işgal etmiştir. Bu noktada özellikle TRT kanalarını ve kimi özel yayın organlarını tenzih etmemiz gerekmektedir. Yine bu noktada duyarlı köşe yazarlarımızın hakkını teslim etmekle birlikte[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] gazete ve dergilerimizin herhangi bir dil denetiminden geçmediğini de burada belirtmemiz gerekir.

Gençlerin önemli bir kısmı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] eğitim sisteminden kaynaklanan tembellik ve vurdumduymazlıkla[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dil gibi konuların çok uzağındadır. Cep telefonları ve internet ağları icat edileli beri[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] gençler sevgililerine zaten mektup yazmıyorlardı da[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bari diyorum[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] sevdiklerine gönderdikleri mesajlar kendilerinin olsaydı. Ortalıkta sahibi belli olmayan çok sayıda mesaj oradan oraya yollanıp durmakta. Esasen bu konuda gençleri suçlamak doğru değildir. Onları bu hâle yaşça büyükler getirmiştir. Gençlere sorumsuzluğu ve neme lazımcılığı “özgürlük” adıyla bizler takdim ve telkin etmedik mi?

Bu arada[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bir avuç denebilecek dilci ve dilbilimciler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilimizle ilgili araştırmalarını sürdürmektedir. Bunların sayısının gerçekten çok yetersiz kaldığını da hemen belirtmeliyiz. Türk Dili Kurumu başta olmak üzere[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bazı kurum ve kuruluşlar[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilimizle ilgili faaliyetlerini devam ettirmektedirler. Türk Dil Kurumu[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] son on yılda dilimiz konusunda çok önemli adımlar atmıştır.

Çözüm yolları

Ortaya çıkan bu görüntüden sonra[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bizce asıl önem arz eden konuya[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilimizin bugün için yaşadığı gerçeklere bakmamız gerekmektedir. Biz[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilciler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilseverler birtakım konuları iyi niyetle tartışırken[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] galiba[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bu tür tartışmaları gereğinden fazla abarttık ve yine gereksiz yere kamu oyuna taşıdık. Bizce[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bu durum[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bu tür konulara zaten duyarsız hâle getirilen kamu oyu nezdinde dilimize zarar vermiştir. Dilimiz ve dilciler itibar kaybına uğratılmıştır. Dil konusunda uzman kişiler ve diğer aydınlarımız elbette dil konularını yine tartışacaklardır ama artık kendi aralarında ve işi başka mecralara dökmeden! Dilciler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilseverler dilimize sahip çıkalım!

Dünyadaki bütün gelişmiş ülkelerde ana dilini layıkıyla öğretebilmenin en emin yolu eğitimdir. Ana dili başlangıçta anneden ve çevreden öğrenilmekle birlikte asıl kıvamını okul ortamında bulur. Ülkesini ve milletini seven her eğitimcinin –alanı ne olursa olsun- ilk ve aslî görevi ana dilimiz konusunda çocuklarımızı duyarlı yetiştirmektir. Ana dilimizin doğru ve güzel öğretilmesi çocuklarımızı hem daha başarılı kılacak hem de toplumsal gelişmemize katkılar sağlayacaktır. Eğitimciler geliniz ele ele verelim ve dilimize[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kimliğimize sahip çıkalım!

Dil[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ferdî ve millî önemi dolayısıyla[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] asla ve asla[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] başka amaçlar için alet edilmemelidir. Millî bütünlüğümüz ve geleceğimiz açısından dilimiz üzerinde hassasiyetle durulmalıdır. Dilin bireysel ve toplumsal işlevi üzerinde çok fazla düşünülmelidir. Ülkenin bölünmesini meşrulaştıracak bir tarzda[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] mahallî konuşma dillerinin asla ve asla eğitim ve yayın dili olmasını savunmamaları gerekir. Masum bir insan hakkı gibi görünen[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] gerçekte bizi bölmeyi ve sözde farklılığımız kendi ellerimizle bizlere tescil ettirmeyi amaçlayan böyle bir tuzağa kesinlikle düşülmemelidir. Avrupa Birliği sevdasına bindiğimiz dalı kesmeyelim! İşin daha da önemlisi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bu meseleyi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] oy toplama uğruna hiçbir şekilde kullanmamalarını bekliyoruz. Değerli siyasetçilerimiz[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] varlığımızın teminatlarından olan dilimize sahip çıkalım!

Sevgili gençler! Gelecek sizlerindir. Geleceğinizi şimdiden güvence altına almak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] üstün başarılara ulaşmak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] milletler arenasında şerefli yerimizi koruyabilmek için[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilimizi en güzel biçimiyle öğrenmeye gayret edelim! Tertemiz pırıl pırıl zekâlarınızı dilimizin inceliklerini öğrenme yolunda kullanmanızı tavsiye ederim. Bunun için de edebiyatımızın ve dünya edebiyatının en seçkin örneklerini okuyunuz. Gençler[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] dilimize[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kimliğimize ve geleceğimize sahip çıkalım!

Son olarak da Türk kamu oyuna seslenmek istiyorum. Lütfen hep birlikte üzerimizdeki umursamazlığı atalım. Bizi biz yapan her gün içinde yaşadığımız değerlerimizin hakkını verelim. Çağdaş dünyada Türk kimliğiyle müstesna yerimizi alabilmek için seferber olalım. Türkçe gerek kökünün sağlamlığı ve gerekse anlatım yollarının zenginliği ile dünyanın en işlek ve en güzel dillerinden birisidir. Atatürk’ ün “Türk dili dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki bu dil şuurla işlensin” sözünü esas alarak dilimizin gücüne inanalım. Geliniz hep birlikte bu değerli hazineyi bütün dünyanın hizmetine sunalım. Türkçeyi dünya dili yapalım. Dilimize sahip çıkalım!