IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası (https://www.ircforumlari.net/)
-   EylulFM Paylaşım (https://www.ircforumlari.net/eylulfm-paylasim/)
-   -   Anlamlı Sözler (https://www.ircforumlari.net/eylulfm-paylasim/1001688-anlamli-sozler.html)

Sarya 01 Ocak 2022 16:53

Sanatın Kamburları
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


SANATIN KAMBURLARI




SANATIN KAMBURLARI
Türk dil kurumunun sözlüğünde “Bel veya göğüs kemiğinin eğrilmesi, raşitizm sonucu sırtta ve göğüste oluşan tümsek…” olarak geçen bu sözlük mecazen “sıkıntı, dert” anlamına gelir.

Kambur her yerde olabilir. Ülkede, yerel yönetimlerde hata kendi içinde… Asıl olan bu kamburu teşhis etmek ve kamburun yok olması için gerekli olan neyse o yolda ilerlemek…

Kambur cansız da olabilir. Örneğin bir kurum ya da bir sanat akımı ya da politika… Her neyse kambur, ona neden olan kesinlikle canlıdır: yani insan. En tehlikelisi de bu işte: canlı bir kamburun, cansız bir kamburla birleşmesi… Hele bir de kambur, kambur olduğunun farkında değilse…

Bazıları bildiğini sanar… Öğretmen ise kitaptan okuyarak anlatır ya da defterden… Yönetici ise egosunu tatmin etmeye çalışır, kimseye danışmaz, kendini kral sanar. En büyük odur. Onun bildiği doğrudur. Sadece şikâyet eder, çözüm üretmez… İşte en tehlikeli kambur bunlardır. Bunlar ülkemiz için en büyük sıkıntılardır. Çünkü bunların yetiştirmeye çalıştığı ya da yönettiği insanlar onu model alabilir. Zaten yalan yanlış ve eksik bilgilerle yönetilen veya yetiştirilen insan daha da büyük bir kambur oluşturmaya en büyük adaydır.

Eğitim şart diyor bir reklâmında Cem Yılmaz. Gülerek izlediğim reklâmda ki o söz, şimdi nasılda dilime pelesenk oldu. Eğitim şart! Yaptığı işi sadece para için yapanların, üretmeyenlerin, hep kendi bilenlerin, sadece sövüp çözüm üretmeyenlerin olmadığı; temiz idealist, üretken bir toplum istiyorsak eğitim şart!

Kamburların en vahşisi, en hırpalayıcısı ve en azgını Sanat Kamburları’dır. Onlar ki bilmeden bilen, görmeden gören, yeniyi kabul etmeyen, eskiyle sürünen, günceli yok sayan kişilerdir. Bunların arasına bir de ikiyüzlüleri koymak gerekiyor. İkiyüzlüler dolayısı ile kişiliksiz kişiler sanatın bugününü suiistimal edip, geleceğini baltalıyorlar. Sürekli değişen yenilenen küreselleşen bir dünyada sallayıp başını, alıp maaşını yan yelip yatan bir dediği bir değini tutmayan kamburlar size sesleniyorum: “Siz kendinizi çok iyi biliyorsunuz. Şu an yalnızsınız ve bu yazıyı okurken kendinizi kandırmanızın bir anlamı yok. Ya işi ehline bırakın, ya da riyakârlıktan uzak, tutarlı, çağdaş ve üretken bir sanat için çalışın!”

Pir Sultan Abdal şiirinin birinde der ki:

Pir Sultan Abdal’ım sözlerim haktır
Hak diyen kullardan hiç şüphem yoktur
Cehennemde ateş olmaz nar yoktur
Herkes ateşini kendi götürür.

Bizde ki Sanat Kamburları geleceğimize öyle ihanet ediyorlar ki bırakın ateşi, ateşin yanında laneti de beraber götürecekler. O sanat kamburları hem kör hem sağır ama fena dillidirler. Bazıları da her ne kadar sanat adına hizmet ediyor gibi görünse de, o kamburlara el pençe divan durarak ve onların buyruklarından çıkmayarak kendileri de kambur oluyorlar.

Sizi miskin şarlatanlar sizi! Yaptığınız bini aştı. Ya okuyun ya izleyin ya çalışın ya üretin ya da yol açın. Seviyesizce ahkâm kesmeyin artık! Yeter bırakın bizi! Sanat yapmak istiyoruz! Sanat adı altında sizin yalakalığınızı ya da şakşakçılığınızı yapmayız! Çaldığınız bizim zamanımız değil. Hepimizin geleceğinin zamanını çalıyorsunuz.

Sanatı daha fazla kirletmeyin!

Kurtuluş BİLGİLİOĞUL

Sarya 01 Ocak 2022 16:54

Yasaksın
 
Yasak Aşkım Yarın bambaşka bir gün olacak dedim kendi kendime
Karar verdim her şeyi unutup baştan silmeye
Değmeyen birine değer vermeye&
Pes ediyorum artık aska sevgiye&amp
Sevmek eğer acı çekmekse,
Sevmek bana göre değil bence..
Ama inkâr etmiyorum bende ağladım bir aşk için günlerce
Bende sevdim belki de ölesiye...
Ama o yaktı yıktı kendi gibi yalan bulaştırdı sevgime
Ben bile inanamadım inanmak istemedim bu kadar çabuk bitmesine
Dedim ya... Ben sevdim sevmesine de rastlayamadım sevenine
Ama artık dayanamıyorum
Dokunabilecek kadar yakınımdayken başkasını sevmesine
Ben onun için ağlarken gecelerce
Onun bir başka kişiye 'seni seviyorum' demesine katlanamıyorum
Unutmak istiyorum olanları ne olursa olsun unutmak
Her şeyi silip baştan yaşamak
Belki bunların hepsi olabilirdi fakat
Onun kalbi başkasındayken bu sevgi bana çok uzak
Ulaşılması bir o kadarda tuzak
Anlasana be benimkisi yasak aşk yasak
Unuttum dediğime bakma
Benim amacım kendimi kandırmak
Zaten onun isteği de benim hayatımı karartmak
Peki ya mutlu mu şimdi bir başkasıyla
Ne hakkı vardı bana bu kadar acıyı yaşatmaya
Olsun be o mutlu olsun yeter ki
Ben yine yaşarım acılarımla
Yere göğe sığmayan yalnızlığımla
Yalnızım dediysem sanmayın ki kimsem yok
Sadece beni anlayacak derdime derman olacak
Bir tanem yok ki yanımda
Onu ne kadar sevdiğimi bir anlasa bir bilseniz neler vermezdim onun bir bakışına
Keşke bir kurşun sıksaydı aldatacağına
O bile bu kadar acı çektirmezdi bana
Bende onu adam sanırdım oysa...
ama şunu unutmasın asla..!!!
Bütün gururumu yok etti ama...
onur duvarımı yıktırmam ona...!!!
Zaten artık hayaliyle yaşamak bile hata
bir canım var onu da alsın ama;
Kalbim oyuncak değil başka kapıya
Ben ne yanardağlar gördüm
Bu kadar acıyla ölmem ya sen yine kendi haline ağla
Yüreğimdeki volkan vız gelir bana
Ben ne acılar çektim hayatımda
Hasret kaldım mutlu olduğum bir ana
Evet, ben bu kadar acıyı çektim ama
Bunları senin yanına bırakırım sanma
sana bir ihanet borcum var ya bunu da sakın unutma..!!
Diyorlar ki başka biri varmış hayatında
Sen onu da unutursun canını sıkma
Sakın bana 'ben ne yaptım?' diye de sorma
Doğru sen ne yaptın ki bana?
Acılardan başka yalanlardan başka söyle ne verdin bana.
Ya da sus her zaman ki gibi başka bir yalan ara
Kanan bir zavallı bulunur ne de olsa
Belki 'seviyorum' diye onları kandırabilirsin ama
Sakın bu yalana kendini inandırmaya çalışma
Sebebini sende bende biliyoruz boşuna sorma
Aslında sen benden daha iyi bilirsin sorup ta beni de yorma
Ama duymak ister misin bir kez daha
Kimsenin ihtiyacı yok senin yalancı aşkına.
Daha anlamadın mı her şey hayal her şey rüya
Çaresizliklerle dolu dünya
Meğer her şey yalan ve de dolanmış
Delikanlılıkmış kitapmış
Söyle bana kimde kalmış?
Vefaymış aşkmış
Baştan sona yalanmış
Ağlamakmış sızlanmakmış
Değmeyen biri için gözden yaş mı akarmış?
Gurbetmiş sılaymış
Sevenleri yalnız onlar mı ayırırmış?
Aslında en büyük aşklar bile hevesini alıncaya kadarmış!!!
Söyle delikanlım mertliğin kitabında bunlar mı yazarmış?
Anıymış hatıraymış
Geçmişte kalmış
demek ki her şeyi unutmak bu kadar kolaymış
AŞK dediğin;
ZAVALLI BİR İNSANIN DÜNYASINI BAŞINA YIKANA KADARMIŞ...!
şimdi soruyorum sizlere aşk diye bir şey var mıymış...?

Sarya 01 Ocak 2022 16:54

Gitme
 

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Gidersen


Başlar içimdeki ülkede ayaklanmalar
Yüreğim
Özledikçe büyüyen aşkına örgütlenir
Her şehrimde seni yaşar kurtarılmış bölgem

Sokaklarıma taşar her gün adaletsiz bir düzene karşı yapılan eylemler

Meydanlarım, anıtlarım zamana haykırır
Kederim grev çadırları kurar
Sana akmak isteyen sesim ölüm orucunda
Şekerli suya konuşur sustuklarını yalnızca

Gidersen
Sana hediye ettiğim türküler izinsiz yürüyüşe geçer
Şiirim her dizesine pankart açar
Sazım tellerini boykot eder

Savunmam yapılır konuşmalarda
Dağıtılan bildirilerde
Gizli adreslerde
Bodrum katlarında yapılan toplantılarda
Eleştiri üzerine eleştiri alır
Özeleştirimi bir tek sana yaparım

Gidersen
Yaz, kış her mevsim sonbahar olur
Hani hangi yaprak düşse içinin titrediği
Hani dallar kırgın
Gökyüzü içli mi içli
Dokunsan ağlayacak
Aylardan Eylül ya hani...
Hüzün bulutları gözlerimde
Sonra yağmurlar yağar yetim yüreğime
Bir sabah
Mitinglerde buluşur içimdeki binler
Binler bir olur
Bir ben,
Ben sen
Ansızın
Gaz bombaları atılır içime
Genzim yanar, kirpiklerimi yakar
Avuçlarımdan nefes diye içime çekerim seni
Çatışmalar başlar alanlarda
Sol yanım çaresizce vuruşur sağımla
Mantığım ruhumla
Taşlar sopalar fırlar her yana...
Saçından sürüklenir sevdam
Dizleri kanar
Kaşı patlar
Sert yumruklar oturur yüzüne,
Acımasız coplar kırılır belinde...
Göğsüme
Tam da senin olduğun yere
Tazyikli suyu yerim olanca hızıyla
Yığılır kalırım öylesine bir duvar kenarına
Dilimde çiğliğini beklemekte olan sloganımla...
Anlayacağın sevgili
Gidersen içimdeki ülke olağanüstü hal durumda
O gün
Bir ilkbahar sabahı gibi önce ortalık sanki
Sonra kus seslerinin, yaprak salınışlarının, güneş parıltısının
Üzerinde ağır ve yorgun panzerler...
Tanklar arka sokaklarımdan geçer
Baslar akşamüstü caddelerde jandarmaların gece devriyesi...
Bir cinayet olurum "faili meçhul" denilen
Örtmeye çalışır koca bir kaldırım taşına tutuşturulan eski bir gazete sayfası
Tenimdeki yalnızlığın kurşun izlerini
Parçalanmış, delik deşik hayallerimi
Kaskatı kesilirim gecenin ayazında
Ay ışığında
Gazete altında sıcacık kanım çekilir buz gibi asfalta
Teşhis ettiklerinde cesedimi
"Dudakları ve elleri morardı önce" diye geçer otopsi raporunda
Şafağın ilk ışığıyla
İlk olarak ulusal televizyonlardan bildirir
Üç cuntacı donuk bir ifadeyle haberi
Ya da radyodan çıkan o ürkütücü sesleri...

Gidersen

İçimdeki bu karanlık ülkeden
Sana, sesine doğru uçarım usulca rengarenk kelebekler gibi...
Sokağa çıkma yasağını delerim uğruna sevgili
Taşırım narin kanatlarıma taktiğim özlemimi
Özledikçe büyüyen sevgimi
Nerde olursan ol
Ben yine de bulurum seni...
Bir günlük ömrüm sana yetişmez
Issiz caddelerde
İki kırık kelebek kanadı olursa eğer
Bil ki benim
Kelebekler uzun yaşayamaz ki...
Unutma
Gidersen bir "Eylül" sabahıymış gibi darbe iner yüreğime
Ve yarım kalır devrimim sevgili...!


Alıntı




CyBeR 01 Ocak 2022 16:55

Cevap: Gülüşlerimden öperek uyandır beni...
 
Emeğine sağlık Paylaşım için Teşekkürler.

CyBeR 01 Ocak 2022 16:55

Cevap: BEKLE BENİ
 
Emeğine sağlık Paylaşım için Teşekkürler.

CyBeR 01 Ocak 2022 16:55

Cevap: SENİ BENDE UNUTTUN !!
 
Emeğine sağlık Paylaşım için Teşekkürler.

Sarya 01 Ocak 2022 16:59

Bazen bildiklerin, öğrendiklerinin acı verir.
 
Ne olmasını bekliyorsun?
Hayatın sana ne sunmasını bekliyorsun?
Dün akşam hayalini kurduğun şeylerin,
sabah olunca gerçekleşeceğini mi umuyorsun?
Yanlış Hayatın Peşinde Koşmayacaksın!
Sistem böyle çalışmıyor! Düşünce gücü, metafizik,
parapsikoloji, yoga, meditasyon, aklına her ne geliyorsa,
neye inanıyor ve peşinden gidiyorsan,
hepsi bir yerde tıkanıp kalacaktır!

Ummakla, dilemekle olmuyor, ayağa kalkacaksın!
Her şeyden önce farkına varacaksın!
Hangi öğretiye inanırsan inan, üstün körü anlamayacaksın.
Bir bilgiyi gerçekten hayatında uygulayamıyorsan,
o bilgiye sahip olduğun yanılgısına kapılmışsın demektir.
Kendini kandırmayacaksın! Gerçekleri anlayacak,
sonu her ne olursa olsun kabul edeceksin.
Bazen bildiklerin, öğrendiklerinin acı verir.
Onu da yaşayacaksın. Önce kendinin, ne olduğunun,
nelere sahip olduğunun, gücünün, yeteneklerinin,
bu hayata neden geldiğinin farkına varacaksın.


Hayatını, gereksiz şeyler uğruna harcamayacaksın.
Kalbinde yaşadığın her duyguyu aşk sanıp,
peşinden çöllere düşmeyeceksin.
Aşkın adını ağzına almadan önce, uzun uzun düşüneceksin.
Yüreğinle yüzleşeceksin. Sevgiyi, tutkuyu, şehveti,
alışkanlığı, çekimi, aşkı birbirinden ayırt edeceksin.

Hiç kimsenin ve hiçbir şeyin senden daha önemli olduğunu
düşünmeyeceksin. Bedenine, ruhuna, aklına sahip çıkacaksın.
Hak etmeyenin ardından yas tutup, bunu da aşka bağlayıp,
aşkın şanını kirletmeyeceksin. Kendini tanıyacaksın,
hem de çok iyi tanıyacaksın! Kimleri,
neden ve niçin seçtiğini bileceksin.
İnsanız hepimiz, elbette zayıflıklarımız,
düşkünlüklerimiz,
saflıklarımız var ancak kendi huylarını,
eksiklerini iyi tahlil edeceksin.
Ardından gözyaşı döktüğünün adını doğru koyacaksın!
Yıllar süren yaslar yaşayıp, unutamadığını iddia edeceğine,
neden hayatına başlayamadığını çözeceksin.
Korkularınla yüzleşeceksin.

Yattığın yerden, kurduğun hayale uygun bir beyaz atlı prens
beklemeyeceksin. Aklın çalışacak, elin ekmek tutacak,
kimseye boyun eğmeden yaşamanın lezzetini bileceksin.
İster kocan olsun, ister oğlun, ister anan, ister baban,
kimsenin sevgisiyle hükmünü birbirine karıştırmayacaksın.
Ezilen, zavallı, akılsız olmak kazandırır gibi dursa da,
sonunda mutlak kaybettirir; bunu unutmayacaksın!

Başkalarına değil, kendi gücüne inanacaksın.
Birinin boynuna asılarak durursan,
karşındakini yormakla kalmazsın,
bir gün kendi kolların bile çekemez ağırlığını düşersin;
kimseye dayanmayacaksın! Dünya da sensin, evren de!
Kendini geliştireceksin. Büyüyeceksin, olgunlaşacaksın.
Ruhunu da, aklını da bedenin gibi besleyeceksin.
Önce sen büyük olacaksın, farkında olacaksın,
sonra dünyanın zevklerinin, aşkın, hayatın tadını çıkaracaksın.
Emanet hayatlara tutunup, ömrünü harcamayacaksın.
Ne olmasını bekliyorsan, sen öyle oturdukça, olmayacak.
Boşuna hayal kurmayacaksın!

Sarya 01 Ocak 2022 16:59

İhanet
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Uzaklara gitmiştin.
Kilometrelerce uzaklara.
Kokun yok.
Gözün yok.
Yüzün yok.
Ve sanma ki ben seni özlemedim.
Senin annen ölse, özlemez misin?
Ah sevgilim.
Nasıl bir acıdır yokluğun.
Kendime yabancıyım.
Yokluğuna alışmaya çalışan sancıyım.
Bir çocuk kadar yaramaz içimdeki acım.
Uzaklara gittin.
Benden kilometrelerce uzaklara.
Sesin yok.
Nefesin yok.
Bedenin yok.
Yanımda annesiymişim gibi elimi hiç bırakmayan ihanetin var.
Üşüdüğümü hissedip dört yanımı sarıp sarmalayan ihanetin var.
Sen geri döneceksin biliyorum.
Ve ben seni tıka basa severken hala yine de seni affetmeyeceğim.
Büyük ihanet yedim, BÜYÜK KONUŞUYORUM!


.

Sarya 01 Ocak 2022 17:00

Nerde aşk görsen kana buluyorsun.
 
Mutluluğum, doğruyu söylemek gerekirse çok çekicisin.
O kadar çekicisin ki,
Tıpkı mıtnatıs gibisin.
Nerde aşk görsen kana buluyorsun.
Nerde hüzün görsen yakasına yapışıyorsun.
Mutluyken bile öyle mutsuzum ki,
Nazar değecek diye korkuyorum...

Bir insan yedisinde neyse yetmişinde de o değilmiş.
Bir insan doğduğun da neyse yaşarken de öyleymiş.
Doğduğumdan beri ağlıyorum,
Oradan biliyorum!

Vazgeçmek zorundayım.
Vazgeçmek zorundasın...
Allah'tan bile istemeye utanılacak bir duayız seninle ikimiz.
Yürünmez çocuk,
Bak 'dur' yazıyor tabelada!
Sonu görünmeyen yola girilmez çocuk!
İmkansız olduğunu bildiğin yüreğe yerleşilmez!
Vazgeç!
Yaz geç beni...
Çok başarılısın.
Bak, çok iyi 'gidiyorsun'...

Sarya 01 Ocak 2022 17:00

Gök gibi, deniz gibi, gözlerin gibi mavi şeyler
 
Ben şimdi uyuyorum.
Ben uyurken iyi şeyler olsun.
Özgürlük gibi şeyler.
Gün doğumu gibi narin şeyler. Kavun kokusu gibi şeyler. Saydam şeyler.
Bana benzemeyen şeyler yani kırılmamış, yani tam, kararlı yani !
Kar'ın donduramayacağı, Güneş'in eritemeyeceği, rüzgarın uçuramayacağı şeyler.
Noktalama işaretleri kadar lüzumlu, rakamlar gibi sonsuz şeyler.

İçinde çaresizlikler, yalnızlıklar, korkular barındırmayan.
Ve hatta hiçbir karanlığa bulaşmayan şeyler.
Yeşil şeyler olsun. Yapraklar gibi değil, ağaçlar gibi değil, ormanlar gibi şeyler..
Kırmızı şeyler olsun. Kıvılcımlar gibi değil, yangınlar gibi değil, volkanlar gibi şeyler.

Gök gibi, deniz gibi, gözlerin gibi mavi şeyler.


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 19:55.

Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk