IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası (https://www.ircforumlari.net/)
-   EylulFM Paylaşım (https://www.ircforumlari.net/eylulfm-paylasim/)
-   -   Anlamlı Sözler (https://www.ircforumlari.net/eylulfm-paylasim/1001688-anlamli-sozler.html)

Sarya 29 Aralık 2021 01:16

Ogün Sanlısoy - Anla Dünü Şarkı Sözü
 
Dur sessizce dur dinle
Duy, gelen sesi izle
Dur, hangi cevap doğrusu
(Bıksan bile)
Bul, yakın olan korkusuz

Gerekse malup ol
Yüreksiz kalmadan yürü

Gözlerin dolmadan,
Dizlerin vurmadan
Yazgına yanmadan,
Anla dünü

Sözlerim solmadan
Közlerin savurmadan,
Yarın geç olmadan,
Anla dünü...

Sarya 29 Aralık 2021 01:16

Romantik Erhan - Acılı Bacılı
 
Bak kızım sana iki kelime
Bakma bu kadar benim herife
O gözüne sahip çık biraz
Feysten dürtecek seni bu yaz

Gözleri var herhalde benim herifte
Çekemedi gitti ikimizi de
Dedikodu yaparlar mahallede
Çokta benim … de

Dudağımda seker ağzımda bal var
Kulağımda halka ayağımda şal var
Saçlarım havalı gülüşüm edalı
Kalbimi yarsalar benim kocam var

Sarya 29 Aralık 2021 01:17

Pentagram - Sır Şarkı Sözü
 
Kaybolmuşluk dert olmasın sana
Yönler yalan hep aynı yoldayız
Can bir nefes, yük olmasın sana
Kesme sakın hep aynı daldayız

Uyan aç gözlerini
Ömür biter yol kalır
Uyan aç artık kalbini
Akıl biter sır kalır

Yalnızlığın dert olmasın sana
Bağlanmışız derinden biz bize
Dört bir yanın karanlık olsa da
Bu yalnızlık bölünmüş herkese

Uyan aç gözlerini
Ömür biter yol kalır
Uyan aç artık kalbini
Akıl biter sır kalır

Sarya 29 Aralık 2021 01:18

Pentagram - Sonsuzluk Şarkı Sözü
 
Sanırsın,dağlarda yol olmaz
Usanırsın,kalbinde güç kalmaz
Uzanırsın,oooof yarın olmaz
Zor günlerin,ardında huzur olmaz ki
Her zaman,umutlar yön bulmaz
Yarın olsa da,beklenen gün olmaz
Sözlerim gerçektir
Yüreğim kardeştir,her zaman
Umudum sonsuzdur
Uğraşım bitmez hiçbir zaman
Geliyor geçiyor hayat
Dönüyor durmuyor dünya
Geliyor geçiyor zaman
Dönüyor durmuyor dünya

Sanırsın,yalnızlık tek dostun
Aldanırsın kaçmakla bitmiyor
Hiçbir zaman,oooof yalnızlığın
Sözlerim gerçektir
Yüreğim kardeştir,her zaman
Umudum sonsuzdur
Uğraşım bitmez hiçbir zaman

Geliyor geçiyor hayat
Dönüyor durmuyor dünya
Geliyor geçiyor zaman
Dönüyor durmuyor dünya

Sarya 29 Aralık 2021 01:18

Raci Alkır - Aya Bak Nice Gider Şarkı Sözü
 
Aya bak nice gider
Ay dolanır gece gider
İki kaşın arası
Bir yol var Hacc'a gider

Lemide hayranın olim
Karakız kurbanın olim

Aya bak yıldıza bak
Suya giden kıza bak
Kız Allah'ı seversen
Dön de bir yol bize bak

Lemide hayranın olim
Karakız kurbanın olim

Ay buluttan geridir
Buralar merdan yeridir
Kalkın gidin evliler
Buralar ihvan yeridir

Lemide hayranın olim
Karakız kurbanın olim

(Ek)

Ay gitti batan yere
Kurban yar yatan yere
Sinemi nişan kuram
Yar okun atan yere

Lemide hayranın olam
Kara kız kurbanın olam

Sarya 29 Aralık 2021 01:19

Rubato - Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm
 
Vara vara vardım şu kara taşa
Yazılan geliyor sağ olan başa

Aman aman aman aman oy

Beni hasret ettin dosta kardaşa
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

Aman aman aman aman oy

Nice sultanları tahtan indirdi
Nicesinin gül benzini soldurdu

Aman aman aman aman oy

Nicesini dönmez yola gönderdi
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

Aman aman aman aman oy

Sarya 29 Aralık 2021 01:23

Ogün Sanlısoy - Dayanamam (düet Özlem Tekin) Şarkı Sözü
 
Bir his var içimde
Seslenir gerilerde
Yanlızlık peşimde
Sensizlik vurgun heceler

Bir his var evimde
Süslerim resimlerle
Yanlız düşlerimde
Buluştuk ellerinle

Döneceksin sanıyorken
Yıllar geçti üzerinden
Bulutlarda yaşıyorken
Yıldım dünya düzeninden

Sen yaralanma
Sen karalanma
Gel oyalanma dayanamam

Sen yaralanma
Sen karalanma
Gel oyalanma dayanamam

Sarya 29 Aralık 2021 01:24

Oğuz Esen - Akrep Şarkı Sözü
 
mic online bak atak sağdan, maicon gibi bindir yırtılır ağlar naylon dışı vede içi mağdur kelin ortada vede beli pek kambur sen gel lan önce bana bir hesap ver, fesadın hası gelip bana fesat der diss atmak iş değil bi saatten sonra taşar sabrım kalmaz mesafe nitekim beklenen olur ve ben Oğuz hiç rahat durmaz erir tüm buzlar senaryo bu mu hadi ordan ben sebepsiz yere asla kalp kırmam... sıkıyosa hadi koçum hele bi gel, hele bi gel göreceksin realite bu hiç açıklanabilir bişey değil ama sen daha kuramadın basit bir otorite garson kendini sanıyor patron düşüyo pantolon belini çekersin bastığın zemin bir karton sıçıp üstüne bi su döksem erir gidersin. çok cezve var, rapimi kaynatan o lavuk kendini sanıyo kaymakam zengin ol eve git bal kaymak al da karını üzme kovalar kaynanan tanı beni ben tek tabanca eserim hep böyleydim zaten anlamak istemediler ama bunu biliyolar en iyi hobimse insan utandırmak.... insan olmak müzikle bağdaştırılmıycak birşey ama harcandım mı sandın ahalide bir başıma sazı boş tribün için çaldım

hiç ses çıkmaz oldu... artık ses çıkmaz oğlum... etme acele koşma ecele akrebi kendi cebine koydu haberi yok tamda istenen buydu tamda istenen buydu gözünün önündeki hakikati daha yeni fark ettin ama nafile


kıskıs eder hoşuna gidenler ama seninki neden hep fıs fıs eder öteberi rapinizi kaldırın evlat, Erbaa Turhalı pas pas eder yediği haltı inkar eden alnıaçık hemşerimin en onursuzu millete sahte Oğuzculuk oyna sen erkeğin en oros...... tuz buz olur o boş kafan benim şarjör hep dolu, sen de boş kovan sesine noldu tipine noldu lan seni tamamlamış o yanındaki oğlan İstanbul değil mekanım g*tün uydurmaktan yalama olmuş adî beni arayan bulur kasmaya gerek yok Tokat & Erbaa - Mekan Her Daim (yeah) senin rapin kokmuş cheese, benim elim olur size base in dereden su getir yine useless, iyisi mi retreat, kendini repeat et ama davranma fevri... kapalı benim mikrofon feate meate yok vize sizin gibi ite mite belki sonraki christmas al sana macro beat ve ben en business hayatım dar yollarda geçti tek yıktım önüme çıkan her engeli tek ezdim dikenleri tek deldim geçtim tüm parazitleri moda olmuş artık sahtekarlık ve etrafımda ki kahpe kızlar hep sahte dostlar, tuzak dolu yollar, kirli bakıştan haz almam !

hiç ses çıkmaz oldu... artık ses çıkmaz oğlum... etme acele koşma ecele akrebi kendi cebine koydu haberi yok tamda istenen buydu tamda istenen buydu gözünün önündeki hakikati daha yeni fark ettin ama nafile...

Sarya 29 Aralık 2021 01:27

80 lerde çocuk olmak
 
TRT`nin yayın akışı bitişinde istiklal marşını dinlemek.

Jetonlu görüşme

elevizyonun sesini açmak ve kanalları değiştirmek için bin kere kalmak ve üstündeki düğmelere basmak demek.


Yere, duvara sürtünce kıvılcım çıkartan çatapat demek

Sinek ilacı arabalarının bıraktığı bulutun arkasından deli gibi koşmak demek

Apartman çatısına 5 metrelik anten takan babanızın sizi televizyonun karşısına oturtması ve çatıdan "oldumu" diye bağırıp anteni ayarlamaya çalışması demek...

Bakkal dönüşlerinde güzel kokulu ekmek ucunu yemenin zevkini bilmek demek.

yemeklerden sonra annenin evi gırgırlamasını izlemek demektir...

kokulu silgiler demek .

Sarya 29 Aralık 2021 01:28

Öyle Bir Geçer Zaman Ki.
 
..
Eski bayramlara olan özlemin yanında eski zamanlarda toplumun birlikte yaşadığı çok değerli anıları da vardı. Mutfakların vazgeçilmezi tel dolaplardan, radyodaki tiyatro saatine kadar bu anıları hatırlatmak istedik...

Kurban Bayramı’nı yaşarken her bayram dile getirilen bir sözcük vardır “Nerede eski bayramlar” diye. Bu, yaşlı insanlarımızın hatıralarının bir ürünüdür. Bayramların yanında eski zamanlarda toplumun birlikte yaşadığı çok değerli anıları da vardı. O anılarda hayaller, arzular, istekler, sevinçler ve mutluluklar yaşanmıştı. Onlardan birkaç örneği hatırlatalım istedik.

Buzdolabı Türkiye’ye girmeden yıllar önce, kiler ve mutfaklarda “tel dolaplar” vardı. Ülkemizde çivi ve çengelli iğnenin bile bulunmadığı bir dönemde, tahta ama üç yanı ‘sineklik tel’ diye tabir ettiğimiz telle kaplı dolaplar mutfakların vazgeçilmezi oldu. O zamanlar ilaçlama olmadığı için özellikle ev kadınlarının en büyük sıkıntısı sineklerdi. Bu tel dolaplar, kadınların imdadına yetişti ve öncelikle kahvaltı takımlarını ve tencereleri sineklerden korudu. 1940’ların sonlarında piyasaya çıkan bu tel dolaplar mutfakların vazgeçilmez eşyası haline geldi, buzdolabı evlere girinceye kadar görevini sürdürdü.


Tükenmez kalem

Mürekkepli metal kalemi, Romalılar biliyordu. Tükenmez kalemin bulunması ise 1880’li yıllarda oldu ama üretimden vazgeçildi. Ancak 2. Dünya Savaşı sırasında pilotların ceplerinde bulunan dolma kalemlerin basınçtan patlayıp akması ile tükenmez kalem üretilmeye başlandı. Ülkemize gelişi ise 1960’larda oldu. Canlı yazısı siyah, mavi ve kırmızı renkleri ile cazibe yarattı. Teknoloji harikası olarak algılandı. Satılmaya başlaması ile bir anda herkesin elinde ve cebindeki yerini aldı. Adeta kapışıldı, dolma kalem ve kurşun kalemi bir süre kenara attı.
Buzdolabı özlemi

Osmanlı döneminde Belçikalı Ganz şirketinin 20 Şubat 1914’te elektrik üretmeye ve evlere elektrik vermeye başlamasından birkaç yıl sonra, gazetelere beyaz eşya reklamları vermeye
başladı. Buzdolabı ve çamaşır makinesi reklamları yayınlanmaya başladığında “yemekler hiç bozulmuyormuş” söylentileri kulaktan kulağa yayılınca ev sohbetlerinde dedikodunun yerini aldı. Ev kadınları arasında buzdolabına özlem büyüdü. Elde çamaşır yıkamaktan sertleşmiş parmaklara sahip ev kadınları çamaşır makinesinin hayalini ona sahip olana kadar yaşadılar.
Yıllar boyu ev temizliğinde kadınlarımızın kullandığı sarı süpürgeden elektrikli süpürgeye geçiş uzun zaman aldı. Düdüklü tencere mahalleye geç girdi. Düdüklü tencere için yapılan yemek tarifleri, yemeklerin lezzeti gün toplantılarında aylarca konuşuldu. Ankaralı Nazmiye Helvacıoğlu, 70 yıl önce aldığı düdüklü tencerenin heyecanını hâlâ yaşıyor ve tenceresi ile yemek pişirmeye devam ediyor.
Daha çok Osmanlı döneminde kullanılan gümüş zincirinden dolayı adı köstekli saat diye anılan ve hatırlanan en ünlü saat markası Serkisof’tur.
Bu saatlerin zinciri yelek düğmesine takılır saat kısmı yelek cebinde taşınırdı. Kol saatleri piyasaya girdikten sonra büyük heyecan yaşatmıştı.


‘Tele misafirlik’

TRT’nin 1974’te başlayan yayınları ile televizyon, maddi gücü olanlar tarafından alınmaya başlandı. Semtlere tek tük girmeye başlayan televizyonlar, Türkiye gündemine “tele misafirleri” oturttu. Televizyonu bulunan evlere yapılan gece misafirliklerine tele misafirler denmeye başlandı. Grafiker tasarımcı Eda Çelik anne ve babasının tanışmasının tele misafirlik sayesinde olduğu o anıyı şöyle nakletti:
“Babam Ahmet Çelik, annem Emine’yi sokakta görür beğenirmiş ama bir türlü konuşma fırsatı bulamazmış. Bir gün tele misafir olarak gittiği komşuda evin kızı Emine’yi görünce tanışma, konuşma fırsatı doğmuş. Orada başlayan ilişki daha sonra evlilikle sonuçlanmış. Şimdi 7 kişilik bir aile olarak mutlu bir yaşam sürüyoruz.”
Evine iş yerine bir telefon bağlatmak için 15-20 sene bekleyenler... 70’li, 80’li yaşlarda olanlar PTT’nin, “Hattınız hazır” bildirisinin yarattığı çoşkuyu bugün anlatırken bile aynı heyecanı yaşıyor. Bir eve bağlanan telefonun yaratığı sevinç ve heyecanı bütün mahalle yaşardı. Telefonu bulunan evler adeta PTT şubesine dönerdi. PTT’nin iki üç yılda bir yenilediği sarı sayfalı kalın telefon rehberleri evlerde önemli eşya olarak korunurdu.

Sarya 29 Aralık 2021 01:29

Cahil ama Mutluyduk
 
Ne güzel cahildik; Televizyon yoktu. Gazete de her zaman olmazdı. Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç! Dışarıda kar… Ama kuzine içten içe öyle yanıyor ki. Kuzinenin üzerinde demir maşa… Maşanın üzerinde de ekmek dilimleri. Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış ekmek kokusu… Sucuk lükstü. Yumurta lezzetli. Ekmek her zaman ekmek gibi… Bir kez olsun kümesten yumurta almamış, bir kez olsun o kızarmış ekmeğin kokusunu duymamış ve fakat alışveriş merkezlerinin restoran katlarında boğucu bir gürültü ve havasızlık içinde hamburger keyfine fit olmuş çocuklar ve gençler için ben ne kadar yaşlıyım… Dışarıda kar… İçeride kanaat… İçeride huzur… Televizyon yoktu. Gazete de her zaman olmazdı. Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç! Portakal kabuklarını sobanın üzerine dizer, kokusuna râm olurduk. Kestane közlemek büsbütün bir gecenin akıllara seza mutluluğuydu. Sonra illa ki, büyüklerin anlattığı hikâyeler, hatıralar… Birçoğu arızalı ve tedaviye muhtaç beyinlerden çıkma dizilerin ve filmlerin açtığı hasarlar yerine, geniş ve besleyici bir masal dünyası… Lezzet bir tarafa, kokuya da hasret kalacağımız kimin aklına gelirdi? Ekmeklerimiz el değerek üretilirdi, sağlıklıydı, lezzetliydi ve mis gibi kokardı. Çay da kokardı… Domates de… Bütün bu nefasete, küçücük bir bakkal dükkânının zenginliği yetiyordu. Dışarıda kar… İçeride huzur… Zam endişesi, doğal gazın kesilme korkusu, yolda kalma telaşı, rejim tehlikesi… Kimin umurunda… Ne güzel cahildik. Mutluluğun resmini çiziyorduk*
Müjdat GEZEN

Sarya 29 Aralık 2021 01:33

Bir dolu kelimemiz var ancak hiç biri içimize dokunmuyor
 
Devir yoksunluktan ziyade , fazlalıklar zamanı. Her şey o kadar fazla ki dönüpte içimizde ki yoksunluğu bakmaya vaktimiz yok. Dolabımız giysi dolu ama hiç birinin içinde kendimizi iyi hissetmiyoruz. Çoğu giysimizin hatırası yok. Hatıralar oluşmadan, o eşyamız ile ilişkimiz kesiliyor.

Kitaplık dolusu kitaplarımız var ama hakikate ulaşamıyoruz.

Telefon rehberimiz bir çok arkadaş ismi ile dolu ancak hiç biri ile birlikte hissetmiyoruz kendimizi.

Bir dolu kelimemiz var ancak hiç biri içimize dokunmuyor.

Sayısız sertifika ..sertifikamız var ancak hiç biri kendini bilmeye, bulmaya yaramıyor.

Çok fazla zamanımız var ancak hiç birini durum düşünmek için kullanmıyoruz.

Bunca meşgulıyet, bunca zaman neye yarıyor? Ne veriyor hayat bize? Ne istiyoruz hayattan?

Bunca meşgulıyet, bunca zaman neye yarıyor? Ne veriyor hayat bize? Ne istiyoruz hayattan?



Bir sürü hedefimiz var. Hangisi ruhumuzla ilgili.

Yürüdüğümüz yollar var. Hangisi hakka varıyor?

Küçücük evlerde , küçük salonlar vardı içinde geniş yürekli insanların oturdukları.

Süsten uzak eller vardı tuttuğunda içini ısıtan.

Az ile yetinen güzel insanlar vardı bakınca hakkı hatırlatan.

Az şey söz söyleyim çok şey anlatanlar…

Azı çok sayanlar…

Sanırım azın mübarekliğini unuttuk , gözümüzü çoğa diktiğimizden beri kaçtı bereketimiz, huzurumuz.

Çok seviyoruz,çok kızıyoruz, çok geziyoruz, çok alıyoruz, çok biliyoruz.

Az hissediyoruz, az huzurluyuz.

Belki de huzur az eşyada , az yemekte , az uyumakta , az hızla yaşamakta .

Az bilmekle , az bildiğini bilmekte, derin sevgilerle az insan ile bağ kurup , gerçek olanın peşinde koşmakta. Şimdi bana lazım olan bir Kutlu hikayesine sığınmak.

Kutlu ki azın hikmetini en güzel anlatanlardan.

aSk 29 Aralık 2021 09:35

Hayrola ..
 
Bir kırık uçurtmanın peşine takılı kaldım çoğu zaman,
İpi kopmuş, rüzgarın savurduğu sadece,
Saçlarında rüzgarın buğusu,
Alıştığım kokunla dolu sanki gökyüzü,

Biliyorsun değilmi.
"Ayrılmalarımız son buldu "

Ayrılık sanki küçük bir ölümdü,
Sen hiç bilmedin ama,
Ben hergece sana şiirler yazdım,
O oturduğun koltuğa baktım saatlerce,
Sonrasında bir ezan sesi.
Yeni sensiz bir günün habercisi…

Öyle çok doldum ki bu aralar,
Sevgili…
Hangi acı bundan fazla yakarki beni?
Bıraktığın gibiyim yani,
hala şiirler yazıyorum,
ve hala bir mikrofon başında bir şeyler haykırıyorum insanlara,

Beni terkettiğin gibi yani,
Hala sıkıldığımda dinlerim, eskisi gibi dostum Emre Özdemir’i.
Güneşin bir ceza gibi doğması yine dünyaya,
Bir çok acı ve gözyaşı bırakıyor bana.

En çok neyde yanıldın bilirmisin?
Gittinde, sanki ayrılık oldu değilmi ismi?
Bilmiyorum benden sonra bir daha izmir’de gezdinmi sessizce.
Eğer,
Merak ediyorsan hep aynı,
O ilk oturduğumuz çay bahçesi hala duruyor,
Ve sana ilk sarıldığım yerde hala çiftler birbirleriyle buluşuyor.

he.. Annem..
Adın geçtiğinde bizim evde hala sana "kızım" diyor.
Oda alışamadıda yokluğuna,
Bakma işte, ben üzülmeyim diye gizliyor.

Ben sana bunları yazarken,
Yine derin bir gecenin sonunda ezanlar okunuyor.
Yeni bir sensiz güne "eyvallah" derken içimde.
Yüreğimde senden kalma bir emanetle çıkıyorum yola…


Sustum…
Sustum…
ve sadece dilimde o kelime "hayrola…"

Sensizliğide, yokluğunada hayrola

aSk 29 Aralık 2021 09:36

Ümit ..
 
Ümit
Dipsiz bir kuyudan içeri saatlerce bakmak gibi...
Ya da alıp verdigin nefesi saymak gibi...
Neredeyse bir tünelde kaybolmak gibi...
Beklemek eşittir; dibe vurmak...
Neyi beklediğimi biliyor musun?
Seni.
Neden beklediğimi biliyor muyum?
Hayır.
Tek bilinmeyenli bir denklem...
Basit di mi?
Hic öyle değil!
Tek bilinmeyeni bile yeteri kadar acı veren bir denklem bu...
Yaşanan her saniyeyi defalarca tarayarak sorusunu soramadığım cevabı arıyorum.
Herhangi bir diyaloğa, ya da herhangi bir bakışa gizlenmiş bir cevap...
İçimi rahatlatacak küçük bir işaret.
Düşündükçe önem kazanan kasılmış ruhumu gevşeten bir işaret.
Gerçek bir işaret.
Sapına kadar gerçek bir işaret yok mu,
Kendimi yatağın üzerine sırtüstü atayım ve yüzümü çocuksu bir gülümseme sarsın,
Bu patinaj çekerek bekleme halim sona ersin..
Yok.
Yok evet yok!
Beni bulduğunda o kadar derinlere bir yere gizlemiştim ki sevgimi,
Sana gösterip beğendirecek zamanım olmadı.
Anca suyüzüne çıkarken, birden "beklemeye" çıktı gönlüm.
Belki gördün.
Adın gibi eminsin.
Ama ben gördüğünü göremedim ki seyretmekten seni...

Avuçlarım kadar terliyor kalbim.
Suyun yüzeyi bomboş.
Zifiri aydınlık!
Nefesimi tutuyorum.
Nefesim yorgun.
Bekliyorum, bekliyorum, bekliyorum...
Kokunu, gülüşünü, ellerini, sana sarılmayı...
Sana sevgilim diyebilmeyi bekliyorum.

Tanem 29 Aralık 2021 09:43

Cevap: Hayrola ..
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

aSk 29 Aralık 2021 09:43

Merak etme ..
 
Ben seni öyle bir sevdim ki
Kalbimden asla silemem seni
Merak etme...

Ankara’ya yine kar yağıyor bu akşam
Ellerimin soğuğunu hissediyorum
Kanıyor yaram
Isıtmam ellerimi,ellerin olmadan
Merak etme...

Ölüm kelimesini çıkardım lügatımdan
Hani hep derdim ya
Ellerini tutup gözlerine bakmadan ölmem
Ölmem,
Merak etme...

Aşkına inanmadığın bu adamın gözyaşları;
Yağmur oldu,sel oldu
Islattı başka bir şehirde
Başka bir baharı
Sen de ben de boğulmayız bu selde
Merak etme...


Bir gün olsun ne bülbül gülü
Ne Mecnun Leyla’yı
Ne Ferhat Şirin’i unuttu
Ben de unutmam seni bir an bile
Merak etme...

Eğer hayat çarkı bize ters dönerse
İçimdeki,içindeki ateş sönerse
Çakarım kibriti
Merak etme...

Ayrılık?
Kovarız merak etme...
Küslük?
Sileriz merak etme...
Sensizlik?
Hiç olmayacak hiç merak etme...

Merak etme be güzelim merak etme
Ölüm bir gün gelip kapımızı çalarsa
Zilin sesini sen de duyarsın ben de
Ayrılmayız ayrılamayız merak etme...


İsa GÜNERUZ

Tanem 29 Aralık 2021 09:44

Cevap: Ümit ..
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

Tanem 29 Aralık 2021 09:45

Cevap: Merak etme ..
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

Tanem 29 Aralık 2021 09:46

Cevap: Bir dolu kelimemiz var ancak hiç biri içimize dokunmuyor
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

Tanem 29 Aralık 2021 09:48

Cevap: Olmadı iste
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

aSk 29 Aralık 2021 09:54

Umudum olurmusun ..
 
sevince yalnızca sevdiğin için yaşamak istersin .. sevdiğin öyle sarmıştır aklını fikrini ruhunu ki her şey sana onu hatırlatır … yanında iken bile onun içinde olmak istersin … sen kaybolursun sende sevdiğin kalır.yalnızca beyninde.sevgi fitratın müsait ise sevdiğine yok edesiye yakar seni ve gün gelir kaşında gözünde yüzünde dilinde sevdiğini görürlerde sen o olmuşsun derler.sevgi sonunda yanmayı getirir … sevgi delilikten bir türdür … SEVGİ ÖMÜR BOYUDUR.

Tanem 29 Aralık 2021 09:56

Cevap: Umudum olurmusun ..
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

CooL 29 Aralık 2021 10:24

Cevap: Umudum olurmusun ..
 
Yureqine saqlık :)

aSk 29 Aralık 2021 10:28

Bazen aklıma geliyorsun
 
Bazen aklıma geliyorsun ama ..
Sadece yüzümde bir tebessüm bırakıp gidiyorsun
Bazen aklıma geliyorsun ama ..
Sadece yüzümde bir hüzün bırakıp gidiyorsun
Gözlerim iki damla yaş döküyor ama ..
Galiba seni sevmeyi eskisi gibi sevmiyorum

Tanem 29 Aralık 2021 10:31

Cevap: Bazen aklıma geliyorsun
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

Not 29 Aralık 2021 10:45

Cevap: Bazen aklıma geliyorsun
 
bırakıp gidiyorsun
Bazen aklıma geliyorsun ama ..
Sadece yüzümde bir hüzün bırakıp gidiyorsun

Emeğine sağlık cicemm. :optum:

Tanem 29 Aralık 2021 10:47

Cevap: Müebbet Bir Zaman
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

Tanem 29 Aralık 2021 10:47

Cevap: Bugün anladım
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

Tanem 29 Aralık 2021 10:48

Cevap: Sildim seni bir kalemde
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

Tanem 29 Aralık 2021 10:49

Cevap: Kıyamıyorum
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

Tanem 29 Aralık 2021 10:49

Cevap: Söyle ..
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

aSk 29 Aralık 2021 11:01

Sen hiç ..
 
Sen hiç sana yazdın mı?..

Öldün mü sen hiç yaşarcasına? Yükseklerden düşerken bir an zirvede bulurcasına... Issız bir adaya düşmek üzereyken, kıtaların en büyüğüne ulaşırcasına...

Sen hiç seni sevdin mi?..

Yine kelimeler yetersiz, yine zaman akmıyor... Ve ben bakakalıyorum boş kağıtlara... İçim bir roman yazacak kadar doluyken, dökülmüyor bunlar yine kalemin ucundan... Ve ben yine anlatamıyorum seni umutsuzcasına.. Ve..

Sana en çok ihtiyacın varken; sen hiç sensiz kaldın mı?..

Tanem 29 Aralık 2021 11:03

Cevap: Sen hiç ..
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

aSk 29 Aralık 2021 11:06

Tutku ..
 
iki aşıktır onlar..ay ve güneş.ebedi bir kavuşmanın iki yalnızlık yolcusu..ölüm ve yaşam gibi bir bütün..bir aynada iki yüz..karanlıklar içinde bir çift göz..kavuşamayan iki ruh..bir gözdeki iki gözyaşı..buğulu pencerelerde iki yağmur tanesi..bir kavuşmanın hemen ardından yitirilendir her biri..


ahh aşk!kutsal rüyam!

mavi dünyan ve bitmeyen sessizliğimiz..

bir masal kenti aşıklarıyız biz..tıpkı düşlerdeki gibi..

Tanem 29 Aralık 2021 11:19

Cevap: Tutku ..
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler

Not 29 Aralık 2021 11:20

Cevap: Müebbet Bir Zaman
 
Hep vardır bir gözü değen
Sahile vuran balıklar hududunu unutsa da
Tek O unutmaz
Esrârengiz ve yorgun kelimeleri ayağa kaldıran, ayân eden

Emegine sağlık

Birşah 29 Aralık 2021 11:23

Cevap: Müebbet Bir Zaman
 
Yüregine saglik kuzum :melek:

Not 29 Aralık 2021 11:26

Cevap: Sildim seni bir kalemde
 
Sildim seni bir kalemde.

Muhteşem olmuş cnm emeğine sağlık.

aSk 29 Aralık 2021 15:23

aŞk mı ? hayat mı ?
 
aşk mı ? hayatmı ?

aşk...aşk sensin zaten aşkın tarifi yok ki
ben sen varsan nefes alırım sen varsan yarınıma bakarım

sadece senli hayellerle avunan bu gönlümü
senin bir tek gülümsemene adarım

senin bir tek canım diyişine
ve her seferinde bana bakan gözlerine
tutmam için uzattığın ellerine
yüreğimle sarılırım

sen olmazsam ben hiçim
sen olmazsan yarımım
dünümümde bu günümde sadece sensin sen benim
tek varlığımsın...tek yaşama isteğim
sahip olabileceğim ve yanımda görmek için çırpınacağım canımsın canım

söyle şimdi bana sen olmazsan ne aşkı nede hayatı tanıtım
gözlerimi bile kırpmam
eğer sana kavuşacaksam eğer ellerini tutacaksam
her an yanında olacaksam
hayatımı gözlerinin önünde bitirir
sana gelecekse ölüme sen diye koşarım



şimdi soruyomusun hala

aşk mı ? hayat mı ?


ben sen olmadan nasıl yaşarım sen olmadan aşkı tanımamki
sen olmadan haytta kalamamki
ben ne aşka nede hayata varım

sen ver cevabını sen koy birini kefeye hadi
ama bilki verdiğin cevapta ben olmalıyım
sen olmalısın...

sen benim aldığım nefesimsin
sen benim tek sevdiğimsin

çünkü benim için
aşk ta hayatta sensin...sen...

Tanem 29 Aralık 2021 15:26

Cevap: aŞk mı ? hayat mı ?
 
Hanımefendi emeğinize sağlık paylaşım için teşekkürler


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 16:44.

Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk