[Hesna]

Yeter da.

[Julide]

Sevgili günlük...

Bir kadın, isteklerini gerçekleştirebilecek bir erkek yerine, isteklerini zorla dayatan bir erkeği neden seçiyor acaba? bu istekler kimin istekleridir? bir kadının istekleri mi? bir kadının istekleriyse, bir erkek bir kadının isteklerini o kadına neden zorla dayatmak zorunda kalsın? ya da erkeğin istekleriyse, bir kadın bir erkeği sırf isteklerini gerçekleştirebiliyor diye neden seçsin? bir kadının, bir erkeğin istekleri midir söz konusu olan? bir kadının bir erkeğin, bir erkeğin bir kadının, bir kadının bir erkeğin şeklinde bir sıra olasılığı var mıdır? yoksa aptal kadınlarla öküz erkekler birbirleri için mi yaratılmıştır. dünya kadınlar gününde erkeklere sokağa çıkma yasağı konmalı mıdır? anneler günüyle babalar günü arasında kaç fark vardır? bayram ziyaretlerinde akp yi de ziyaret etmeli miyiz? acaba bugün dışarda mı yemek yesek? iş dönüşü yolda kaybedilen zamana yansak mı? kalabalıktan nefret mi etsek yoksa direk dalsak mı? yada bunların hiç biri bizim için bir sorun teşkil etmese daha mı iyi? bir insanın ne kadar yanılma olasılığı vardır ve bu insan yaptığı tahlillerle yanılma yüzdesini artırdığının farkında mıdır? farkındalıklarını farkettirmeye çalıştıran bir insan herşeye rağmen, eğer olağanüstü güçlere sahip değilse, kimseden bir farkının olmadığının da farkında mıdır? eğer farkındaysa en azından dahil olduğu sınıf, mevki, sosyal alan veya yalnızlığına bir değer biçerek farksız farklılığıyla kendini tatmin etmeli midir? usema bin ladin fake midir? bir kadın ve bir erkek birbirlerine farklı anlamlar yüklemeyi bırakıp yapılan alışverişten karlı çıkmaya çalışmayı bırakabilecek midir? bir kadın veya bir erkek ex'ler veya bir incir kutusunu dolduramayacak yargılar yüzünden diğerleri hakkında genel yargılarda bulunmayı sürdürecek midir? spare me the bullshit...

[Rhytia]

sevgili günlükcüğüm,
İnsanların ne olduğunu anlayamadığımız bu dünyada iyi ki dost bildiklerime de* fazla güvenmemişim. zira sırtını döndüğün ilk an da seni taşlamaya başlayan, sana çamur atan ve seni yalancılıkla suçlayan ilk onlar oluyor. Birde üstüne yalan söylemeleri yok mu?
Olsun kızmıyorum onlara ben de onlarla büyüyorum...onlarla öğreniyorum... onlarla daha da sağlam adımlar atıyorum...teşekkürler DOST BİLDİKLERİM
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


not bu msj ödünç aldığım ve geri iade etmeyi düşünmediğim @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]'in davullu fırınının üstünden gönderildi.

[Ashriel]

Bilin istedim, bil istedim ve türevlerinin de cılkı çıktı, kullanmasınlar artık.

[Julide]

Gunluk'cum....

Dune kadar,Kuruyemis ve tombala, Yilbasi gecelerinin vazgecilmez ikilisiydi. Bayram sabahlari el operdik,Ya bir seker olurdu armaganimiz, ya da mendil icinde harclik. Kuru incir icine ceviz koyar kucuk ellerimizle,Yafa portakallari soyardik Yerli Mali Haftalarinda."tipitip" cigner, topac cevirir, misket oynardik, Yukari mahallede. Mahalle mi kaldi? Basketbola baslamadan once istop ve yakantopla oldu, topla ilk tanismamiz. Beton mantarlar yokken sokaklarda, Mahalle aralarinda, japon kalesi mac yapilirdi. Radyo dinlerdik, ufkumuz genislerdi. Turkiye'de 67 il vardi dune kadar. Zonguldak'ta noktayi koyardik.
Is Bankasi kumbaralari ilk tasarruftu, ilk mulkiyet. Konkensiz kadin gunleri yasanirdi. Elisleri, dantelalar orulurken, Ince belli bardaklarda caylar icilir, Sohbet once yakin cevreden baslar, Sonra ulke sorunlarina gecilirdi. Isimlerden sonra gelen ''BEY'' ve ''HANIM takilari rahatsiz etmezdi kulaklarimizi. Yemek, beyaz ortulerin uzerinde, porselen tabaklarda yenilirdi. Komsu sadece dilde degil, yurekte de vardi. Evin kucuk kizi komsuya gonderilir. ''Bir maniniz yoksa annemler bu aksam size gelecek'' denirdi.
CINE5 şifreliydi, Mobil telefonlar sadece JAMES BOND filmlerinde vardi ben çocukken... Jeton alip, sira beklerdik telefon etmek icin. sonra kart alıp beklemeye başladık...
Insanlar daha mi az yorgundu ne? Otobuslerde buyuklere ve hamilelere yer verilirdi.
Tekel Birasi ve samsun 216 ergenlige ilk merhabaydi. Likor muydu ikram edilen, zarif kristal kadehlerde?
Akide sekercilerimiz, Haci Bekir ve Mahdumlari simdi nerede? Arkası yarınlar , Onalti Soru Bilgi Yarismasi, Brezilya dizileri gibi vazgecilmezdi herkes icin. Rating kelimesi yoktu kelime hazinelerimizde.
Ali Kirca TRT Washington muhabiri, Reha Muhtar Milliyet Atina muhabiri idi.Kuponlar vardı , maket evler .ama yinede Gazeteler okunmak icindi.
Kahve yuz gram alinirdi her dem taze. Her kis oncesi evlerde receller yapilir, tursular basilirdi. Mavi okul onlukleri, beyaz kolali yakalar, geceden utulenirdi. Sevgileri, sevdalari, ilden ile, gonulden gonule tasirdi, kartlarimiz, mektuplarimiz. Ezani hoparlorden dinlemez. Dokuz kez dusunmeden soz soylemezdik.
Cocuklar oyun bile oynarlardi. Topragi saksida degil, arsada ve arka bahcede tanirlardi. Gemlik girisinde denizi gorur sasirirdik, Bir garip Orhan Veli'ye Bir garip tabelayi cok gorduk, Kaldirdik.
Cevre orgutleri boy gostermemisti henuz. Cunku cevre vardi. 10 kasimlarda gazeteler, siyah manset cikar, fabrikalar sirenlerini calardi. Anayurt dortbir yandan celik aglarla orulurdu. Ankara'yi ziyaret eden dostlar ANIT KABIR'e goturulurdu.Konustugumuz dil Turkce idi.
Fener alaylari yapilirdi cadde cadde, sokak sokak, Tatil programlari yerine bayramlarda. Kucak kucak cicek toplanirdi kirlardan anneler gununde. Gogsumuz Cumhuriyetin tunc siperiydi. Turan Gunes'lerimiz, Ihtilal Albaylarimiz vardi. Milletvekilleri milletin vekili idi o zamanlar. Yeni bir dunya kurulacak, ve Turkiye o dunyada yerini alacakti. Inanmistik. Inanirdik. Ne guzel yerdi Susurluk ayrani meshur oldugu zamanlarda. Gelecegi gecmisten kopmadan kuracagimizi sanirdik. Candan insanlar vardi, Dune kadar. Bugunse, sadece dostlar candan. Yasadigimiz binlerce gercek, Ve kurdugumuz binlerce dus vardi. Savrulduk hepimiz bir yerlere, Sadece elimizde bir avuc degerle...

Gunluk'cum ben eski cocuk oyunlari'mi sana verebilirim ama bir tek sartla! Gorebildigin butun cocuklara dagitacaksan eger...

az kullanilmis tilki tilki saatin kac?
oldukca eski ac kapiyi bezirganbasi
bakim gerektiren yag satarim bag satarim
son demlerini yasayan ve tukenmekte olan saklambac ve yakartop (namideger oratada sican)
ve turune az rastlanan istop!

Dur sana istop ile olan bir animi anlatayim... Aylardan ramazandi ve biz cocukluk hevesi ile oruc tutuyorduk. mevsimlerden yaz oldugu icin gun oldukca uzun geliyordu bize. Ve oyunlarla avunup aksami ediyorduk. Ama oyle bir iki kisi degil oyunlarimiz. Mahallenin tum cocuklari. Ben o zaman 9-10 yaslarindayim.kizkardeslerimden birisi birisi 13 digeri de 15 yaslarinda oluyo tabi istop oynuyoruz. Ve top atma sirasi bende! Buyuk bir sevinc ve hevesle topu olabildigince havaya atarak bagirdim ;"Abla!" Kalabaligin bir ucundan bir ablam diger ucundan obur ablam havadaki topa bakarak firladilar ve ortada bir ses: "Tock!"iste o zaman Tommiks ve Teksas'taki efekleri daha iyi anladim. ikisi kafa kafaya carpismislardi oldukca siddetli bir bicimde... Baslarına ususup ne olduguna bakarken top patladi ezan okundu ve biz cil yavrusu gibi ciglik cigliga eve kosturduk.

Ahh! Ahh! Ne gunlerdi? insan ozledigi herseyin hatirladigi gibi kaldigini zannediyor

arrivederci gunluk'cum

[Guzel]

Sevgili günlük:
Bazı kapıları kapadım.
Gururumdan dolayı değil,
Artık hayatıma uygun olmadıkları için.

[Guzel]

Sevgili günlük;
Eskiden sadece;
Kışlar soğuktu.
Şimdi ise,
İnsanlar soğuk,
Yürekler soğuk…

[Hesna]

Aklımda,rüyalarımda.

[Hesna]

İnancın ölçüsü katlanabildiğin acılardır,demişti ona Öğretmen.

[Erva]

Sevgili günlük; özledim ...