IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  odeaweb

>
+
Etiketlenen Kullanıcılar

779Beğeni(ler)

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 05 Mart 2022, 15:25   #1
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: KALBE DÖKÜLENLER - KALPTEN SADIR OLANLAR




PayLaşım için tşkLer....

__________________
Edeptir AŞK Sevdirenin Hürmetine...

Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 05 Mart 2022, 09:54   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
KALBİMİZİ TANIMAK-NEFSİN HALLERİ




NEFİS VE HALLERİ


Bu kadar külfetler içerisinde, varlığını gösteren yalnız Allah’ü Taala’dır. Bundan sonra nefsin gelir. Muhatap olarak meydanda da sen varsın.

Nefis; başta Allah’ın zıddıdır. Halbuki her şey sahiplidir. Böyle olduğu için nefis, hem yaradılış itibariyle, hem de mülk olarak Allah’ındır. Bu arada nefse boş iddia ve arzu, bir de kötülükleri ile sevinmesi kalır.

İş böyle olduğuna göre, sen, Hakka uyarak nefsine muhalefet edesen; Allah için nefsine hasım olmuş olursun... Allah-ü Taala, Davud’da (A.S) şöyle buyurdu:

- “Ya Davud, ben daimi kuvvetinim, bu kuvvetini nefsine düşman olarak ibadete vermeğe çalış. “

Ey mümin, eğer sen de böyle yapar ve bu halde kalırsan, kulluğun ve Allah’a karşı olan bağlılığın doğru olur. Rızkın ne ise... rahat,güzel, hoşolarak gelir; aziz ve mukerrem olursun. Ve her şey sana hizmet etmeğe başlar. Sana tazim ederler, hürmet ederler... Çünkü onlar yaratanına bağlıdır. Sen ise onun sevgili kulusun. Onları Hak yaratmıştır. Onlar da bunu ikrar etmektedirler. Nasıl ki; Allah-ü Taala bunu şu ayetlerde haber vermiştir.

- “Allah’ı tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur, lakin siz onların tesbihini anlayamazsınız.”

- “ Göğe ve yere isteyerek veya zorla geliniz... diye buyurdu. Onlar da dediler:

- İsteyerek geldik...”

İbadetin başı nefse muhalefet etmektir. Allah-ü Taala buyurdu:

- “Nefsine uyma; nefs seni Allah yolundan ayırır.”

Davud’a da şöyle buyurmuştur:

- “Ey Davud, nefsini bırak, çünkü o, daima münazaa çıkarır. “

Beyazid-i Bestami’den (Rh.) bir rivayet vardır. Beyazid mana aleminde tecelli-i ilahiye nail olur ve sorar:

- “Yarabbi, sana nasıl gelinir?

Şu cevabı alır....

Nefsini bırak da gel...

Beyazid der ki:

Nefsimi bıraktım, yılan soyunduğu gibi ben de nefsimden soyundum... Her hayrın ve her güzelliğin onu bırakmakta olduğunu gördüm...”

Eğer takva halinde isen, nefsine daima muhalefet et... Halkın varlığını kalbinden çıkar. Onlardan her hangi bir şey bekleme. Onlara minnet etme. Onlara güvenme, onların elindeki dünyalığa göz atma. Onların iyiliği seni sevindirmesin, kötülükleri de gücendirmesin. Onların hediyesini, sadakasını, zekatlarını, adaklarını bekleme. Şayet senin mal, mülk sahibi bir adamın varsa sakın mirasına konmak için ölümünü .isteme...

Halkı hakikaten kalbinden çıkar. Onları kah açılan, kah kapanan bir kapı bil. Onları, meyvesi bazen var, bazen de yok olan ağaçlar gör... Bu işlerin hepsini bir faile bağla ve bir müdebbirin tedbiri kabul et. Bu fail ve müdebbirin de Allah olduğuna inan ki, muvahhid olasın.

Bu anlattığımız şeyleri kabul etmekle beraber kulların çalışmasını da inkar etme... Sonra cebriye mezhebine girmiş olursun. Her ikisini birleştirirsen cebriye mezhebinden kurtulursun. Allah’ın yardımı olmadan onların işi tamam olmayacağını iyi bil. Allah’ı unutarak onlara tapma. Bunların yaptığı, Allah’ın işinden ayrıdır, deme. Hakkı inkar etmiş olursun. Kadriye mezhebine girmiş olursun. Allah, gücü kuvveti verir, kullar da yapar, de...

Bu hükümlerde Allah’ın emri ne ise ona bağlan. Bunlardan haddi aşmayarak kısmetin ne ise onu al. Allah’ın hükmü, sana ve bütün mahlukata kendi verdiği hükmü ile olur. Sakın sen hakim olmaya kalkmayasın. Sen de onlar gibi kader-i ilahinin çizgisi dahilindesin. Kader ise karanlıktır. Karanlığa lamba ile gir. Bu lamba da Allah’ın kitabı, Peygamberin sünnetidir. Sakın bu ikisinden ayrılma...

Eğer bir hatıra kalbine gelirse ve sıkışık durumda kalırsan, onu derhal kitap ve sünnet ölçüsüne vur... Mesela, zina etmek, gösteriş yapmak gibi şeylerden olduğunu görürsen, facir(*) ve fasiklerle(**) birleşmek gibi şeyler olursa –ki bunlar haramdır- sakın yapma... Derhal bu gibi düşünceleri bırak... Bunlardan başka haram şeyler olursa hemen ört... kaç... Kabul etme, amel etme... Bu gibi şeylerin şeytan tarafından sana hatırlatıldığını bil.

O sana gelen hatıranın, mübah olan arzulardan, evlenmek, yemek, içmek nev’inden bazı şeyler... yine yapma. İhtimal ki aklın ermediği bazı kötülükler onda gizlidir. Mesela bakarsın sana bir fikir gelir:

- Bu müşkülün için falan yere git; oradaki falan zata arz et...

Halbuki senin o zata ihtiyacın yoktur. Belki de senin ilmin, irfanın daha üstündür. Bunları da onunla anlıyorsun. Burada biraz dur. Hemen oraya koşma...

Bazen de kendi kendine dersin:

- Herhalde bu Allah tarafından ilhamdır, bununla amel edeyim...

Hayır bunu da yapma! Bu işte de hayırlısını bekle... Bunun Hak tarafından olduğunu anlamak için, o ilhamın sana tekerrür halinde gelmesi lazımdır... Yahut sana, o işi yapman için manevi bir emir verilir, o zaman yaparsın. Allah için bilgi sahibi olanlara bu gibi şeylerde bazı alametler zuhur eder; bunu da ancak akıllı veliler ve ebdal zümresi bilir.

Bu anlatılan şeyleri sakın yanlış anlama... Bunlar, emir ve yasakların haricindeki şeylere aittir. Şer’i hükümlere uyman ve tamamiyle tatbik etmen lazımdır. Aksi halde manevi alemden hiç nasib alamazsın...

Doğruyu bilen ve o yolda hidayet eden Allah’tır...

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 05 Mart 2022, 09:58   #3
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: KALBİMİZİ TANIMAK-NEFSİN HALLERİ




PayLaşım için tşkLer

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 05 Mart 2022, 15:26   #4
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: KALBİMİZİ TANIMAK-NEFSİN HALLERİ




PayLaşım için tşkLer....

__________________
Edeptir AŞK Sevdirenin Hürmetine...

Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 05 Mart 2022, 09:57   #5
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
ÖLÜM VE ÖTESİ( ÖLÜME HAZIRMIYIZ- BEKA ALEMİ İLE İLGİLİ NELER BİLİYORUZ )




Ölümü Anmak Ve Ona Hazırlanmak


Ebû Hüreyre (Radıyallahû anh) 'dan rivayet edildiğine gön lo demiştir:

Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) : «Lezzetleri yıkıp yok eden ölümü çok zikredin» diye büyt yordu.


Ebû Nuaym, Ömer bin el-Hattab'm hadisinden aynısını riyşyet etmiştir.

Bezzâr, Enes (Radıyallahû anh)'dan rivayet ettiğine göre Bİeşû-luîîah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

«Lezzetleri yıkıp yok eden ölümü çok anın. Çünkü ölümü anmak, darda olanı rahatlanchnr. Rahatlıkta olanı sıkıştırır.»

îbn-i Mâce'nin Ömer (Radıyallahû anh)'dan rivayet ettiğine göre;

Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) 'den hangi müslümanın daha akıllı, zeki olduğu soruldu. Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) :

«Ölümü en fazla zikreden ve ölümden sonrasına en güzel ha*zırlananlardır akıllılar» diye buyurdu.

Tirmizî, Şeddad bin Evs (Radıyallahû anh) 'dan rivayet ettiğine göre, şöyle demiş:

Rasûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) :

«İyi akıllı kişi nefsine hakim, olan, Ölümden sonrasına çalışan-

dır. Âciz kişi de, nefsinin havasına tabi olup (Allah bana şöyle şöyle yaptı) diye iftirada bulunandır» buyurdu.

îbn-i Ebu Dünya, Enes (Radıyallahû AnhVdan rivayet ett göre:

Resûlullah (Salîallâhû Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Ölümü çokça anın. Çünkü ölümü anmak günahları temizler, İnsanın elini dünyadan çeker, zenginken ölümü zikrettiğinizde o zikir, zenginliği hedm eder (azgınlığını indirir). Fakirken ölümü anmmz sisi yaşamaya razı eder.»

Yine îbn-i Ebu Dünya A'îa el-Horasani'den rivayet ettiğine göre, şöyle demiştir:


Resulullsh (SallaÜâhû Aleyhi ve Seîlem) bir meclîsin yanından geçti, gülmek ortalığı almıştı. Bunun Üzerine şöyle buyurdu ı «Meclisinizi lezzetledi bulandıncısıyla renklendirin.» Onlar dediler t

-Yâ Kesûlaîlah nedir o lezzetleri bulandıran?» Resûlullah (Salîallâhû Aleyhi ve Sellem) : -Ölüm» diye buyurdu.

Yine İbn-i Ebu Dünya'ıun Süfyan (Radıyallahû anhVdjan riva*yet ettiğine göre, şöyle demiştir;

Bize yaşlı bir adam haber verdi ki Resûlullah (Salîallâhû Aleyhi ve Sellem), bir adama öğüt verip dedi:

Ölümü çokça zikret, kendisinden başka her şeye karşı seni te*selli eder...»

îbn-i Ebu Dünya ve Beyhaki îman Şubelerinde Zeyd e -Sülpym! (radıyallahû anh) 'dan rivayet ettiklerine göre:

Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) sahabelerinden bir gaf*let hali gördüğünde yüksek bir sesle kendilerini uyarıyordu.

«Ölüm geldi ölüm!,. Vazgeçilmez netice! Yâ şekavet, yâ saadet! (ya mutluluk, ya mutsuzluk) diye buyuruyordu.

Beyhakî, el-Vadin bin Ata'dan rivayet ettiğine göre:

Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Selîem) insanlardan ölüm tasında bir gaflet sezdiğinde, gelir kapı çerçevesini tutar, üç sefer çağırırdı:

«Ey insanlar, ey müslümanlar, vazgeçilmez sonuç olan ölüm gel*di. Ölüm getireceklerimle geldi. Allanın evliyasına rahat hoş bere*ketli neticeler getirdi. O evliyalar ki, ebed ehlidirler. İstek ve çalış*maları hep ebed içindir... İşte nasıl ki her yolcunun bir gayesi var*dır. (Hayat yarışmasına) katılan her yaşayanın da sonucu Ölümdür. Ya kazanır, ya kaybeder.»

Taberani Ammar (Radıyallahû anhVdan rivayet ettiğin göre şöyle demiştir:

Resûlullah (Salllâhû Aleyhi ve Sellem) : «Vaaz edici olarak Ölüm yeter,» diye buyurdu.

Rivayet edildiğine göre Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) a şöyle sorulmuş:

«Yâ Resûlalîah! Hiç kimse şehidlerle beraber haşrolacak mı?» Resûlullah (Sallaîlâhû Aleyhi ve Sellem) :


«Evet gece ve gündüzünde yirmi sefer ölümü zikreden kişi on*larla beraber haşrolunacak» diye buyurmuştur.

Sudi,

«O Allah ki, sizi imtihan etsin ve hanginizin daha güzel amelli olduğunu göstersin diye ölüm ve hayatı yarattı»mealindeki âyet-i kerimeyi:

«Hanginizin, ölümü çok zikrettiğini ona en güzel şekilde hazır*landığını ve daha fazla korkup sakındığınızı göstersin diye ölüm hayatı yarattı» şeklinde tefsir etmiştir.

İbn-i Ebu Dünya ve Beyhaki «Şuab-i İman»da aynısını riva etmişlerdir.

îbn-i Sabit (Radıyallahû anh) 'dan rivayet edildiğine göre:

Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve SellenO'in yanında birisi zik*redilip övüldü. Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) ;

«Onun ölümü zikretmesi nasıldı?» diye sordu. «Ondan bu jko-nuda birşey konuşulmadı- dediler. Bunun üzerine «Bildiğiniz gibi değildir» diye bildirdi.

İbn-i Ebi Dünya ve Bezzâr, Mevsulen (tam bir senedle) benzferi-ni rivayet etmişlerdir.

Taberâni de Sehl bin Said'den benzerini rivayet etmiştir.

Bâzıları demişlerdir ki:

«Kim ölümü çok zikretse, üç şey ona ikram edilir Çabuk tevbe eder. Kalbinde kanaat olur. İbadetinde sevinç ve ferah bulur. Kim ölümü unutsa, üç şey ile cezalandırılır. Tevbeyi erteletir, kafi mik*tara razı olmayı bırakır. İbadetinde tenbellik yapar.Teymi de demiştir:

«İki şey benden dünya lezzetini kesiyorlar: Ölümü ve Allah'ın huzurunda durmayı zikretmek...»

îbn-i Ebu Dünya bunu rivayet etmiştir.

Bâzıları da, «Dünyadan nasibini unutma» mealindeki âyet-i

kerimede, nasibi kefen diye tefsir etmişler; (onlarca) ayet-i keri evveline bitişik olan bir vaazdır-. Âyetin evveli:

«Allah'ın sana verdiği şeyler için Âhireti iste» mealindedii), Mânâsı da şöyle olur: Yani dünyadan Allah'ın sana verdiği şeylei1 ile Cenneti iste, o şeyleri ona kavuşturacak şekilde kullan ve unutf ma ki, nasibin olan kefenden başka bütün malını bırakacaksın, sil ki şair demiş:

Ömür boyunca biriktirdiğinden nasibini Sarılacağın iki örtü bir de mumyan..

Ebû Nuaym, Ebû Hüreyre (Radıyallahû anh) 'dan rivayet ettiği*ne göre;

Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) 'e bir adam geldi dedi

— «Ya Resûlallah, neden ölümü sevemiyorum. Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) :

— Malm var mı? buyurdu.

— Evet, dedi.

Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) :

—Önce malını gönder (yani fisebilillah ver). Çünkü mü kalbi malı ile beraberdir. Malı önce gönderse ister ki ona kavuşsun Erteletse (dünyada bıraksa) ister ki beraberinde kalsın.

Said biı mistir:

Mansûr, Ebû Derdâ'dan rivayet ettiğine göre şöyle cte-

«Belİğ bir meviza, seri' bir gaflet. Vaaz edici olarak ölüm yeter. Ve ayırıcı olarak da zaman yeter. İnsan bugün meskenlerde Yarın ise mezarlarda...»

tbn Ebi Dünya» Reca bin Hayve'den rivayet ettiğine göre

Kul, ölümü çok zikretmez; illa, sevinç ve kıskançlığını bırakır.

Ebi Derda'dan rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Kim Ölümü çok zikrederse, hasedi de azalır. Kıskançl

Rebiî b. Enes'ten rivayet edildiğine göre şöyle demiştir

Resûlulîah Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) : «Dünyadan insanın elini çektiren1 ve ona Ahireti sevdiren olarak ölüm yeter,» buyurdu...

Taberâni, Tarık el-Muharibi (Radıyallahû anh)'dan rivayet etti*ğine göre, şöyle demiştir:

Resûlulîah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) bana: «Ölüm gelmeden önce ölüme hazırlan» buyurdu.

îbn-i Ebi Şeybe, Avn bin Abdullah (Radıyallahû antü'dan rivâ-i yet ettiğine göre şöyle demiştir:

«Yarını ecelinden saymayan kuldan başka kimse Ölümü tam yerine koymamıştır. Çünkü güne başlayan çok kişi var ki o günü bi-ürmiyor. Ve yarım uman çok kişi var ki ona yetişmiyor. Sen eğer eceli ve gelişini görseydin emeli ve gururu bırakırdın.»

Yine İbn4 Ebi Şeybe, Ebî Hazim'den rivayetine göre, şöyle de*miştir:

«Âhirette seninle beraber olmak istediğin şeye bak. Onu bugün öne al ve bak; orda seninle olmak istemediğin şeyi bırak.»

Yine îbn-i Ebî Şeybe ondan şunu rivayet etmiştir:

«Ondan dolayı ölümü istemediğin her işi bırak. Sonra, öldüğün zaman sana zarar vermez.»

Ebû Nuaym, Ömer îbn-i Abdul-Aziz (Radıyallahû anh)'den ki-vâyet ettiğine göre şöyle demiştir:

«Kim Ölümü kalbine yaklaştırsa, elîndekini çoğaltır.ı

Recâ bin Nuh'tan rivayet edildiğine göre, Ömer îbn-i Abdülaziz, ailesinden birine şunları söylemiştir:

«Bundan sonra, eğer gece gündüz ölümü anmanın değerini diysen her fani şeye buğzet ve her baki şeyi sev.«

Mücemmi' et-Teymi'den rivayet edildiğine göi§, şöyle demiştir: «Ölümü zikretmek zenginliktir.»

Sümayt (Radıyallahû anhVtan rivayet edildiğine göre, şöyle iniştir:

«Kim ölümü göz önüne alsa, dünyanın darlığına ve ferahına aldırmaz.»

Ka'b'dan rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: «Kim ölümü hakkıyla tamsa dünyanın musibet ve gamlan ona kolay gelir.»

îbn-i Ebi Dünya, Hasan'dan rivayet ettiğine göre şöyle demiştir t «Hiçbir kulun kalbi, 'hiçbir zaman ölümün zikrine devam etmemiş; illa, dünya onun nazarında küçülmüş ve içindeki her ona kolay gelmiş.»

Katade (Radıyallahû anhVdan rivayet edildiğine göre, şöyle mistir:

«Ne mutlu o kimseye ki, Ölüm saatini hatırlar.»

Malik bin Dinar'dan rivayet edildiğine göre Hâkim, şöyle demiş*tir :

«Amel ve ibadette kalbin hayatlanması için ölümü zikretmek yeter.»

Safiyye (Radıyallahû anhâ) 'den rivayet edildiğine göre: :

Bir kadın, Âişe (Ra,çLıyallahu anhâ)'ye kalbinin katılığından şi*kâyet etmiş. Âişe (Radıyallahû anhâ) :

«Ölümü çok zikret, kalbin yumuşar,» demiş.

Ebî Hazim'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: «Ey insanoğlu! Hayır sana ölümden sonra gelir.»

îbn-i Asakir, Ali bin Ebi Talip (Radıyallahû anhVdan rivayet et*tiğine göre, şöyle demiştir:

«Ölüm amel sandığıdır. Hayır sana ölümden sonra gelir.»

Deylemî, Enes (Radıyallahû anhVden rivayet ettiğine göjre şöy*le demiştir:

Hesûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) :

«Dünyada zühdün en iyisi, ölümü zikretmektir. İbadetin ı en üs*tünü tefekkürdür. Kim ölümün zikrini çok yüklense kabri Cennet bahçelerinden bir bahçe olur.»

Hz. Ali de (Kerreniellah vechehu) şöyle demiştir:

«İnsanlar, uykudadırlar, öldükleri zaman uyanırlar.»

Hafız Ebu'1-Fadl el-Irakî bu mânâyı şöyle nazmetmiştiit:

«İnsanlar, uykudadır, ölünce (ye kadar), Ölüm uyuklamalarını giderir.» .

Tirmizî, Ebû Hüreyre'den rivayet ettiğine göre:

Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) :

Ölüp de pişman olmayan hiç kimse bulunmaz» diye bu:

Dediler:

— Ya Resûlallah, nedendir pişmanlığı?

Resûlullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem.

— Eğer, iyi ise, iyiliğini artırmadığından pişman olur. Eğ ise vazgeçmediğinden pişman olur, buyurdu.

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 05 Mart 2022, 09:57   #6
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: ÖLÜM VE ÖTESİ( ÖLÜME HAZIRMIYIZ- BEKA ALEMİ İLE İLGİLİ NELER BİLİYORUZ )




PayLaşım için tşkLer

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 05 Mart 2022, 15:28   #7
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: ÖLÜM VE ÖTESİ( ÖLÜME HAZIRMIYIZ- BEKA ALEMİ İLE İLGİLİ NELER BİLİYORUZ )




PayLaşım için tşkLer....

__________________
Edeptir AŞK Sevdirenin Hürmetine...

Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 05 Mart 2022, 10:02   #8
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
KALBİN İNCE HALLERİ( GÖKLER VE İÇİNDE BARINDIRDIKLARI )




Gökler ve Çeşitli Cinsler


Rivayete göre; Allah'in (C.C.) ilk yarattigi varlik «cevher» dir. Allah (C.C.) cevhere heybet nazari ile bakinca Allah (C.C.) Korkusu ile eridi ve titredi, arkasindan su oldu. Sonra Allah (C.C.) suya rahmet nazari ile bakinca yarisi dondu. Allah (C.C.) bu donmus sudan «Ars»i yaratti.

Ars da sarsilmaya baslayinca Allah (C.C.) üzerine «Lâ ilâhe îllallah, Muhammedürrasûllah» (Allah (C.C.)'dan baska ilâh yoktur. Muhammed Allah'in rasul'udür)» cümlesini yazdi, O zaman sükûnet buldu.

Geriye kalan suyu, Allah (C.C.) Kiyamet Günü'ne kadar kendi hâline sarsilmaya ve kaynasmaya birakti. Nitekim ulu Allah (C.C.) «O'nun Ars'i su üzerinde idî» buyuruyor.


Arkasindan su calkanmaya ve köpürmeye basladi, ondan dumanlar çikti ve birbiri üzerine yigilarak yükseldi. Dumanin köpügü vardi, Allah (C.C.) bu köpükten "kat" halinde yer gökleri yaratti.

Bu sathada yer ve gök tabakalari yapisikti. Ulu Allah (C.C.) aralarinda rüzgâr yaratti ve böylece yer katlari ile gök katlari birbirinden ayrildi.

Nitekim ulu Allah (C.C.) bu durumu bildirerek: «Sonra semaya dogruldu ki; o bîr duman halinde idi.» buyurur.


Hikmet ehli söyle der: "Allah (C.C.) gögü neden dumandan yaratti da Buhardan yaratmadi? Cünki duman düzleri birbirleriyle baglantili halde yaratilmistir. Sonuncusu yerinde sabittir. Oysa ki, buhar dengesiz bir yapiya sahiptir, dönücüdür.
Bu da ulu Allah (C.C.)'in ilminin kemâlini ve hikmetini gösterir."

Daha sonra Allah (C.C.) suya rahmet nazari ile bakti, su dondu. Nitekim bu; husus Peygamber`imizin (S.A.S.) hedisi ile sabittir.

Faide, gerek gök ile yeryüzü arasinda ve gerekse bütün gök katlari erasinda besyüz yillik mesefe vardir. Her gök katinin yüksekligi de yine bes yuz yilikk uzaklik tutar.

Söylendigine göre gögün birinci kati sütten beyazdir. Onu yesil gösteren «Kaf» daginin
yesilliginin yansimasidir. Birinci kat gögün adi «Rakia» ´dir.

Ikinci kat gökyüzü nûr gibi parildayan demirdendir, adi «Reydum» veya «Maun» ´dur.

Üçüncü kat gök bakirdandir, adi. «Meleküt» veya «Hayruyun» ´dur.

Dördüncü kat gök beyaz gümüstendir, parlakligi gözleri kamastiracak güçtedir, adi «2ahire» ´dir.

Besinci kat gök kirmizi altindandir, adi «Muzeyne» veya «Muzhire» ´dir.

Altinci kat gök nûr pariltili bir cevherdendir, adi «Halise» ´dir.

Yedinci kat gök kirmizi yakuttandir, adi «Labiye» veya «Damia» ´dir.

«Beyt-ül Mâmur» gögün bu yedinci katindadir. Beyt-ül Mâmur'un biri kirmizi yakuttan, öbürü yesil zeberced'den, biri beyaz gümüsten ve öteki kirmizi altindan olmak üzere dört diregi vardir.

Yine söylendigine göre akikten oian Beyt-ül Mâmur'a her gün yetmis bin melek girer ve Kiyamet Gününe kadar bu meleklerden hiçbiri geri dönmez.

Güvenilir görüse göre, yeryüzü gökten daha üstündür. Çünki peygamberler burada yaratilmis ve burada gömülmüstür. Yerin en makbul kati da en üst katidir. Çünki varliklar bu kattan yararlanmaktadirlar.

Ibni Abbâs'dcn (R.A.) rivayet edildigine göre göklerin en üstün kati çatisi üzerinde «Ars-ür Rahman» ´in bulundugu gök katidir. Bu katin ismi Ars'a yakinlIgindcn dolayi «Kürsî» dir. Bir de bütün faydalanilan yildizlar, yedi gezegen hariç, bu kattadirlar. Yedi gezegen yildiz ise gögün yedi katina dagilmis veziyettedir.

Bunlardan «Zuhal» yedinci kat göktedir ve persembe gününe tekabül eder.

«Merih» besinci kat göktedir ve sali gününe tekabül eder.

«Günes» dördüncü kat göktedir ve pazar gününe tekebül eder.

«Zühre» üçüncü kat göktedir ve Cum'a gününe tekabül eder.

«Utarit» ikinci kat göktedir ve çarsamba gününe tekabül eder.


«Ay» , birinci kat göktedir ve Pazartesi gününe tekabül eder.

Lâtif bir nükte:

Ulu Allah (C.C.)'in sasirtici bir hilkat cilvesi olarak hiç birininin digerine benzememesine ragmen yedi kat gögün hepsi de dumandan yaratilmistir. Öteyandan Allah (C.C.) gökten indirdigi su sayesinde çesitli rengi ve degisik tadi olan türlü türlü bitki ve meyveler ortaya çikarmistir.

Nitekim Ulu Allah (C.C.) «Meyva ve bitkileri yiyecek olarak birbirinden farkli üstünlükte yarattik» diye buyuruyor.

Yine ulu Allah (C.C.), ademogullarini da çesit çesit tabakalarda yaratmistir. Kiminin rengi beyaz, kimininki ise siyahtir. Kimi bilgili, kimi câhildir. Oysa ki, hepsinin kökü ayni yâni Âdemdir. Her yarattigi seyde «Kemâl» ´in isbat eden Allah (C.C.)'i noksan sifatlardan tenzih ederim!

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 05 Mart 2022, 10:03   #9
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: KALBİN İNCE HALLERİ( GÖKLER VE İÇİNDE BARINDIRDIKLARI )




Paylaşım İçin teşekkürler

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 05 Mart 2022, 15:24   #10
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: KALBİN İNCE HALLERİ( GÖKLER VE İÇİNDE BARINDIRDIKLARI )




PayLaşım için tşkLer....

__________________
Edeptir AŞK Sevdirenin Hürmetine...

Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.
 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
40 yil, a.s, abdest, açlık ve tokluk zarar ve faydaları, adalet - hikaye, aff, ahde vefa- dini hikayeler, ahde vefa-insanlık-, ahir zaman, ahireti tanımak, ahlaki çöküntü, aksırma, akıl, akıllı sözler- nükteler, aldulhamid han, alemler, allah a itaat, allah a yakın olmak, allah buyuruyor ki, allah c.c ve peygamber sav i sevmek, allah cc buyuruyor ki, allah cc diyor ki, allah diyor, allah diyor ki, allah diyorki, allah dostları, allah korkusu, allah nizami-şeriat, allah sevgisi, allah tan umut kesmek, allah ı bilmek, allah ı düşünmek, allah ı tanımak, allah ın tanımak, allah ın tecellisi, amel ve niyet, ankara savaşı-maneviyat erleri- tarih, anne baba hakkı, anne hakkı-baba hakkı, anne-baba- hürmet, ateş, ayet, ayet hadis dua, ayet-hadis -dua, ayet-hadis-dua, ayetler, azap, aşk masalı, baba hakk dini hikayeler, baba hakkı, bağışlama, bayram duası, beden, bela ve musibetler, berat gecesi, bilgi, bilmediklerimiz, bir dil bir millet, büyü, büyüklerden öğütler, cami adabı, çanakkale hatıraları, çanakkale şehitleri, cehennem, cehennem ehli, cennet, cennet cennet çarşıları, cennet nimetleri, cennetin anahtarı, cennette gece -gündüz, cerh ve tadil, ceza.többe, cihad, cihad- şehidlik, cuma sohbetleri, cömertlik, dejavu, din büyükleri, din düşmanlığı, din tarihi, dini hikaye, dini hikayeler, dini kıssa, dini nikah, dini şiir, dirayet, doğal ilaçlar, doğru beslenme, doğru yemekler, doĞruluk, dostluk mesajları, dua, dua adabı, dua da yöntem, dünya hırsından vazgeçmek, dünya nın varoluş sebebi, dünyâ sevgisi, dünya sevgisinden uzak durmak, dünya sevgisinin zararı, dünya ve ahiret, dünyayı tanımak, ebedi ateş, ebu bekr sıddık, ecellerin tayini-şaban ayı, edep, edep - saygı, edep-dini hikayeler, edep-haya, ehli sünnet itikadi, emir sultan hazretleri, erkekte örtünme, evlat yetiştirme, evlilik, evlilik-iyi eş, evliya, evliya hayatlarından, evliya ikliminden, evliya öğütleri, evliyalar dan öğütler, evliyalardan nasihatler, eş-hitap-muhabbet, fakirin hakkı, fatiha suresi .french, fazla konuşmanın zararları, feraset, fitne, fıkra, fısk-nifak-allah ı unutmak, fıtrat -yaratılış - insan hakikati, gam, gerçek hikayeler, gerçek hikayeler -ilginç olaylar, gerçek olaylar, gerçek olaylarçanakkler, gizli duygular, gizli şirk, günah- dilin afetleri, günahlardan sakınmak, günün duası, günün sözü, gıybet-hadis, güzel ahlak, güzel ahlak- hayırlı işler, güzel söz, güzel söz-nükte, güzel söz. hz. ali k.a.v, güzel sözler, hadis, hain, halife ler, haramı terk, hastalık günahlara kefarettir, haya, haya -edep, hayat bilgileri, hayat dersleri, hayır -alamet, hayır ve şer, hayırlı işler, hazır cevap, hazır cevap nükteler, hazır cevap sözler, hazır cevap-güzel söz, hazır cevap-nükte, hazır cevaplar, hazır cevaplar - nükteler, hazırcevap, helal haram, hesap, hesap- nizam, hikaye, hikaye -cihad, hikaye-karacoğlan ve elif, hikayeler, hizmet etmek, hırs- edep, hz. muhammed mustada sav mucizeleri, hz. muhammed sav mucize ler, hz. zülkarneyn (a.s), hz. ömer r.a, ibadet, ibadetler, ibretlik hadiseler, ibretlik hikayeler, ibretlik olaylar, ibretlk olaylar, icmek, iflas, ihanet, ihlas, ilahi aşk, ilginç olaylar, imam azam - akıllı sözler, imam azam r.a, iman, iman - sınav, iman hakikati, iman ve amel, iman-amel, imtihan, insan - hakikat, insan - melek- iyilik, insan hakikati-kendini tanımak, insan ilişkileri - edep, insanın bedene ihtiyacı, insanın hakkati, iptila-bağımlkılık-düşkünlük, irşad, isa, islam bekçileri, islam moda ayrımı, islamda gerçek dost, islami yaşam, islamn büyüklerinden öğütler, islamın geldiği nokta, itaaat, itaat - iman, iyilik, iyilik etmek, iyilik ve kötülük, iyilik-halis niyet, kabir hayatı, kabir ve sonrası, kabul olunan dua, kader, kadın erkek ilişkileri, kadın gaziler, kadın hakları, kadın hakları- boşanma- nikah, kadın sahabeler -hz. esma r.a, kadınlar - islamda kadın, kadının değeri-annelik, kahve, kainat - yaratılış, kainatın yaratılışı - big bang, kalbi tanımak, kalbin enteresan hallleri, kalbin halleri, kalbin halleri(zekat ve cimrilik), kalbin halleri-kibir, kalbin halleri-sabır-hastalık, kalbin halleri-zekat, kalbin halleri-zina, kalbin hallleri, kalbin ince halleri, kalbin ince işleri, kalbin incelikleri, kalp, kalp haller- emanet, kalp halleri, kalp halleri-anne baba hakkı, kalp halleri-aşırı ihtiras, kalp oyunu, kalp ve ilim, kalp ve ince meseleler, kalp-gıybet, kamil iman, kanaat, kaza namazları hakkında hüküm, kazanc, kendini bilmek, kendini tanımak, kendini tanımak - acziyet, kendini tanımak - ilim, kendini tanımak -allah ı bilmek, kendini tanımak -kalp alemi, kendini tanımak nefsini blmek, korku ve ümit, kul hakkı- mahşer yeri hesap günü, kuran, kuran hakkında, kutlama, küfre yaklaştıran fakirlik, küfür, kısa hikaye, kıssadan hisse, kıstas, kıstaslar, kıyamet ve alametleri, kıyamet-ahiret, kıyamet-isa a.s ın nuzülü, lafazan yayın, lafazan.fm, love, mağfiret, mahşer ve hesap, mahşer-mizan, malın temizlenmesi, maneviyat, mardin, mehdi a.s, merhamet, mermahet, mezhepler, miraç gecesi-miraç kandili, misafir ağırlama, misafire ikram, mizah, mizan, murakabe, mücadele etmek, mümin-kabir hayatı, münacaat- dua, müracaat, mürid mürşid ilişkisi, müslümanların kötü hali, namaz, namaz - huşu - hudu, nasihat, nasihat- evlilik, nasihatler, nazar duası, nebi . istihaze, nefis muhasebeleri-imam gazali, nefis terbiyesi, nefis ve halleri, nefs, nefs - şeytan, nefs in sıfatları, nefs terbiyesi, nefs ve halleri, nefsini tanımak-kendini bilmek, nezaket, niyet, nükteler, nükteli sözler, okuryazarblog, olayların dili, oyun ve dans hakkında, paylaşmak, peygamber ahlakı, peygamber sevgisi, pişmanlık, rahman-rahim-bağışlama, reca, recep ayı faziletleri, recep ayı zikirleri, regaip gecesi, regaip gecesi ibadetleri, résimléri, riyazet-şehvet, ruh, rüya, rüya . rüya tabirleri, rüya tabiri, rüya tabirleri, rüya tabirleri -rüyada balık görmek, rüya tabirleri _ elbise giymek, rüya tabirleri- ay görmek, rüya tabirleri- rüyada nar görmek, rüya tabirleri-doğum, rüya tabirleri-kabir, rüya tabirleri-rüyada karpuz kavun, rüya tabirleri-rüyada su içmek, rüyada uçmak, rüyalar, rıza, rızık, sağlık, sağlıkl beslenme, sakınmak, salavat, saliha kadın- evlilik, samimiyet, sevgi pıtırcığı, sevgi-kalp halleri, sigara . sağlık. tiryaki, slow, song, sosyal arkadaşlıklar, suc, sıhhat, söz, söz - şeref, sözler, tabir, takva, tam bağlılık, tasadduk-allah yolunda infak-ahirete yatırım, tatlı, tatlı tarifi, tatlı tarifleri, taviz, tesadÜf, teslimiyet-itaat, tevbe, tövbe, ulubatlı hasan, umut, utanc, vaktin ihyası, vatan hizmeti, vazife, veciz sözler, vefa, vefa duygusu, veli, yahudi mezalimi, yahudiler-tevrat, yaratma - ve tabiatın gücü, yaratılış hakikati, yazılan tarih, yaŞam, yaşlıya hürmet, üç aylar - recep ayı, yeme adabı, yemek, yemek tarifi, yemek tarifleri, Ümit, ümmet-i dâvet, üstün ameller, zekat, Öğüt, Öğütler, öğütler-önemli bilgiler, ölüm, ölüm e hazırlanmak, ölüm gerçeği, ölüm hakikati, ölüm ve ötesi, ölüm- hesap günü, ölüm- mahşer, ölümü istemek, öpütler, Örtünme, şahadet, şehit.maneviyat erleri, Şehvet, şetyanın hileleri, şeytan ın hileleri, şeytanın hileleri, şifa, Şiir, şiir - necip fazıl kısakürek, şiir -necip fazıl kısakürek, şiir(feridüddin-i attar), şiir- necip fazıl kısakürek, şiir- necipfazıl kısakürek, şiir- suamanın faydaları, şiir-islam büyükleri-nabi, şiir-necip fazıl kısakürek


Konuyu Toplam 4 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 4 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Fotoğraf paylaşımları hk. miZah Duyuru Arşivi 1 21 Ağustos 2019 13:03
Günün Müzik Paylaşımları AsiRuh Albüm Tanıtımları 0 02 Mart 2018 12:12
Günün Müzik Paylaşımları AsiRuh Albüm Tanıtımları 0 23 Şubat 2018 10:56