IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası (https://www.ircforumlari.net/)
-   IF Günlük (https://www.ircforumlari.net/if-gunluk/)
-   -   The world is yours* (https://www.ircforumlari.net/if-gunluk/388735-world-yours.html)

Sis 19 Haziran 2011 20:59

Cevap: The world is yours*
 
Biri sana sorarsa ; Sana, beni sorarsa ; Gitti, der misin ?
Gittiğimi söyler misin ? Gidiyorum ben sana. Benimle gider misin ?

Ö.A

Sihir 20 Haziran 2011 22:19

Cevap: The world is yours*
 
[YT]wagn8Wrmzuc[/YT]
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Ohohohoh
Judas'a aşığım

Ohohohoh
Judas'a aşığım

Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! GAGA

Bana geldiği zaman, ben hazır olacağım
Eğer ihtiyacı olursa, saçlarımla ayaklarını yıkayacağım
Aklıyla yalan söylediği zaman onu affedin
Üç defadan sonra bile, bana ihanet eder

Onu alaşağı edeceğim, alaşağı edeceğim, alaşağı
Taçsız bir kral, taçsız kıral

Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız
Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim
Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız
Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim

Ohohohoh
Judas'a aşığım
Ohohohoh
Judas'a aşığım

Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! GAGA

Bir erkeğe böylesine safça aşık olamazdım
Karanlık, onun sapkın yolunu bağışlasa bile,
Aşkımızın bir tuğla gibi olduğunu öğrendim
Bir ev inşa edelim ya da onu bir ölü gibi gömelim

Onu alaşağı edeceğim, alaşağı edeceğim, alaşağı
Taçsız bir kral, taçsız kıral

Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız
Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim
Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız
Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim

Ohohohoh
Judas'a aşığım

Ohohohoh
Judas'a aşığım

En iyi kutsal terimle,
Bu tövbenin ötesinde.
Ünlü fahişe, or*spu haspa, onun beynine kusar
Fakat en kültürel terimle,
Sadece gelecek zaman hakkında konuşuyorum.
Judas, eğer bu suçsa, öp beni,
Yada bir daha ki sefere kulağına prezarvatif tak.

Seni sevmek istiyorum,
Fakat beni senden uzaklara çeken birşey var.
İsa benim erdemim,
Judas, tutunduğum bir şeytansın,
Tutunduğum.

Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız
Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim
Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız
Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim

Ohohohoh
Judas'a aşığım

Ohohohoh
Judas'a aşığım
Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas!

Sihir 23 Haziran 2011 21:47

Cevap: The world is yours*
 
Hazin bir siyaha boyandı bulutlar
İkimize ağlar bu nazlı yağmurlar
Umudum azaldı, geçiyor zamanlar
Ayrılık efendi, kulu biz aşıklar
Ellerin avcumda soldu
Yaralı bir ürkek kuştu
Biten bir aşktan çırpınıp uçtu
Yolun açık olsun demek isterdim
Boğazım düğümlü, sözlerim kayıp
Bir daha ömrümce kimseyi sevmem
Çünkü bu bedende yüreğim kayıp
Beyaz cennetlerden inecek melekler
Seni korur onlar; dualar, dilekler
Bense bu sevdanın uzak gurbetinde
Savrulurum her gün senin hasretinle
Yarım kalan bir hikayeyiz artık seninle
Ayrı yollara yürüyoruz
Hayat bu...
Serseri bir rüzgar gibi estin sen şimdi uzaklara
Ben göğsümde solgun bir gülle yaşarım yıllarca
Yaşamaksa bu!
Ayrı akşamlara yatıp
Ayrı sabahlara uyanırız bundan sonra
Hataları aşk sanıp
Başka tenlerde avunuruz boşuna
Ve gizli gizli yaralanırız
Şunu bil ki daima
Ben, en güzel yeri hatırana saklarım
Talan olmuş gönül bahçemde
Saçlarımda tel tel hüzünlerle
Gözlerimde azalan güneşlerle
Ben hep seni beklerim bu şehirde
Bir gün dönersin diye

Kendine iyi bak ey sevgili!
Kendine iyi bak en sevgili!

Sis 23 Haziran 2011 21:59

Cevap: The world is yours*
 
Birdaha ömrümce kimseyi sevmeeeeeeeeeeem. Çünkü bu bedende yüreğim kayıııııııp.

Sihir 25 Haziran 2011 19:04

*
 
Gel yanıma, kollarıma, yüreğime.
Değsin ellerin ellerime, gözlerin gözlerime,
Ve birleşsin tenlerimiz, yapışsın dudaklarımız birbirine..
Yanıma gel, cennetin tapusunu üstüme alayim sevdiğim..
Yanıma gel, kokunu ilikleyeyim bedenime.

Sihir 30 Haziran 2011 19:49

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
*
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
*

-PAriS- 30 Haziran 2011 23:46

Cevap: The world is yours*
 
Baslik ingilizce oldugu icin ingilizce bir Poeme diye umit ediodum ama degilmis ,, olsun buda cok guzel emek icin tskler :)

Sihir 03 Temmuz 2011 02:10

Cevap: The world is yours*
 
İstediğin kadar uzağa gidebilirsin,gerekirse dünyanın öbür ucu.Ama aklına geldiğim her an,bana dönüyorsun demektir.

Sihir 04 Temmuz 2011 21:50

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Sihir 07 Temmuz 2011 22:09

Cevap: The world is yours*
 
Aç Gözlerini
En sevdiğin elbiseni giydim
Bu gece kokunu sürdüm
Solgun yüzünü okşadım
Sessizce saçlarından öptüm
Yazdığın mektupları okudum
Kana kana su içer gibi
Plaklarını çaldım ah!
En çok o şarkıda özledim seni.

Issızlık kapıyı çaldı, açmaya korktum
gece yarısı
Şehir uykuya daldı, baktım dışarıya
katran karası
Rüzgar telaşla kokunu getirdi bana
aldım koynuma
Buseni hafızamdan koparıp
iliştirdim dudaklarıma
Üşüdüm karanlıkta
Tenine dokundum hissetsin diye
Aç gözlerini

Erguvanlarına su verdim
İçerken benimle konuştular
Yastığını okşadım, kokladım
Anılar uçuştular
Soluğun saçlarımı yaladı sanki yine
bir meltem gibi
Teninin kokusu karıştı kokuma
Yakıştılar

Boğuldum karanlıkta
Yanı başımdasın benden çok
uzaklarda
Ellerimi tut dokun bana
Aç gözlerini.

Attım kendimi caddelere
Yeşil ceketin sardı beni
Yürüdüm üstüne karanlığın korkusuz
Tuttum ellerini.


Su 07 Temmuz 2011 23:00

Cevap: The world is yours*
 



-Elimde olmayan şeyler var Olric.
-Nedir efendimiz?
-Elleri Olric elleri..

Sihir 09 Temmuz 2011 20:37

Cevap: The world is yours*
 
“-Aşk bir mayın tarlası gibidir; bir adım atar ve parçalara dağılırsınız.. Kendinizi toparlar sonra aptalca bir adım daha atarsınız..
Sanırım bu insanın doğasında var; yalnız kalmaktansa parçalara dağılmayı tercih ediyoruz..”
For Love of the Game

Sihir 10 Temmuz 2011 14:30

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Ölür ise ten ölür. Canlar ölesi degil.

Sihir 31 Temmuz 2011 10:57

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Sanki hiçbir şey uyaramaz
İçimizdeki sessizliği
Ne söz, ne kelime, ne hiçbir şey
Gözleri getirin gözleri
Başka değil, anlaşıyoruz böylece
Yaprağın daha bir yaprağa değdiği
O kadar yakın, o kadar uysal
Elleri getirin elleri
Diyorum, bir şeye karşı koymaktır günümüzde aşk..
Birleşip salıverelim iki tek gölgeyi

Sihir 01 Ağustos 2011 18:36

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

bir kisi bile degilim, yalnizliktan.

Sihir 22 Eylül 2011 20:25

Cevap: The world is yours*
 

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bir ben biliyorum
Yorgun gözlerinin altındaki halkaların
Ebem kuşağı olduğunu ve
İstediğinde yedi renk bakabileceğini
Siyah saçlarındaki akların aslında
Hırçın dalgaların gelgitlerinden oluşan
Köpüklerin bulaşığı olduğunu
Bir ben biliyorum
Yüreğinin severken
Ölmekten değil de öldürmekten korktuğu için
Tir tir titrediğiniKayboluşlarında kendini bulup
Her şeye yeniden başlama hevesini
Yalnızlığının nasıl kursağında bıraktığını
Bir ben biliyorum
Dağların eteklerine ziller takıp
Hızla doruklara kaçışından olduğunu
Ruhunun serin esintisininHayatın çarmıhına
Yalpalarda çürüyen tahtaların
Paslı çivileriyle gerildiğiniBir ben biliyorum
Her kundaklama sonrası
Ormanlarının zehrini
Bir hışımla genzine çektiğiniBu yangınlarla
Ciğerinin de yandığını
Yine de hiç ağlamadığını
Bir ben biliyorum
Bu şehrin goncalarını bile sevmediğini
İnim inim inleyen gecelerinde
DemlenemediğiniBir ben tanıyorum
Ve bir ben seviyorum adamım seni bu şehirde adam gibi…

Lou Andreas-Salomé, Friedrich Nietzsche’ye

Sihir 23 Eylül 2011 09:23

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyvenin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Ah, senin yüzünden kana batacak
.Mona Roza siyah güller, ak güller

.Ulur aya karşı kirli çakallar
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Mona Roza, bugün bende bir hal var
Yağmur iğri iğri düşer toprağa
.Ulur aya karşı kirli çakallar

.Açma pencereni perdeleri çek
Mona Roza seni görmemeliyim
Bir bakışın ölmem için yetecek
Anla Mona Roza, ben bir deliyim
.Açma pencereni perdeleri çek...

.Zeytin ağaçları söğüt gölgesi
Bende çıkar güneş aydınlığa
Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi
Seni hatırlatıyor her zaman bana
.Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi

.Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
.Zambaklar en ıssız yerlerde açar

.Ellerin ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi
Ellerinden belli oluyor bir kadın
Denizin dibinde geziyor gibi
.Ellerin ellerin ve parmakların

.Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
Saat onikidir söndü lambalar
Uyu da turnalar girsin rüyana
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar
.Zaman ne de çabuk geçiyor Mona


.Akşamları gelir incir kuşları
Konar bahçenin incirlerine
Kiminin rengi ak, kimisi sarı
Ahhh! beni vursalar bir kuş yerine
.Akşamları gelir incir kuşları

.Ki ben Mona Roza bulurum seni
İncir kuşlarının bakışlarında
Hayatla doldurur bu boş yelkeni
O masum bakışlar su kenarında
.Ki ben Mona Roza bulurum seni

.Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza
Henüz dinlemedin benden türküler
Benim aşkım sığmaz öyle her saza
En güzel şarkıyı bir kurşun söyler
.Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza

.Artık inan bana muhacir kızı
Dinle ve kabul et itirafımı
Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı
Alev alev sardı her tarafımı
.Artık inan bana muhacir kızı

.Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış
.Yağmurlardan sonra büyürmüş başak

.Altın bilezikler o kokulu ten
Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne
Bir tüy ki can verir bir gülümsesen
Bir tüy ki kapalı gece ve güne
.Altın bilezikler o kokulu ten

.Mona Roza siyah güller, ak güller
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Aaahhh! senin yüzünden kana batacak!
.Mona Roza siyah güller, ak güller

Sihir 25 Eylül 2011 16:12

Cevap: The world is yours*
 
Shu.
Rüzgar tanrısı.
İçime damla damla işleyen adın gibi.
Bana sarıldığın rüyalar,
sürüldüğümüz sabah vakitleri
ve mutsuz uyanışlar.


Beklentisiz bir uyku aşk
Ve öyle derin,hafif görünür dışarıya
Tıpkı uykusuz gibi.
Buruşmuş çarşaflar ve bir tutam naftalin,
eskimeyen rüyalara bedel.

Aşk,şimdi yastığımın altında bir tutam
Gözlerine değmeyen,rüyalarımı sıkıca kavrayan bir tutam aşşkk


Beklemek sıkıcı
ama Ay parlak,
Bana geldiğin yollar kadar
ve nefes almayı unuturum suretini getirsen karşıma.
Aynalardan yollar,
değişerek gel dünyama.
Biraz karamel koksun tenin
biraz koyulaşsın gözlerin
ve kırışmasın asla o rengarenk entarilerin.


Çıplak gel.
Bir arabanın içinde kafayı çekiyormuşçasına
Issız bir pazartesi sabahı,akşamı bekleyelim.
Al beni izinsiz,soruşturmadan sev beni.
Akşamlara kalalım,azar işitelim güneşten.
Biz,
birlikte kavrulalım.

Koridorlar uzun,kaygan
Bitmez ayak seslerim,gönlüm hep yan odaları merak eder.
Bir hastabakıcı emsali gözükür ve girerim içeri
tek sorgum aşkın içindir
ve tek korkum karanlıktır benim.
Bilirsin,gözümü dahi kapayamam,karanlıkta uyuyamam ben.
Kırmızı ışıkları toplarım şehirden,
hastaları çalar
ve kendimi iyi edemediğimden olsa gerek,
bütün şehri tatmin eder öyle bırakırım yatağına.Uyur şehrim,uyuturum.


Ben senin o minik tanrıçan
O görgüsüz,o değişken
O acıya dayanıklı.
Ben senin yıllardır muhtaç olduğun reçeteli ilaç
Tek tutkun,doktorların kar saydığı- küçük kapsül.

Hislerini hiç değiştirmem,
istikrarım telaşındır.
Kavgalarımdan çekinir,
sevgimden ürperirsin.
Ben,senin o tatlı telaşın.
Ben,yıkanmamış yastığın,bir demet umudun,ben tanrının lütfu sevgilin..


Bana sarıldığın rüyalar,
sürüldüğümüz sabah vakitleri
ve mutsuz uyanışlar..


Çıplak gel.


Sen bir gel,
sana susmayı öğreteceğim.
Tutacağım yaprak ellerini,
gökyüzünü öpeceğim.
Tutacağım yüzünü bir ağacın,
yüzümü bir alev gibi tutupta öptüğün gün gibi.
Öpeceğim gelişini.

Ellerine bırakacağım ellerimi,
sen uyurken ben filmimizi izleyeceğim.
Dayayacağım yanağımı göğsüne,
yaşaman lütuftur benim için.
Işıkla öleceğim,
kıpkırmızı bir ışıkla.

Seni bana getirmek istemeyen şartlara inat,
şart koşacağım.
Bilirsin beni,inadımı konuşturacağım.
Vücudum dökülse,ruhum ayakta.
Sevişeceğim seninle.
Mumları hazırla,
bir senden bir benden
olurda rüzgar eser,karanlıkta uyuruz..

Sesini sevdim,ben küçük tanrıça.
O harflere birer ödül dağıtan gülüşünü,
gamzeni.
Kelimeleri küstürüp anlatan gözlerini sevdim birde.
Ne sıkı sarardı beni,
anne baba kucağı gözlerin.
Sen,ışığın oğlu sen.
Sen tanrının bana armağanı,
sen benim görebileceğim güzellikte bir tutam aşk.
Ben,kimsesiz.
Küçük tanrıçan,dünyadan habersiz.
Rüyalarıma bedel,kelimelerin yeter boyansan bile hileye.
Ben,bir tutam aşk.
Tam ortasında odanın,
gözünün tam önünde.
Ellerinin parladığı yerde.


Seda T.

5.9.09

Melodram 25 Eylül 2011 22:17

Cevap: The world is yours*
 
Çocukluğumun bahçesiydin sen
bütün bilinen mutluluklardan uzakta,
o sarışın akşam üstlerinde,
ıstırabın eşiğinde..
Nefesim sıkıştığında seni sevmekten
ömrünü okurdum o acı neşede,
boşalırdı ağzımdan o kanlı nefes
sonra çok özlendiği için acımasızca talan edilen
her baharda dönerdim oraya..
O sarışın akşam üstleri
hiç gitmediğim uzaklardan döndüğüm yer olurdu..
Bilinen bütün mutluluklardan uzakta
kalırdım orada,
kalırdım çocukluğumun bahçesinde,
aşktan nefes alamadığım o yerde..

Sihir 26 Eylül 2011 09:52

Cevap: The world is yours*
 
Düşmanlarım olduğu için değil,
dostlarım olduğu için dünyadan el etek çektim.
Alışılmış olduğu üzere bana zarar
verdiklerinden değil,benim,olduğumdan daha
mükemmel olduğuma inandıklarından..
Bu, katlanamadığım bir yalan..

Sihir 26 Eylül 2011 22:09

Cevap: The world is yours*
 
Yanına geleceğim bu gece.
Geceyle beraber geleceğim.

Sayıklarken duymak istediğim sözleri söyleyeceksin.
Ve ben yudumlarken günlük atıştırmalık acılarımı

Gözlerinin içine bakacağım ve kalacağım.
Bir şey söylemeni bekleyeceğim.

Ama konuşmayacağım.
Beni tanıdıkça gözünde kötüleştiğimi düşüneceğim.

Garip. Yine de konuşmayacağım.
Bir şeyler anlatmak isteyecek yüzüm.

Kafanı çevirdiğinde gün doğmuş olacak ki.
Tüm karanlıklarımı ve ağıtlarımı alıp gideceğim.

Karanlıklar dünyanı sözde güneşlere bırakacak.
Sen döndükçe!
Ağladığın yerde lanetindir senin.
Hatırla diye,
Bir çift gündöndü çıkacak.


Seda T.

16.11.10


Sihir 29 Eylül 2011 23:51

The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bir kadının gözlerini çizebilmek için onun ruhunu görmek gerekir.

Sihir 30 Eylül 2011 11:09

Adele* Set fire to the rain
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Ateşe Verdim Yağmuru
İzin verdim kalbimin düşmesine
Ve o düşerken, sen kalkıp onu aldın.
Karanlıktı ve ben bitmiştim
Ta ki sen dudaklarımı öpüp beni kurtarana kadar

Ellerim güçlüdür.
Ama dizlerim çok zayıf.
Ayaklarına düşmeden
Senin kollarında duramayacak kadar

Ama senin bir tarafın var
Hiç bilmediğim, bilmediğim
Söylediğin tüm şeyler
Asla doğru değildi, doğru değildi
Ve oynadığın oyunlarda
Hep sen kazanırdın, hep sen.

Ama ben ateşe verdim yağmuru,
Yağışını izledim yüzüne dokunurken,
O yandı ben ağlarken
Çünkü ismini bağırdığını duydum, senin ismini

Yanına uzandığımda
Orada kalabilirdim
Gözlerimi kapatır
Sonsuza dek orada olduğunu hissederdim.
Sen ve ben, birlikte
Bundan iyisi olamaz

Çünkü bir tarafın var senin
Hiç bilmediğim, bilmediğim
Söylediğin tüm şeyler
Asla doğru değildi, doğru değildi
Ve oynadığın oyunlarda
Hep sen kazanırdın, hep sen.

Ama ben ateşe verdim yağmuru,
Yağışını izledim yüzüne dokunurken,
O yandı ben ağlarken
Çünkü ismini bağırdığını duydum, senin ismini

Ateşe verdim yağmuru
Ve bizi de attım alevlere
Bir şeylerin öldüğünü hissetim.
Çünkü biliyordum ki bu sondu, sondu.

Bazen kapının yanında uyanıyorum,
Çaldığın şu kalp, seni bekliyor olmalı
Şimdi ayrılmış olsak bile
Kendimi seni aramaktan alıkoyamıyorum.

Ateşe verdim yağmuru,
Yağışını izledim yüzüne dokunurken,
O yandı ben ağlarken
Çünkü ismini bağırdığını duydum, senin ismini

Ateşe verdim yağmuru
Ve bizi de attım alevlere
Bir şeylerin öldüğünü hissetim.
Çünkü biliyordum ki bu sondu, sondu.

Bırak yansın, bırak..

Sihir 04 Ekim 2011 09:03

Onsuz..
 
İçinde yüzer olmuştum anılarımın.
Çeviriyordu beni eskiden eskiye.
Damlıyordu üstüme üstüme.
Tüm anılarım, inceden inceye
Bitiriyordu nefesleri içimde
Kızıllaşıyordum, şarap gibi
Aşk gibi.
Anılar, eskiyordu ben gibi.
Gözüm arkada kalmış
Tozlu raflar hoşgeldin der gibi.
Göl kıyısında, bir ağacın tepesinde
O kuşun cıvıltıları seni haykırmıştı
Bir keresinde.
Orada bıraktım dünyalıklarımı.
Herşeyimi bulmuştum o kuş sesinde.
Bitiriyordu aşkları içimde
Gözüm sende kalmış.
Bütün aşklarım damlıyordu
Sana doğru
Gökyüzüm delinmiş, yüzüm utanç içinde!
Kurtaracak bir dakika beklemeden
Saçlarının beni örtmesini bekledim.
Isıtmalıydın beni kucağında
Aşklarımızı kazana atıp
Ellerimizi o ateşe uzatıp.
Yapabilirdik ama o dalgalar aldı seni
Benden.. Benden aldı.
Senin gözlerinin içinde bir kez daha ölebilirdim.
Bir kez görseydim ama ölüm aldı.
Bütün gözyaşlarım damlıyordu
Ağlayışlarım yankılanır yeryüzünde.
Herşeyim sende kalmış.
Hayat devam edemezdi artık.
Başroldekiler ölmüştü.
Senarist yaşasa da sahne boş.
Caddeler boş.
Senin ayak seslerin olmadan boş.
Yüzün olmadan, bu şehir hayalet.
Bu şehir ölü.
Kurtarmak için beklemiyordum artık.
Kendimin treni geçmişti.
Zaten palette boya bitmişti.
Herşey siyah beyaz.
Siyahı çok
Beyazı az.
Güneş artık hesaplamıyordu ne zaman batacağını
Bende bilmiyordum günlerime ne anlam katacağımı.
Öylece bırakıyordu kelimeleri zihninden.
Ölümden kaçarcasına.
Sevdiğini, aşkını canı pahasına saklarcasına.
Eski günleri arıyordu, elinde lamba.
Hayatını arıyordu, dibe batmış.
Mercanların arasında görebilir miydi hayatını?
Kim verebilirdi o değerliyi yeniden?
Öylece damlıyordu gözyaşları gözlerinden..

Öylece bırakıp gidiyordu sevgisi onu..
Sökerek taşları derinden derinden..

Seda T.
17. 05. 2011

Sihir 05 Ekim 2011 16:29

Cevap: The world is yours*
 
Küçükken anneme mezarlıktan korkuyorum dediğimde 'ölüden değil, diriden kork' demişti.
Zamanla anladım ki; annem yine haklıydı.

Cemal Süreya.

Sihir 06 Ekim 2011 11:01

Cevap: The world is yours*
 
Akıl, iyiyi kötüden ayırt etmek değildir. Bunu, eşek de yapabilir: yanına yaklaşınca, arpa mı vereceksin, dayak mı atacaksın, yoksa yük mü taşıtacaksın, farkına varır. Akıl, bambaşka bir şeydir; iyiyi kötüden değil, iyiyi daha iyiden, kötüyü daha kötüden ayırt edebilmektir. İki iyilik ihtimali durumunda, hangisinin daha iyi olduğunu tespit edebilmektir.

[İMAM-I GAZALÎ]

Sihir 10 Ekim 2011 00:00

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Duyuyor musun sesimi
ne kadar uzağımdasın
ismini fısıldayacağım kadar yakınımda
ellerini tutamayacağım kadar uzakta mısın yoksa ?

Hangi hayalin koynunda barındırıyorsun geleceğini ..

Karanlıklar örtüyor üzerimi
karanlıklar içerisinde beyaza kavuşmak gibiydi
hayalimin içinde görünce seni ..

Hangi sevişmenin lekesini barındırıyor ellerin ..

Susma !! de bana
kaç kez sevmeye cesaret ettin
kaç kez gitmek istedin gönlümden
kaç kez giydirdin beni gözlerinle
kaç kez düşüne sokmaya tenezzül edip, yaşayabildin hasret ile ..

Kırık bir kemanın
çalınamayan nağmeleri gibiyim
hayat yaşamakken
ne diye öldürürdün ki beni, gidişlerinde
ne diye karalara bağlama ihtiyacı hissettin
ellerimin ellerine gebeleştiği bir zaman diliminde ..

Kalbim delice arzuluyor seni sevmeyi ..

Oda soğuk ve sisli
kader tüm çıplaklığı ile çekerken beni sensizliğe
bırakıyorum kendimi senli anıların gölgesine ..

Ben sensiz yaşayamam sevdiğim
bundandır işte benim geçmişte yaşayışım
geleceğe hiç varamayışım ..

Engin bir yanardağ patlıyor bedenimde
diyemediklerimin pişmanlığındayım diye ..

Keşkeler sarıyor düşünüşlerimi
keşke daha fazla sarılabilseydim
keşke dudaklarımdan daha çok seni seviyorumlar düşürebilseydim
keşke ellerimde uzayan saçlarına, parmak uçlarımla daha çok dokunabilseydim ..

Olmaz ama değil mi ?

Ne sen tekrar gelebilir, aynı duyguyla sevebilirsin beni
ne de ben diyemediklerimi demenin bahtiyarlığında yaşatabilirm seni ..

Kanım seni ilk gün ki gördüğüm gibi böylesine coşkulu akarken
kül olup savrulmanın derin elemini yaşıyorum, sessiz ve sensiz saatlerimde ..


Sihir 10 Ekim 2011 00:00

Cevap: The world is yours*
 
ve ayrılık;
parmaklarımızın birbirine ilk değişinde başlamıştı çoktan ..

Sihir 10 Ekim 2011 11:06

Cevap: The world is yours*
 
"Niceleri kendi zincirlerini çözemezlerde dostlarının azatçısıdırlar.
Kendi alevinle yakmaya hazır olmalısın kendini: Önce kül olmadan nasıl yeni olabilirsin ki?"
Zerdüşt Böyle Diyordu.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Sihir 11 Ekim 2011 22:19

Cevap: The world is yours*
 
B’reshit bara elohim et hashamayin ve et ha’aretz..

Sihir 12 Ekim 2011 08:38

Cevap: The world is yours*
 
Men are cruel, but Man is kind..

Sihir 15 Ekim 2011 10:06

Cevap: The world is yours*
 
Yetimhanede yaşayan küçük bedenlerin, ranzalarına yazdıkları "Anne" kelimesi kadar masum olmalı..
AŞK.

Sihir 15 Ekim 2011 11:26

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Çocukken anneye söylenen yalanlar
karşı komşunun bahçesinden çalınan..
ama yenmeyen meyveler vardı.
Şimdi de koynundan kokunu...
çalıyorum,ama "seni seviyorum" yalanına
annemin bana inandığı kadar inanıyorum.

Sihir 15 Ekim 2011 16:38

Cevap: The world is yours*
 
Bırakacağın eli hiç tutma, Tutacağın eli ise hiç bırakma...
Sahte sevgilere gül olmaktansa, gerçek sevgilere diken ol.

Sihir 16 Ekim 2011 12:38

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]




*Günahsız çocukları sakat bırakacak bombaları desteklemek için para verilir mi?

*Dünya bana göre değildi, ben dünyaya göre değildim.


*İnsanların yanında mutlu değilim,yeterince içersem kayboluyorlar.


*Dawn'a baktım. Genç ve güzeldi. Ruhu var gibi görünüyordu ayrıca. Aşk hayatında neden hüsrana uğramıştı acaba? Ama aşkı ıskalamanın binbir yolu vardı.



* - İyi de, içiyorsun. Ona aşıksan içkiyi hemen bırakman gerekir. Şu an.

- Haklısın, bu içkiyi lavaboya dökeceğim.

Melodramatikleşme, bardağı bana vermen kafi!


*Yazar olmanın çeşitli yolları vardı oysa. Bir süre yazarsınız ve başka yazarlar tanırsınız. İyi ve kötü yazarlar. Ve hepsinin teneke ruhlu olduklarını keşfedersiniz. Onlarla aynı odada bulununca anlıyordunuz bunu. Büyük bir yazar beş yüz yılda bir geliyordu ve o sen değildin ve onlardan biri olmadığı da kesindi. Boku yemiştik..



* Kentler insanları öldürmek için inşa edilirler.


*Devrim isteyenler var, biliyorum, ama isyan sonrasında yeni hükümetinizi kurduğunuzda bir bakarsınız ki yeni hükümetiniz eski Baba'nızdır yine, yüzüne yeni bir maske geçirmiştir sadece.



*Her yerde dünyanın duvarlarına tırmanmaya çalışırız ve akşamdan kalmalığımın en kötü saatlerinde bana değişik intihar yöntemleri öneren iki dostum geliyor aklıma. Sevgi dolu bir dostluğun bundan iyi kanıtı olur mu?


*Ölmek için doğmak. Hayatından bezmiş zavallı bir kemirgen gibi yaşamak kaderimdi sanki. Yaşadığın andan çılgınca zevk almak bana hiç nasip olmayacak mıydı? Neden kendi cenaze törenimi izliyormuş gibi hissediyordum..


*Genellikle yaşamın en güzel bölümleri hemen hiçbirşey yapmadığınız anlardır. Vaktinizi tümüyle ense yaparak geçirirsiniz. Herşeyin anlamsız olduğunu farkettiğiniz zaman, bunun ayrımına varmış olmanız yaşamınızı anlamsız olmaktan kurtarır aslında. Ne demek istediğimi anlıyor musunuz? Benimkisi iyimser bi kötümserlik.



Sihir 17 Ekim 2011 15:43

Cevap: The world is yours*
 
İyi bir gece arıyorum.
Bitirdim kibritleri.
Yaktığım mumlar üç saatte eriyor
Sevgimin üstüne damlıyor hepsi
Ufukta aşklarım ağır ağır batıyor.
Tıpkı kıpkırmızı dudakları gibi.
Tıpkı içtiğim şaraplar gibi.
Yediğim ekmeğin boğazımdan çizerek ağır ağır gitmesi gibi.
Aynı tepkiyi veriyorum, iyi bir gece olsun diye.
Bir defa düşünce gözyaşım, yaktığım mumlara benziyor.
Yeryüzüne 3 saatte düşüyor.
Dalgaları izliyorum, kıyıya hiç vurmayacak olan dalgaları.
Ateşten ne kadar uzaktayız değil mi?
Cennetin samimiyetsiz soğukluğu var, işte batıyor güneş.
İyi bir gece var mıdır sence bu soğukta?
Yaz sıcağında dönüp dolaştığım geceler, ah.
Yatağım dar olur şimdi bana o yokken.
Yattığım hayaller üç dakikada ölüyor.
Hepsi tatlı şehvetin üzerine mürekkep gibi.
Ağır ağır düşüyor..
Ağır ve yavaş.

3 dakikada.
Sıradan bir sonbahar yağmuru gibi.
Sevgili Tanrım?

Neden yoluma çıkıyorsun?
Sadece iyi bir gece arıyordum...

16.10.10

Seda T.

Sihir 18 Ekim 2011 15:59

Cevap: The world is yours*
 
O kadar da onemli degildir birakip gitmeler, arkalarinda doldurulmasi mumkun olmayan bosluklar birakilmasaydi eger..

Sihir 18 Ekim 2011 21:54

Cevap: The world is yours*
 
Aşkım;
Hayatımda sadece sen varsın,
Tek şey bu doğru..

Benim ilk aşkım,
Aldığım her nefessin,
Attığım her adımsın..

Ve ben;
Bütün aşkımı
Senle paylaşmak istiyorum..
Hiç kimse önemli olmayacak..

Ve gözlerin;
Bana ne kadar önemsediğini anlatacak..
Evet!
Sen her zaman
Benim sonsuz aşkım olacaksın..

2 kalp,
2 kalp tek bir kalp gibi çarpacak..
Hayatımız yeni başladı
Ve sonsuza kadar,
Seni kollarımın arasında tutacağım..
Çekiciliğine karşı koyamıyorum..

Ve aşkım;
Senin için hep aptalı oynadım..
Eminimki; bunun umrumda olmadığını biliyorsun..
Çünkü bebeğim; Sen benim için dünya demeksin..
Biliyorum ki; Senin içinde bulduğum,
Benim sonsuz aşkım..

Ve aşkım;
senin için hep aptalı oynadım..
Eminimki; bunu umursamadığımı biliyorsun
Çünkü bebeğim; Sen,
Kimsenin reddedemediği tek kişisin..
İçimde var olan aşk..
Ve ben hepsini sana veriyorum..
Benim sonsuz aşkım....

Sihir 19 Ekim 2011 17:35

Cevap: The world is yours*
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Sihir 21 Ekim 2011 13:57

Cevap: The world is yours*
 
“Hangi ümide sarılsam elimde kalıyor, neyi seversem ölüyor.
İşte üç sene evvel bir sonbahar akşamıyla beraber ölen genç kızlık rüyalarım, kendi küçüklerim, sonra Munise,
onun arkasından, belki kalbimin öksüzlüğünü avuturlar diye ümit ettiğim talebelerim.
yavrularını tehlikede gören bir ana kuş hırçınlığıyla üstlerine titrediğim bu şeyler, sonbahar yaprakları gibi birer birer sararıyor, dökülüyor.
Daha yirmi üç yaşıma girmedim; yüzümden, vücudumdan çocukluğun izleri silinmedi;
hâlbuki gönlüm, baştan başa bütün sevdiklerimin ölüleriyle dolu.”

Çalıkuşu - (s.354)

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 22:50.

Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk