![]() |
Cevap: The world is yours* Biri sana sorarsa ; Sana, beni sorarsa ; Gitti, der misin ? Gittiğimi söyler misin ? Gidiyorum ben sana. Benimle gider misin ? Ö.A |
Cevap: The world is yours* [YT]wagn8Wrmzuc[/YT] [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Ohohohoh Judas'a aşığım Ohohohoh Judas'a aşığım Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! GAGA Bana geldiği zaman, ben hazır olacağım Eğer ihtiyacı olursa, saçlarımla ayaklarını yıkayacağım Aklıyla yalan söylediği zaman onu affedin Üç defadan sonra bile, bana ihanet eder Onu alaşağı edeceğim, alaşağı edeceğim, alaşağı Taçsız bir kral, taçsız kıral Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim Ohohohoh Judas'a aşığım Ohohohoh Judas'a aşığım Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! GAGA Bir erkeğe böylesine safça aşık olamazdım Karanlık, onun sapkın yolunu bağışlasa bile, Aşkımızın bir tuğla gibi olduğunu öğrendim Bir ev inşa edelim ya da onu bir ölü gibi gömelim Onu alaşağı edeceğim, alaşağı edeceğim, alaşağı Taçsız bir kral, taçsız kıral Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim Ohohohoh Judas'a aşığım Ohohohoh Judas'a aşığım En iyi kutsal terimle, Bu tövbenin ötesinde. Ünlü fahişe, or*spu haspa, onun beynine kusar Fakat en kültürel terimle, Sadece gelecek zaman hakkında konuşuyorum. Judas, eğer bu suçsa, öp beni, Yada bir daha ki sefere kulağına prezarvatif tak. Seni sevmek istiyorum, Fakat beni senden uzaklara çeken birşey var. İsa benim erdemim, Judas, tutunduğum bir şeytansın, Tutunduğum. Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim Ben kutsal bir yalancıyım, oh bebeğim o çok acımasız Fakat ben hala Judas'a aşığım, bebeğim Ohohohoh Judas'a aşığım Ohohohoh Judas'a aşığım Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! Juda-as Judas! |
Cevap: The world is yours* Hazin bir siyaha boyandı bulutlar İkimize ağlar bu nazlı yağmurlar Umudum azaldı, geçiyor zamanlar Ayrılık efendi, kulu biz aşıklar Ellerin avcumda soldu Yaralı bir ürkek kuştu Biten bir aşktan çırpınıp uçtu Yolun açık olsun demek isterdim Boğazım düğümlü, sözlerim kayıp Bir daha ömrümce kimseyi sevmem Çünkü bu bedende yüreğim kayıp Beyaz cennetlerden inecek melekler Seni korur onlar; dualar, dilekler Bense bu sevdanın uzak gurbetinde Savrulurum her gün senin hasretinle Yarım kalan bir hikayeyiz artık seninle Ayrı yollara yürüyoruz Hayat bu... Serseri bir rüzgar gibi estin sen şimdi uzaklara Ben göğsümde solgun bir gülle yaşarım yıllarca Yaşamaksa bu! Ayrı akşamlara yatıp Ayrı sabahlara uyanırız bundan sonra Hataları aşk sanıp Başka tenlerde avunuruz boşuna Ve gizli gizli yaralanırız Şunu bil ki daima Ben, en güzel yeri hatırana saklarım Talan olmuş gönül bahçemde Saçlarımda tel tel hüzünlerle Gözlerimde azalan güneşlerle Ben hep seni beklerim bu şehirde Bir gün dönersin diye Kendine iyi bak ey sevgili! Kendine iyi bak en sevgili! |
Cevap: The world is yours* Birdaha ömrümce kimseyi sevmeeeeeeeeeeem. Çünkü bu bedende yüreğim kayıııııııp. |
* Gel yanıma, kollarıma, yüreğime. Değsin ellerin ellerime, gözlerin gözlerime, Ve birleşsin tenlerimiz, yapışsın dudaklarımız birbirine.. Yanıma gel, cennetin tapusunu üstüme alayim sevdiğim.. Yanıma gel, kokunu ilikleyeyim bedenime. |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] * [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] * |
Cevap: The world is yours* Baslik ingilizce oldugu icin ingilizce bir Poeme diye umit ediodum ama degilmis ,, olsun buda cok guzel emek icin tskler :) |
Cevap: The world is yours* İstediğin kadar uzağa gidebilirsin,gerekirse dünyanın öbür ucu.Ama aklına geldiğim her an,bana dönüyorsun demektir. |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Cevap: The world is yours* Aç Gözlerini En sevdiğin elbiseni giydim Bu gece kokunu sürdüm Solgun yüzünü okşadım Sessizce saçlarından öptüm Yazdığın mektupları okudum Kana kana su içer gibi Plaklarını çaldım ah! En çok o şarkıda özledim seni. Issızlık kapıyı çaldı, açmaya korktum gece yarısı Şehir uykuya daldı, baktım dışarıya katran karası Rüzgar telaşla kokunu getirdi bana aldım koynuma Buseni hafızamdan koparıp iliştirdim dudaklarıma Üşüdüm karanlıkta Tenine dokundum hissetsin diye Aç gözlerini Erguvanlarına su verdim İçerken benimle konuştular Yastığını okşadım, kokladım Anılar uçuştular Soluğun saçlarımı yaladı sanki yine bir meltem gibi Teninin kokusu karıştı kokuma Yakıştılar Boğuldum karanlıkta Yanı başımdasın benden çok uzaklarda Ellerimi tut dokun bana Aç gözlerini. Attım kendimi caddelere Yeşil ceketin sardı beni Yürüdüm üstüne karanlığın korkusuz Tuttum ellerini. |
Cevap: The world is yours*
|
Cevap: The world is yours* “-Aşk bir mayın tarlası gibidir; bir adım atar ve parçalara dağılırsınız.. Kendinizi toparlar sonra aptalca bir adım daha atarsınız.. Sanırım bu insanın doğasında var; yalnız kalmaktansa parçalara dağılmayı tercih ediyoruz..” For Love of the Game |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Sanki hiçbir şey uyaramaz İçimizdeki sessizliği Ne söz, ne kelime, ne hiçbir şey Gözleri getirin gözleri Başka değil, anlaşıyoruz böylece Yaprağın daha bir yaprağa değdiği O kadar yakın, o kadar uysal Elleri getirin elleri Diyorum, bir şeye karşı koymaktır günümüzde aşk.. Birleşip salıverelim iki tek gölgeyi |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bir kisi bile degilim, yalnizliktan. |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Bir ben biliyorum Yorgun gözlerinin altındaki halkaların Ebem kuşağı olduğunu ve İstediğinde yedi renk bakabileceğini Siyah saçlarındaki akların aslında Hırçın dalgaların gelgitlerinden oluşan Köpüklerin bulaşığı olduğunu Bir ben biliyorum Yüreğinin severken Ölmekten değil de öldürmekten korktuğu için Tir tir titrediğiniKayboluşlarında kendini bulup Her şeye yeniden başlama hevesini Yalnızlığının nasıl kursağında bıraktığını Bir ben biliyorum Dağların eteklerine ziller takıp Hızla doruklara kaçışından olduğunu Ruhunun serin esintisininHayatın çarmıhına Yalpalarda çürüyen tahtaların Paslı çivileriyle gerildiğiniBir ben biliyorum Her kundaklama sonrası Ormanlarının zehrini Bir hışımla genzine çektiğiniBu yangınlarla Ciğerinin de yandığını Yine de hiç ağlamadığını Bir ben biliyorum Bu şehrin goncalarını bile sevmediğini İnim inim inleyen gecelerinde DemlenemediğiniBir ben tanıyorum Ve bir ben seviyorum adamım seni bu şehirde adam gibi… Lou Andreas-Salomé, Friedrich Nietzsche’ye |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Mona Roza, siyah güller, ak güller Geyvenin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah, senin yüzünden kana batacak .Mona Roza siyah güller, ak güller .Ulur aya karşı kirli çakallar Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa Mona Roza, bugün bende bir hal var Yağmur iğri iğri düşer toprağa .Ulur aya karşı kirli çakallar .Açma pencereni perdeleri çek Mona Roza seni görmemeliyim Bir bakışın ölmem için yetecek Anla Mona Roza, ben bir deliyim .Açma pencereni perdeleri çek... .Zeytin ağaçları söğüt gölgesi Bende çıkar güneş aydınlığa Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi Seni hatırlatıyor her zaman bana .Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi .Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ve vardır her vahşi çiçekte gurur Bir mumun ardında bekleyen rüzgar Işıksız ruhumu sallar da durur .Zambaklar en ıssız yerlerde açar .Ellerin ellerin ve parmakların Bir nar çiçeğini eziyor gibi Ellerinden belli oluyor bir kadın Denizin dibinde geziyor gibi .Ellerin ellerin ve parmakların .Zaman ne de çabuk geçiyor Mona Saat onikidir söndü lambalar Uyu da turnalar girsin rüyana Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar .Zaman ne de çabuk geçiyor Mona .Akşamları gelir incir kuşları Konar bahçenin incirlerine Kiminin rengi ak, kimisi sarı Ahhh! beni vursalar bir kuş yerine .Akşamları gelir incir kuşları .Ki ben Mona Roza bulurum seni İncir kuşlarının bakışlarında Hayatla doldurur bu boş yelkeni O masum bakışlar su kenarında .Ki ben Mona Roza bulurum seni .Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza Henüz dinlemedin benden türküler Benim aşkım sığmaz öyle her saza En güzel şarkıyı bir kurşun söyler .Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza .Artık inan bana muhacir kızı Dinle ve kabul et itirafımı Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı Alev alev sardı her tarafımı .Artık inan bana muhacir kızı .Yağmurlardan sonra büyürmüş başak Meyvalar sabırla olgunlaşırmış Bir gün gözlerimin ta içine bak Anlarsın ölüler niçin yaşarmış .Yağmurlardan sonra büyürmüş başak .Altın bilezikler o kokulu ten Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne Bir tüy ki can verir bir gülümsesen Bir tüy ki kapalı gece ve güne .Altın bilezikler o kokulu ten .Mona Roza siyah güller, ak güller Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Aaahhh! senin yüzünden kana batacak! .Mona Roza siyah güller, ak güller |
Cevap: The world is yours* Shu. Rüzgar tanrısı. İçime damla damla işleyen adın gibi. Bana sarıldığın rüyalar, sürüldüğümüz sabah vakitleri ve mutsuz uyanışlar. Beklentisiz bir uyku aşk Ve öyle derin,hafif görünür dışarıya Tıpkı uykusuz gibi. Buruşmuş çarşaflar ve bir tutam naftalin, eskimeyen rüyalara bedel. Aşk,şimdi yastığımın altında bir tutam Gözlerine değmeyen,rüyalarımı sıkıca kavrayan bir tutam aşşkk Beklemek sıkıcı ama Ay parlak, Bana geldiğin yollar kadar ve nefes almayı unuturum suretini getirsen karşıma. Aynalardan yollar, değişerek gel dünyama. Biraz karamel koksun tenin biraz koyulaşsın gözlerin ve kırışmasın asla o rengarenk entarilerin. Çıplak gel. Bir arabanın içinde kafayı çekiyormuşçasına Issız bir pazartesi sabahı,akşamı bekleyelim. Al beni izinsiz,soruşturmadan sev beni. Akşamlara kalalım,azar işitelim güneşten. Biz, birlikte kavrulalım. Koridorlar uzun,kaygan Bitmez ayak seslerim,gönlüm hep yan odaları merak eder. Bir hastabakıcı emsali gözükür ve girerim içeri tek sorgum aşkın içindir ve tek korkum karanlıktır benim. Bilirsin,gözümü dahi kapayamam,karanlıkta uyuyamam ben. Kırmızı ışıkları toplarım şehirden, hastaları çalar ve kendimi iyi edemediğimden olsa gerek, bütün şehri tatmin eder öyle bırakırım yatağına.Uyur şehrim,uyuturum. Ben senin o minik tanrıçan O görgüsüz,o değişken O acıya dayanıklı. Ben senin yıllardır muhtaç olduğun reçeteli ilaç Tek tutkun,doktorların kar saydığı- küçük kapsül. Hislerini hiç değiştirmem, istikrarım telaşındır. Kavgalarımdan çekinir, sevgimden ürperirsin. Ben,senin o tatlı telaşın. Ben,yıkanmamış yastığın,bir demet umudun,ben tanrının lütfu sevgilin.. Bana sarıldığın rüyalar, sürüldüğümüz sabah vakitleri ve mutsuz uyanışlar.. Çıplak gel. Sen bir gel, sana susmayı öğreteceğim. Tutacağım yaprak ellerini, gökyüzünü öpeceğim. Tutacağım yüzünü bir ağacın, yüzümü bir alev gibi tutupta öptüğün gün gibi. Öpeceğim gelişini. Ellerine bırakacağım ellerimi, sen uyurken ben filmimizi izleyeceğim. Dayayacağım yanağımı göğsüne, yaşaman lütuftur benim için. Işıkla öleceğim, kıpkırmızı bir ışıkla. Seni bana getirmek istemeyen şartlara inat, şart koşacağım. Bilirsin beni,inadımı konuşturacağım. Vücudum dökülse,ruhum ayakta. Sevişeceğim seninle. Mumları hazırla, bir senden bir benden olurda rüzgar eser,karanlıkta uyuruz.. Sesini sevdim,ben küçük tanrıça. O harflere birer ödül dağıtan gülüşünü, gamzeni. Kelimeleri küstürüp anlatan gözlerini sevdim birde. Ne sıkı sarardı beni, anne baba kucağı gözlerin. Sen,ışığın oğlu sen. Sen tanrının bana armağanı, sen benim görebileceğim güzellikte bir tutam aşk. Ben,kimsesiz. Küçük tanrıçan,dünyadan habersiz. Rüyalarıma bedel,kelimelerin yeter boyansan bile hileye. Ben,bir tutam aşk. Tam ortasında odanın, gözünün tam önünde. Ellerinin parladığı yerde. Seda T. 5.9.09 |
Cevap: The world is yours* Çocukluğumun bahçesiydin sen |
Cevap: The world is yours* Düşmanlarım olduğu için değil, dostlarım olduğu için dünyadan el etek çektim. Alışılmış olduğu üzere bana zarar verdiklerinden değil,benim,olduğumdan daha mükemmel olduğuma inandıklarından.. Bu, katlanamadığım bir yalan.. |
Cevap: The world is yours* Yanına geleceğim bu gece. Geceyle beraber geleceğim. Sayıklarken duymak istediğim sözleri söyleyeceksin. Ve ben yudumlarken günlük atıştırmalık acılarımı Gözlerinin içine bakacağım ve kalacağım. Bir şey söylemeni bekleyeceğim. Ama konuşmayacağım. Beni tanıdıkça gözünde kötüleştiğimi düşüneceğim. Garip. Yine de konuşmayacağım. Bir şeyler anlatmak isteyecek yüzüm. Kafanı çevirdiğinde gün doğmuş olacak ki. Tüm karanlıklarımı ve ağıtlarımı alıp gideceğim. Karanlıklar dünyanı sözde güneşlere bırakacak. Sen döndükçe! Ağladığın yerde lanetindir senin. Hatırla diye, Bir çift gündöndü çıkacak. Seda T. 16.11.10 |
The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Bir kadının gözlerini çizebilmek için onun ruhunu görmek gerekir. |
Adele* Set fire to the rain [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Ateşe Verdim Yağmuru İzin verdim kalbimin düşmesine Ve o düşerken, sen kalkıp onu aldın. Karanlıktı ve ben bitmiştim Ta ki sen dudaklarımı öpüp beni kurtarana kadar Ellerim güçlüdür. Ama dizlerim çok zayıf. Ayaklarına düşmeden Senin kollarında duramayacak kadar Ama senin bir tarafın var Hiç bilmediğim, bilmediğim Söylediğin tüm şeyler Asla doğru değildi, doğru değildi Ve oynadığın oyunlarda Hep sen kazanırdın, hep sen. Ama ben ateşe verdim yağmuru, Yağışını izledim yüzüne dokunurken, O yandı ben ağlarken Çünkü ismini bağırdığını duydum, senin ismini Yanına uzandığımda Orada kalabilirdim Gözlerimi kapatır Sonsuza dek orada olduğunu hissederdim. Sen ve ben, birlikte Bundan iyisi olamaz Çünkü bir tarafın var senin Hiç bilmediğim, bilmediğim Söylediğin tüm şeyler Asla doğru değildi, doğru değildi Ve oynadığın oyunlarda Hep sen kazanırdın, hep sen. Ama ben ateşe verdim yağmuru, Yağışını izledim yüzüne dokunurken, O yandı ben ağlarken Çünkü ismini bağırdığını duydum, senin ismini Ateşe verdim yağmuru Ve bizi de attım alevlere Bir şeylerin öldüğünü hissetim. Çünkü biliyordum ki bu sondu, sondu. Bazen kapının yanında uyanıyorum, Çaldığın şu kalp, seni bekliyor olmalı Şimdi ayrılmış olsak bile Kendimi seni aramaktan alıkoyamıyorum. Ateşe verdim yağmuru, Yağışını izledim yüzüne dokunurken, O yandı ben ağlarken Çünkü ismini bağırdığını duydum, senin ismini Ateşe verdim yağmuru Ve bizi de attım alevlere Bir şeylerin öldüğünü hissetim. Çünkü biliyordum ki bu sondu, sondu. Bırak yansın, bırak.. |
Onsuz.. İçinde yüzer olmuştum anılarımın. Çeviriyordu beni eskiden eskiye. Damlıyordu üstüme üstüme. Tüm anılarım, inceden inceye Bitiriyordu nefesleri içimde Kızıllaşıyordum, şarap gibi Aşk gibi. Anılar, eskiyordu ben gibi. Gözüm arkada kalmış Tozlu raflar hoşgeldin der gibi. Göl kıyısında, bir ağacın tepesinde O kuşun cıvıltıları seni haykırmıştı Bir keresinde. Orada bıraktım dünyalıklarımı. Herşeyimi bulmuştum o kuş sesinde. Bitiriyordu aşkları içimde Gözüm sende kalmış. Bütün aşklarım damlıyordu Sana doğru Gökyüzüm delinmiş, yüzüm utanç içinde! Kurtaracak bir dakika beklemeden Saçlarının beni örtmesini bekledim. Isıtmalıydın beni kucağında Aşklarımızı kazana atıp Ellerimizi o ateşe uzatıp. Yapabilirdik ama o dalgalar aldı seni Benden.. Benden aldı. Senin gözlerinin içinde bir kez daha ölebilirdim. Bir kez görseydim ama ölüm aldı. Bütün gözyaşlarım damlıyordu Ağlayışlarım yankılanır yeryüzünde. Herşeyim sende kalmış. Hayat devam edemezdi artık. Başroldekiler ölmüştü. Senarist yaşasa da sahne boş. Caddeler boş. Senin ayak seslerin olmadan boş. Yüzün olmadan, bu şehir hayalet. Bu şehir ölü. Kurtarmak için beklemiyordum artık. Kendimin treni geçmişti. Zaten palette boya bitmişti. Herşey siyah beyaz. Siyahı çok Beyazı az. Güneş artık hesaplamıyordu ne zaman batacağını Bende bilmiyordum günlerime ne anlam katacağımı. Öylece bırakıyordu kelimeleri zihninden. Ölümden kaçarcasına. Sevdiğini, aşkını canı pahasına saklarcasına. Eski günleri arıyordu, elinde lamba. Hayatını arıyordu, dibe batmış. Mercanların arasında görebilir miydi hayatını? Kim verebilirdi o değerliyi yeniden? Öylece damlıyordu gözyaşları gözlerinden.. Öylece bırakıp gidiyordu sevgisi onu.. Sökerek taşları derinden derinden.. Seda T. 17. 05. 2011 |
Cevap: The world is yours* Küçükken anneme mezarlıktan korkuyorum dediğimde 'ölüden değil, diriden kork' demişti. Zamanla anladım ki; annem yine haklıydı. Cemal Süreya. |
Cevap: The world is yours* Akıl, iyiyi kötüden ayırt etmek değildir. Bunu, eşek de yapabilir: yanına yaklaşınca, arpa mı vereceksin, dayak mı atacaksın, yoksa yük mü taşıtacaksın, farkına varır. Akıl, bambaşka bir şeydir; iyiyi kötüden değil, iyiyi daha iyiden, kötüyü daha kötüden ayırt edebilmektir. İki iyilik ihtimali durumunda, hangisinin daha iyi olduğunu tespit edebilmektir. [İMAM-I GAZALÎ] |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Duyuyor musun sesimi ne kadar uzağımdasın ismini fısıldayacağım kadar yakınımda ellerini tutamayacağım kadar uzakta mısın yoksa ? Hangi hayalin koynunda barındırıyorsun geleceğini .. Karanlıklar örtüyor üzerimi karanlıklar içerisinde beyaza kavuşmak gibiydi hayalimin içinde görünce seni .. Hangi sevişmenin lekesini barındırıyor ellerin .. Susma !! de bana kaç kez sevmeye cesaret ettin kaç kez gitmek istedin gönlümden kaç kez giydirdin beni gözlerinle kaç kez düşüne sokmaya tenezzül edip, yaşayabildin hasret ile .. Kırık bir kemanın çalınamayan nağmeleri gibiyim hayat yaşamakken ne diye öldürürdün ki beni, gidişlerinde ne diye karalara bağlama ihtiyacı hissettin ellerimin ellerine gebeleştiği bir zaman diliminde .. Kalbim delice arzuluyor seni sevmeyi .. Oda soğuk ve sisli kader tüm çıplaklığı ile çekerken beni sensizliğe bırakıyorum kendimi senli anıların gölgesine .. Ben sensiz yaşayamam sevdiğim bundandır işte benim geçmişte yaşayışım geleceğe hiç varamayışım .. Engin bir yanardağ patlıyor bedenimde diyemediklerimin pişmanlığındayım diye .. Keşkeler sarıyor düşünüşlerimi keşke daha fazla sarılabilseydim keşke dudaklarımdan daha çok seni seviyorumlar düşürebilseydim keşke ellerimde uzayan saçlarına, parmak uçlarımla daha çok dokunabilseydim .. Olmaz ama değil mi ? Ne sen tekrar gelebilir, aynı duyguyla sevebilirsin beni ne de ben diyemediklerimi demenin bahtiyarlığında yaşatabilirm seni .. Kanım seni ilk gün ki gördüğüm gibi böylesine coşkulu akarken kül olup savrulmanın derin elemini yaşıyorum, sessiz ve sensiz saatlerimde .. |
Cevap: The world is yours* ve ayrılık; parmaklarımızın birbirine ilk değişinde başlamıştı çoktan .. |
Cevap: The world is yours* "Niceleri kendi zincirlerini çözemezlerde dostlarının azatçısıdırlar. Kendi alevinle yakmaya hazır olmalısın kendini: Önce kül olmadan nasıl yeni olabilirsin ki?" Zerdüşt Böyle Diyordu. [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Cevap: The world is yours* B’reshit bara elohim et hashamayin ve et ha’aretz.. |
Cevap: The world is yours* Men are cruel, but Man is kind.. |
Cevap: The world is yours* Yetimhanede yaşayan küçük bedenlerin, ranzalarına yazdıkları "Anne" kelimesi kadar masum olmalı.. AŞK. |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Çocukken anneye söylenen yalanlar karşı komşunun bahçesinden çalınan.. ama yenmeyen meyveler vardı. Şimdi de koynundan kokunu... çalıyorum,ama "seni seviyorum" yalanına annemin bana inandığı kadar inanıyorum. |
Cevap: The world is yours* Bırakacağın eli hiç tutma, Tutacağın eli ise hiç bırakma... Sahte sevgilere gül olmaktansa, gerçek sevgilere diken ol. |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] *Günahsız çocukları sakat bırakacak bombaları desteklemek için para verilir mi? *Dünya bana göre değildi, ben dünyaya göre değildim. *İnsanların yanında mutlu değilim,yeterince içersem kayboluyorlar. *Dawn'a baktım. Genç ve güzeldi. Ruhu var gibi görünüyordu ayrıca. Aşk hayatında neden hüsrana uğramıştı acaba? Ama aşkı ıskalamanın binbir yolu vardı. * - İyi de, içiyorsun. Ona aşıksan içkiyi hemen bırakman gerekir. Şu an. - Haklısın, bu içkiyi lavaboya dökeceğim. Melodramatikleşme, bardağı bana vermen kafi! *Yazar olmanın çeşitli yolları vardı oysa. Bir süre yazarsınız ve başka yazarlar tanırsınız. İyi ve kötü yazarlar. Ve hepsinin teneke ruhlu olduklarını keşfedersiniz. Onlarla aynı odada bulununca anlıyordunuz bunu. Büyük bir yazar beş yüz yılda bir geliyordu ve o sen değildin ve onlardan biri olmadığı da kesindi. Boku yemiştik.. * Kentler insanları öldürmek için inşa edilirler. *Devrim isteyenler var, biliyorum, ama isyan sonrasında yeni hükümetinizi kurduğunuzda bir bakarsınız ki yeni hükümetiniz eski Baba'nızdır yine, yüzüne yeni bir maske geçirmiştir sadece. *Her yerde dünyanın duvarlarına tırmanmaya çalışırız ve akşamdan kalmalığımın en kötü saatlerinde bana değişik intihar yöntemleri öneren iki dostum geliyor aklıma. Sevgi dolu bir dostluğun bundan iyi kanıtı olur mu? *Ölmek için doğmak. Hayatından bezmiş zavallı bir kemirgen gibi yaşamak kaderimdi sanki. Yaşadığın andan çılgınca zevk almak bana hiç nasip olmayacak mıydı? Neden kendi cenaze törenimi izliyormuş gibi hissediyordum.. *Genellikle yaşamın en güzel bölümleri hemen hiçbirşey yapmadığınız anlardır. Vaktinizi tümüyle ense yaparak geçirirsiniz. Herşeyin anlamsız olduğunu farkettiğiniz zaman, bunun ayrımına varmış olmanız yaşamınızı anlamsız olmaktan kurtarır aslında. Ne demek istediğimi anlıyor musunuz? Benimkisi iyimser bi kötümserlik. |
Cevap: The world is yours* İyi bir gece arıyorum. Bitirdim kibritleri. Yaktığım mumlar üç saatte eriyor Sevgimin üstüne damlıyor hepsi Ufukta aşklarım ağır ağır batıyor. Tıpkı kıpkırmızı dudakları gibi. Tıpkı içtiğim şaraplar gibi. Yediğim ekmeğin boğazımdan çizerek ağır ağır gitmesi gibi. Aynı tepkiyi veriyorum, iyi bir gece olsun diye. Bir defa düşünce gözyaşım, yaktığım mumlara benziyor. Yeryüzüne 3 saatte düşüyor. Dalgaları izliyorum, kıyıya hiç vurmayacak olan dalgaları. Ateşten ne kadar uzaktayız değil mi? Cennetin samimiyetsiz soğukluğu var, işte batıyor güneş. İyi bir gece var mıdır sence bu soğukta? Yaz sıcağında dönüp dolaştığım geceler, ah. Yatağım dar olur şimdi bana o yokken. Yattığım hayaller üç dakikada ölüyor. Hepsi tatlı şehvetin üzerine mürekkep gibi. Ağır ağır düşüyor.. Ağır ve yavaş. 3 dakikada. Sıradan bir sonbahar yağmuru gibi. Sevgili Tanrım? Neden yoluma çıkıyorsun? Sadece iyi bir gece arıyordum... 16.10.10 Seda T. |
Cevap: The world is yours* O kadar da onemli degildir birakip gitmeler, arkalarinda doldurulmasi mumkun olmayan bosluklar birakilmasaydi eger.. |
Cevap: The world is yours* Aşkım; Hayatımda sadece sen varsın, Tek şey bu doğru.. Benim ilk aşkım, Aldığım her nefessin, Attığım her adımsın.. Ve ben; Bütün aşkımı Senle paylaşmak istiyorum.. Hiç kimse önemli olmayacak.. Ve gözlerin; Bana ne kadar önemsediğini anlatacak.. Evet! Sen her zaman Benim sonsuz aşkım olacaksın.. 2 kalp, 2 kalp tek bir kalp gibi çarpacak.. Hayatımız yeni başladı Ve sonsuza kadar, Seni kollarımın arasında tutacağım.. Çekiciliğine karşı koyamıyorum.. Ve aşkım; Senin için hep aptalı oynadım.. Eminimki; bunun umrumda olmadığını biliyorsun.. Çünkü bebeğim; Sen benim için dünya demeksin.. Biliyorum ki; Senin içinde bulduğum, Benim sonsuz aşkım.. Ve aşkım; senin için hep aptalı oynadım.. Eminimki; bunu umursamadığımı biliyorsun Çünkü bebeğim; Sen, Kimsenin reddedemediği tek kişisin.. İçimde var olan aşk.. Ve ben hepsini sana veriyorum.. Benim sonsuz aşkım.... |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Cevap: The world is yours* “Hangi ümide sarılsam elimde kalıyor, neyi seversem ölüyor. İşte üç sene evvel bir sonbahar akşamıyla beraber ölen genç kızlık rüyalarım, kendi küçüklerim, sonra Munise, onun arkasından, belki kalbimin öksüzlüğünü avuturlar diye ümit ettiğim talebelerim. yavrularını tehlikede gören bir ana kuş hırçınlığıyla üstlerine titrediğim bu şeyler, sonbahar yaprakları gibi birer birer sararıyor, dökülüyor. Daha yirmi üç yaşıma girmedim; yüzümden, vücudumdan çocukluğun izleri silinmedi; hâlbuki gönlüm, baştan başa bütün sevdiklerimin ölüleriyle dolu.” Çalıkuşu - (s.354) [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 22:50. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk