IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 06 Aralık 2012, 18:12   #1
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Risale-i nur da geçen (28. mektup) “sarıklı genç” mehdi azam mıdır?




“YEDİNCİSİ: Senin müjdeli, mübarek ve güzel rüyanın tabiri, Kur'ân için ve bizim için çok güzeldir. Hem zaman tabir etti ve ediyor, tabirimize ihtiyaç bırakmıyor. Hem kısmen tabiri güzel olarak çıkmış. Sen dikkat etsen anlarsın. Yalnız bir iki noktasına işaret ederiz. Yani bir hakikat beyan ederiz; senin hakikat-i rüya nev'inden olan vakıalar, o hakikatin temessülâtıdır. Şöyle ki:

O vâsi meydanlık, âlem-i İslâmiyettir. Meydanlığın nihayetindeki mescid, Isparta vilâyetidir. Etrafı bulanık, çamurlu su, hal ve zamanın sefahet ve atâlet ve bid'atlar bataklığıdır. Sen selâmetle, bulaşmadan, sür'atle mescide eriştiğin, herkesten evvel envâr-ı Kur'âniyeye sahip çıkıp, kalbini bozmadan sağlam kaldığına işarettir. Mesciddeki küçük cemaat ise, Hakkı, Hulûsi, Sabri, Süleyman, Rüştü, Bekir, Mustafa, Ali, Zühtü, Lütfi, Hüsrev, Refet gibi, Sözlerin hameleleridir. Ufak kürsü ise, Barla gibi küçük bir köydür. Yüksek ses ise, Sözlerdeki kuvvet ve sür'at-i intişarlarına işarettir. Birinci safta sana tahsis edilen makam ise, Abdurrahman'dan sana münhal kalan yerdir. O cemaat, telsiz âletlerin âhizeleri hükmünde,bütün dünyaya ders işittirmek istemek işareti ve hakikati ise, inşaallah tamamıyla sonra çıkacak. Şimdi efradı birer küçük çekirdek iseler de, ileride tevfik-i İlâhî ile birer şecere-i âliye hükmüne geçerler ve birer telsiz telgrafın merkezi olurlar. Sarıklı, küçük, genç bir zat ise, Hulûsi'ye omuz omuza verecek, belki geçecek birisi, naşirler ve talebeler içine girmeye namzettir. Bazılarını zannederim, fakat kat'î hükmedemem. O genç, kuvve-i velâyetle meydana atılacak bir zattır. Sair noktaları sen benim bedelime tabir et.

Senin gibi dostlarla uzun konuşmak hem tatlı, hem makbul olduğundan, şu kısa meselede uzun konuştum, belki de israf ettim. Fakat nevme ait olan âyât-ı Kur'âniyenin bir nevi tefsirine işaret etmek niyetiyle başladığımdan, inşaallah o israf affolur veya israf olmaz.”




Burda bahsedilen sarıklı genç kimdir?

Sarıklı genç bir şahıs mıdır?Yoksa şahsı manevi midir?

Ve gencin sarıklı olması neye delalet eder?

Son olarak ‘kuvve-i velâyet’ten murad nedir?
Burda bahsedilen sarıklı genç kimdir?

Bence mehdidir? Ağabeyler üstada ifrad derecesinde bağlı olduklarından üstadın değerini düşürecek hiçbir tevile yanaşmamaktadırlar. Hatta bu benzeri konularda tevili de tevil ederek üstadı kendilerine göre korumaktadır. Üstadın mehdi azam olmaması onun değerini düşürmez. Üstada ifrad derecesindeki bu bağlılık, İlerde gelecek mehdi azam hazretlerini , birkısım ağabeylerin kabul etmemesine neden olacaktır. Böyle de bir tehlike var bilesiniz.



Sarıklı genç bir şahıs mıdır?Yoksa şahsı manevi midir?

Şahıstır. Çok açık bir ifade. Üstad “zat” diyor. Bu ifade kişiler için kullanılır. Bu açık ifadeyi bile tevil eden ve hatta tevili de tevil edenler, üstada iyilik etmiyorlar. Peygamberi Zişan efendimiz ,mahşer yerinde bu kişilerin yakasına yapışacaktır.

Ayrıca bu “şahsı manevi” kavramı, birileri tarafından bilerek karıştırılıyor. Ordu ve kumadanı üzerinden örnek vermek gerekirse. Bir ordu kumadansız olmaz. Evet bir ordu varsa, bu ordu şahsı manevidir. Ama ordunun kumandanı şahıstır. Lütfen bu örneği zihninize yazın. Tekrar ediyorum ordu kumandansız olmaz.



Ve gencin sarıklı olması neye delalet eder?

Nur cemaatinin ağacının dalları olarak nitelenebilecek çeşitlilik içinde, (malesef başta ağabeylerimiz ) büyüklerimiz hiçbir mecburiyeti olmamalarına rağmen bazı önemli sünnetleri terk etmişlerdir. (sarık sarmamak, sakal bırakmamak…)

ağabeyler sarık sarmamaktadırlar. Size soruyorum sarık sadece namaz kılınırken kullanılan bir aksesuarmıdır? Neden ağabeyler sohbetlerde sarık sarmazlar? Sohbetlere gidiyorum kimsenin başında sarık yok. Bakıyorum ağabeyler takmamış hali ile gençlerde edebden olsa gerek takmıyorlar. Unutmayın ey nur talebeleri, “hakkın hatırı alidir, hiçbir hatıra feda edilemez”

Neden ağabeyler sakal bırakmazlar(Abdullah yeğin abi istisnalardan biridir). Zaten kabir kapısının eşiğine kadar gelmişler. Hiçbir mecburiyetleri olmadığı halde neden sünnete uymazlar. Üstadı örnek vereceklerini sanıyorum. Ama bu noktada üstadı efendiler efendisinin önüne çıkarmak kimsenin haddi değildir. Peygamberi Zişan efendimiz ne yaptıysa haktır ve örnek alınmalıdır. Üstad gibi mehdi misal kahramanlar zaruret nedeniyle sakal ve evlenme sünnetlerini yerine getirememiş olabilirler. Ancak şimdi hiçbir zaruret olmamasına rağmen ağabeylerin sakal bırakmamalarının hiçbir gerekçesi olmaz.

Ahir zamanın ahirindeyiz. Bidatler ve şirkler gırla gidiyor. Untmayın ahir zamanda 1000 kişiden 999 u ebedi cehannneme gidecekmiş. Peki soruyorum ebedi ceheneme kimler gider. Yada Allah (cc) nin affetmeyeceği günah nedir? Cevap: şirktir!!! Kimse Allah (cc) nin “el-hakim” ismine muhalefet etmemelidir. Bence “egemenlik milletindir” sözü de şirktir. Hiçbir değeri olmadığı halde kağıt para (hatta kredi kartı) kullanmak ta şirktir. Bunlar deccaliyetle pekala açıklanabilir. Neyse burada kısa keselim. Bunlar ayrıca açıklanabilir…

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
gecen


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Mehdi Nedir? Mehdi Kimdir? Mehdinin Özellikleri Mehdinin Ordusu. ~ Sametold Genel İslami Konular 1 29 Haziran 2014 18:24
Sarıklı Burma Zen Tatlılar 0 03 Kasım 2012 19:32
Risale-i Nur vecizeleri [ Karikatür ] HANDSOME Dini Resimler 0 10 Şubat 2012 00:50