IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 08 Kasım 2011, 16:09   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
İnsan Onuru - Doğan Cüceloğlu




Mektubu okuyunca içimde uyuyan anılar; anılarla birlikte gençlik yıllarımın eziklik duygusu ve onun getirdiği acılar canlandı. Mektubu yazan genç, diyor ki:
Merhaba Doğan abi, (bana abi diyor, beni bu kadar gençleştiren birini sevmez miyim? Hiç sevmem "Sayın Cüceloğlu," diye başlayan o mektupları. "Doğan Hocam," "Doğan Bey," diyebilirdi; ama hiç birisi "Doğan abi" kadar gönlümü ısıtamazdı. Bu genç besbelli ki benim yetiştiğim ortama benzer bir ortamda yetişmiş.) Ben özel bir üniversitede burslu olarak 2. sınıfta okuyorum. Okulda hoşlandığım bir kız var ama ailesi zengin, altında arabası var, ben ise geçimimi zor sağlıyorum. Yazılarınızda ve konuşmalarınızda kendimizi olduğumuz gibi kabul etmemiz gerektiğini söylüyorsunuz ama şimdi bu adalet mi? Ben sevdiğim kıza açılamayacaksam kendimi böyle kabul etmemin ne faydası var? Bu arada aileme de çok kızıyorum, zamanında çalışmadıkları için, henüz onlara yansıtmadım, ama bu düşünce içimde giderek büyüyor. Ne yapmam lazım, Lütfen bana yardımcı olun.
Beni üniversitedeki ilk günlerime götürdü. İlk ders, taburelere oturuyoruz. Psikoloji Bölümü öğrencisiyim. Sınıftaki öğrencilerin yüzde seksen beşi kız; kız öğrencilerin yüzde doksanı da İstanbul'un zengin ailelerinden; yabancı dilde eğitim veren kolejlerden mezunlar. Karşımda Meral oturuyor; gözleri yeşil ve göğsünün güzelliğini, bana göre muhteşem çekiciliğini gösteren açık giysiler giymiş. Elimi uzatsam dokunabilirim. Ama biliyorum ki benden yıldızlar kadar uzak. O an ondan başka hiçbir şeyin farkında değilim; kim ne dersi veriyor, hatırlamıyorum. Ama o benim farkımda bile değil. Benzim soluk, ağabeylerimin on yıllık ceketini giyer ve eski kravatlarını takardım. Bir yıl hiçbir kız beni fark etmedi. Doğum günü partileri konuşurlar, birbirlerini davet ederlerdi. Ben ise doğum günü partilerini daha önce hiç duymamıştım. Üniversite ikide doğum günümü merak edip nüfus cüzdanıma baktım; evet, benim doğum günüm de nüfus cüzdanımda yazılıydı.





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.




İlk doğum günü partisine davet edildiğimde ne kadar heyecanlanmıştım; yurttaki arkadaşlardan gömlek, kravat, ceket ayarlamış ve öyle gitmiştim. Orada gizliden gizliye alay edildiğimi geçte olsa anlamış ve içim acımıştı. Yalnızdım. Bu ortamlara beni hazırlamayan kaderime kızmıştım.
Sonra asistan oldum ve İstanbul'un sosyo-ekonomik düzeyi yüksek ailelerinden ve yabancı dilde eğitim veren kolejlerinden mezun bir kıza evlilik teklif ettim. Güldü, bir annenin çocuğuna bakan sevgisine benzer bir sevgi ve acımayla yüzüme baktı, elimi tuttu, aldığım maaşı sordu. Sanırım zaten biliyordu, ama konuşabilmesi için o soruyu sorması gerekiyordu. Sıkılarak söyledim. Bir ayda o paradan daha fazlasını kuaförü için harcadığını söyledi. Elimi tuttu, gülümsedi, "arkadaş kalalım," dedi.
Daha sonra kendime çok kızdım; onunla arkadaş kalmak yerine, yalnızlığımı ve onurumu seçtim. Önemli bir karar vermiştim. En büyük zenginliğimin haysiyetim olduğunu o günden beri hiç unutmadım. Yıllar sonra o kişinin zengin kocasıyla yaşadığı yalnızlığı gördüm; ne kadar büyük bir tehlikenin eşiğinden döndüğümü anladım.
Bana mektup yazan genç kardeşime söyleyeceğim şu: istiyorsan kıza açıl, duygularını paylaşmak istiyorsan, paylaş. Ama bunu yaparken onun parasının oluşunu ve senin olmayışını bir eksiklik görerek yapma. Bunun üstüne çıkamadığın sürece duygularını da paylaşma. Çünkü henüz kendi özgürlüğünü bulmuş, kendi haysiyetinin değerini anlamış özgür bir savaşçı değilsin. Söylediğimi anlamak için Anlamlı ve Coşkulu Bir Yaşam İçin Savaşçı kitabımı oku. Paraları yok diye ailene kızdığın sürece, henüz orada olmadığını da anla.
Doğan Cüceloğlu (28.02.2010)


__________________
You got me G-U-I-L-T-Y
모르게 너를 속여 전부를 뺏어 또 playing a game
재미로 해 둬 수백 가지 거짓말
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
cüceloğlu, insan, onuru


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Konumuz Aile Yönetimi - Doğan Cüceloğlu Ezgi Kişisel Gelişim 0 08 Kasım 2011 16:09
Körlerin Hikayesi - Doğan Cüceloğlu Hesna Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 23 Ekim 2010 15:58
Ölü Doğan Oğlağın Yüzü İnsan Gibi Süslü Esrarengiz Olaylar 0 13 Şubat 2010 19:02