Dünyada reggae denilince akla gelen ilk isim olan Bob Marley, kısa bir hayat yaşamasına rağmen dinleyicilerinin beğenisine sunduğu yüzlerce şarkısı sayesinde adını müzik tarihinin efsaneleri arasına yazdırmayı başardı. Yalnızca onun şarkılarını biliyorsanız hayatı hakkındaki ilginç detaylara epey şaşırabilirsiniz.

Ülkemizde popüler bir tür olmasa bile eminiz pek çok kişi en azında reggae müziğin adını duymuştur. Jamaika’ya özgü bir müzik olan reggae ritminin kalp atış ritminden geldiği düşünülür. Yani reggae müzisyenleri aslında dinleyenlerin kalbine dokunur. İşte dinleyicilerin kalbine en çok dokunan isimlerden bir tanesi de efsane Jamaikalı şarkıcı Bob Marley olmuştur.

Bob Marley kısa bir hayat sürdü ama o kısa hayat boyunca yüzlerce şarkıya imza atmayı başardı. Yaptığı şarkılar Jamaika sınırlarını aşarak tüm dünyaya yayıldı. Reggae ritimlerinin değdiği her noktada sevilen bu şarkılar sayesinde Bob Marley adı müzik tarihinin efsaneleri arasına girmeyi başardı. Şarkıları kadar hayatı da ilgi çekici olan Bob Marley hakkında bazı ilginç detaylar var.

Reggae müziğe adanmış bir ömür: Bob Marley kimdir?


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Tam adıyla Robert Nesta "Bob" Marley, 6 Şubat 1945 tarihinde Jamaika’nın Saint Ann kentinde dünyaya geldi. 5 yaşında taşındıkları Kingston’da Bunny Wailer ile tanıştı ve ömür boyu birlikte müzik yaptılar. The Wailers grubu ile 1965 yılında ilk albümünü yapan Bob Marley, daha sonra solo çalışmalara imza atmaya başladı.

1970’li yıllara hızlı başlayan Bob Marley kısa bir zaman içerisinde dünyanın pek çok farklı noktasında konserler veren bir isim hâline geldi. İnancı gereği yaptığı rasta saçları ile o dönemin ikonik isimlerinden birine dönüşen Bob Marley, melanom kanseri nedeniyle 1981 yılının 11 Mayıs sabahı henüz 36 yaşındayken hayatını kaybetti.

Bob Marley hakkında en sıkı hayranlarının bile bilmediği ilginç bilgiler:
Küçükken uğradığı zorbalık plak şirketine isim oldu.
Bir dönem Amerika’da farklı işler yaptı.
Özel hayatı epey karışık.
Ağır yaralandığı bir suikast girişiminden şans eseri kurtuldu.
Bob Marley bir rastafaryandı.
Barış madalyası ile onurlandırıldı.
Dinî inancı gereği kanserli parmağının kesilmesini kabul etmedi.
Küçükken uğradığı zorbalık plak şirketine isim oldu:

Bob Marley’in annesi bir Jamaika yerlisi, babası ise bir İngiliz deniz subayıydı. Bob’un yarı zenci yarı beyaz olması çevresi tarafından aşağılanmasına ve ‘Beyaz Çocuk’ olarak anılmasına neden oldu. Bu lakaptan nefret eden Bob sokakta sık sık kavga ettiği için ona ‘Tuff Gong’ denilmeye başladı. Dayanıklılığını ve cesaretini de gösteren bu lakabı seven Bob Marley, yıllar sonra kurduğu plak şirkete Tuff Gong ismini verdi. The Gong aynı zamanda Rastafari hareketinin kurucusu olan Leonard Howell’in takma adı olduğu için ona da bir göndermeydi.

Bir dönem Amerika’da farklı işler yaptı:

Bob Marley kendini müziğe adamış bir genç olsa da aslında hayat şartları nedeniyle zaman zaman farklı işler yapmak zorunda kaldı, üstelik kendi ülkesinde değil Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD). Annesi evlendikten sonra onunla birlikte ABD’nin Delaware eyaletine giden Bob, burada ilginç bir şekilde laboratuvar asistanı olarak çalıştı. 1969 yılında Jamaika’ya döndü, bu sırada oğlu Stephen dünyaya geldi. Daha sonra nedendir bilinmez tekrar ABD’ye gitti ve burada Donald Marley adıyla bir montaj fabrikasında çalışmaya başladı. Night Shift isimli şarkısının sözlerini fabrikada çalıştığı bu dönemde yaşadıklarından ilham alarak yazdığı söylenir.

Özel hayatı epey karışık:

21 yaşındayken Alpharita Constantia 'Rita' Anderson ile evlenen Bob Marley, hayatının sonuna kadar bu evliliği sürdürdü fakat her ikisi de evlilik dışı sayısız ilişki yaşadı. Sayısız diyoruz çünkü yalnızca ortaya çıkan çocuk sayısı bile epey fazla. Çift ilk evlendiklerinde zaten Rita’nın önceki ilişkisinden olan bir çocukları vardı, birlikte üç çocuk daha yaptılar. Evlilikleri sırasında Bob’un sekiz farklı kadından olan sekiz çocuğu daha ortaya çıktı. Bilinmeyen daha pek çok çocuğu olduğu da söylenir. İlginçtir çocuklarının büyük bir kısmı reggae müzik yaptılar ve oldukça da başarılı oldular.

Ağır yaralandığı bir suikast girişiminden şans eseri kurtuldu:

3 Aralık 1976 tarihinde konsere gitmekte olan Bob Marley ve ekibinin olduğu aracın önü silahlı kişiler tarafından kesildi. Daha sonra siyasi bir eylem yaptıkları ortaya çıkan bu grup araca rastgele ateş açmaya başladı. Bob Marley kolundan ve göğsünden yaralanırken onunla birlikte eşi dahil dört kişi ağır yaralandı. Şans eseri hiç kimsenin hayatını kaybetmediği bu saldırıdan iki gün sonra Bob Marley, The Smile Jamaica konserinde sahneye çıkarak siyasi şiddeti önleme mesajı verdi.

Bob Marley bir rastafaryandı:

Hristiyanlığın bir kolu olarak kabul edilen rastafaryanizm 1930’lu yıllarda Jamaika’da ortaya çıkan siyasi ve dinî bir hareket. Katolik olarak yetişmiş olan Bob Marley, 1960’lı yıllarda bu harekete ilgi duymaya başladı. Eşi de dindar bir rastafaryan olduğu için bu inancı kolayca benimsedi ve dünyanın en meşhur rastafaryanı oldu. Bu inanca göre et yemek yasak olduğu için vejetaryen olunur ve saçları kesmek yasak olduğu için saçlar rasta şeklinde örülür. Marley, rasta saçın kendisi kullanmaya başladıktan sonra moda olmasına çok kızıyordu çünkü bu onun tarzı değil, dinî inancının bir parçasıydı.

Barış madalyası ile onurlandırıldı:

Bob Marley inancı gereği barışı savunan biriydi ve bunu tüm şarkılarında bütün dünyaya defalarca kez duyurdu. Bu çabası Birleşmiş Milletler’in de dikkatini çekti. 1978 yılının Haziran ayında, Waldorf Astoria'da düzenlenen törende Bob Marley’e Afrikalı delegeler tarafından Birleşmiş Milletler Üçüncü Dünya Barış Madalyası verildi. Madalyanın amacı, dünyada yaşayan milyonlarca zenci adına verdiği verdiği mücadeleyi onurlandırmaktı.

Dinî inancı gereği kanserli parmağının kesilmesini kabul etmedi:

Bob Marley, 1977 yılının Temmuz ayında yaptığı bir futbol maçı sırasında ayağından yaralandı. Doktorlar yaralanmayı incelerken parmağında kötü huylu bir melanom buldular. Ayak parmağı kesilirse kanserin yayılmayacağını söylediler ancak Bob Marley dinî inancı nedeniyle bunu reddetti.

1980 yılına geldiğimizde kanser Bob Marley’in tüm vücuduna yayılmıştı. Bavyera’da bir klinikte tedavi altına alındı ama hiçbir işe yaramadı. Son günlerini memleketi Jamaika’da geçirmek isteyen Bob Marley uçakta olduğu sırada fenalaştı ve acilen Miami’ye iniş yapıldı. 11 Mayıs 1981 sabahı efsane reggae müzisyeni burada hayatını kaybetti. Ölmeden önce oğluna söylediği son söz şu oldu: ‘Para hayatı satın alamaz.’

Adını efsaneler arasına yazdırmasını sağlayan Bob Marley şarkılarından bazıları:
Get Up, Stand Up

Could You Be Loved

A lalala long

No Woman, No Cry

Is This Love



Kaynaklar: GQ, Clash Music, Planet Radio