Çevrimdışı

Bayramlar birlik ve beraberliğimizin tescili, kucaklaşmamıza vesile müstesna günlerdir. Tüm İslam âlemiyle birlikte, millet olarak yeni bir kurban bayramını idrak ediyoruz. Bayramları kederden tasadan uzak kutlamak fert ve toplum olarak hepimizin arzusudur. Ne var ki, sevinçler kadar acılar ve kederler de bazen hayatın bir gerçeği olarak çıkar karşımıza.



Bu Kurban Bayramına da dünyanın birçok yerinde kıtlıklar, iç karışıklıklar ve savaş gibi talihsizliklerle giriyoruz. Ne yazık ki, kısa süre önce önemli bir felaketi de ülkemizde yaşadık. Van ilimizde meydana gelen afet hepimizi derinden etkiledi. Deprem sadece binaları, içinde yaşayanları değil, millet olarak hepimizi sarstı.



Böylesi durumlarla karşılaşmaktan daha önemli olan bunların üstesinden gelebilmektir. Nitekim felaket ve musibetlerden ders çıkarmasını bilen Aziz Milletimiz, yaşanan deprem acısını da yine aynı bilinçle karşıladı. Afet karşısında ümitsizliğe çaresizliğe düşmedik. Bilakis birbirimize kenetlendik, adeta seferberlik ruhuyla kısa sürede yaraları sarmaya, birliğimizi tahkim etmeye koyulduk. Bu hasletimizle ne kadar iftihar etsek azdır.



Değerli mesai arkadaşlarım;



Hepimiz zorlu, meşakkatli ancak bir o kadar onurlu bir mesleğin mensuplarıyız. Sağlık ordumuz görev ve sorumluluk alanını giderek genişleten bir anlayışla her geçen gün başarı çıtasını daha yukarılara taşıyarak yoluna devam ediyor. Son yıllarda kendi ülkemiz ve kendi insanımızla yetinmeyip, dünyanın kriz merkezlerine müdahale eden, yara saran güçlü ve donanımlı bir sağlık teşkilatı oluşturduk. Bunun geri dönüşümlerini de alıyor, aldığımız övgü ve dualarla daha fazla motive oluyor, güvenimizi katlıyoruz.



Haiti’de-Japonya’da depreme, Pakistan’da sel felaketine, Somali’de açlık ve kıtlığa, Mısır’da-Libya’da yaralılara yardım eli uzattık. Dünyada yaşanan felaket ve krizlerde yardım eli bekleyen hemen her yerde biz varız.



Vefakâr, cefakâr sağlık çalışanları;



Sistem ve sahip olunan imkânlar önemlidir. Ülkenin Sağlık Bakanlığını deruhte etmekle, şahsım ve arkadaşlarım hep daha iyisinin arayışı içinde sistemimizi geliştiriyoruz. Keza en iyi araç ve ekipmana sahip olmak için gayret ediyoruz. Ancak bütün bunlar insan unsurunun önüne geçemez. Zaten bizi başka milletlerden ayıran en temel özelliğimiz de budur.



Sağlık Bakanı olarak en büyük şansımın da bu olduğunu biliyor, görüyor ve yaşıyorum. Nitekim Van-Erçiş depreminde sergilediğiniz performans bunun en taze ve en önemli delilidir. Kendileri de birer depremzede olan, evini-barkını hatta kimi yakınını kaybeden sağlık çalışanlarımız, acılarını yüreklerine bastırarak hizmete devamı seçtiler.



Tamamı gönüllü olarak deprem bölgesine intikal eden sağlık çalışanlarımız, insanüstü gayretle görev yaptılar. Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) gerçeğini bütün Türkiye’nin tanıması bu felaket vesilesiyle oldu. 112 ekiplerimiz, gerek kara, gerekse havadan sağladıkları ulaşım ağı ile yaralılarımızı en uygun sağlık kuruluşuna, en kısa sürede intikal ettirdi.



Doktorundan, hemşiresine, şoföründen, hizmetlisine bütün çalışanlarımız, gereğinde günlerce uykusuz kalarak, depremzede vatandaşlarımızla aynı zor şartlarda görev yaptılar. Yine birçok arkadaşım, bayramda da aynı şevkle hizmete devam edecekler.



Ülkemize ve insanımıza bu güveni yaşatan tüm mesai arkadaşlarımla iftihar ediyorum.



Bu duygu ve düşüncelerle, afet bölgesinde görev üstlenen sağlık çalışanlarımız başta olmak üzere tüm mesai arkadaşlarımın bayramını kutluyor, hepinizin gözlerinden öpüyorum.







Prof. Dr. Recep AKDAĞ



T.C. Sağlık Bakanı