Çevrimiçi

AnKaRaLl Nickli Üyeden Alıntı Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

DYP-SHP Koalisyon Hükümeti'nin aldığı ve Başbakan Tansu Çiller'in, Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın ile birlikte açıkladığı 5 Nisan 1994 tarihli ekonomik kararlarda Karabük Demir Çelik Fabrikaları'nın yıl sonuna kadar özelleştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde kapatılmasına karar verildi. 30 Mart 1995 tarihinde tesisler, dünyada örneği bulunmayan bir şekilde 1 TL'sına çalışanlara ve yöre halkına satılarak, özelleştirildi. vsvsvsvsvs...

kardeşim sen neden kardemir meselesini üzerine alınıp alıntı yaparak cevap verme gereği duydun ben bunu anlamadım
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
... o sadece bir örnekti
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
sen de çok iyi biliyorsun ki bu hükümet zamanında yapılan özelleştirmeler cumhuriyet tarihinin rekor sayısıdır...şimdi zarar ediyordu özelleştirdiler masalı anlatmayın...sen 10 kusur senede bir tane yerli üretim yapacak otomobil,uçak bilmem ne tesisi kuramamışsın biz özelleştirme yapıyoruz devleti borçtan kurtarıyoruz diyorsun valla kusura bakma ama buna ancak kargalar güler..

 

Çevrimdışı

MoHaC Nickli Üyeden Alıntı Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

kardeşim sen neden kardemir meselesini üzerine alınıp alıntı yaparak cevap verme gereği duydun ben bunu anlamadım Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. ... o sadece bir örnekti Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. sen de çok iyi biliyorsun ki bu hükümet zamanında yapılan özelleştirmeler cumhuriyet tarihinin rekor sayısıdır...şimdi zarar ediyordu özelleştirdiler masalı anlatmayın...sen 10 kusur senede bir tane yerli üretim yapacak otomobil,uçak bilmem ne tesisi kuramamışsın biz özelleştirme yapıyoruz devleti borçtan kurtarıyoruz diyorsun valla kusura bakma ama buna ancak kargalar güler..

Alınganlıktan değildi aslında cevap verişim.. Sadece örneğinin devamındaki bilgiyi paylaştım. Özelleştirmeyi kimin yaptığını bir kenara bırakacak olursak, en basitinden ülke ekonomisinin, üretimin devlet tekelinden çıkarılabilmesi, üretimde rekabeti arttırmak gibi nedenlerle özelleştirmeyi her zaman mantıklı bulmuşumdur. Günümüzde Yerli otomobili devletin yapmasını komik buluyorum. Dünya üzerinde devletin milli otomobil yaptığı kaç tane ülke var araştırmadım ama, diğer devletler uydu yaparken bir devletin yerli otomobil yapması seviyesini gösterir. Otomobil ülkedeki girişimcilerin işidir ve bizim ülkemizde bu kapasitede girişimciler olmakla birlikte hali hazırda bunlarda yabancı otomotiv devlerinden en az riskle kazançlarını sağladıkları ve evdeki bulgurdan olmamak için böyle bir işe kalkışacaklarını zannetmem. Örneğin Koç elinde Ford varken gidip yerli otomobil yapacağım diyebilir mi? Uçak konusuna gelecek olursak memlekette ilk uçak yapan vatandaşın önü uçuş sertifikası olmadığı için kesilmiş olması, zamanında karşısına çıkarılan problemler memlekette uçağa ne kadar ilgili olan bir millet olduğumuzu gösteriyor. Kaldı ki bugün hadi uçak yapayım da kendi savaş uçağımı kullanayım diye bir olay yoktur. Eğer ki üretiyorsan üretimin devamlılığı için satabilmelisin. Satamazsan üretemezsin. Dünya üzerinde bugün yaygın olarak kullanılan belli başlı modeller var. Türkiye, İtalya, Hollanda, Kanada, Norveç, Danimarka, Avustralya, Birleşik Krallık ve ABD den oluşan 9 ülkelik ortaklıkla F-35 üretimleri 2006 yılından başlamış olup internette ulaştığım kaynaklara göre kasım 2014 itibariyle sadece 114 model üretilebilmiştir. Bunun da sebebi hem üretilen şeyin önemi hemde üretim maliyetidir. Ha unutmadan söylemeliyim ki daha Türkiye ye F35 gelmesi mümkün olmamıştır. 2017 de gelir inşallah.. Neyseki o zamana kadar henüz 9 tane üretilmiş ATAK helikopterimiz var ki bu bile Ülkemiz için bir başarıdır. (Hükümetin demiyorum, Ülkemiz için..) Bunların yanında bilmem ne tesisi kuramamışsındaki kastın ne tesisidir bilmiyorum ama onlar içinde araştırma yaparım istersen güzel kardeşim.. sana cevap vermemdeki sebep herhangi bir siyasi oluşumu korumak değil. Ülkemizi o kadar da kötü algılamayın, memlekette neler yapılıyor ediliyor bilmektir. Ama bizim daha uçak gemimizde yok, uzay istasyonumuzda yok ki hatta nükleer denizaltımız bile yok diyerek uzar gider bu yoklar, istemenin sonu yok.. Gerçi isteyeceksin tabi çok çalışıyoruz ki çok istemeliyiz. Millet olarak en iyi yaptığımız iş bir şeyleri eleştirmek ve biz bu işte ücretsiz olarak (maşaları saymıyorum..) günün her saati çalışıyoruz. Mesele olmaması değil, neden olmadığıdır. Bu hükümetlerle ilgili değil sıfırdan başlayan, kısa zamanda bir şeyler yapmak isterken çevresinde ve içerideki bilimum düşmanlarının engellemelerine maruz kalan bir milletin gerek tarihinde gerekse gündelik yaşamında gizlidir. Her şey bir tarafa eğer ki Ülke kurulduktan sonra Atatürk ya da Atatürk'ün felsefelerini benimseyen bir lider olsaydı memleketin başında şöyle bir 50 sene daha eminim ülke şimdikinden çok daha yaşanılabilir bir hal almış olacaktı.