Çevrimdışı

İlişkide fazla verici olanlar, partnerine fazla anlayışlı olan kişiler uzun vadede pek de beklemedikleri negatif sonuçlarla karşılaşabiliyor.

Belki sen de bu kişilerden birisi olarak bu yazıyı okuyorsun.

Partnerine yakın olmak, ona değer verdiğini göstermek için yaptığın şeyler görülmüyor ve tam tersi şekilde suçlamalardan oluşan kalın duvarlar örülüyor olabilir.

Bu yazıda anlattıklarımla birlikte kendini daha iyi anlayabilir ve belki de partnerine yaklaşım konusunda hissettiğin o sıkışmışlık ve çaresizlik hissini bir miktar rahatlatabilirsin.



Fedakar kurtarıcı rol nedir?

İlişkide hep verici davranmak, bir nevi kurtarıcı role girmektir.

Partnerini zayıf bir kurban gibi görüp onu kurtarmaya çalışmak, onu yaralı, dezavantajlı, korunmaya muhtaç gibi görmektir.

Onun gönlünü hoş tutmak, zayıf görmek, davranış sorunları karşısında alttan almaktır.

Öfke patlamalarında kendini kapatıp kendi duygu ve ihtiyaçlarından pek bahsetmez ve onu yatıştırmaya odaklanırsın.

Kendi ihtiyaçlarını çoğu zaman kendi kendine karşılamaya çalışıp kendi kendine yetmeyi amaçlarsın.

Sağlıksız beslenmesi karşısında onu doğru beslenmeye teşvik eder, endişelendiğin için bazen bu konuda baskı da kurarsın.

İşi, ailesi, kariyeri ya da genel olarak hayatıyla ilgili mutsuzluk ya da kaygı gibi sorunlar yaşıyorsa bu sorunlarda akıl vermek, onun adına sorunları çözmeye çalışıyorsun.

Mantıklı düşünmediğin için belki de zaman zaman eleştiriyorsun.

Çünkü eğer akılcı düşünüp hareket ederse bu sorunları yaşamayacağını ve daha mutlu olacağını düşünüyorsun.




Niyetin nedir?

Bunları yaparken niyetin ilişkiye değer verdiğini göstermektir.

Aslında değer vermek demek daha doğru olur.

Bir ilişkide partnerini önemseyip onu iyi hissettirmenin önemli olduğuna inanırsın.

Bunun da sizi daha yakınlaştıracağını beklersin.

Böyle yaptığında senin değerini görüp ilişkide seni asla terk etmeyeceği bir güven vermesini beklersin.




Aldığın sonuçlar nasıl olur?

Bunu çoğu zaman farkında olmadan kurtarıcı bir role girerek yapıyorsan pek de beklediğin tarzda sonuçlar almazsın.

Eşin onunla yeterince ilgilenmediğini, onun duygularını anlamadığını, üstünlük kurmaya çalıştığını, kontrol etmeye çalıştığını söyleyip seni suçlayabilir.

O zaman da hayal kırıklığına uğrarsın.

Değer vermek için yaptığın şeyler tam tersi senin onu hiç değerli görmediğin, sadece kendini düşündüğün gibi suçlamaları getirebilir.

Bu suçlamalar yüzünden belki de daha sonra haksızlığa uğradığını düşünüp, eşine içten içe kızıp kendi kabuğuna çekiliyorsun.

Zaman zaman patlasan bile daha kötü kavga edeceğinizi düşündüğün için tam olarak kendini açmıyorsun.

İşte o zaman da eşin; “Benimle ilgilenmiyorsun, kendi halindesin, umurunda değilim.” diye suçlamaya devam edip çaresiz hissetmene neden olabilir.

Bu kolay bir durum değil. Kaçıngan barışçı ilişki pozisyonu yazısında da bundan bahsetmiştim.

Burada önemli bir tehlike var.

O da eşinle bu tür deneyimler yaşamana neden olan kurban kurtarıcı pozisyonudur.

Eşini zayıf bir kurban gibi görüyorsan, o da kendini öyle görüyor ya da öyle davranıyorsa ve kurtarman gerektiğini düşünüyorsan ilişkide tükenirsin.

Eşine olan saygın azalmaya başlar.

Az önce bahsettiğim tarzdaki kırgınlık hissettiren döngüleri tekrar tekrar yaşamaya başladıysanız ilişkideki yakınlığınız yıpranmaya başlar.

İlişkiden artık pek doyum alamadığını düşünürsün




Neler yapabiliriz?

Beni kurtarıcı olmaya çalışan verici partner ya da kurtarılmaya çalışılan alıcı partner olarak dinliyor olabilirsin.

O yüzden 2 farklı cevabım olacak.

Kurtarıcı olduğunu hissediyorsan;
Kendi duygu ve ihtiyaçlarınla temasını kuvvetlendirmen gereklidir.

Özellikle de ilişkinle ilgili duygu ve ihtiyaçların konusunda…

Bunları görmezden geldikçe ilişkiye kendini bırakamayacaksın ve bu da partnerinle yakınlaşmanı engelleyip partnerinin isyan etmesine neden olacaktır.

Duygu ve ihtiyaçlarının farkına varıp ona karşı açık olman gerekir.

Zorlandığın, sıkıştığın, bunaldığın, yetemediğin noktalar olduğunu sulamaya girmeden anlatabilmen gerekiyor.

Bu noktada etkin iletişim becerileri ve sınır koyma yöntemlerini öğrenebileceğin kaynakları da araştırmanı öneririm.

Zor konuşmaları nasıl yapacağını bilmen faydalı olacaktır.



Kurtarılmaya çalışılıyorsan;

Partnerinin yakınlığını onu suçlayarak sağlayamayacağını anlaman gerekli.

Ancak tepki gösterdiğinde onu harekete geçirebildiğini, başka türlü onun kendi dünyasında olduğunu düşünüyorsan aranızda ortak noktalara daha çok odaklanmak gerekebilir.

Her ikinizin de kendini yakın hissettiği, ortaklık kurabileceğiniz aktiviteleri düşünüp planlamak faydalı olabilir.

Bunun dışında eşin sana destek olmaya çalıştığında bunu anlayıp onu takdir etmek faydalı olacaktır.

Eğer hemen çözüm önerilerini sunmaya geçiyorsan onu yargılamak yerine; “Canım sadece dinle istiyorum, ben sonra soracağım sana peki ne yapayım diye. Açıkçası aklıma şu çözüm yolları geliyor ama daha başka ne olur?u konuşuruz tabi ama sadece birkaç dakika dinle istiyorum, bu bana daha iyi gelecek.” diyebilirsin.

Açıkçası söylenebilecek ve yapılabilecek çok şey var.

Senin ve partnerinin özel durumuna uygun çözüm yollarını keşfetmek gerekebilir.



-alıntı-

 

Çevrimiçi

Fedakarlik da gerekiyor bazen.. ama aynen, tek tarafli fedakarligin da sonu yok. En iyisi herseyi olduguna birakmak.

__________________
Ey Türk Bayrağım,Vatanımın sembolu,Namusum !
Korkma yılma senin yanında bizler varız Vatanımızın sembolü. Bayragim. Bizler Osmanli Torunlariyiz. Senin yanındayiz asla yılma korkma.
Sen daima dalgalanacaksın

 

Çevrimdışı

Uçakta yapılan anons geldi aklıma .Önce kendi Oksijen maskenizi takın derler .
"Önce kendini sev ve say " sözü ilişkide temel kurallardan biri .
Öz benliğe olan sevgi ve saygı partner için "pusula" teşkil eder .
Velhasıl .. Dengeli sevdalara !