IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 31 Ağustos 2010, 10:35   #21
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Yılmaz Özdil - Köşe Yazıları




Suçlu ceset çıktı... Yakalanması için aranıyor!


Kırmızı et yiyenler delirerek öldü.


“Danadan...”
Beyaz ete dönenler gripten öldü.
“Kuştan, tavuktan...”
İyi de, vejetaryenler niye öldü?
“Keneden...”
¡
Yetkililerimizin hiç suçu yok!
¡
Bebeler kuvözde can verdi.
“Klimadan” dediler.
Üniversiteliler uykuda rahmetli.
“Kombiden” dediler.
¡
Uçağı göz göre göre düşürdüler.
“Radardan...”
Dandik trenle sürat, dokuz cenaze.
“Contadan...”
¡
(Suçlu conta kayıplara karıştı. Raylar tutuklandı. Şüpheli davranışları görülen cıvata ve somun gözaltına alındı. İngiliz anahtarı, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Lokomotif ameliyat edildi. Vagonlar ayakta tedavi gördü. Neticede, yetkililerin alayı yırttı!)
¡
Fabrika havaya uçtu.
“Kazandan...”
Doğalgaz borusunu patlattılar.
“Kepçeden...”
Kuran kursu çöktü.
“Tüpten...”
Çocuklar lağıma düşüp öldü.
“Rögardan.”
Duble yollar kan gölü.
“Mucurdan...”
¡
(Sakarya’da bi otomobil, hatalı sollama yaptı, yol kenarındaki ineğe çarptı, direksiyonu kıvırdı, sollamaya çalıştığı otomobile patlattı, arkadan gelen kamyonet de şarampole yuvarlandı, bir kişi öldü, üç kişi yaralandı, inek telef oldu. Dava üstüne dava açıldı, bilirkişi üstüne bilirkişi... İşin içinden çıkılamadı, devlet karar versin denildi, Adli Tıp’a başvuruldu. Adli Tıp uzuuun uzun inceledi. “İnek kusurlu” bulundu iyi mi... Herkes beraat etti!)
¡
Evlerimizi su basıyor.
“Yağmurdan...”
Rize’de 12 kişi daha gitti.
“Heyelandan...”
Otoyolun ortasında boğulduk.
“İntikamcı dereden...”
Metronun tavanını deldiler.
“Sondajdan...”
Denizotobüsüyle şilebe girdiler.
“Dalgadan...”
Karaköy İskelesi battı birader!
“Lodostan...”
¡
Taşeronun vicdanına terk ettiler, Zonguldak’ta 30 insanımızı diri diri toprağa gömdüler... 28’inin cesedini çıkardılar, sanırsın uzay boşluğunda kaybolan astronottur, ikisini üç aydır bulamadılar... Önce “kader” dediler, sonra baktılar “kader” tek başına günah keçisi olmaya yetmiyor, mecburen bilirkişi raporu hazırladılar. Ve, taaa üç ay sonra sorumluyu buldular.
¡
Meğer, cesedi bi türlü bulunamayan iki madenciden biri, aşçı yamağıymış, yemek pişirmek için madene soktuğu piknik tüpü ve kibrit yüzünden grizu patlamasına sebep olmuş.
¡
Yani?
Son sekiz senedir conta kombi filan yerine, ilk kez “sorumlu insan” tespit ettiler, o da, üç aydır bulamadıkları garibanın cesedi... Tutukluların hepsi anında tahliye tabii.
¡
Kedi nerede? Ağaca çıktı. Ağaç nerede? Balta kesti. Balta nerede? Suya düştü. Su nerede? İnek içti. İnek nerede? Dağa kaçtı? Dağ nerede? Yandı bitti kül oldu. Kül nerede? Hangi kül?

Kaynak - [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları tatlim sohbet Mobil Chat
Alt 17 Eylül 2010, 09:34   #22
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Yılmaz Özdil - Köşe Yazıları




Googoosh


Guguş...

İstanbul’da şakıdı dün.


*
İran’ın kızı o.
İran’a girmesi yasak.
*
Molla iktidarı, bırak şarkı söylemesini, şarkılarını bile yasaklayınca ayrılmıştı vatanından, özgürce kanat çırpabilmek için uçtu, gurbete kondu... Aslına bakarsanız, babası da Sovyet iktidarının baskıları nedeniyle Azerbaycan’dan ayrılıp, İran’a göçmüştü. Benzer kaderi, kızı da yaşadı. O nedenle, Ayrılık’ı ağlaya ağlaya söyler hep, Türkçe... Yüreğin yırtılır.
*
“Sanatçı” sıfatı altında binlerce insan var İran’da... İyi de, neden dünyada bi tek Guguş tanınıyor?
*
Çünkü, bu cesur kadın, şarkıcı değil, sanatçı... Sadece modern yaşamın temsilcisi değil, umudun sembolü aslında... İran özgürlüğüne kavuşursa, bunu Guguş’larına borçlu olacak.
*
Çünkü, iktidar yandaşı sanatçı olmaz. İster transatlantik ol, ister filika, iskeleden halatları koparıp attığın an başlar, sanat... Özüne, mantığına, ruhuna aykırıdır, bağımlı olmak.
*
Peki, seçmen değil midir sanatçı, herhangi bir partiye sempatisi olamaz mı?
*
Elbette olur. Hepsinin var. Gidelim İran’dan taa öbür tarafa, mesela Hollywood’a... Bush iktidardaydı; George Clooney, Scarlett Johansson, Ben Affleck, Brooke Shields, Sean Pean, Edward Norton, Jennifer Aniston, Ben Stiller, Will Smith gibi sanatçılar, açık açık direndi, sokaklara çıktılar Obama’ya oy istediler. Seçim oldu, Obama kazandı. Ama... Kazandığı günden sonra, ilaç için bir gün olsun, bu sanatçıları Obama’nın yanında gören var mı? Obama iktidar olduktan sonra, biri çıkıp da, icraatlarının ne kadar şahane olduğunu söylüyor mu?
*
Örneği yok.
İktidara karşı durmak başka şey, iktidara “iliştirilmek” başka şeydir çünkü.
*
Uzun lafın kısası...
*
Değil sokağın ismini filan, istersen sokağı komple ver... Öbür 12 Eylül’ün şarkıcısı Hasan Mutlucan’dı, bu 12 Eylül’ün şarkıcısı Sezen Aksu’dur. Hepimizin Sezeni’ydi, artık Ak’sudur.

Alıntı; [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 23 Eylül 2010, 10:41   #23
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Yılmaz Özdil - Köşe Yazıları




Türk kahvesi


Gazeteci için...

Cezvedir aslında gazete.


Ateş vardır altında hep.

Suyu ısınır.

*

Patates mesela...

Koy cezveye.

Sıcağı görünce, gevşer.

Gelemez hiç zora.

Salar kendini.

O sert, dayanıklı zannettiğin karakter gider, ezilen büzülen, vıcık vıcık bi şey haline gelir. Üzülürsün girdiği kılığa.

*

Veya, yumurta.

Kaynat cezveyi...

Patatesin zıddına tepki verir.

Şartlara direnir.

Ancak, o narin yapısıyla koruduğu içindeki canı öldürür, yüreğini katılaştırır, çatlar çoğu zaman hatta, imha eder kendini; yarı yolda çıkarıp alsan bile, hayata döndüremezsin artık onu.

*

Ya, kahve?

Bambaşkadır.

Şartlar değiştiğinde, şartların dayatmasına uyacağına, şartları değiştirir.

Ortama lezzet katar.

*

Türk kahvesidir Bekir Coşkun.

*

Sabah güne başlarken, ya da, akşam günün yorgunluğunu atarken yudumlamanız ondan.

*

Hazmetmenizi sağlar memleketi.

Zihin açar.

*

Onsuz basın, püreleşmiş patatesler, kalbi taşlaşmış yumurtalar, telvesi donmuş boş fincanlardan ibarettir.

*

Ve, siz hâlâ diyorsunuz ki:

“Köşesini almışlar elinden...”

Yanılıyorsunuz.

Keyfinizi elinizden aldılar aslında.

*

Hedef, o değildir çünkü.

O, aynı o.

Hedef sizsiniz.

Kaynak - [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
Özdil


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Nihat Sırdar - Köşe Yazıları SeytaninOrkestrasi Serbest Kürsü 9 17 Eylül 2010 09:29
Bekir Coşkun - Köşe Yazıları SeytaninOrkestrasi Serbest Kürsü 3 06 Haziran 2010 21:48
Soner Yalçın - Köşe Yazıları SeytaninOrkestrasi Serbest Kürsü 0 27 Nisan 2010 06:12
Güncel Köşe Yazıları sasanim Haber Arşivi 1 01 Ağustos 2005 22:04