19 Mart 2009, 20:32 | #11 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: ..::baL'câ::.. * Darmadağın gecelerden biri daha... Her yerde ay ışığı var ve benim gözüm üzerinde kocaman çukurlar olan gökyüzünde ki noktaya kilitlenmiş. Ay tutuluyor yine - ben tutunmak isterken sevgiye - Yıllar önce yazmıştım bir yerlere... Ay tutulmuş diyorlar Tutulsun bana ne Sözlüğümde sen varsın sadece A,B,C,D,E.... Yine kahretsin ki tutunuyorum kapanmış sevgilere. Oysa yollar tükenmiş, sokaklar boşalmış ve ışıklar çoktan sönmüş. Kimse sesimi duymazken Ay tutuluyor, aşk kimbilir... Tüm rüyalar geçmişte yaşanırken sabaha doğmamış bebek ağlıyor.. |
|
19 Mart 2009, 20:35 | #13 | ||||
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: ..::baL'câ::..
Gözüne SagLik.. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. | ||||
|
19 Mart 2009, 20:35 | #14 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: ..::baL'câ::.. Bulutlar ucusuyor gozlerimden... Gozlerimi kısıyorum.. Sana bakiyorum... Heryersin.. Gozlerimi kısıyorum.. Senin gibi bakmaya calisiyorum.. Heryersin... Hersey... Duyuyormusun? İcimde binlerce aci ciglik var.. Bir oraya , bir buraya savrulan... İcimde binlerce huzunlu ciglik var.. Ve martilar.. Bu cigliklarin sahibi.. Havalanip, sonra sessizce konan martilar.. Duyuyormusun onlarin bitmek tukenmek bilmeyen cigliklarini... Goruyormusun caresiz, kanat cirpislarini.. Benim dudaklarin kapali.. Gozlerimde bulutlar.. Derinlerde bir isik arayan gozlerim.. Uzaklardan biryerlerden sen dönüyorsun sanki usulca.. Bir karaltisin bulutlarimin arasinda.. ... ve hafifce basini bana dönüyorsun sanki.. Bulutlarim sıklasiyor... Etraf darmadagin.. Aci cigliklarim... Martilarim... Martilarim havalaniyor.. |
|
19 Mart 2009, 20:40 | #16 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: ..::baL'câ::.. Bir yaşam tutuldu yine gözlerinde… Ve ben oracıkta kalakaldım. Bilmem kaçıncı kez bu kalışlardayım? Ne evde ne dışarıda… Ne de hiçlikte! Hiçlik nedir bilir misin? Doğarsın, büyürsün, yaşarsın… Sonra da hiç olursun, hepten hiç! İşte öyle. Yine tutulur yaşam. Sahte bir gülücükle belki de anlattığın öyküde. Konduramazsın… Kondurursun da kabullenemezsin bir şekilde. Öylece kalakalırsın, olduğun yerde. Simsiyah olmuş şehrin, keskin haykırışlarıyla… Masum bir yüreğin çırpınan sesiyle. Yaşarken ardında kalan ölümle, ölümden sonraki düşle. Belki de evrimini tamamladığını sandığın gülüşle. Bir gece hüzün besteleri yaparken yaşam, unuturcasına geçti aklımdan. Notaların varlığı nerede dedi, içimdeki ses. Yanardağ sustu, ben sustum… Kendimi yontarcasına kazıdım, beynimin tortusunu sessizce. Yaşam mı dibe çökmüştü, ben mi yoksa bulamadığım sen mi? Hiç anlayamadım. Gecenin ağardığı anda gözlerim kan çanağı, salıverdim bütün dünyayı. Avuçlarıma bile sığmadı durgunluğum… Saçlarım yine dağıldı, ruhum yine yandı… Ben yine omuzlarımda taşıdım hayatı. Neler tükendi? Neler yeniledi kendini… Yüreğimin ne işi var bu düzende anlayamadım. Gitti! Konduramadım, durduramadım… İnandım ama inanamadım ona giderken. Ve öylece kalakaldım. |
|
19 Mart 2009, 20:54 | #19 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: ..::baL'câ::.. Ben değilim giden! O kelimelerini midesine oturtmuş kifayetsiz yolcu, o dalgın, o hisli, o hissiz, o damgalanmış aşkını göğsünü kapatarak gizleyen kadın ben değilim... Şehirler geçiyor sağ tarafımdan; kocaman evler, yakılmış çınarlar, “burada hayat var” diyen ışıklar geçiyor. Sonra mevsimler geçiyor başımın üzerinden, bağrı yanık, bağrı açık aşklar geçiyor. Yıllar geçiyor “daha dün gibi ” dediğim anlar, yüzler, acılar... Ama bir delilik tıkanıyor boğazımda, bir hıçkırık mıh gibi saplıyor beni takvimin meydanına... Orada, o dakikada ıslak gözlerimi ayak uçlarıma dikip, buz kütlesi bir bedeni eritiyorum. Hayır! Ben değilim bu giden. Giden, başıbozuk bir gurur… İyi niyet müsveddesi sahte bir suret… O dipsiz, o kör, o sağır; o dur durak bilmeyen heves; o bile bile bir hayalin kanına giren zalim; o amaçsız; o bir var, bir yok hayalet ben değilim! Topraklar kayıyor uçurum kenarlarından. Ve sular, en çok onlar taşıyor nehir yataklarından. Kulağımın kenarından geçiyor bir kurşun, sonra bir bomba, bir kıyamet, binlerce alamet... Gözlerim yanıyor! Sol omzumdan uçuyor bir kartal, çığlık çığlığa. Zevkler geçiyor anlık, şiirler, keman konçertoları, yağlı tablolar, sulu hüzünler, faili meçhul cinayetler geçiyor. Sırtlarındaki bıçak izlerini gözüme sokan binlerce insan gidiyor hayatımdan! Kırmızı bir gök geçiyor gölgemi uzatarak, unutulmuş ülkelerin yok sayılan çocukları sütten kesiliyor birer birer... Yanımdan geçen her gerçek, kâbus oluyor az ilerde. Yaşlanıyor eller, alındaki lekeleri kapatmaya çalışan, bıçak izi gibi keskin çizgiler derinleşiyor. Dünya geçiyor yanımdan, dönerek, savrularak... Ben değilim bu giden! Giden uzun gemiler, kaptanlı, ağırbaşlı, dalga savaşçıları... Bu şehirden tren rayları uzar bilinmeze... Her giden ardında bıraktıklarıyla yaşar bedenimde. Hangi sokağın başına düşse yolum aynı küf, aynı is kokusu. Gitmek nedir bilemedim işte bu yüzden. Hep yolların karşısında elinde dünlerden kalma solgun umut demetleriyle bekleyen kadındım. BEN DEĞİLDİM GİDEN! |
|
19 Mart 2009, 21:05 | #20 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: ..::baL'câ::.. Kalabalık cümlelerin arasında bir ben… Tenhalarda beni arayan kocaman yürekli sen… Bir de kıyısı olmayan sarı sonbahar.. Bir de siyah - beyaz fotoğrafları işgal eden bir türkü… Sonu hep hüzünlü biten… Ben kadar yürüdük / sen kadar yaşadık ve “ biz “ kadar “ öldük… |
|
Etiketler |
balcâ |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |