IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 09 Şubat 2007, 20:00   #241
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin verilerine göre ocak ayında dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı geçen yıl aralık ayına kıyasla yüzde 5.63 artarak 2 bin 225.13 YTL’ye, tek kişinin açlık sınırı ise yüzde 5.03 artışla 848.85 YTL’ye kadar yükseldi.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi bu yıl ocak ayı asgari geçim endeksi sonuçlarını açıkladı. Türkiye İstatistik Kurumu’ndan alınan ocak ayı fiyatlarına göre yapılan araştırmada, dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırının geçen yıl aralık ayına kıyasla yüzde 5.63 artarak, 2 bin 106.48 YTL’den 2 bin 2 bin 225.13 YTL’ye çıktığı belirlendi. Çalışan tek kişinin yoksulluk sınırı ise bu dönemde yüzde 4.52 artışla 1059.39 YTL’den 1107.30 YTL’ye kadar yükseldi.

AÇLIK SINIRI

Çalışan tek açlık sınırı ise söz konusu dönemde yüzde 5.03 artışla 808.20 YTL’den 848.85 YTL’ye çıktı.

Türkiye’de 4 kişilik bir ailenin ortalama gıda ve barınma harcamaları toplamı geçen yıl ocak ayında 842.25 YTL olarak tahmin edildi. Araştırmaya göre, 4 kişilik bir ailenin sağlık kuruluşlarının belirlediği gibi sağlıklı bir biçimde beslenebilmesi için gerekli harcamanın günlük 16.26 YTL oldu. Toplam tüketim harcamaları içinde gıda harcamalarının payı yüzde 21.93 ve ailenin aylık gıda harcaması toplamı ise 487.86 YTL olarak hesaplandı.

MEMUR MAAŞININ YÜZDE 51.57’SİNİ GIDA’YA HARCIYOR

Ocak ayı itibariyle ortalama 945.93 YTL ücret alan bir memurun ailesi için yaptığı gıda harcaması, maaşının yüzde 51.57’sini oluşturuyor.
Araştırmaya göre konut gideri bu dönemde memurların ortalama maaşının yüzde 37.46’sına denk geliyor. Buna göre bir memur, ortalama maaşının yüzde 89.03’ünü yalnızca gıda ve barınma harcamalarına ayırmak zorunda kalıyor. Diğer ihtiyaçları için ise maaşının yüzde 10.97’siyle yetinmek zorunda kalıyor. Belirlemelere göre, ortalama ücretle geçinen bir memur ailesinin ulaşım, sağlık, eğitim, haberleşme, giyim gibi diğer zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması ocak ayı maaşından geriye yalnızca 103.77 YTL kalıyor.

AÇLIK SINIRI TÜFE’NİN YÜZDE 12.2 FAZLASI

Kasım 2002=100 olarak kabul edildiğinde Türkiye Kamu-Sen ARGE Merkezi tarafından hazırlanan açlık sınırı endeksi 169.06 olurken; TÜFE endeksi 156.86 olarak hesaplandı. Buna göre son 4 yılda açlık sınırındaki artış TÜFE’den yüzde 12.2 daha fazla oldu.

 

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 09 Şubat 2007, 20:01   #242
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




ÜÇ GÜN BEKLEMEK

19-Ocak–2007 tarihinde ajanslara “Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, gazetenin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Edinilen bilgiye göre Dink, Halaskargazi Caddesi üzerinde bulunan gazetenin çıkışında kimliği belirsiz kişi ya da kişilerin silahla saldırısına uğradı. Hrant Dink, olay yerinde hayatını kaybetti.” Haberi düştü.

Hrant Dink’in bir insan olarak öldürülmesine samimi olarak karşıyım. Çünkü bu karşı olmayı yüce dinim İslam’ın öğretilerinden almaktayım.
Ancak Hrant’ın ölümüne üzüldüğümü söylemem mümkün değildir. Müteveffanın gene de toprağı bol olsun. Kim ne derse desin çok aşırı bir Türk ve İslam düşmanı idi. Bu düşmanlığını her fırsatta ortaya koydu.

İstanbul’da yayımlanan haftalık siyasi bir gazete olan AGOS gazetesinin 13-02-2004 tarihli 411 sayılı nüshasında Fırat (Hırant)DİNK imzası ile çıkan ŞAPPARİGCE başlıklı yazı altında aynen [“ERMENİSTANLA TANIŞMAK Türk’ten boşalacak o zehirli kanın yerini dolduracak temiz kan,Ermeni’nin Ermenistan’la kuracağı asil damarında mevcuttur.Yeter ki bu mevcudiyetin farkında olunsun. Yeterki bu mevcudiyetin farkında olunsun.Bu farkındalığın asıl sorumlusu ise diaspora’ya yayılmış Ermenilerden ziyade Ermenistan hükümetlerinin sorumluluklarının bilincinde olmaları ve gereğini yerine getirmeleri aslolandır.”] bunları yazarak milletime hakaret etmiş ve bu nedenle bağımsız Türk Mahkemelerinde yargılanıp mahkum olmuştur.

Dünyada hiçbir ülkede o ülkenin kutsallarına hakaret etmek cezasız değildir. Kendilerine aydın diyen ancak bu ülkenin topraklarına ayakları basmayanlar onu fikir ve demokrasi mücahidi ilan ettiler. Dincisi, dinsizi, solcusu, liboşu, bölücüsü “ biz hırant dink’iz hepimiz ermeni” pankartı arkasından yürüdüler.
Ben Hırant Dink değilim Ermeni ise hiç değilim. Benim damarlarımda zehirli değil asil Türk kanı dolaşmaktadır. Hırant Dink’in menfur öldürülmesinden yararlanıp yine benim dinime,ırkıma saldırıyorlar.Hırant Dink bunca aykırı sözlerine rağmen hakareti dışında kendi fikrini ortaya koyan bir kimse olup tehcir olayına Erivan ve diyaspora penceresinden bakmaktaydı.Ben hiçbir zaman ve hiçbir yerde Hırat benim dışişleri mensuplarımı öldürdü demedim.Bunlar ise daha katil belli değilken devletime KATİL DEVLET dediler.İstihbaratçılar bir olay karşısında “bundan kimin yararı var” diye kendilerine sorar ve cevabını ararlarmış.Bu olaydan Türk Milletinin hiçbir çıkarı olmamasına karşılık aleyhine olmuş bundan ise malum afiş arkasından yürüyenler kazanmıştır.

Edep bunu gerektirdiği için olayın ardından konuşmak için Üç gün bekledim. Ben Hıran değilim. Ben Ermeni ise hiç değilim. Bu böyle biline.

24-01-2007


Av. Mustafa ÖZKURT
HUKUKÇULAR BİRLİĞİ ONUR BAŞKANI

 

Alt 09 Şubat 2007, 20:01   #243
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




Yunan Milli Takımı'nda ilk Türk

20 Mart'ta 20 yaşına girecek Gümül- cineli Mümin Hüseyin, 6 Şubat'taki Arnavutluk maçında Yunanistan Ümit Milli Takımı formasını giydi.

YORGO KIRBAKİ / Radikal


Atina'nın Ionikos Stadı'nda 6 Şubat'ta oynanan Yunanistan-Arnavutluk Ümit Milli Takımları maçının 75. dakikasında, ev sahibi takımın teknik direktörü Aposporis, orta sahada bir değişiklik yaparak Balafas'ın yerine genç bir oyuncuyu sahaya sürdü. Bu isim, 24 Mart'ta 20 yaşına girecek Mümin Hüseyin'di. Böylelikle de bir Batı Trakyalı Türk, ilk kez Yunanistan Milli Takımı formasını giydi.
1.83 boyundaki bu genç futbolcu, ülkenin dördüncü büyük takımı sayılan Selanik'in PAOK'unda top koşturuyor. 2. Lig'de mücadele eden Pantrakikos takımından transfer olan Mümin Hüseyin, Gümülcine'de Türklerin yaşadığı Basırlı (Pasio) köyünde doğdu. Mahalle maçlarında oynarken, Pantrakikos takımı yöneticilerinin dikkatini çekti. Batı Trakya'nın en eski ve köklü takımlarından Pantrakikos'daki yüksek performansı sayesinde de PAOK'a transfer oldu ve takımın 'ilk 11'inde vazgeçilmez adam konumuna geldi.

'Futbolun bir tek dini var, o da top'

Genç Mümin son derece mütevazı bir kişiliğe sahip. Mavi-Beyazlı milli takım formasını ilk kez giydikten sonra, açıklamalarında "Öncelikle bana hep destek çıkan aileme teşekkür ederim. Gerek PAOK, gerekse milli takımda tüm arkadaşlarım beni kucakladı. Aralarında kendimi çok iyi hissediyorum" dedi. Yunan Milli Takımı formasını bundan sonra da giymek için çalışacağını belirten genç oyuncunun hayali A Milli Takım. Gazetecilerin, Müslüman olduğunu hatırlatmaları üzerine genç futbolcunun verdiği cevap ilginç oldu: "Futbolun bir dini vardır, o da top." Aslında Mümin Hüseyin'in Yunanistan Milli Takımı'na çağrılması, bir bakıma Batı Trakya'daki Türk azınlığın durumunu da yansıtıyor. Türk azınlığın, müftü, vakıflar, eğitim ve etnik kimlik gibi temel meseleleri çözüm bulmuş değil. Ancak son yıllarda yaşam standartlarında değişiklik var. Türk azınlık, sosyal ve ekonomik yaşamda giderek daha aktif olabiliyor. Mümin'in milli formayı giymesi de bu durumun somut göstergelerinden.

MİLLİYET

 

Alt 09 Şubat 2007, 20:02   #244
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




Gürcistan’da şaraplı et krizi

ABDULLAH KARAKUŞ Tiflis

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Demirden İpekyolu'' diye adlandırılan Kars-Tiflis-Bakü Demiryolu projesini başlatmak için önceki gün gittiği Gürcistan’da şaraplı et krizi çıktı. Bazı AKP milletvekilleri ve bürokratlar şarapta dinlendirilmiş biftek ikram edildiğini anlayınca yemeği yarıda bıraktı. Diyette olan Erdoğan’a ise daha önceden biftek yerine özel bir mönü sunulduğu belirtildi.
Gürcistan Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili, önceki akşam Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve heyeti ile Erdoğan ve heyetine Tiflis’te akşam yemeği verdi. Yemekte iki ülkenin heyetlerine şarapta dinlendirilmiş biftek ikram edildi. Yemeği Azerbaycan heyeti ile bazı milletvekilleri ve bürokratlar yedi. Ancak bazı AKP milletvekilleri ile bürokratlar ise etin şarapta dinlendirildiğini fark etti. Bunun üzerine bazı masalarda et yenmedi ve yemek yarıda bırakıldı. Diyette olan Erdoğan’a ise biftek yerine daha önceden hafif bir mönü verildiği belirtildi.

İmza töreninde konuşuldu

Yemeğin ardından 3 liderin katıldığı Kars-Tiflis-Bakü demiryolu projesinin imza töreninde Türk heyeti arasında şaraplı et muhabbetleri yapıldı. Türk işadamları ve heyeti kimin eti yiyip yemeğini birbirlerine sorarak espiriler yaptı. Bazı AKP milletvekilleri ise “Ben fark ettim yemedim'' diyerek kendini savundu.

MİLLİYET

 

Alt 09 Şubat 2007, 20:02   #245
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




Sucuklu yumurtayı Vali beğenmeyince...

Artvin Valisi Aydoğdu, polisevinde yapılan "sucuk ve pastırmalı yumurta"yı beğenmeyince, aşçı Mehmet Güner ile mutfakta çalışan eşi işten çıkarıldı

HAKAN AYDIN Artvin DHA

Artvin Polisevi'nde çalışan Mehmet Güner (34), 14 Ocak Pazar günü izinli olmasına rağmen Vali Cengiz Aydoğdu yemeğe geldiği için işe çağrıldı. Aydoğdu'nun folyoda yumurtalı sucuk pastırma istediği söylenen Güner, bu yemeği yapmayı bilmediğini anlattı.
Bunun üzerine Güner'i yanına çağıran Aydoğdu, yemeği tarif etti. Güner de anlatılan şekilde yemeği yaparak servis yaptırdı. Yemeği beğenmeyen Aydoğdu, aşçının yanına gelmesini istedi. Azar işiteceğini düşünen aşçı, Vali'nin yanına gitmedi.

'Eşimin suçu neydi?'
"Benim branşım sulu yemek" diye konuşan Güner, yaşananları şöyle anlattı:
"Polisevi lokantasında AKP Merkez İlçe Başkanı Özkan Yıldırım da vardı. Eve geldikten sonra onu aradım. 'İşten çıkarıldınız değil mi?' diye sordu. Yanına gitmediğim için Vali Bey'in çok kızdığını ve 'Bir daha geldiğimde bu aşçıyı burada görmek istemiyorum' dediğini, bunun üzerine Emniyet Müdürü Necmettin Emre'nin eşimin de burada çalıştığını söylediğini anlattı. Vali bunun üzerine 'Onu da çıkarın' demiş. Ertesi sabah personelden sorumlu şube müdürü çağırdı. Polisevinin zarar ettiğini, ücretlerimizin ağır geldiğini, bu yüzden de sözleşmelerimizin tek taraflı olarak feshedildiğini söyledi."

'Başka kurumda iş vermediler'
Ardından başka kurumlarda iş aramaya başladığını kaydeden Güner, "Halk Eğitim Merkezi'nde aşçılık kursu açıldı. Usta öğretici arıyorlardı. Halk Eğitim Merkezi Müdürü, 'Vali Bey sizi oradan çıkarmış. Buraya alırsam bana kızar' dedi. Yani ben şimdi hiçbir kurumda çalışamayacak mıyım?" dedi.

Vali: Başka yerde işe başlatıyorum

Kamuoyunda "Güner çiftinin kendi talimatıyla işten çıkarıldığı" şeklinde kanaat oluşmamasını isteyen Aydoğdu, şunları söyledi:
"Mesele bu yemekte değildi. 'Bu adamın şimdiye kadar yaptıkları çok oldu. İzniniz olursa çıkaracağız' dediler. Ben de kararı onlara bıraktım. Eşinin de çıkarıldığını duyunca çok üzüldüm. Ben böyle bir talimat vermedim. Onları başka bir yerde işe başlatıyorum."

MİLLİYET

 

Alt 09 Şubat 2007, 20:02   #246
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




Beğenmesinler diye burnunu kesti!

MİLLİYET İNTERNET

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

İngiltere’de bir adam kendisini aldattığından şüphelendiği karısına bıçakla saldırdı. Öfkeden deliye dönen kıskanç koca bir daha kimse bakmasın diye kadının burnunu kesti!
Asker emeklisi olan 57 yaşındaki Geoffrey Rookes başka bir adamla ilişkisi olduğunu düşündüğü eşi Sue’ya evlerinde saldırdı. 49 yaşındaki kadını mutfağa kadar sürükleyen Rookes eline geçirdiği bir bıçakla kadının sol yanağını ağzından kulağına kadar çizdi. ‘Seni yüzüne bakılmayacak hale getireceğim’ diye sayıklayan adam daha sonra kadının burnunu kesti.
Saldırıdan ölü taklidi yaparak kurtulmayı başaran ve hastaneye kaldırılan talihsiz kadına 100 dikiş atıldı. Tutuklanan Rookes’un beş yıl hapse mahkum edildiği bildirilirken kıskanç kocanın mahkemede karısından özür dilediği belirtildi.

 

Alt 09 Şubat 2007, 20:03   #247
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




Çikolatanın içinden parmak çıktı

Almanya’da, marketten aldığı İtalyan çikolatasını iştahla yemeye hazırlanan bir adam, çikolatanın içinde fındık değil, insan parmağı olduğunu anlayınca dehşete düştü.
Mainz polisi, adamın çikolatasının tam ortasında, üzerinde tırnağıyla birlikte insan parmağı parçası bulduğunu ve bunu polise bildirdiğini aktardı.
Polis, parmağı çikolatadaki fındıklardan ayırt etmenin zor olduğunu, parmak parçasının uzmanlar tarafından incelenmekte olduğunu kaydetti.
28 yaşındaki adamın, çikolatayı emin olmak için önce aile doktoruna
gösterdiğini, onun da çikolatadakinin "insan parmağı" olduğunu söylemesi üzerine polise başvurduğu belirtildi. Polis, çikolatanın markasını açıklamadı.

MİLLİYET

 

Alt 09 Şubat 2007, 20:03   #248
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




Yenidoğan Mahallesi Güzelyayla Sokak’taki evinden 18 gün önce ayrılan Ramazan Erdoğan’ın bir daha geri dönmemesi üzerine eşi Yeter Erdoğan durumu polise bildirdi. Köy Hizmetleri İl Müdürlüğünden işçi emeklisi olan evli 3 çocuk babası Ramazan Erdoğan’ın cesedi dün akşam saatlerinde merkeze bağlı Mamuca Köyü yakınlarıdaki kullanılmayan bir kum ocağının yanında parçalanmış olarak bulundu. Erdoğan’ın cesedi otopsi için Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı.

Yapılan otopside Ramazan Erdoğan’ın geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdiği ve cesedinin de köpekler taarfından parçalandığı belirlendi. Emniyet Müdürlüğü yetkililieri olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğünü açıkladı. Hürriyet

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

__________________

 

Alt 09 Şubat 2007, 20:04   #249
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




Fransa'da pkk operasyonu genişliyor

Fransa’da terör örgütü pkk yandaşlarına yönelik operasyonun başkent Paris dışındaki diğer kentlere de yayıldığı bildirildi.
Türkiye'nin ABD'ye verdiği 148 kişilik pkk'lı listesi doğrultusunda başlatılıldığı öne sürülen operasyonlarda, önemli isimlerin de gözaltına alınması bekleniyor.
Paris ve çevresinde 13 kişinin "kara para aklamak" ve "terör örgütüne mali kaynak sağlamak" suçundan gözaltına alınmasından sonra, ülkenin güneybatısındaki Touoluse kentinde yaklaşık 10, kuzeybatıdaki Vannes kentinde de en az iki kişinin son üç gün içinde yine gözaltına alındığı öğrenildi.
Paris’teki operasyonlar çerçevesinde, terör örgütünün başkentteki merkezi olan bir "kültür merkezine" de baskın düzenlenmiş ve bazı belgelerle bilgisayarlara el konulmuştu.
Bu merkeze düzenlenen baskının, terör örgütüne maddi destek sağlayan ve örgütün Avrupa’daki üst düzey sorumluları olduğu tahmin edilen kişilere karşı Paris’in çeşitli banliyölerinde düzenlenen operasyonlar çerçevesinde yapıldığı tahmin ediliyor.
Gözaltına alınanlara, teröre mali kaynak sağlamak dışında, "organize suç" ve "kara para aklama" suçlamaları yöneltiliyor.
Fransız basını, gözaltına alınanların uyuşturucu kaçakçılığı yapıyor olabileceği olasılığının da ciddi bir biçimde araştırıldığını belirtiyor.
Paris’teki operasyon, geçen yıl iki pkk’lı teröristin döviz bürosunda kaynağını açıklayamadıkları 200 bin avroyu dolarla çevirmek isterken gözaltına alınması sonucu başlatılan soruşturma çerçevesinde düzenlenmişti.
Fransa’da terör örgütü pkk’nın faaliyetleri 1993 yılında yasaklanmıştı.

Önemli isimler gözaltına alınacak

Türkiye'nin ABD'ye verdiği 148 kişilik pkk'lı listesi doğrultusunda başlatılıldığı öne sürülen operasyonlarda, önemli isimlerin de gözaltına alınması bekleniyor.
Diğer AB ülkeleri ile Kuzey Irak'ta da sürdürülecek operasyonlarda pkk'nın önde gelen isimlerinden Murat Karayılan ile Cemal Bayık'ın da yakalanması hedefleniyor.
Bu arada Ankara'nın, gözaltında sorguları devam eden 15 Türk vatandaşının iadesi için Interpol aracılığı ile girişimlerinin devam ettiği kaydediliyor.
Emniyet kaynakları operasyondaki asıl hedefin pkk'nın mali kaynaklarını ortaya çıkarmak olduğunu belirtiyor.
Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü İsmail Çalışkan da, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Gözaltına alınan şahısların terör örgütüne maddi destek sağladıkları yönünde de bilgiler bulunmaktadır. İnterpol daire başkanlığımız aracılığıyla da operasyonlarla ilgili söz konusu ülkelerden bilgi istenmiştir. Bunlar bizce son derece olumlu gelişmelerdir. Teröre karşı işbirliğinin artarak sürdürülmesini ve bu operasyonların örgütün faaliyette bulunduğu diğer ülkelerce de yapılmasını bekliyoruz" dedi.
Bu arada, Belçika ve Fransa'da terör örgütüne yapılan operasyonlarda 17 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Belçika'daki operasyonlarda, örgüt üyesi olduğu gerekçisiyle gözaltına alınan Canan Kurtyılmaz ile birlikte bulunan Remzi Kartal ve Zübeyir Aydar'ın siyasi sığınmacı statüsünde olduklarından haklarında işlem yapılamadığı belirtildi.

MİLLİYET

 

Alt 09 Şubat 2007, 20:04   #250
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Türkiye ve Dünyadan Haberler ( 2007 )




Yeraltı sularına arsenik karıştığı iddiası

CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan, Emet Borik Asit Tesisi Atık Barajı’ndan, normalden 180 kat daha yüksek oranda arseniğin yeraltı sularına karıştığını belirterek, "Bu bölgede üretilen suları Meclis de alıyor. Kullandığımız suyun sağlıklı olup olmadığı konusunda endişe duyuyorum. " dedi.
Seyhan, TBMM’de, Emet Borik Asit Tesisi Atık Barajı’na ilişkin düzenlediği basın toplantısında, su yataklarına zehirli atıkların devlet tesislerinden akıtıldığını;iktidarın, 2 milyon 174 kişinin zehirlenmesine göz yumduğunu öne sürdü.
Seyhan, Kütahya’nın Emet ilçesinde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler’in 2003’te üretime açtığı borik asit tesisinin atık barajının sağ tarafında meydana gelen çatlakların yol açtığı ve 3 yıldır seyirci kalınan zehirli atıkların, çevreye ve insan hayatına zarar verdiğini belirtti.

ARSENİK SEVİYESİ 180 KAT FAZLA
Fabrika üretime başladıktan sonra atık barajının sağ tarafındaki setlerin altında meydana gelen kaçağın biriktiği kuyulardan, periyodik numune alındığını vurgulayan Seyhan, alınan numunelerde 1 litrede olması gereken arsenik seviyesinin 180 kat, borik asitin 6 bin kat; sülfat oranının ise litrede olması gerekenden 20 kat fazla olduğunun tespit edildiğini bildirdi.
Eti Maden Genel Müdürlüğünce, 2003’ten itibaren incelemeler yapıldığını, 3 rapor hazırlandığını dile getiren Seyhan, bu raporlarda tesisin atık barajından 40 bin ton bor ile sülfatın, normalden 180 kat daha yüksek oranda arsenikle
birlikte yeraltı sularına karıştığının tespit edildiğini belirtti.

"ZEHİR RAPORLARI GİZLENİYOR"
Seyhan, buradaki yeraltı sularının, Gelenbe Deresi üzerinden Emet Çayı’na, buradan Kara Çay ve Mustafa Kemal Paşa Çayı yolu ile Ulubat Gölü’ne kadar ulaştığını ifade etti.
Emet ve Mustafa Kemal Paşa Çayı’nın aktığı güzergahta 2 milyon 174 bin 66 kişinin yaşadığına işaret eden Seyhan, bu kişilerin, çaylardan akan suyu kullandıkları için hayatlarının tehlikede olduğunu söyledi. Seyhan, devletin, zehir raporlarını gizleyerek vatandaşın hayatıyla oynadığını kaydetti.
Çevre felaketi ve çölleşmenin adım adım Türkiye’yi sardığını, bunun tek sorumlusunun da gerçekleri gizleyen, devletin yetkilileri olduğunu savunan Seyhan, şöyle konuştu:
"Duyarsız yetkililer, başta Hilmi Güler, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe ve her iki bakanlığın yetkilileri hakkında buradan suç duyurusunda bulunuyorum.
Bu katliamdan, iki bakanlık sorumludur. Çünkü bakanlar ve yetkililer, çevreye karşı suçlar bölümünün 181. maddesini çiğnemektedir. Yani suç işlemektedir. Güler ve Pepe, çevrenin kasten kirletilmesine göz yummaktadır. Bu nedenle savcıları derhal harekete geçmeye çağırıyorum. Ayrıca, bölgedeki insanların sağlık durumu hakkında inceleme yapmak, Sağlık Bakanlığının sorumluluğundadır." Mecliste kullanılan suyun dahi sağlıklı olup olmadığı konusunda endişe duyduğunu dile getiren Seyhan, "Hangi markanın o bölgelerde su ürettiği biliniyor. O bölgelerde üretilen sular, Meclis tarafından da alınıyor. Bunun için gerekli analiz yaptırılmalı" dedi.

MİLLİYET

 

 

Etiketler
2007, dunyadan, haberler, ve


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
HABERLER Türkiye'nin uçuş ağı 203 noktaya ulaştı Chelt Havacılık Haberleri 0 11 Şubat 2011 15:16
Türkiye kardiyolojide dünyadan geri değil Juventus Sağlık Köşesi 0 16 Haziran 2009 11:39
2007 Komik Haberler BLaCK_and_WHiTe Komedi ve Mizah 1 26 Aralık 2007 21:20